#1
|
|||
|
|||
Şuurların Uyanması
Şuurun gerçekten aydınlana bilmesi uyana bilmesi dışarıdan zorlamayla olmaz. Bütün bunlar insanoğlunun bizzat kendi çabasıyla kendini kontrol ve analiz ederek, kendini anlayarak, varlığı hakında temiz, yalın ve güvenilebilir bilgilere sahip olmasıyla oluşabilir ve ancak böyle bir insan, ortamın kendisine sunmuş olduğu imkânlardan yararlanarak bu okulun mezunu olabilir.
Hiç kimse hiçbir sistem, bizi zorla bu Okuldan mezunetmeye hevesli değildir. O hâlde devre sonu demek, aşağı yukarı, Dünya Okulu’nun bu devreler içerisindeki çalışması demektir. Çalışmanın bitimi, dünyanın büyük bir tatil devresine girmesi mümkündür. Bu tatil devresi için insanların negatif duyguları, yalancı imajinasyonları ve özellikle kendi kendilerini aldatmalarından dolayı bir sürü safsata karışmış ve kıyamet hikâyeleri uydurulmuştur. Evet bir kıyamet vardır ama bu, herhalde gladyatör oyununa benzeyen kanlı, kavgalı, dövüşlü zelzeleli, yangınlı, tufanlı bir şey değildir. O tip kıyametler hasat alındıktan sonra tarlanın içinde kalan sapların yakılıp bırakılan külle tarlanın daha verimli olmasını sağlamak içindir. Fiziki kıyamet, hasat toplandıktan sonra tarlanın tekrar sürülmesi demektir. O hâlde tarladan başağın toplanması nedir? Hiçbir çifçi ekili tarlasını sürmez. Önce biçer,buğdayını toplar, alır götürür. Ondan sonrada tekrar tarlasını sürer. Bu sistem her yerde aynıdır,değişmez. Hasat sistemi ister manevi ister maddi olsun her yerde aynıdır.O hâlde insanların kendi tarlalarındaki ürünlerini kaldırmadan tarla alt üst edilmeyecektir. |
|
|