iblis Allah’ın huzurunda bir başkasına secde edilmeyeceği için mi secde etmedi - Sayfa 2 - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > HavasOkulu Genel Bölüm > Sorularınız

Sorularınız her türlü soruyu buradan sorabilirsiniz.

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #11  
Alt 02.09.24, 17:18
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 23.01.24
Bulunduğu yer: Diyarbakır- Ergani
Mesajlar: 503
Etiketlendiği Mesaj: 14 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Cerrah Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Böyle dusunen tasavvufçular var.
Kim mesela? Belki onlara atfedilmiş ama hakikatte öyle olmayan şeylerdir. Nereden duyduğgunu daha doğrusu hangi tasavvufçunun dediğini söylermisin ve hangi kaynakta? Sonuçta bu secde emri bizzat Allah Celle Celaluhu tarafından verilmiş bir emir ve amaç Adem babamıza tapmak değil onun üstünlüğünü kabul etmek.

Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 02.09.24, 17:26
imas - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Bilgili Üye
 
Üyelik tarihi: 18.01.20
Bulunduğu yer: her yer
Mesajlar: 16,064
Etiketlendiği Mesaj: 3400 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
DeadStrom Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Seytan ve melekler vardı Allah insanı yarattığında ve ona ruhundan uflediginde hemen secdeye kapanın dedi iblis hariç digerleri secdeye kapandi iblis neden kapanmadı çünkü Allah’ın huzurunda bir başkasına secde ediyor olacaktı bunu yapmadı çünkü böyle birsey yapsa yok olacağını Allah’ın onu yok edeceğini düşündü sonra hz Adem ve hz Havva anamıza elmayı yedirdi cennette ciplak kaldılar ayıp yerleri birbirine göründü hal böyleyken Allah hz Adem ve hz Havva’yı yok etmedi iblis de anladı Allah’ın kimseyi yok etmeyeceğini ama hala şüphede secde edersem ya yok olursam….bana böyle söylendi doğru mudur ?
orada yaratma yok , atama var
kelimenin anlamı yaratmak değil atamaktır yillardir hep yanlis cevrildi ...

__________________
اِذْ قَالَ لَهُ رَبُّهُٓ اَسْلِمْۙ قَالَ اَسْلَمْتُ لِرَبِّ الْعَالَم۪ينَ
_______________________________________________

Bir acaip derde düştüm herkes gider kârına
Bugün buldum bugün yerim, hak kerimdir yarına
Zerrece tamahım yoktur şu dünyanın varına
Rızkımı veren Hüdadır kula minnet eylemem
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 02.09.24, 17:27
 
Üyelik tarihi: 27.07.24
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 164
Etiketlendiği Mesaj: 1 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Hak etmiyorum Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Kim mesela? Belki onlara atfedilmiş ama hakikatte öyle olmayan şeylerdir. Nereden duyduğgunu daha doğrusu hangi tasavvufçunun dediğini söylermisin ve hangi kaynakta? Sonuçta bu secde emri bizzat Allah Celle Celaluhu tarafından verilmiş bir emir ve amaç Adem babamıza tapmak değil onun üstünlüğünü kabul etmek.
İblîs’in Âdem’e secde etmemesini Hallâc bir de tevhid, aşk ve fütüvvet açısından yorumlamıştır. Ona göre İblîs Allah’tan başkasına secde edilmemesi gerektiğini, ilâhî takdirin böyle olduğunu biliyor, secde emrini bir imtihan ve zâhirî bir husus olarak görüyordu. İblîs Allah’a derin bir aşkla bağlı olduğundan O’ndan başkasının önünde eğilmemiş, secde şerefini yalnız O’na tahsis etmiştir. Allah’ın, “Eğer secde etmezsen sana ebedî olarak azap edeceğim” uyarısına karşı, “Bu azap içinde iken beni görecek misin?” şeklinde bir soru sormuş, “evet” cevabını alınca, “Beni görmen bu azaba katlanmama değer” demiştir. Hallâc, aşkı bir zevk ve haz olarak değil elem ve azap olarak görüyor ve âşığın sevgilisi uğruna en acı ıstırabı tereddüt etmeden göze alması gerektiğini düşünüyordu. İdam edileceği gün vücudundan akan kanla abdest aldığı ve, “Aşk namazı için abdest ancak kanla alınır” dediği rivayet edilir (Attâr, s. 593).

Hallâc-ı Mansûr, İblîs ile Firavun’un durumunu fütüvvet bakımından değerlendirirken fetâ ve fütüvvet ehli denilen yiğit ve fedakâr insanların inandıkları davaya sonuna kadar bağlı kalmaları ve bu uğurda seve seve canlarını feda etmeyi göze almaları gerektiği hususunu dikkate almıştır. Hallâc’a göre İblîs, “Eğer Âdem’e secde edersem fütüvvet ehli olma niteliğini kaybederim” demiş ve bu sebeple davasına bağlı kalmıştı. Firavun da, “O’nun resulüne inanırsam davamı kaybetmiş olacağımdan fütüvvet makamından azledilmiş olurum” diyerek denizde boğulma pahasına iddiasında ısrar etmişti. Bu bakımdan bu ikisini kendine örnek alan Hallâc, “enelhak” davasında sonuna kadar ısrar etmekle fütüvvetin bir örneğini vermiştir (Kitâbü’ṭ-Ṭavâsîn, s. 207). Diğer taraftan Hallâc fütüvvetin en güzel örneği olarak Hz. Muhammed ile İblîs’i görmüş, hiç kimsenin bu ikisi kadar davalarında samimi olmadıklarını ve fedakârlık göstermediklerini, ancak birincisinin diğerinden daha mükemmel bir örnek teşkil ettiğini ileri sürmüştür (a.g.e., s. 204).

Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 02.09.24, 18:01
 
Üyelik tarihi: 25.10.23
Bulunduğu yer: bursa
Mesajlar: 257
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
imas Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
orada yaratma yok , atama var
kelimenin anlamı yaratmak değil atamaktır yillardir hep yanlis cevrildi ...
düşünsene allahın önünde bir başkasına secde ediyorsun yok olabilirim diye düşünürsün değil mi?

Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 02.09.24, 18:03
 
Üyelik tarihi: 27.07.24
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 164
Etiketlendiği Mesaj: 1 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
DeadStrom Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
düşünsene allahın önünde bir başkasına secde ediyorsun yok olabilirim diye düşünürsün değil mi?
Peki Allah'ın emrine karşı gelirsen ne olur bunu düşündün mü

Alıntı ile Cevapla
  #16  
Alt 02.09.24, 18:04
 
Üyelik tarihi: 25.10.23
Bulunduğu yer: bursa
Mesajlar: 257
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Cerrah Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Peki Allah'ın emrine karşı gelirsen ne olur bunu düşündün mü
o da kötü ama secde daha vahim bir durum.

Alıntı ile Cevapla
  #17  
Alt 02.09.24, 18:12
 
Üyelik tarihi: 27.07.24
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 164
Etiketlendiği Mesaj: 1 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
DeadStrom Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
o da kötü ama secde daha vahim bir durum.
Ona bakarsan bizde kabeye secde ediyoruz neden Allah öyle istediği için Allah'ın emri söz konusu olduğu zaman yalnızca işittik ve itaat ettik dememiz gerekir.

Alıntı ile Cevapla
  #18  
Alt 02.09.24, 18:20
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 23.01.24
Bulunduğu yer: Diyarbakır- Ergani
Mesajlar: 503
Etiketlendiği Mesaj: 14 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Cerrah Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
İblîs’in Âdem’e secde etmemesini Hallâc bir de tevhid, aşk ve fütüvvet açısından yorumlamıştır. Ona göre İblîs Allah’tan başkasına secde edilmemesi gerektiğini, ilâhî takdirin böyle olduğunu biliyor, secde emrini bir imtihan ve zâhirî bir husus olarak görüyordu. İblîs Allah’a derin bir aşkla bağlı olduğundan O’ndan başkasının önünde eğilmemiş, secde şerefini yalnız O’na tahsis etmiştir. Allah’ın, “Eğer secde etmezsen sana ebedî olarak azap edeceğim” uyarısına karşı, “Bu azap içinde iken beni görecek misin?” şeklinde bir soru sormuş, “evet” cevabını alınca, “Beni görmen bu azaba katlanmama değer” demiştir. Hallâc, aşkı bir zevk ve haz olarak değil elem ve azap olarak görüyor ve âşığın sevgilisi uğruna en acı ıstırabı tereddüt etmeden göze alması gerektiğini düşünüyordu. İdam edileceği gün vücudundan akan kanla abdest aldığı ve, “Aşk namazı için abdest ancak kanla alınır” dediği rivayet edilir (Attâr, s. 593).

Hallâc-ı Mansûr, İblîs ile Firavun’un durumunu fütüvvet bakımından değerlendirirken fetâ ve fütüvvet ehli denilen yiğit ve fedakâr insanların inandıkları davaya sonuna kadar bağlı kalmaları ve bu uğurda seve seve canlarını feda etmeyi göze almaları gerektiği hususunu dikkate almıştır. Hallâc’a göre İblîs, “Eğer Âdem’e secde edersem fütüvvet ehli olma niteliğini kaybederim” demiş ve bu sebeple davasına bağlı kalmıştı. Firavun da, “O’nun resulüne inanırsam davamı kaybetmiş olacağımdan fütüvvet makamından azledilmiş olurum” diyerek denizde boğulma pahasına iddiasında ısrar etmişti. Bu bakımdan bu ikisini kendine örnek alan Hallâc, “enelhak” davasında sonuna kadar ısrar etmekle fütüvvetin bir örneğini vermiştir (Kitâbü’ṭ-Ṭavâsîn, s. 207). Diğer taraftan Hallâc fütüvvetin en güzel örneği olarak Hz. Muhammed ile İblîs’i görmüş, hiç kimsenin bu ikisi kadar davalarında samimi olmadıklarını ve fedakârlık göstermediklerini, ancak birincisinin diğerinden daha mükemmel bir örnek teşkil ettiğini ileri sürmüştür (a.g.e., s. 204).
İblis diye bir kitap var onu bulabilirsin oku. Ben şeytanın bu sebeple secdeyi reddettiğini sanmıyorum. Secde emrini veren bizzat Allah Celle Celaluhu zaten hem melekler secde ettiğinde yok olmadılar ki zaten. Şeytan yok olmayacağını Adem babamız ve Havva annemizden mı gördü? Pek sanmıyorum. Secde emri üstünlüğü kabul etme anlamında olduğunu sanıyorum yoksa tapınma anlamında olsa küfr olurdu zaten. Kurandan dinle birde bu olayı

Alıntı ile Cevapla
  #19  
Alt 02.09.24, 18:21
mijofep548 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 11.01.23
Bulunduğu yer: türkiye
Mesajlar: 262
Etiketlendiği Mesaj: 2 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
TEBRİZ-İ Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
وَاِذْ قُلْنَا لِلْمَلٰٓئِكَةِ اسْجُدُوا لِاٰدَمَ فَسَجَدُٓوا اِلَّٓا اِبْل۪يسَۜ اَبٰى وَاسْتَكْبَرَ وَكَانَ مِنَ الْكَافِر۪ينَ

34. Ey Resûlüm! Zikret o vakti ki meleklere, ″Âdem’e secde edin″ demiştik. Onlar da hemen secde ettiler. Yalnız İblis secde etmekten kaçındı, kibirlendi ve kâfirlerden oldu.

İzah: Hz. Âdem‘deki Safiyye ilminden dolayı, melekler ona çok hürmet edince, İblis’in içindeki gizli kini biraz daha arttı. Kibrinden kendi karşısında kimseyi rakip olarak tanımıyordu, kendi kendine: ″Eğer Allah’u Teâlâ, -Âdem’e secde et- diye bana emretse, secde etmem″ dedi. Onun kalbinden geçeni Allah’u Teâlâ bilmekteydi. Bütün meleklere Âdem Aleyhisselâm’a secde etmelerini emretti. Bir tek İblis kibirlenerek secde etmedi. Halbuki istese secde etmesine mâni olan bir durum yoktu. Böylece lânet toku[1] İblis’in boğazına geçti ve Cennetten kovuldu.

Şeytanın kovulması hakkında Allah’u Teâlâ Sûre-i A’râf, Âyet 13’te şöyle buyurmaktadır:

Allah’u Teâlâ da İblis’e: ″Artık oradan (Cennetten) in. Orada kibirlenmek senin hakkın değildir. Artık çık, şüphesiz ki sen alçaklardansın″ buyurdu.

Resûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem de şöyle buyurmuştur:

إِيَّاكُمْ وَالْكِبْرَ فَإِنَّ إِبْلِيسَ حَمَلَهُ الْكِبْرُ عَلَى أَنْ لا يَسْجُدَ لآدَمَ وَإِيَّاكُمْ وَالْحِرْصَ فَإِنَّ آدَمَ حَمَلَهُ الْحِرْصُ عَلَى أَنْ أَكَلَ مِنَ الشَّجَرَةِ وَإِيَّاكُمْ وَالْحَسَدَ فَإِنَّ ابْنَيْ آدَمَ إِنَّمَا قَتَلَ أَحَدُهُمَا صَاحِبَهُ حَسَدًا (ابن عساكر عن ابن مسعود)

″Kibirden sakının. Şüphesiz ki kibir, şeytanı Âdem’e secde etmemeye sevk etmiştir. Hırstan da sakının. Zîrâ hırs, Âdem’i mâlum ağaçtan yemeğe sevk etmiştir. Hasetten de sakının. Zîrâ Âdem’in iki oğlundan biri kardeşini ancak haset sebebiyle öldürmüştür. İşte bunlar her hatânın aslıdır.″[2]

İblis’in, Allah’u Teâlâ’nın emrinden çıkması hakkında Resûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

خَلَقَ اللّٰهُ عَزَّ وَجَلَّ آدَمَ عَلَيْهِ السَّلَامُ يَوْمَ الْجُمُعَةِ بِيَدِهِ وَنَفَخَ فِيهِ مِنْ رُوحِهِ وَأَمَرَ الْمَلائِكَةَ أَنْ يَسْجُدُوا لَهُ فَسَجَدُوا لَهُ اِلَّا إِبْلِيسَ كَانَ مِنَ الْجِنِّ فَفَسَقَ عَنْ أَمْرِ رَبِّهِ اَىْ خَرَجَ عَنْ أَمْرِ رَبِّهِ (م عن ابى هريرة)

″Allah’u Teâlâ Âdem Aleyhisselâm’ı kendi eliyle[3] Cuma günü yarattı ve ruhundan üfledi ve meleklere ona secde etmelerini emretti. Hepsi ettiler. Yalnız İblis secde etmedi ki, o cinden idi. Böylece secde etmediği için İblis, Rabbinin emrinden çıktı.″[4]

Meleklerin Âdem’e secde etmeleri, ona ibâdet için değil saygı göstermeleri ve Allah’ın emrine itaat etmeleri içindir. Burada geçen ″İblis″ kelimesi ″İblas″ kelimesinden türetilmiş bir kelimedir. ″Hayırdan, pişmanlıktan kesilmiş, hayırı olmayan″ anlamına ge*lir.

İblis’in meleklerden olup olmadığı hususunda ihtilaf edilmiştir.

İbn-i Abbas, Abdullah b. Mes’ud Hazretleri ve diğer bâzı Sahâbîler, İblis’in, meleklerden birisi oldu*ğunu söylemişlerdir. Bu hususta İbn-i Abbas Radiyallâhu anhumâ şöyle buyurmuştur:

″İblis, kendilerine cin denilen meleklerin kabile*lerinden bir kabileye mensuptu. Bunlar, melekler arasında şiddetli harlanmış ateşten yaratılmışlardı. Bu kabileden olan İblis’in adı Hâris[5] idi. O, Cennetin bekçilerinden birisi idi. Bu kabilenin hâricindeki melekler ise nûrdan yaratılmış*lardır. Sûre-i Rahmân, Âyet 15’te zikredilen cinler ise, dumansız ateş alevinden yaratılmışlardır. İblis, meleklerin en bilgini olup, Âdem Aleyhisselâm’a onu secde etmemeye kibri sevk etmiştir.″[6]

Bunların delillerinden biri de, müşrikler hakkında Allah’u Teâlâ Sûre-i Sâffât, Âyet 158’de:

″Onlar, Allah ile melekler arasında nesep koyarlar…″ diye buyrulmuştur.[7] ″Melekler″ diye tercüme edilen kelime, âyetin metninde ″el-Cinne″ diye geçmektedir. Bu ifade gözle görülmeyen varlıklar anlamına gelir. Bu nedenle, bu tâbirin geçtiği yere göre âyetlerde; bâzen melek, bâzen cin ve bâzen de şeytan için kullanıldığı görülmektedir.

İmam Taberî de tefsirinde, İblis’in meleklerden olduğunu kabul etmenin daha uygun olduğunu söylemiştir.

Bir kısım âlimler de İblisin, meleklerden ol*madığını söylemişlerdir. Bu hususta Hasan-ı Basrî Hazretleri şöyle buyurmuştur:

″İblis, hiçbir an meleklerden olmamıştır. Âdem Aleyhisselâm insanların atası olduğu gibi, o da cinlerin atasıdır. Onlar da Âdemoğulları gibi doğum yoluyla ço*ğalırlar.″ İblisin meleklerden olmayıp Cinlerden olduğunu söyleyenler delil ola*rak şunları zikretmişlerdir:

- İblis, meleklerden olsaydı, Allah’a isyan etmezdi. Çünkü Allah’u Teâlâ melekler hakkında Sûre-i Tahrîm, Âyet 6’da:

″… Verilen emirleri yerine getiren melekler vardır″ diye buyurmuştur.

- Meleklerle cinlerin yaratılış özellikleri farklıdır. Melekler nurdan yara*tılmışlardır. Cinler ise ateşten yaratılmışlardır.
Çok açıklayıcı olmuş allahsrazı olsun soruda biraz vesvese gibi geldi bana yaptığını haklı çıkartmaya çalışan bir vesvese ...

Alıntı ile Cevapla
  #20  
Alt 02.09.24, 18:23
 
Üyelik tarihi: 27.07.24
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 164
Etiketlendiği Mesaj: 1 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Hak etmiyorum Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
İblis diye bir kitap var onu bulabilirsin oku. Ben şeytanın bu sebeple secdeyi reddettiğini sanmıyorum. Secde emrini veren bizzat Allah Celle Celaluhu zaten hem melekler secde ettiğinde yok olmadılar ki zaten. Şeytan yok olmayacağını Adem babamız ve Havva annemizden mı gördü? Pek sanmıyorum. Secde emri üstünlüğü kabul etme anlamında olduğunu sanıyorum yoksa tapınma anlamında olsa küfr olurdu zaten. Kurandan dinle birde bu olayı
Burda önemli olan Allah'ın emrini yerine getirmek .kabeye secde ederek bunu gösteriyoruz .dediğiniz gibi iblisin neden secde etmediği kuranı kerimde yazıyor .isteyen açar bakar .kendisinin ateşten yaratıldığını bu yüzden topraktan yaratılmış hz.ademe secde etmeyeceğini söylüyor melun

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Muhyiddin ibn-i Arabiden Tavsiyleler (Mutlaka Okuyun) HeartLess Tasavvuf & Tarikatler 18 18.07.24 11:19
Evliyalar (imam-ı Rabbani) Dedee Allah Dostları & Evliyalar 4 26.08.21 18:29
Evliyalar-Şah-ı Nakşibend Dedee Allah Dostları & Evliyalar 3 04.07.21 17:17
Yusuf Suresi Açıklamalı Tefsiri Havasokulu Kuran-ı Kerim Tefsiri 8 03.07.18 09:32
Hz. ibrahim-in hayatı (as) KaLpSiz Peygamberler 3 06.09.17 09:53


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:21.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147