Peygamber Efendimiz halk arasında “tevhid zikri" olarak bilinen "LA İLÂHE İLLALLAH” zikrinin en faziletli zikir olduğunu söyler. Bu zikrin kâinat büyüklüğünde bir anlamı vardır. Bu zikir, yaratılan âyetlere zarf olan kâinat kitabını okumanın anlamanın sonunda, sonucu en kısa şekilde özetleyen ifadedir. Bu özetin açılımı esmâ üzerinden yapılır. La Hayye, La Kayyûme, La Bâkiye, La Samede..., La Melike... La Hâlike... İllAllah şeklinde... Bu zikirler, içindeki anlam zenginliği düşünülerek yapıldığında kişiye muhteşem bir tevhid bilinci kazandırır. Bu bilincin sahibi ya ratılan her şeyin üzerinde, tevhidin imzasını görür.

Bu zikirde isimler ikiye ayrılır:
✓ Biri, insanda tecelli etmeyen isimlerin zikri; Samed, Hâlık, Bâki, Evvel, Âhir esmâsı gibi,
✓ Diğeri de, insanda tecelli eden, Basîr, Alîm, Kerîm, Rezzak esmâsı gibi,
Birinci grubun zikri kolaydır. Bu zikir tek anlamın zarfı olur. İkinci gruptaki zikre, iki anlam yüklenir. Şimdi bunları örneklerüzerinden açıklayalım.
Birinci gruptan örnekler:
✓ LÂ SAMEDE İLLALLAH. “Allah'tan başka Samed" yok demektir. Samed olmak sadece Allah'a mahsus olan bir özellik olduğu için bu esmânın zikri kolaydır.
✓ LÂ HÂLIKE İLLALLAH. “Allah'tan başka yaratıcı yok" demektir.


İkinci gruptan örnekler:

LÂ BASÎRE İLLALLAH.
✓ Birinci Anlam: Allah'tan başka Basîr yoktur. Yani görmesinde sınır olmayan, aynı anda, atomun, hücrenin içini gördüğü gibi güneş sisteminin ve kâinatın tamamını da O'ndan başka gören yoktur.
✓ İkinci anlam: Görme özelliği olan bütün canlılara bu özelliği veren Allah'tır. Her gören görmesini Allah'a borçlu olduğu için, görme yeteneğini Allah'tan başka verebilecek hiç kimse yoktur.
LÂ REZZÂKE İLLALLAH.
✓ Birinci anlam: Allah'tan başka rızık veren yoktur. Yani yer yüzünde 8 milyon 700 bin farklı canlı türüne, her tür içinde, o türe ait milyarlarca canlıya rızık verme işini Rezzâk olan Allah'tan başka yapacak yoktur.
✓ İkinci anlam: Dünyada rızık veren bütün varlıklar, O'nun verdiğinden verir. Her rızık veren, vermesini Allah'a borçlu olduğu için, rızkı Allah'tan verebilecek hiç kimse yoktur. 99 esmânın tamamı için bu şekilde bir zikir yapmak mümkün. Fakat böyle bir zikir için, o esmânın tecellileri ile alakalı geniş çaplı bir bilgi gerekir. Böyle bir bilgiden sonra, bu bilginin bilince dönüşmesi için tevhid zikri yapılabilir. Yüzeysel bir bilgiyle LÂ İLÂHE İLLALLAH demek ile 99 esmâ üzerinden böyle tevhid zikri yapmanın farkını şöyle ifade edebiliriz.

✓ Bir dil düşünün sadece bir tat alıyor, bir başka dil düşünün 99 farklı tat alıyor.
✓Bir gözü düşünün tek bir renk görüyor, bir başka göz düşünün 99 farklı renk görüyor,
✓ Bir kulak düşünün tek bir ses duyuyor, bir başka kulak düşünün 99 farklı ses duyuyor,
Tevhid zikri, insanı manen zenginleştiriyor. İç dünyasında derinleştiriyor. Başkalarının kabuğu gördüğü yerde, ona öze giden kapıları açıyor.