|
Sorularınız her türlü soruyu buradan sorabilirsiniz. |
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
Dinde Tarikatleşme olmalı mı?
Sizce dini tarikatlaşmalar olmalı mıdır? Olmalıysa da neden?
|
#2
|
||||
|
||||
Tasavvufla, tarikat kastediliyorsa herkesin tarikata girmesi diye bir zorunluluk yoktur. Çünkü tarikat özel bir yöneliştir. Fakat tasavvufun geneli kastedilerek böyle bir zaruretten bahsediliyorsa bu, bir anlamda doğrudur. Adına tasavvuf değil de meselâ ihsan, rabbânîlik, zühd ya da rûhânî hayât gibi isimler verilse de sonuç değişmeyecektir. Tasavvufun muhtevası olmadan İslâm tamamlanmış olmamaktadır. İhlâssız bir ibadet, takvâsız bir amel, tezkiyesiz bir ahlâk ile ihsana ermemiş bir kulluk eksiktir. Bunları talim eden bir tasavvuf olmadan olmaz; çünkü kendini tanımak, Rabb’ını bilmek, varlığın hakikatine ermek ve böylece ubudiyet sırrına varmak için tasavvuf zaruridir.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır... |
#3
|
||||
|
||||
“Rivayet odur ki bir öğrencisi Mevlana’ya tasavvufta sıkça vurgulanan dört kapının (şeriat, tarikat, marifet ve hakikat) hikmetini sorar. Mevlâna, öğrencisine karşı medresede rahlelerine eğilmiş dört kişinin ensesine sırayla tokat atmasını ister. Öğrenci denileni yapar ve birinci kişiden daha sert bir karşılık bulur. İkinci kişi tam tokat atacakken vazgeçer. Üçüncü kişi ise tokadı atan kişiye dönüp bakar ama bir şey yapmaz. Dördüncü kişi ise dönüp bakmaz bile. Bunun üzerine Mevlâna birinci kişinin henüz Şeriat kapısında durduğunu ve ‘kısasa kısas’ nedeniyle tokada karşılık verdiğini söyler. İkinci kişi ise tarikat kapısındadır ve tam karşılık verecekken ‘sana kötülük yapana bile iyilikle karşılık ver’ prensibini hatırlayıp vazgeçer. Üçüncü kişi marifet kapısındadır ve iyilik ile kötülüğün yaratandan geldiğini bilir ama yaratanın kötülüğe alet ettiği kişiyi merak ettiği için dönüp bakar. Dördüncü kişi ise hakikat kapısındadır ve iyilik ile kötülüğün kaynağını bildiği gibi, buna alet olan kişiyi de merak etmez.” (Mevlâna Celaleddin-i Rumi)
.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır... |
#4
|
|||
|
|||
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] O kadar güzel örnekle açıklamışınız ki çok teşekkür ederim. Ben yapılanmalara tabi şimdi yeni oluşan tarikatlara çok karşıyım kitabımız belli dinimiz belli sadece bunlara uymak, yeri geldiğinde hocalarımıza danışmak bana yeterli geliyor.
|
#5
|
|||
|
|||
Şu zamanda zannetmiyorum zira doğru cemaati tarikatı medreseyi bulmak çok zor
|
#6
|
||||
|
||||
Bugün tasavvuf konusunda sap-saman ve dane birbirine karışmış durumdadır. Şeyhlerin sahtesi ile gerçeği yaygın bir biçimde her yanda bulunduğundan bunları birbirinden tefrik oldukça zordur. Bunların doğrularını tanımak için birtakım ölçülere ihtiyaç vardır:
a-Ehl-i sünnet ve Ve’l-cemaat çizgisinde sağlam bir inanç b-Kitap ve sünnete uygun derin bir ibadet hayatı, salih amel, c-Düzgün bir muamelat ve içtimai hayat d-Muhammed’i bir ahlak Bu hususlarda çok dikkatli olunmalıdır. Maalesef günümüzde bazı tarikatlar ve cemaatleşmeler Müslüman fertlerin dindarlık tecrübelerini güzelleştirmekten çok, ekonomik çıkar ilişkisine ve siyaset projesine dönüşmüş durumdadır. Oysa Tasavvuf İslam’ın ahlaki ve deruni boyutu olarak hem samimi dindarlığın kıvam kazanıp kemale doğru yol almasında bireye çok önemli destekte bulunmuş hem de dini düşünce ve perspektife derinlik kazandırmıştır.
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır... |
#7
|
|||
|
|||
Bende öyle düşünüyorum. Kimin ne olduğu bellisiz.
|
#8
|
|||
|
|||
Alıntı:
|
#9
|
||||
|
||||
Her yolun yolcusu farklı,her tezgahın müşterisi ayrı..
Soru herkes için sorulduysa herkes için cevap vermek icap eder,Türkçe olarak kurani kerim okuyun..
__________________
ve lakin cürmümüz vağfur,hatamız cümlece meşhur. To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts. |
#10
|
|||
|
|||
O zaman şöyle diyelim. Tek bir Allah var tek bir yol var. Allah şaşırtmasın hocam.
|
|
|