Merhabalar. Evet, eşyaların gerçek yüzleri Allah Tealanın izniyle kendisine gösterilir.

Zikir : ( El-HAKEMÜ)

Anlamı : İlmi sözü işi tam ve doğru olan kaza ve kaderle hükmeden.

Bazı adetlerini yazacağım.

1. Gece yarısı abdestli olarak temiz bir kalp ile bu mübarek ismi şerifi
yüz defa okuyanların kalbi sır hazinesi haline gelir. vird olarak okuyanın sözü tesirli olur. Başkaları tarafından kabul görür.

2. Adedi(68) Saati şemsdir. Muradın Husulü için okunmalıdır.

3. Bu mübarek ismi şerif namazların arkasından (68) defa okunursa okuyanın kavrama gücü artar. Allah teala eşyanın gerçek yüzünü gösterir.

4. Bir ay süre ile farz namazlarının arkasından okuyanın Allah katında makam ve mertebesi yücelir.

eşyanın gerçek yüzü derken ne demek istenmiş detaylı açıklarmısnz @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Allah’ım! Bana batılı batıl olarak gösterip, ondan kaçınmayı, hakkı hak olarak gösterip, ona tabi olmayı nasip et. Allah’ım! Bana eşyanın hakikatini göster.

Eşyanın hakikatine vakıf olmak, eşyaya Allah’ın verdiği değer kadar değer vermektir. Hak olarak gösterdiğini hak olarak görmek, batıl olarak gösterdiğini de, batıl olarak görmektir. Sadece gözün sınırına takılanlara bakmak değil, ötelerini de görme çabası vermektir. Hadiselerin parçalarına değil, bütününe talip olmaktır. Sadece dünyayı değil, ahiretide düşünmektir. Bugün elde edeceğini değil, yarın neleri kaybedip, kazanabileceğinin muhasebesini de yapabilmektir.

Değişik paylaşım olmuş ama eşyanın gerçek yüzü nedir kavrayamadım yine de sağolun

Peygamber efendimizin yaradandan istediği ilim. Nasip olur inşAllah kaldırabileceğimiz kadarı. Amin.

Âlemlerin yaradılış hikmeti Rabbi (cc) bilmekse, O'nu bilmenin yolu âlemde tecelli eden isim ve sıfatları anlamaktan geçer. Sıfat ve isimler ise şiddetinin zuhurundan perdesiz ihata edilemeyeceğinden, ancak tecelli ettikleri aynalardaki tecellileri ile bilinebilirler. Bu ayna ise eşyadır. -alıntı-

Böyle bir bilgi buldum araştırırken

Eşyânın Hakîkâtini Görenlere Öyle Bir Hâl Verilir ki, Onlar Mânevî Nûrların, Bütün Varlıkları Sardığını Görürler. İşte Bu, Sadece Peygamberlerin ve (Derecelerine Göre) Velîlerin Ulaştığı Hidâyet Şeklidir.

[Bahrü’l-Medîd, Cilt: 1, “Hidâyetin Dördüncü Şekli Bahsi”nden.]