İmas hocam bu zamanda mutercimlerin çevirdiği kitapları okuyoruz.Malasef aslını okuyamıyoruz. Dini kitaplar için yayınevi veya özelikle şu çevirmenin kitapları okunur diye bi öneririniz var mıdır ?

Doğru ve güvenilir bilgiye ulaşmak istiyorum.

ben havas kitaplarini diyorum,dibi kitaplarda mutercime yani yazara bakin arastirin ona gore alin

Hocam bu konu sadece celb konusunda değil aynı şekilde Zinadan alı koyma günahlardan alı koyma işlemlerin dede sıkıntı olabilir mi Çünkü belki Allah'uteale o günahla azabını arttırıyor dur belki

Bide hocam şöyle bişe daha var şifa için yazılan işlemler hakkında belki dünyada yapılan günahlarin kefaretini çekiyoruzdur böyle düşününce daha büyük problem çıkıyor ozaman hiç doktora gitmeyelim manası çıkıyor olaylar karışıyor

Bu hadisleri görmediniz herhalde :

Abdullah b. Mes'ud'un hanımı Zeyneb, kocası Abdullah b. Mes'ud'dan -Allah ikisinden de râzı olsun- rivâyet ettiğine göre Abdullah b. Mes'ud şöyle demiştir:

"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'i şöyle derken işittim:

"(Arapça yazılmayan ve içerisinde Allah'ın adı anılmayan) rukyeler, nazarlıklar

Câhiliyet devrinde kadınlar, göz değmesinden korumak için çocuklarının boyunlarına nazarlık asarlardı.İslâm gelince, müşriklerin bu bâtıl geleneğini ortadan kaldırmıştır.(M.Ş)
ve (kadını kocasına sevdiren) muhabbet muskalarının her biri, ya açıktan ya da gizli olarak şirke götürür.

Abdullah b. Mes'ud'un hanımı Zeyneb dedi ki:
Ben:
- Niçin böyle söylüyorsun? (Bana, Allah'a tevekkül etmemi ve rukyeyi terketmemi mi emrediyorsun? Oysa ben, rukyede fayda gördüm) Allah'a yemîn ederim ki benim ağrıdan gözüm yaşarıyordu da ben,rukye yapması için falanca yahudînin yanına gidip geliyordum. O rukye yaptığı zaman gözümün ağrısı kesilirdi, dedim.
Bunun üzerine Abdullah dedi ki:
- O, ancak şeytanın işidir. (Senin gözlerindeki ağrı, hakikatte ağrı değildi. Aksine o, şeytanın dürtülerinden bir dürtü idi.) Yahudi rukye yaptığı zaman gözüne dürtmeyi bırakırdı. Ama Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in dediği gibi, (ağrı hissettiğin zaman) şöyle deseydin senin için yeterliydi:
- Ey insanların Rabbi! Bu hastalığı gider. Şifâ ver. Ancak sen şifâ verirsin. Senin şifandan başka bizim için hâsıl olacak şifâ yoktur. Hiçbir hastalık bırakmayan bir şifâ ihsan buyur." (Ebu Dâvud; hadis no: 3883. İbn-i Mâce; hadis no: 3530.)

Elbânî,"Silsiletu'l-Ehâdîsi's-Sahîha" adlı eserinde hadisin sahih olduğunu belirtmiştir. Hadis no: 331 ve 2972.


Ukbe b. Âmir el-Cuhenî'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre o şöyle demiştir:

"Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e on kişilik bir topluluk (heyet) geldi. Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bunlardan dokuz kişinin biatını kabul etti ve birinden elini çekti.
Bunun üzerine onlar:
- Ey Allah'ın elçisi! Dokuz kişinin biatını aldınız da bunun biatını niçin almadınız? diye sordular.
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:
- Onun üzerinde muska (temîme) var, buyurdu.
Sonra elini o adamın elbisesine girdirip muskayı eline alıp parçaladı, daha sonra onun biatını kabul etti.
Ardından şöyle buyurdu:
- Kim muska (temîme) takarsa, Allah'a şirk koşmuştur." (Ahmed; hadis no: 16969).

Elbânî,"Silsiletu'l-Ehâdîsi's-Sahîha" adlı eserinde hadisin sahih olduğunu belirtmiştir. Hadis no: 492.

Hocam siz diyorsunuz ki sadece muhabbet için yapılması sıkıntılı diyip o hadisi gösteriyorsunuz. Bakınız böyle hadisler de var. Allah en doğrusunu bilir ama oradaki şirke götüren illet muskadan medet ummak yoksa iki kişiyi birbirine ısındırmak değil.

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] abi yani sifa rizik niyetine muska takilir

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] emegine saglik kardesim Allah bizi seytanin oyunlarindan korusun gercektende insan bazan sasabiliyor

Şöyle ben muska , vefk , tılsım bunlara karşı değilim. Dediğim gibi bence burada sıkıntı bunlardan medet ummakta veya bunların çalışması için cinlere tapınmakta. Yoksa manevi ilimlerin başı Hz.Ali (r.a)'dır. O da bu ilimleri Hz. Peygamber'den (s.a.s) aldı. Hz.Ali'nin haşa imanından şüphe duyacak değiliz. İmas hocam ne diyecek merak ediyorum daha böyle sadece tivele için değil komple muskaların hepsi hakkında dolu hadis var.

Sahîh'de rivayet edildiğine göre Ebû Beşîr el-Ensârî radıyallahu anh bir sefer sırasında Rasûlullah ile birlikteydi. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem hiçbir devenin boynunda yay kirişinden yapılma ya da herhangi bir türde gerdanlık bırakılmayıp koparılması için bir elçi gönderdi. [Buhârî (3005), Müslim (2115), Ebû Dâvûd (2552), Nesai, Kubra'dan (8808), Mâlik (2/937), Ahmed (5/216), İbn Hıbbân (4698)]

İbn Mes'ûd «Radiyallahu anh şöyle anlatmaktadır: "Rasûlullah'ın şöyle buyurduğunu işittim: «Rukye, temâim (muska) ve tivele Şirktir.» Ahmed ve Ebû Dâvûd rivayet etmiştir. [Ahmed (1/381), Ebû Dâvûd (3883), İbn Mâce (3530), Hâkim -sahih diyerek- (4418), Zehebî de ona muvafakat etmiştir. Ebu Ya'la (5208), Taberânî, el-Kebîrde (10/213), Beyhaki (9/350). Tivele: Kadın ile erkeğin birbirlerini sevmesini sağlamak amacıyla yapılan bir tür büyüdür.]

(Hadisin orijinal metninde zikredilen) Temâim; nazar değmesine karşı çocukların üzerine takılan muskaya denir. Asılan bu muska, Kur'an âyetlerinden oluşuyorsa, seleften bazıları tarafından ruhsat tanınmaktadır. Seleften bazıları ise bu türden olsa dahi yasak kapsamında bulunduğu görüşündedirler. İbn Mes'ûd radıyallâhu anh de yasak olduğunu söyleyen bu alimlerden biridir.

Rukyenin; (rahatsızlığı bulunan kimsenin bazı şeyler okumak suretiyle tedavisinin sağlanmasının) bir diğer ismi de azâim'dir. Mevcut deliller şirk içerikli olmayan rukyenin bu genel hükme dâhil olmadığını göstermektedir. Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem nazar ve zehirlenme karşısında Rukye yapılmasına ruhsat tanımıştır.

Tivele; (muhabbet muskası) kadını kocasına; erkeği de karısına sevdireceği düşüncesiyle yapılan şeye denilmektedir.

Abdullah b. 'Ukeym'den merfu olarak rivayet edildiğine göre Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: «(Muska vb.) Herhangi bir şey takan (yardım olunmaz ve) taktığı şeyle baş başa bırakılır.» İmam Ahmed ve Tirmizî tarafından rivayet edilmiştir. [Ahmed (4/310, 311), Tirmizî (2072); Nesâî. Kubrâ'da (3542), Hâkim -sahih diyerek- (4/216); Beyhakî (9/351); Taberânî, el-Kebîrde (22/385-960)]

İmam Ahmed'in Ruveyfî'den rivayet ettiğine göre Peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: «Ey Ruveyfi', umarım ömrün uzun olur. Sakalını bağlayandan, muska takandan, hayvan pisliği ile ya da kemikle istinca yapandan Muhammed'in beri olduğunu insanlara bildir'» [Ahmed(4/109), Ebû Dâvûd (36)]

Sa'îd b. Cubeyr şöyle demektedir: «Bir insanda takılı olan muskayı koparmak bir köle azadına denktir.» Vekî' tarafından rivayet edilmiştir. [İbn Ebî Şeybe (5/56)]

Yine Vekî'den gelen rivayete göre İbrahim şöyle demektedir: «(Seleften kavuştuklarımız} Kur'an'dan olan ya da olmayan tüm muskaları kerih görürlerdi.» [İbn Ebî Şeybe (5/36)]

celb ile buyu arasinda ince cizgi yok hic cizgi yok....

Abi diğer şeylere müdahale etmek doğrumu yukarıda yazdım