Bugünün Arap halkının Suudi Arabistan kralının büyük dedesini Osmanlı'nın idam ettiğini biliyor musunuz?

Suudi Arabistan Kralı Selman'ın büyük dedesi Abdullah bin Suud, bundan 203 yıl önce, 1820 Şubat’ında İstanbul sokaklarında boynunda zincirle yürütüldükten sonra Padişah İkinci Mahmud'un huzurunda Beyazıt Meydanı'nda başı kesilerek idam edilmiştir.

İngiliz bir ajanın kurduğu (özellikle 2 ve 3, ayrıca 4, 5) Vahhabiliği benimseyen Suud ailesinin zamane lideri, Osmanlı'nın İran ve Ruslarla meşgul olmasından faydalanarak genişleme faaliyetinde bulunur ve bazı yerleri ele geçirir, Mekke ve Medine'de yağmalamalar yapar. Osmanlı, meşguliyeti nedeniyle sorunu Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'ya havale eder. Kavalalı, Mekke ve Medine halklarını bunlardan kurtarıp, bu zamane liderini tutuklar ve İstanbul'a getirir. Ancak Osmanlı'nın sıkıntıları büyüyünce, Suudlar başarıya ulaşır.

Görsel: Vahhabiliği kuran İngiliz ajan Hempher.

Klasik kaynaklarda Adnânîler’den Aneze’ye mensup bir kol olarak zikredilir. Buna göre ailenin nesebi Aneze kabilesinin Mesâlîh koluna dayanır. Ancak son yıllarda ailenin de bizzat benimsediği ve literatüre giren görüşe göre soylarının Aneze ile kesişmekle birlikte Benî Hanîfe kabilesinden geldiği belirtilir. Şu anda kullanılan Âl-i Suûd ismi, Suûd b. Muhammed b. Mukrin b. Merhân’dan gelir. O da bugünkü Suudi Arabistan’ın doğusunda Katîf yakınlarında Duru‘ bölgesinde yaşayan ve Benî Hanîfe kabilelerinden olan Bekir b. Vâil ailesinden Mâni‘ b. Rebîa el-Müreydî soyundandır.