Kalp ile Zikir
Allah’ın Zikredeni Zikretmesi
Allah’ı kalp ile zikretmek müridlerin kılıcıdır. Onlar, nefislerine ve şeytana karşı bu kılıç ile savaşırlar, kendilerine gelen afet ve musibetleri bununla def ederler.
Bela ve musibet yaklaştığı zaman,nkul kalbi ile Allahu Teâla’ya sığınırsa, hoşlanmadığı her şeyi derhal kendinden savmış olur, kendisine yönelen afet de yolunu değiştirir.
Zikrin özelliklerinden biri, belli bir vaktinin olmayışıdır. Bütün vakitlerde kul zikretmekle memurdur. Farz veya nafile olarak zikrin yapılmadığı bir zaman yoktur. Namaz bütün ibadetlerin en şereflisi iken,bazı vakitlerde kılınması caiz değildir.Halbuki kalp ile zikre,her halükarda devam edilir.
Allahu Teâla:
“Onlar ki ayakta iken, otururken ve yatarken Allah’ı zikrederler.”
(Âl-i İmran Suresi-ayet 191) buyurmuştur.
Zikrin özelliklerinden biri de, zikre zikirle mukabele edilmesidir.
Allahu Teâla(c.c) buyuruyor ki:
“Beni zikrediniz ki, ben de sizi zikredeyim.”(Bakara Suresi-ayet 152)
Cebrail (a.s), Rasûlullah (s.a.v)’a geldi ve şöyle dedi:
“Allahu Teâla buyuruyor ki:
”Hiçbir ümmete vermediğimi senin ümmetine ihsan eyledim.” Rasûlullah:
“Bu nedir, ya Cebrail? diye sordu.
Hz. Cebrail:
“Allahu Teâla’nın:
“Beni zikrediniz ki,ben de sizi zikredeyim.” buyurmuş olmasıdır. Allah diğer ümmetlerden hiç birine bu şekilde hitap etmemiştir.” diye cevap verdi.
Kaynak: Miftâhu’r-Rüşd
Havas ilmi ve Gizli ilimler konusunda Dünyanın tek internet sitesi.