Kan Grubuna Göre Beslen ve Sarı Kantaron ile tanış..

Reçeteside gayet basit

Antidepresan Tuzağı

Depresyon tanısı aslında hasta olmayan, sadece sıkıntı çeken her insana konmaya başlandı. İkincisi, bağımlılık yapmadığı söylenen bu ilaçları bırakmak, 2-3 ay kullandıktan sonra çok zor. Serotonin eksikliğini gidermek için (ki bu iddiayı kanıtlayacak hiçbir çalışma yok) verilen bu ilaçlar, beyinde serotonin metabolizmasını bozuyor. Bu ilaçları, 6 aydan uzun süre kullandıktan sonra beyin kendi kendine yeterli serotonin üretmeyi bırakıyor, nasılsa hazırda var diye. Üçüncüsü ise uzun süre kullanımlarda bu ilaçlar beyne zarar verebilme potansiyeline sahip. Çünkü beyin serotonin üretmekten vazgeçince onunla ilgili hücrelerinin sayısını ve bunların bağlantılarını da azaltıyor. Beyinde hücre ve hücresel bağlantı sayısının azalması riskli, çünkü bunamaya yol açıyor.

DEPRESYON DİYE BİR HASTALIK YOK

Antidepresanın üretildiği 50’lere kadar bu isimde bir hastalık yoktu. Bu ilacın etkisinden yola çıkılarak depresyon adlı bir hastalık üretildi. Önceden manik depresif hastalık ya da melankoli olarak adlandırılıyordu bu hastalık. 20. yüzyılın başında yeni bulunan bir tüberküloz (verem) ilacının veremli hastalar üzerinde yaptığı mutluluk verici etkiyi gözleyen hekimlerden esinlenen ilaç firmaları, bu yeni tüberküloz ilacının serotonini yükselten etkisinden hareket ederek serotonin düzeyinin depresyon adlı hastalıkta düşük olduğu savını ortaya attı.

60’lı yıllarda ülkemizde toplam antidepresan ilaç tüketimi yıllık birkaç bin kutu iken son yıllarda bu rakam 50 milyonu aştığı. “100 kişiden 90’ı gereksiz yere bu ilaçları kullanıyor”.

ARAŞTIRIP - BİLGİLENMEKTE TEDBİRLİ OLMAKTA FAYDA VAR....
Anti-depresan kullanımının zararları nelerdir;

* Cinselliği yok eder...
* Hormonal denge bozulur...
* Kilo artışı başlar...
* Konsantrasyon zafiyeti olur...
* Zihinsel aktivite yavaşlar...
Vb....
Bunun yerine;
Kendi öz kaynaklarımızla, farkındalığı yaşatacak bilişsel davranışçı terapi yardımı alabiliriz.
Ve inançlarımız ile fiillerimizin uyumunu gözden geçirmeliyiz.
İnanclarınız bir tarafı gösterirken siz diğer tarafa giderseniZ !!!
Sıkıntılar başlar...
Bir çok sorunun - rahatsızlığın temelinde bu var....

allah razı olsun en onemli konulardan bi tanesi su an..

Ne yapcaz ilaç dışında

ALLAH razı olsun.
bu konuda en büyük ilaç ibadet ve zikirdir.
üzerlik çayının doğru kullanımı bu hususta destekleyici bir unsurdur. üzerlik doğal bir anti depresandır ve daha nice faydası vardır.

Simdi doktorlar icin psikiyatri cikis yolu olmus birinci de ilac veriyor gecmedi dedi mi psikiyatriye yonlendiriyor psikiyatri doktorlari o kadar dolu ki randevu ileri tarihe aliniyor gercek psikiyatri hastalari nefis hastalari yuzunden magdur oluyor

Türkiyede anti-depresan kullanımı son 5 yılda % 27 arttı sadece son iki yılda 77 milyon kutu antidepresan tüketildi
Osmanlı zamanında; Medreseler, Tekkeler, Dergâhlar vardı. Sohbet meclislerinde sabır, tevekkül kalbe işlenirdi...
Sohbetten çıkan kişi bedenen, ruhen huzura kavuşup, rahatlardı.
Şimdi herkes hasta ve hap yetişmiyor
Yüce Allah Kuran-i kerimde : Biz Kur’an’dan, mü’minler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise Kur’an, ancak zararını artırır.
Özellikle inşirah süresi başlı başına şifadır okumanızı tavsiye ederim...

Sorunun kaynağı ile ilgilenmek yerine semptomları bastırmaya çalışyorlar, ilaç sektörü boşu boşuna Dünyada en çok kazanan sektörlerden biri değil. 🙂

Yıllardır antidepresanla yaşayan birisi olarak şunu söyleyebilirim her hastalığı iyileştirmiyor. Sıkıntılarını biriktirip biriktirip beklemediğin bir anda patlama yaşatıyor insana.

Antidepresan yerine öneriniz nedir ?