Egoyu evcilleştirmeyi öğrenmek için, önce direnişin (mücadele ve isteksizlik) ve yapışmanın (bağlılık ve arzu) zahmetli özelliklerinin kendi günlük yaşamımızı nasıl olumsuz etkilediğini anlamamız gerekir. Başlangıçta, bu etkisiz stratejiler bir başkasının davranışında en belirgin olabilir, ancak yavaş yavaş kendi zahmetli özelliklerini görebilir ve yaşamdan zevk almanızı nasıl kısıtladıklarını anlayabilirsiniz. Duygusal dram veya benmerkezci diyalog etrafında dönen tüm durumlar, sadece ilahi doğum hakkınız olan kalıcı barış ve sükunete erişiminizi sınırlayan zihnin uydurmalarıdır.

Kendi aklını yönlendirmeyen ustalıktan yoksundur ... Aklını kontrol etmezse, bir efendi değil, bir köle olur. Usta olup olmayacağı veya köle olup olmayacağı kendi zihninde yatar. Usta olmayı ihmal ettiğinde köledir; ustası olmayı önemsiyorsa ustadır.

Üstatlık sadece zihni hareket ettirmekle kalmaz, aynı zamanda onu istediğimiz herhangi bir noktaya yönlendirirken, istediğimiz kadar aktif olmasına izin verirken, amacımızı yerine getirmek için kullanırken, hâlâ istediğimiz zaman hala olmasına neden olur o. Buna gelen kişi cenneti kendi içinde yarattı; ahirette cenneti beklemeye gerek yok, çünkü şimdi kendi zihninde üretti.


Daha sonra, problemi tanıdıktan sonra, her fırsatta sevgiye, her an olduğu gibi her şeyin sevgi dolu kabulüne doğru ilerlemeye başlayın. Bu, herhangi bir kötülüğü göz ardı ettiğiniz veya sürdürdüğünüz anlamına gelmez, sadece kendi zihninizin dramını, duygularını veya yorumlarını eklemeden tam olarak ne olduğunu gördüğünüz anlamına gelir. Gerçekte ne olduğuna dair bu kadar net bir vizyonla donanmış, ondan kolayca oluşturabileceğiniz çok daha büyük bir drama yerine, her duruma herkes arasında sevgiyi, uyumu ve güzelliği geliştirmeye yardımcı olacak bir şekilde kolayca cevap vereceksiniz. içeriyordu. Hepimizin birlikte olduğumuzu fark ederek, karşılaştığınız her şey için bu yolda sevgi ve şükranla seyahat etmek oldukça kolaylaşıyor.

Kişi manevi ilerlemeyi nasıl açıklayabilir? Bu ne? Neye benziyor? Manevi ilerleme bakış açısının değişmesidir. Bu ilerlemeyi tanımanın tek bir yolu vardır ve bu, kişinin kendi yaşam bakış açısındaki ilerlemeyi görmek, kendine 'Hayata nasıl bakarım?' Sorusunu sormaktır. Bu, başkalarını yargılayarak değil, yalnızca kendi bakış açısıyla ilgilenerek yapabilir.



Yavaş yavaş kalpten kendi benzersiz yaşam tarzınızı keşfedip mükemmelleştirdikçe, her anı herkes için barışçıl sevgi dolu şefkat, cömertlik ve şefkatle yaşarken, o zaman direniş ve tutunmaya yönelik eski etkisiz eğilimler, tıpkı Çocukluğumuzun oyuncakları gereksiz yere, yol kenarına düştü.

Egoyu ehlileştirmek biraz çaba ve bazı değişiklikler gerektirir. Büyük dönüşümler kişinin bakış açısının değişmesini gerektirir ve bu egonun evcilleştirilmesi bir istisna değildir. Bu sadece gerçek doğanızın, Tanrısallığın içinizde derin bir kıvılcım yaratması, hayatınızın temeli, hayatınızın yol gösterici ışığı olması ve o kaya gibi sağlam temelden bakıldığında her şeye bakış açınızın nasıl değiştiğini görmek, her şeyi göstermek sonsuz sevgi, uyum ve güzellik akışıyla.








To learn to tame the ego, we must first learn to recognize how the troublesome traits of resisting (struggle and aversion) and clinging (attachment and desire) are adversely affecting our own daily life. Initially, these ineffective strategies may be most noticeable in someone else's behavior, but gradually you'll be able to see your own troublesome traits, and understand how they are restricting your enjoyment of life. All situations which revolve around emotional drama or self-centered dialog are merely fabrications of the mind which limit your access to the enduring peace and tranquility which are your Divine birthright.

He who does not direct his own mind lacks mastery... If he does not control his mind, he is not a master but a slave. It lies with his own mind whether he shall be master, or whether he shall be slave. He is slave when he neglects to be master; he is master if he cares to be master.

Mastery lies not merely in stilling the mind, but in directing it towards whatever point we desire, in allowing it to be active as far as we wish, in using it to fulfill our purpose, in causing it to be still when we want to still it. He who has come to this has created his heaven within himself; he has no need to wait for a heaven in the hereafter, for he has produced it within his own mind now.


Then, after recognizing the problem, begin to move toward love at every opportunity, toward the loving acceptance of all things just as they are in this moment. That does not mean that you condone or perpetuate any evils, but merely that you see exactly what is happening without adding any of your own mind's drama, emotions or commentary. Armed with such clear vision of precisely what is actually happening, rather than the much larger drama which you could so easily create out of it, you will easily respond to every situation in a manner which will help to foster love, harmony and beauty amongst everyone involved. Recognizing that we're all in this together, it becomes quite easy to travel this path with love and gratitude for all that you encounter.

How can one explain spiritual progress? What is it? What is it like? Spiritual progress is the changing of the point of view. There is only one way to recognize this progress, and that is to see the progress in one's own outlook on life, to ask oneself the question, 'How do I look at life?' This one can do by not judging others, but by being only concerned with one's own outlook.



As you gradually discover and perfect your own unique manner of living from the heart, living each moment with peaceful loving-kindness, generosity and compassion for all, then the old ineffective tendencies toward resisting and clinging will simply fall by the wayside, just as the toys of our childhood have fallen by the wayside, unneeded.

Taming the ego requires some effort, and some changes. Great transformations require a change of one's own outlook, and this taming of the ego is no exception. It's just a matter of letting your true nature, the Divine spark deep within you, be the foundation for your life, the guiding light of your life, and seeing how your outlook on everything changes when viewed from that rock-solid foundation, showering everything with an endless flow of love, harmony and beauty.