#1
|
|||
|
|||
Arzava
ARZAVA
Arzawa hakkında genel bilgi az sayıdadır. Arzawa ilk çağda Batı Anadolu’da kurulmuştur. Ancak devletin sınırları tam olarak bilinmemektedir. Devletin başkentlerinden ilki Efes’in eski adı olan Apasa diğeri ise Manisa’nın doğusunda bulunan Zippasla kentleridir. Arzawa’nın kuruluş tarihi tam belli olmamasına karşı Arzawa ismi bir yer ismi olarak millattan önce 2. binyılda Kapadokya metinlerinde geçmektedir. Bu isim Hitit dilinde Ormanlar Yurdu anlamına gelmektedir. Batı Anadolu’yu yurt edinmiş halk bölgede çok sayıda yerleşim kurmuştur. Özgürlüğüne düşkün Arzawa Halkı, Anadolu’nun yerli halklarından biri kabul edilen Luvi kökenliydi. Çıkan bulgular sonucunda Luvi Halkı’nın Anadolu’ya yapılan Yunan göçünden çok daha önce Anadolu’da yaşadığını göstermektedir. Yazılı belgelerin olmadığı dönemde Anadolu’da süregelen küçük devletler vardı. Arzawa’da bu devletlerden biriydi. Ancak bu devletin ömrü Hititler’in zamanına kadar gelmektedir. Bir dönem Hititler’in egemenliğine giren Arzawa’lılar, Hititler’in gücünün azaldığı dönemde egemenliğini ilan etmiş olsalar da, daha sonra tekrar Hititler’in egemenliği altına girmişlerdir. Arzawa Hititler’in seferi sonucunda Mira Krallığı, Seha Nehri Ülkesi (Gediz Nehri ve Bakırçay), Hapalla ve Vilusa isimli yarı özerk krallıklara bölündü. Arzawa hakkında genel bilgi Arzawa’nın sonunun Hitit ve Truva gibi deniz halklarının saldırıları sonucunda olmuş olduğudur. Kentlerin harabeye dönmesiyle insanlar Anadolu’nun içlerine kaçmıştır. Bazı tarihçiler Hititler’den beş yüz yıl sonra tarih sahnesine çıkan Lidya’nın Arzawa’nın devamı olduğu düşünmektedir. Arzawa Tarihi Arzawa Tarihi, Hitit tarihi ile iç içe geçmiştir. Aynı dönemde Anadolu’da yaşayan iki halk bir arada ve savaş halinde yaşamlarını sürdürmüştür. Arzawa Devleti, Kral Labarna döneminde Hititler’e bağlanmıştır. Hititler, Arzawa’yı tamamen ortadan kaldırmamış ama kendilerine bağlı bir şekilde yaşamalarına izin vermişlerdir. Hititler’in egemenlik alanının daraldığı eski krallık döneminin sonunda yani millattan önce 14. yüzyılda Arzawa Krallığı gücünün doğruna ulaşmış, bağımsızlığını kazanmış ve Anadolu’nun en önemli gücü haline gelmiştir. Bu bilgiye Arzawa Kralı Tarkhundaradu ile Mısır Firavunu III. Amenhotep arasındaki yazışmalardan anlıyoruz. Ayrıca Mısır İmparatorluğu’nun diplomatik ilişkilerini anlatan Amarna Mektuplarının 31. ve 32.’leri Arzawa ile ilgilidir. Bu dönemlerde Hititler vasalı Aka’larla savaş halindeydi. Hitit Kralı II. Tuthaliya Aka’ları püskürttü ve Siyanti Nehri (Büyük Menderes Nehri) dolaylarını vasalı olan Maddutuvata’ya bıraktı. Ancak Tuthaliya burayı Maddutuvata’ya Arzawa’yı denetlemesi için bırakmış ve yardım amacıyla ordusunu göndermiştir. Ama Maddutuvata Arzawa ile anlaşıp Hitit ordusunu arkadan vurdu ve Arzawa Kralı’nın kızı ile evlenip Arzawa Kralı oldu. Böylece Maddutuvata Anadolu’nun büyük bir bölümüne hakim olmuş oldu. Geç Arzawa Tarihi Hititler uzun süre bu bölgeyle ilgilenmedikten sonra toparlandılar ve imparatorluk çağında I. Şuppiluliuma zamanında Arzawa gücünü azalttı. Ancak bu sırada Hitit Devletinde ortaya çıkan veba salgını ve I. Şuppiluliuma’nın ölümü Arzawa’nın bir süre daha özgür bir şekilde varlığını sürdürmesine sebep olmuştur. I. Şuppiluliuma’dan sonra tahta geçen II. Arnuwanda’da kısa sürede ölmesiyle Arzawa Hititler’e karşı ayaklanmıştır. II. Arnuwanda’dan sonra tahta geçen II. Murşili güçlü Hitit Ordusuyla Arzawa’ya sefere çıkar. Arzawa bu güçlü orduya küçük devletçiklerle oluşturulan bir koalisyonla karşı koymaya kalkışmışsa da başarılı olamamıştır ve savaşı kaybetmiştir. Savaşın bitiminden sonra II. Murşili Arzawa’yı kendine bağladığı devletlere dağıtarak, Arzawa’yı tekrar Hititler’e bağlamıştır. Bu sefer sırasında tutulan sefer yıllıkları Arzawa’nın yerinin saptanmasında yardımcı olan en iyi belgelerdir. Bu belgelerde ayrıca bu sefer sırasında 62.000 kişinin esir alındığı yazılmıştır. Arzawa Hititler’in seferi sonucunda Mira Krallığı, Seha Nehri Ülkesi (Gediz Nehri ve Bakırçay), Hapalla ve Vilusa isimli yarı özerk krallıklara bölündü. Arzawa’nın sonu Hitit ve Truva gibi deniz halklarının saldırıları sonucunda olmuştur. Kentlerin harabeye dönmesiyle insanlar Anadolu’nun içlerine kaçmıştır. Bazı tarihçiler Hititler’den beş yüz yıl sonra tarih sahnesine çıkan Lidya’nın Arzawa’nın devamı olduğu düşünmektedir. Arzawa Dili Arzawalı’lar Luvi Dili’ni kullanmaktaydı. Bu dil Anadolu’nun en eski dillerindendir. Ayrıca Arzawa Dili, Hititler hiyerogliflerinde kullanmışlardır. Arzawa ilk çağda Batı Anadolu’da kurulmuştur. Ancak devletin sınırları tam olarak bilinmemektedir. Devletin başkentlerinden ilki Efes’in eski adı olan Apasa diğeri ise Manisa’nın doğusunda bulunan Zippasla kentleridir. Arzawa’nın kuruluş tarihi tam belli olmamasına karşı Arzawa ismi bir yer ismi olarak millattan önce 2. binyılda Kapadokya metinlerinde geçmektedir. Hitit Çivi Yazısı’nın Hitit İmparatorluğu’nun yıkılmasından sonra unutulmasına karşın, Luvi Dili biraz değişmesine rağmen Anadolu’da kullanılmaya devam etmiştir. Arzawa Dili çözülmeye başlandıkça dilin gelişiminin Mezopotamya ya da Anti Yunan’dan Anadolu’ya değil de Anadolu’dan batıya ve güneye gittiği anlaşılmıştır. Buna ek olarak, Büyük İskender zamanında Anadolu’daki Hitit ve Luvi isimlerini Helenleştirmeye çalışmasına rağmen bu isimler ana yapıların korumuştur. Ayrıca Trakya ve Anadolu’daki birçok Yunanca yerlerin isimlerinin Luvice’deki isimlerinden türediği görülmektedir. Bazı araştırmacılar da, dram, tiyatro, komedya gibi Yunanca olarak bilinen kelimelerin Luvice olduğunu düşünmektedir. Hitit Dilinde ışık insanı anlamına gelen Luvi kelimesi, Luvice’de ışık ve parıltı anlamına gelen lu kökü birçok dilde ışık anlamına gelmekte ve halen kullanılmaktadır. Buna ek olarak Apollon adının kökeni Luvice’de su anlamına gelen apa kelimesinden gelir ve Helen dilinde bir anlamı yoktur. Ayrıca Likya Dili’nin Luvice’den türediği kabul edilir. Luvi Dili’nin konuşulduğu bir diğer yer ise Luviler’in yaşadığı Truva’dır. Arzawa Halkı Özgürlüğüne düşkün Arzawa Halkı, Anadolu’nun yerli halklarından biri kabul edilen Luvi kökenliydi. Çıkan bulgular sonucunda Luvi Halkı’nın Anadolu’ya yapılan Yunan göçünden çok daha önce Anadolu’da yaşadığını göstermektedir. M.Ö. II. binyılda Batı Anadolu’da pek çok devletin varlığını sürdürdüğü görülmektedir. Bu devletlerin bir kısmı Arzava Devleti etrafında bir ittifak oluşturarak Hitit Devleti’nin bölge üzerindeki egemenliğine karşı koymaya çalışmışlardır. Söz konusu bu devletlerin Batı Anadolu coğrafyası içerisindeki konumları hakkında uzun yıllardır tartışmalar devam etmektedir. Bölge coğrafyasına ışık tutan Hitit vesikaları lokalizasyonla ilgili kesin bilgiler vermedikleri için konu ile ilgili farklı görüşler mevcuttur. Arzawa Hititler’in seferi sonucunda Mira Krallığı, Seha Nehri Ülkesi (Gediz Nehri ve Bakırçay), Hapalla ve Vilusa isimli yarı özerk krallıklara bölündü. Arzawa hakkında genel bilgi Arzawa’nın sonunun Hitit ve Truva gibi deniz halklarının saldırıları sonucunda olmuş olduğudur. Kentlerin harabeye dönmesiyle insanlar Anadolu’nun içlerine kaçmıştır. Bazı tarihçiler Hititler’den beş yüz yıl sonra tarih sahnesine çıkan Lidya’nın Arzawa’nın devamı olduğu düşünmektedir. M.Ö. II. binyıl Anadolu’sunda coğrafik tanılama açısından en sorunlu bölge kuşkusuz Batı Anadolu’dur. Pek çok devletin varlık gösterdiği bu bölgede hangi devletin bölgenin neresinde yer aldığı sorusuna kesin olarak cevap vermek bugüne kadar mümkün olmamıştır. Ancak çağdaş Hitit toplumunun bırakmış olduğu vesikalar ışığında bazı yorumlara da ulaşılmıştır. Sonuçta eskiçağ tarihini kaleme alan bazı tarihçiler, bölgenin etkin güçlerinden Arzava ve onun etrafında toplanan Šeha Nehri Ülkesi, Mira-Kuvaliya ve Viluša’nın etki alanlarıyla ilgili bazı yargılara ulaşmışlardır. Arzawa Hakkında Genel Bilgi Arzawa hakkında genel bilgi az sayıdadır. Arzawa ilk çağda Batı Anadolu’da kurulmuştur. Ancak devletin sınırları tam olarak bilinmemektedir. Devletin başkentlerinden ilki Efes’in eski adı olan Apasa diğeri ise Manisa’nın doğusunda bulunan Zippasla kentleridir. Arzawa’nın kuruluş tarihi tam belli olmamasına karşı Arzawa ismi bir yer ismi olarak millattan önce 2. binyılda Kapadokya metinlerinde geçmektedir. Bu isim Hitit dilinde Ormanlar Yurdu anlamına gelmektedir. Batı Anadolu’yu yurt edinmiş halk bölgede çok sayıda yerleşim kurmuştur. Özgürlüğüne düşkün Arzawa Halkı, Anadolu’nun yerli halklarından biri kabul edilen Luvi kökenliydi. Çıkan bulgular sonucunda Luvi Halkı’nın Anadolu’ya yapılan Yunan göçünden çok daha önce Anadolu’da yaşadığını göstermektedir. Yazılı belgelerin olmadığı dönemde Anadolu’da süregelen küçük devletler vardı. Arzawa’da bu devletlerden biriydi. Ancak bu devletin ömrü Hititler’in zamanına kadar gelmektedir. Bir dönem Hititler’in egemenliğine giren Arzawa’lılar, Hititler’in gücünün azaldığı dönemde egemenliğini ilan etmiş olsalar da, daha sonra tekrar Hititler’in egemenliği altına girmişlerdir. Arzawa Hititler’in seferi sonucunda Mira Krallığı, Seha Nehri Ülkesi (Gediz Nehri ve Bakırçay), Hapalla ve Vilusa isimli yarı özerk krallıklara bölündü. Arzawa hakkında genel bilgi Arzawa’nın sonunun Hitit ve Truva gibi deniz halklarının saldırıları sonucunda olmuş olduğudur. Kentlerin harabeye dönmesiyle insanlar Anadolu’nun içlerine kaçmıştır. Bazı tarihçiler Hititler’den beş yüz yıl sonra tarih sahnesine çıkan Lidya’nın Arzawa’nın devamı olduğu düşünmektedir. |
|
|