Cinler aleminde hukuksal süreç nasıl işler?

Müslüman toplumlarda şeriat mı hakimdir?

Müslüman olmayan toplumlardaki hukuksal kurallar bütünü kararlar kabile reisinin insiyatifinde midir?

Cin kabileleri arasında meydana gelen davalar hangi hukuk kuralları çerçevesinde görülür?

Bir cin ile insan arasında meydana gelebilecek hukuk sürecinde yargılama hangi üsullere ve hükümlere göre olur?

Kur’anı Kerim dinlemek için Hz. Aişe’nin evine sürekli gelen cinlerden biri, aynı zamanda Sahabe idi ve Hz. Aişe validemiz yanlışlıkla böyle bir Sahabeyi istemeden de olsa katledecek ve bundan dolayı manevi bir mahkemede hesaba çekilecekti.
Hz. Aişe validemiz söz konusu bizlere hadiseyi alimler vasıtasıyla şöyle naklediyor: ‘Evde dolaşan bir canlıyı istemeden (muhtemelen o bölgede çokça bulunan bir yılanı kastediyor) öldürmüştüm. Olayın gecesinde rüyamda beni bir mahkemeye çıkararak cinayet işlediğimi söylediler. ‘Hayır, ben kimseyi bilerek ve isteyerek öldürmedim..’ dediysem de, ısrarlı konuşmalarından gündüz öldürdüğüm yılandan bahsettiklerini anlamıştım. Meğer o varlık aslında yılan değilmiş ve sahabe cinlerden imiş. Kendimi müdafaa için: ‘O da niçin kendi evimde beni gözetliyor?’ deyince: ‘Hayır, o asla sana bakmak gözetlemek gibi bir gayeyle yanına gelmezdi. Hele tesettürsüzken, kat’iyen odana giremezdi. Lakin o, bir Kur’an aşığı idi. Efendimizden ilk dinlediği Kur’an’ın lezzeti, onu o kadar sarmıştı ki, Allah Rasûlü’nden sonra o manevi zevki, hep senin Kur’an’ında arardı. Evinize gelişi işte bu sebepleydi..’ dediler.
Hz. Aişe son olarak validemiz diyor ki; ‘uyandığımda olayın şiddetinden ter içinde kalmıştım. Hatamı affettirmek için de, ihtiyaç sahiplerine sadakalar dağıtıp, bazı köleleri de azat ettim…’ Kaynak: (Kurtubi, el-Camiu Liahkami’l-Kur’an, 16/214,215)
Şimdilerde evlerimizde pek olmasa da evde her hangi bir haşarat veya mahluk yılan, çıyan, böcek vs. gibi mahluk görürseniz hemen telef etmeyin diye de alimler ekler malumunuz. Bu olayda Hz. Aişe bir yılanı öldürdükten sonra gece rüyasında Cin taifesi tarafından mahkemede yargılanmış ve yılanı, içinde bir cin olduğunu bilmeden öldürdüğü için beraat etmiştir.

Teşekkürler, gayet anlaşılır ve faydalı bir yazı olmuş. Ancak sorularıma tam anlamıyla cevap alamadım hukuk bu varlıkların toplumunda nasıl işliyor?

Cin Padişahları tıpkı bizimki gibi hakim rolünde karar veriyor.

Bunu gördünüz ve şahitlik mi ettiniz yoksa duyum mu?

Bağdat’lı bir zat Abdülkadir Geylani Hazretleri’ne gelerek derdini anlatır:

– Ya Şeyh! Benim bakire bir kızım vardı.

Birgün evin damına çıktı. Biz, indirmek isterken gözden,kayboldu. O gün bu gündür bulamıyoruz. Çaresiz kaldık.

Abdülkadir Geylani Hazretleri kafasını göğsüne indirerek bir müddet murakabe halinde kaldıktan sonra kafasını kaldırıp der ki:

– Bu gece yatsı namazını kıldıktan sonra şehrin dışındaki harabelere git. Falan tepede otur. Besmele çekerek, “Abdülkadir’in niyeti”ne deyip etrafına bir daire çiz. Biraz sonra cinler gelir. Onlar gelip geçsinler, hiç korkma. Daha sonra onların hükümdarları, etrafında muhafızları olduğu halde gelir. Seni görünce “Ne istiyorsun?” diye sorar. O zaman sen “Abdülkadir’in selamı var” deyip meseleyi anlatırsın, der.

Adam aynen denileni yapar. Yatsıdan sonra gider ve söylenilen tepede oturmaya başlar. Biraz sonra cinniler gelmeye başlarlar. Sonunda da hükümdarları gelir. O zatı görünce:

– Ne istiyorsun? Bir isteğin mi var? deyince, adam:

– Abdülkadir’in selamı var deyip, kaybolan kızının hadisesini anlatır.

Bu selamı alan cin hükümdarı hemen atından inip:

– Bu adamın kızını kaçıran cinnıyi hemen bulun, diye emir verir.

Bir müddet sonra, kızını da kızı kaçıran cinniyi de bulup getirirler.

Hükümdar, kızı kaçıran cinniye;

– Ey mel’un, kutbul aktabın yanıbaşından bir kızı kaçırmaya nasıl cüret ettin, dedikten sonra, “Cezası idamdır” deyip oracıkta idam ettirir. Kızı da babasına teslim ederler. Hükümdar ayrıca:

– Başka emriniz var mı? der. Adam:

– Başka bir isteğimiz yoktur, dedikten sonra sorar:

– Abdülkadir Geylanı Hazretleri’ne bu derece itaatiniz neden ileri geliyor, diye merakla sorduğu zaman aldığı cevap şu olur:

– Abdülkadir Geylanı Hazretleri her zaman bizi penceresinden seyretmektedir. Suçlu olanlar, onun bakışından kaçacak delik ararlar. Allah, ona verdiği salahiyeti kime verirse onun yapamayacağı şey yoktur.

Kızına kavuşan adam, Abdülkadir Geylani Hazretleri’ne gelir ve teşekkürler eder.

Abdulkadir Geylani hazretleri (k.s) cinlerin de evliyası mıdır?

Okuduğunuz yazıdan anlamadınız mı?

evet AbdulKadir Geylani k.s cinlerinde evliyasıdır sadece cinlerin değil gerçi...