Allah beni affeder mi? - Sayfa 3 - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > HavasOkulu Genel Bölüm > Sorularınız

Sorularınız her türlü soruyu buradan sorabilirsiniz.

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #21  
Alt 20.09.24, 20:51
Üye
 
Üyelik tarihi: 12.11.22
Bulunduğu yer: KONYA
Mesajlar: 59
Etiketlendiği Mesaj: 0 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
ygt Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Arkadaşlar merhaba öncelikle yaşım 29 ve çok kötü durumdayım.
Öncelikle Allah rızası için yaşamaya çalışan biriydim hala öyleyim inşallah , zikirlerimi çekerdim namazlarımı kılardım ama bu iş hayatı beni çok yorduğu için kripto paradan para kazanmaya çalıştım kaldıraçlı işlem yaptım kimisi haram dedi kimisi değil dedi.

İlk başta çok kazandım hevese kapıldım ama hep haram mı diye aklımı kurcaladı , kazanırken bile.

Kaybedersem tövbe ederim diyodum , nankörlük , şeytanlık yapıyordum sonunda kaybettim ve tövbe ettim ama tövbem sanki kabul olmayacak , Allah beni affetmeyecek gibi hissediyorum .

Adi bir insan gibi hissediyorum , kazansam hep öyle devam edecekmişim gibi hissediyorum kaybettiğim için tövbe ettim düşüncesi beni bitiriyor
"Bizim dergâhımız, ümitsizlik dergâhı değildir
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel..."

Hz.Mevlânâ veyahut Ebu Said-i Ebu'l-Hayr'ın sözüdür.

Buna İstinaden İslam'da ticarette net bir kâr haddi olmasa da bazı âlimler, 100 ₺ lik bir ürünün 115 ₺ den fazlasına satılmasının doğru olmadığını savunmuştur.


Daha doğrusunu imas hocam bilir, Allahın izniyle... 🌸

Alıntı ile Cevapla
  #22  
Alt 20.09.24, 20:52
ygt ygt isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 24.06.24
Bulunduğu yer: Ankara
Mesajlar: 69
Etiketlendiği Mesaj: 0 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Yusufiyeli Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Allah (cc)'dan ümit hiç bir zaman kesilmez.
Peki benim günahım büyük mü , affedilmez mi , vallahi çok rahatsız vicdanım

Alıntı ile Cevapla
  #23  
Alt 20.09.24, 21:05
imas - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Bilgili Üye
 
Üyelik tarihi: 18.01.20
Bulunduğu yer: her yer
Mesajlar: 16,509
Etiketlendiği Mesaj: 3511 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
taha42 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
"Bizim dergâhımız, ümitsizlik dergâhı değildir
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel..."

Hz.Mevlânâ veyahut Ebu Said-i Ebu'l-Hayr'ın sözüdür.

Buna İstinaden İslam'da ticarette net bir kâr haddi olmasa da bazı âlimler, 100 ₺ lik bir ürünün 115 ₺ den fazlasına satılmasının doğru olmadığını savunmuştur.


Daha doğrusunu imas hocam bilir, Allahın izniyle... 🌸
tovbe konusunda bir cok ayet var , fakat ben en cok
ali imran 135-136
nisa 17-18-26
ayetlere bakiyorum, bu ayetler cok acikayici
o 100 kere tovbeyi bozma sozude benim icin ayetin yaninda pek tartiya gelmiyor

__________________
اِذْ قَالَ لَهُ رَبُّهُٓ اَسْلِمْۙ قَالَ اَسْلَمْتُ لِرَبِّ الْعَالَم۪ينَ
_______________________________________________
Haramın en zoru başıdır,sonra kolaylaşır, sonra sıradanlaşır, sonra alişılir, sonra tatlanır, sonra kalbe yerleşir ve sonra da kalp başka bir haramı arar....
İmamı Şafi ra.
Alıntı ile Cevapla
  #24  
Alt 20.09.24, 21:14
Yusufiyeli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Manevi
 
Üyelik tarihi: 24.09.16
Bulunduğu yer: Trabzon
Mesajlar: 3,285
Etiketlendiği Mesaj: 253 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
ygt Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Peki benim günahım büyük mü , affedilmez mi , vallahi çok rahatsız vicdanım
Tövbe yüce Allah’a aittir, beyanı hakkında şu yorumun yapılması da söz konusudur: Tövbenin kabul edilmesinin ihtimali vardır. Yani tövbeyi geleceğe bırakmayan, tövbe ettiği günahı işlemekten aciz olacağı ve onu bir daha yapmaktan ümit keseceği vakti beklemeyen kimsenin tövbesini Allah kabul eder. Evet bu tövbe şekli onun âdeti ise Allah onun tövbesini kabul eder; hatta bu tövbe durumuna bazı zorlamalarla ulaşmış olsa bile. Yahut günah işlenmesinin hemen ardından, işi hafife alıp ve aldırmazlık gösterip günahtan dönüşü terk etme gibi bir hali benimsemeden hemen tövbeye sarılırsa bu da kabule şâyân olur. Fakat aksi bir hale bürünüp günah işlemeyi hafife alanın tövbesini Cenâb-ı Hak kabul etmez[Semerkandî şöyle demiştir: “Tövbesini geleceğe bağlamayan ve tövbesi için günah işlemekten aciz kalacağı vakti beklemeyen, tövbe etmeyi, tekrar yapabilme imkânına sahip olduğu halde yapmaktan umut kesilecek vakte kadar tehir etmeyen kimsenin tövbesini Allah Teâlâ şu şartla kabul eder: Bu hususu adet ve alışkanlık haline getirmesi. Bundan şunu kastediyorum: Günah işleme umudunun kesildiği halde bulunsa ve günahı yapmaktan aciz kalacak vakte kadar ulaşsa da Allah kulun içine düştüğü her günahtan en yakın zamandaki tövbeyi kabul eder. Çünkü, kulun alışkanlığı işlediği her günahtan Allah’a dönüş yapmaktır, zira bu günaha tabiatı sebebiyle itilmişti… O, bu halde iken tövbe edince Cenâb-ı Hak lütfuyla kabul eder. Fakat kişi, günahı küçümsemek ve onu işlemeye devam edip hemen tövbe etmemek adet haline gelmişse ve artık günahı işleyemeyeceği duruma gelirse Cenâb-ı Hak böylesinin tövbesini kabul etmez. En doğrusunu bilen Allah’tır (Semerkandî, Şerhu’t-Te’vîlât, vr. 153a; Medîne nüshası, vr. 174a)]. İkincisi, tövbeye muvaffak kılınacak ve kendisine Allah’ın yolu gösterilecek kişinin günahı kendisini korkutan ve Allah’a dönmeye, O’nun rahmeti ve ihsanına nail olmaya layık olan kimselerden olmasıdır. Buna mukabil zikredilen hususlara aldırmayan ve Allah’a yakarmayan kimseleri Cenâb-ı Hak tövbeye muvaffak kılmaz Büyük günah işleyenin kalbi birinciye göre daha katı, daha karanlıktır; böylesi şiddet karşısında yahut uzun bir sıkıntı ve kalp daralmasından sonra ancak pişmanlık duyar. Bu durumda iken tövbe edenlerin yahut Allah’ın her tövbeyi kabule mecbur olduğunu düşünenlerin yaptıkları tövbeyi kabul etmek Allah üzerine vacip değildir. Belki Yüce Allah onların tövbesini lütfu ve rahmeti ile kabul eder[Yani böylesinin tövbesini kabul etmek -Mûtezile’nin dediği gibi Allah’a vacip değildir, aslında bu, Allah’ın lütuf ve rahmetinin eseridir]. O, bu kişinin tövbesini Allah’a yaklaştıran sebepler arasında yer alan hayırlar ve güzel ameller sebebiyle kabul eder ve onu muvaffak kılar. Kâfire gelince Allah onun tövbesini asla kabul etmez, çünkü o ölünceye ve azabı yakından görünceye kadar tövbe etmez. En doğrusunu Allah bilir.Tövbe karşısındaki grupların sonuncusunu kâfirlerin oluşturması ihtimal dâhilindedir. Onların içinde zaruret durumunda ve imkânların ortadan kalktığı dönemde tövbeye baş vuranlar bulunabilir; böyleleri artık kendisine karşı günah işledikleri varlığa ulaşmanın başka çaresinin bulunmadığını kabul ederler. Fakat Cenâb-ı Hak, bunların tövbesini kabul etmez, çünkü bu, gerçekte imkân verilen kimsenin tövbesi değil, aksine zor durumda kalan yahut başına gelen bir durumu bertaraf etmek için teşebbüste bulunan kimsenin tövbesidir. Çünkü bu, delilleri araştırmaktan ve düşünüp araştırıp sebeplere vakıf olmaktan kişiyi alıkoyan bir konumdur. Böylesi kendisine yöneldiği şeyden başkasını göremez ve samimi tövbe yerine koyduğu şeyle kurtulacağını zanneder. En doğrusunu Allah bilir.
(Te'vilatü'l Kur'an Tercümesi 2 Ebu Mansur El-Matüridi)

__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
Alıntı ile Cevapla
  #25  
Alt 20.09.24, 21:35
ygt ygt isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 24.06.24
Bulunduğu yer: Ankara
Mesajlar: 69
Etiketlendiği Mesaj: 0 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Yusufiyeli Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Tövbe yüce Allah’a aittir, beyanı hakkında şu yorumun yapılması da söz konusudur: Tövbenin kabul edilmesinin ihtimali vardır. Yani tövbeyi geleceğe bırakmayan, tövbe ettiği günahı işlemekten aciz olacağı ve onu bir daha yapmaktan ümit keseceği vakti beklemeyen kimsenin tövbesini Allah kabul eder. Evet bu tövbe şekli onun âdeti ise Allah onun tövbesini kabul eder; hatta bu tövbe durumuna bazı zorlamalarla ulaşmış olsa bile. Yahut günah işlenmesinin hemen ardından, işi hafife alıp ve aldırmazlık gösterip günahtan dönüşü terk etme gibi bir hali benimsemeden hemen tövbeye sarılırsa bu da kabule şâyân olur. Fakat aksi bir hale bürünüp günah işlemeyi hafife alanın tövbesini Cenâb-ı Hak kabul etmez[Semerkandî şöyle demiştir: “Tövbesini geleceğe bağlamayan ve tövbesi için günah işlemekten aciz kalacağı vakti beklemeyen, tövbe etmeyi, tekrar yapabilme imkânına sahip olduğu halde yapmaktan umut kesilecek vakte kadar tehir etmeyen kimsenin tövbesini Allah Teâlâ şu şartla kabul eder: Bu hususu adet ve alışkanlık haline getirmesi. Bundan şunu kastediyorum: Günah işleme umudunun kesildiği halde bulunsa ve günahı yapmaktan aciz kalacak vakte kadar ulaşsa da Allah kulun içine düştüğü her günahtan en yakın zamandaki tövbeyi kabul eder. Çünkü, kulun alışkanlığı işlediği her günahtan Allah’a dönüş yapmaktır, zira bu günaha tabiatı sebebiyle itilmişti… O, bu halde iken tövbe edince Cenâb-ı Hak lütfuyla kabul eder. Fakat kişi, günahı küçümsemek ve onu işlemeye devam edip hemen tövbe etmemek adet haline gelmişse ve artık günahı işleyemeyeceği duruma gelirse Cenâb-ı Hak böylesinin tövbesini kabul etmez. En doğrusunu bilen Allah’tır (Semerkandî, Şerhu’t-Te’vîlât, vr. 153a; Medîne nüshası, vr. 174a)]. İkincisi, tövbeye muvaffak kılınacak ve kendisine Allah’ın yolu gösterilecek kişinin günahı kendisini korkutan ve Allah’a dönmeye, O’nun rahmeti ve ihsanına nail olmaya layık olan kimselerden olmasıdır. Buna mukabil zikredilen hususlara aldırmayan ve Allah’a yakarmayan kimseleri Cenâb-ı Hak tövbeye muvaffak kılmaz Büyük günah işleyenin kalbi birinciye göre daha katı, daha karanlıktır; böylesi şiddet karşısında yahut uzun bir sıkıntı ve kalp daralmasından sonra ancak pişmanlık duyar. Bu durumda iken tövbe edenlerin yahut Allah’ın her tövbeyi kabule mecbur olduğunu düşünenlerin yaptıkları tövbeyi kabul etmek Allah üzerine vacip değildir. Belki Yüce Allah onların tövbesini lütfu ve rahmeti ile kabul eder[Yani böylesinin tövbesini kabul etmek -Mûtezile’nin dediği gibi Allah’a vacip değildir, aslında bu, Allah’ın lütuf ve rahmetinin eseridir]. O, bu kişinin tövbesini Allah’a yaklaştıran sebepler arasında yer alan hayırlar ve güzel ameller sebebiyle kabul eder ve onu muvaffak kılar. Kâfire gelince Allah onun tövbesini asla kabul etmez, çünkü o ölünceye ve azabı yakından görünceye kadar tövbe etmez. En doğrusunu Allah bilir.Tövbe karşısındaki grupların sonuncusunu kâfirlerin oluşturması ihtimal dâhilindedir. Onların içinde zaruret durumunda ve imkânların ortadan kalktığı dönemde tövbeye baş vuranlar bulunabilir; böyleleri artık kendisine karşı günah işledikleri varlığa ulaşmanın başka çaresinin bulunmadığını kabul ederler. Fakat Cenâb-ı Hak, bunların tövbesini kabul etmez, çünkü bu, gerçekte imkân verilen kimsenin tövbesi değil, aksine zor durumda kalan yahut başına gelen bir durumu bertaraf etmek için teşebbüste bulunan kimsenin tövbesidir. Çünkü bu, delilleri araştırmaktan ve düşünüp araştırıp sebeplere vakıf olmaktan kişiyi alıkoyan bir konumdur. Böylesi kendisine yöneldiği şeyden başkasını göremez ve samimi tövbe yerine koyduğu şeyle kurtulacağını zanneder. En doğrusunu Allah bilir.
(Te'vilatü'l Kur'an Tercümesi 2 Ebu Mansur El-Matüridi)
hocam ben artık günahı işleyecek vaziyette değilim , çok para kaybettim zaten.
Aşağıdaki yazıya göre de Allah affetsin demekten başka çarem yok , kafir oldum mu peki? Müslümanlığım devam ediyor mu?

Fakat kişi, günahı küçümsemek ve onu işlemeye devam edip hemen tövbe etmemek adet haline gelmişse ve artık günahı işleyemeyeceği duruma gelirse Cenâb-ı Hak böylesinin tövbesini kabul etmez’’

Alıntı ile Cevapla
  #26  
Alt 20.09.24, 21:46
NGB - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
NGB NGB isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Dost Üye
 
Üyelik tarihi: 12.06.22
Bulunduğu yer: KahhaR
Mesajlar: 5,875
Etiketlendiği Mesaj: 125 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Nasuh tevbesi yaparsın.
Yani işlediğin günahlar aklına gelir ve öyle tevbe edersinki bir daha işlememek için bana güç kuvvet ver dersin ve tevbeyi kalpten yaparsın.Sonrası tevbeyi bozmamaya gelir.
Sonrası doğru kul olursan 5 vakit namaz kılar-yeme içmede haram helal olaylarına dikkat edip kimsenin hakkında gıybet dedikodu yalan dolan iftira bunlarıda uzak durdun kimsenin malında canında karısınada kızınada parasınada pulunada gözün olmaz.Sadece standart müslüman olup etliye sütlüye karışmazsan ve belli zaman sonra sana Cenabu rabbül alemin bazı rüyalar gösterir.Tabii bu doğru kul olana olacak olay.Doğru kul olmazsan göstereceğini sanmam.
O rüyalarda geneli rahmani rüyadır.Namaz abdest cemaat kabe sure ayet dua zikir gibi şeyler görürfsen kendin araştırısın bazılarının yorumunda kul hakkından öyle korkuyorusunki ona göre yaşıyorsın gibi çıkar anlaki ALlah CC sana lütf etmiş olur.5 vakit namaz kılman ŞART.bunuda özellikle büyük yazdım.Kılmıyorsan kılmaya başla.Allah CC rahmetine girmek istiyorsan.
Şimdi bundan sonrada pusula şaşmadan tevbeyi bozmadan yaşaman gerekir.
Kısa özet bu.
ben yolunu gösterdim isteyen yapar isteyen yapmaz.


__________________
Unutmayasın!!!
Elindeki sırrı saklayamayana yeni sır vermez.
Sırların Sahibi.
Şeyh-ül Ekber Muyhiddin İbn’ül Arabi KS
Alıntı ile Cevapla
  #27  
Alt 20.09.24, 21:48
ygt ygt isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 24.06.24
Bulunduğu yer: Ankara
Mesajlar: 69
Etiketlendiği Mesaj: 0 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
NGB Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Nasuh tevbesi yaparsın.
Yani işlediğin günahlar aklına gelir ve öyle tevbe edersinki bir daha işlememek için bana güç kuvvet ver dersin ve tevbeyi kalpten yaparsın.Sonrası tevbeyi bozmamaya gelir.
Sonrası doğru kul olursan 5 vakit namaz kılar-yeme içmede haram helal olaylarına dikkat edip kimsenin hakkında gıybet dedikodu yalan dolan iftira bunlarıda uzak durdun kimsenin malında canında karısınada kızınada parasınada pulunada gözün olmaz.Sadece standart müslüman olup etliye sütlüye karışmazsan ve belli zaman sonra sana Cenabu rabbül alemin bazı rüyalar gösterir.Tabii bu doğru kul olana olacak olay.Doğru kul olmazsan göstereceğini sanmam.
O rüyalarda geneli rahmani rüyadır.Namaz abdest cemaat kabe sure ayet dua zikir gibi şeyler görürfsen kendin araştırısın bazılarının yorumunda kul hakkından öyle korkuyorusunki ona göre yaşıyorsın gibi çıkar anlaki ALlah CC sana lütf etmiş olur.5 vakit namaz kılman ŞART.bunuda özellikle büyük yazdım.Kılmıyorsan kılmaya başla.Allah CC rahmetine girmek istiyorsan.
Şimdi bundan sonrada pusula şaşmadan tevbeyi bozmadan yaşaman gerekir.
Kısa özet bu.
ben yolunu gösterdim isteyen yapar isteyen yapmaz.

Hocam ben zikir çektiğim zamanlarda rahmetli anneannem annemin rüyasına girmiş , ben yiğitten razıyım demiş çok mutlu olmuştum ama şimdi vesveseden mahvoldum

Alıntı ile Cevapla
  #28  
Alt 20.09.24, 21:51
Yusufiyeli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Manevi
 
Üyelik tarihi: 24.09.16
Bulunduğu yer: Trabzon
Mesajlar: 3,285
Etiketlendiği Mesaj: 253 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
taha42 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
"Bizim dergâhımız, ümitsizlik dergâhı değildir
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel..."

Hz.Mevlânâ veyahut Ebu Said-i Ebu'l-Hayr'ın sözüdür.

Buna İstinaden İslam'da ticarette net bir kâr haddi olmasa da bazı âlimler, 100 ₺ lik bir ürünün 115 ₺ den fazlasına satılmasının doğru olmadığını savunmuştur.


Daha doğrusunu imas hocam bilir, Allahın izniyle... 🌸

Baza! Baza! Her an çi hesti baza
Ger kafir u gebr u but-peresti baza
İn dergeh-i ma, dergeh-i novmidi nist
Sed bar eger tövbe-şikesti baza

Yine gel, yine gel; ne olursan ol, yine gel
Kafir, ateşperest putperest olsan da yine gel
Bizim dergahımız değildir umutsuzluk dergahı
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel (Ebu Said Ebu’l Hayr, Rubailer, Çev. Mehmet Kanar, Şule yayınları İstanbul 2012 sayfa 19)
Mevlana’ya nispet edilen yukarıdaki rubai Mevlana’nın eserlerinde geçmemektedir. Buna rağmen Mevlana’nın en önemli evrensel mesajı olarak kabul gören bu sözler Baba Efdal Kaşani’ye de nispet edilir. ‘’Ne olursan ol yine gel…’’ sözleri Rubaiyyat-ı Baba Efdal-i Kaşani adlı eserde 7 numaralı rubai olarak yer almaktadır. Ancak aynı sözler Mevlana ve Baba Efdal’den iki asır önce yaşayan mutasavvıf Ebu Said Ebu’l Hayr’ın rubaileri arasında da yer almaktadır. Suhenan-ı Manzum-i Ebu Said Ebu’l Hayr adlı eserin 21 numaralı rubaisidir. (Yakup Şafak, ‘’Mevlana’ya Atfedilen ‘’Yine Gel’’ Rubaisine Dair’’, Tasavvuf İlmi ve Akademik Araştırma Dergisi, 2009 Sayı 24 sayfa 77-78)

__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
Alıntı ile Cevapla
  #29  
Alt 20.09.24, 21:56
Yusufiyeli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Manevi
 
Üyelik tarihi: 24.09.16
Bulunduğu yer: Trabzon
Mesajlar: 3,285
Etiketlendiği Mesaj: 253 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
ygt Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
hocam ben artık günahı işleyecek vaziyette değilim , çok para kaybettim zaten.
Aşağıdaki yazıya göre de Allah affetsin demekten başka çarem yok , kafir oldum mu peki? Müslümanlığım devam ediyor mu?

Fakat kişi, günahı küçümsemek ve onu işlemeye devam edip hemen tövbe etmemek adet haline gelmişse ve artık günahı işleyemeyeceği duruma gelirse Cenâb-ı Hak böylesinin tövbesini kabul etmez’’
Biz, bir Müslümanı, günahlardan herhangi bir günahı (işlemesi) sebebiyle velev ki o (işlediği) büyük günah olsa bile, onu helal saymadıkça tekfir etmeyiz/kâfir demeyiz, ondan (bu durumdaki bir kimseden) ‘iman’ ismini/vasfını uzaklaştırıp gidermeyiz. Ona ‘gerçek anlamda mümin’ ismini veririz. (Buna göre) Bir müminin kâfir olmamakla beraber günahkâr (fâsık) olması caizdir/mümkündür.[ “Bir kimse, kendini imana sokan (mümin kılan) inancı inkâr etmedikçe hiçbir şey onu dinden çıkarmaz. Dinden çıkardığı kesin olan bir durum varsa bununla hükmedilir, eğer dinden çıkardığı konusunda şüphe varsa onun küfrüne hükmedilmez. Çünkü kesin olarak sabit olan Müslümanlık şüphe ile ortadan kalkmaz. Bir âlime bu konu getirildiğinde hemen Müslümanları tekfir etmeye kalkışmak ona yakışmaz... Kâfir olmak (birine kâfir demek) çok ağır bir hükümdür. Müminin dinden çıkmadığını ifade eden bir tek rivayet bulduğumda mümine kâfir demem… Müslümanın dinden çıktığı konusunda, zayıf bir rivayet de olsa bir ihtilaf bulunduğu takdirde onun kâfir olduğuna fetva verilmez. Küfre götürdüğü söylenen sözlerin çoğu böyledir, bunlara göre müminler tekfir edilemez.” (İbni Âbidîn, Mürted konusu)]

__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
Alıntı ile Cevapla
  #30  
Alt 20.09.24, 22:03
ygt ygt isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 24.06.24
Bulunduğu yer: Ankara
Mesajlar: 69
Etiketlendiği Mesaj: 0 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Ne yapmalıyım bu günahımdan kurtulamayacağım sanırım yapışacak bana :/ dün tövbe ettim bugün vesveselerden hep namazlarımı kaçırdım hala affedilmeme korkusu var yazık ettim kendime yaktım ahiretimi

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Evradi bahaiyyede geçen tuhaf isimler Heartway Sorularınız 13 16.10.24 12:16
Dünyâyı Terk etmek, Onu Kötülemek Swordsfish islam & islami Konular 1 21.06.20 20:31
Ana ve Babanın Hakkı Swordsfish islam & islami Konular 0 21.06.20 20:10
An Easy Path To Jannah - Jannah'a Kolay Bir Yol shahkhu ALLAH (c.c) 0 29.05.20 11:37
Yanımda Taşımam Gereken Vefkler ve dualar hangileridir H3roglif Sorularınız 19 22.11.19 19:29


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 04:20.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147