|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
Yaşadığımız bütün krizler ihtiyacımız olan tekamülün bir parçasıdır
Bildiğimiz gibi, insanlık şuurunda şu an bir şuursal tekamül gerçekleşiyor ve bu deneyime katılıp katılmamak her birimize kalmış bir durum. Bu tekamül katılımcı bir hadise ve şu an daha ahenkli bir dünya yaratmaktaki rolümüzün ne kadar önemli olduğunu hatırlamalıyız. Herşey bir nedenden ötürü meydana gelir ve bu dünyada gördüğümüz bütün krizler de ayrıca ihtiyacımız olan tekamülün bir parçasıdır.
Bu krizde dünyayı algılayışımızı değiştirmek adına bir fırsat bulunuyor, ve dolayısıyla bu dünyanın da kendini değiştirmesi anlamına geliyor. İnsanlar sık sık şöyle sorular sorarlar: “Dünyayı nasıl değiştirebilirim ve daha fazla ahenk yaratmak için nasıl daha aktif olabilirim?” Bu, dünyayı kendimizden ayrı gördüğümüzde göz korkutucu ya da kendimizden büyük bir görev gibi gelebilir ama gerçek şu ki dünya bizim düşündüğümüzden çok daha küçük bir yerdir. Fraktal geometrinin bizi getirdiği anlayıştan hareketle şu sözü hatırlatmak isteriz, “Yukarıda olan aşağıda olan gibidir”, ben bunu aynı zamanda şöyle düşünüyorum, “İçeride olan dışarıda olan gibidir”. Mesele şu ki, dünyayı algılayış biçimimizi (inançlarımızı) değiştirdiğimizde dünya da rezonans kanununa göre ve kuantum fiziği vasıtasıyla otomatik olarak değişecektir. Bu, şuurlu tezahürün doğasıdır. Eğer dünyanın istediğiniz şekilde değişmediğini düşünüyorsanız ya da istediğiniz kadar hızlı değişmediğini düşünüyorsanız, sadece rahatlayın ve unutmayın ki herşey bir nedenden ötürü meydana gelir. Hepimiz burada yaşamı deneyimlemek ve onun gizemini birlikte paylaşmak için bulunuyoruz… Her birimiz huzuru deneyimlemek için bütünü kucaklamaya ihtiyaç duyuyoruz. Tekamülün ortasında olduğumuz ve de insanlığın giderek artan boyutta bir ahenk ihtiyacı mevcut oluşuna karşın, pek çokları arasında aynı zamanda “ışıkta olanlarla karanlıkta olanlar arasında” bir savaş olduğu hissi var. Pekçok yönden bu doğru olabilir, ama benim tercih ettiğim üçüncü bir seçenek “sevgi” seçeneği. Her ne kadar zihinlerimizde karanlığa karşıt bir ışık algısı var ise de aslında karanlık diye bir şey yoktur. Karanlık sadece ışığın olmayışıdır. Kalplerimizde bir sevgi noktasından hareket ettiğimizde, artık ayrılık ve çatışmaları görmek durumunda değilizdir, bu durumda daha çok bütünselliği ve birliği algılar ve deneyimleriz. Bu düşünce sürece güvenmek, amaca odaklanmak ve oraya nasıl ulaşacağımızla ilgili detaylara takılmamakla ilgilidir. Bırakın zaten sahipmişiz gibi istediğimiz dünyayı hayal edelim. Şu söz doğru gibi görünüyor: “Dünyada görmek istediğin değişimin kendisi ol”. Unutmayın ki hepimiz biriz ve deneyimlediğimiz her bir mutluluk ve huzur anı, kendi hayatınızı değiştirdiğiniz her zaman bu, kolektif değişimler ya da değişik seviyeler için gücünüzü yükseltir. Her şey mümkündür ve tam da bu nedenle kendimize güvenmemiz gerekir. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Gerçek Simya | xattab | Simya ve diğer ilimler | 8 | 10.08.24 17:41 |
Dualarımızın kabul olması için SIR | Dua | Galibiyet ve Başarı Uygulamaları | 3 | 18.04.24 07:36 |
Sevgilim bana bakıyordu | Skoda | Tasavvuf Sohbetleri | 1 | 03.05.23 00:06 |
Küfrettiğimizde Neler Olur? | Skoda | Hayat Dersleri & Hikayeler | 0 | 24.06.21 02:13 |