intisab edip seyru süluke girmeyenin durumu çok mu vahimdir?
16- İntisâb edip seyr u sülûke girmeyenin durumu çok mu vahimdir? İntisâb eden kişi, zayıf da olsa, bu halka içinde olduğu müddetçe kurtulur mu?
– Gerek tasavvuf kaynaklarında, gerekse tarikat büyüklerimin söz ve sohbetlerinde intisâb edip seyr u sülûke girmeyen kişinin durumunun çok kötü olduğunu gösteren ifâdelere pek sık rastlanmaz. Ancak seyr u sülük ehlini istihfaf eden bazı kimselerin durumlarının vehametini gösteren rivayetlere rastlanabilir. Sadece intisâb etmiş olmak ve bunu bir varlık sebebi görmek doğru değildir. Allah’ın kullarını ve dostlarını sevmek, sevenlerle beraber olmak “Kişi sevdiğiyle beraberdir.” ilkesine göre manevi kazanç
sağlar. Nitekim Buhârî’nin rivayet ettiği uzunca bir hadiste Allah, kendisi için bir araya gelen ve zikreden kullarını bağışladığını; hattâ dünyevi bir amaçla o zikredenlerin arasında bulunan kimsenin de bu bağışlanmadan hissedar olduğunu belirtmektedir[12]. Bu hadis iyiler ve zikir ehli arasında bulunmanın kurtuluşa vesile olacağını belirtmekte; bir bakıma iyiler ve zikir ehliyle birlikteliğe teşvik etmektedir. Tasavvuf erbabının ümidi, belki bu hadisteki ehl-i zikir ile birlikte bulunanlara gelecek rahmet müjdesidir.
|