|
Sorularınız her türlü soruyu buradan sorabilirsiniz. |
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#31
|
|||
|
|||
Alıntı:
yok biz derdimizi izah edemiyoruz. 3 keredir diyoruz ki biz tasavvufu İslami bir kültür olarak kabul etmiyoruz ki İslam irfanı sayalım.. Ama yok bunu da izaha lüzum gerekti. Her ne ise.. Sizin bu irfan saydığınız mesele İslama batınilik diye bir mesele soktu ki bu sadece benm değil tüm İslam aleminin, sapıklık olduğu noktasında hem fikir olduğu kanayan yaradır. Ben burada ıspat edici değilim. Fakat daha önceden de dedim bu iş hesap günü elinizde kalır. Din Allah Azze ve celle nin dinidir. O nun tarifi ile inanırsan Müslüman oluyorsun... Madem kelimelere takıldık size tavsiyem müşrik kelimesi nedir? Kuran hangi ortama inmiştir? Bi gözden geçirmeniz ve Amentü yü biraz talim etmeniz.. Kurana yalancı kelimeleri çok fazla talim etmeyin. -) gün geçtikçe daha çok yabancılaştırır, sıkıntı çıkar... |
#32
|
|||
|
|||
Sayısı 13 defa ayetin sırasına göre tamam
__________________
Insanın dostuda düşmanıda kendisidir |
#33
|
|||
|
|||
Şimdi ben bu konuya nereden nasıl gireyim bilemedim. Çünkü o kadar çok yanlış var ki, hepsini düzeltmeye kalksam sayfalar yetmeyecektir. O sebepten kısa kısa geçeceğim.
Tasavvuf İslam'ın irfanı değil, İslam'ın havvas seviyesidir. İslam'ın irfanı önce tevhid de sonra şeriatta sonra hakikattedir. Tevhidi kalbine koymayan, şeriatı anlayamaz, şeriatın ilmini bilmeyen hakikate zaten varamaz. Vardığı hakikat ya batıl ya da sapkın olur ki o durumda da imanıyla birlikte herşeyini kaybeder. İslam'da tasavvuf yoktur diyenlerin, 1.Akabe biadı, 2.Akabe biadı ve en önemlisi Ashab-ı Suffa'dan haberi yoktur sanırım. Yedi uyurlara girmiyorum bile. Kur'an bize hikaye anlatmıyor (hâşa ve kellâ). Yok bu olaylar tarihseldir, misal yorumlardır diyenle de ben tek kelime sohbet etmem, selam da vermem. Rabıta, keşf gibi ruhani özelliklerin hint mitolojisinden geldiğini kim çıkardı? Siz hiç mi İslam tarihi ve İslam öncesine dair medeniyet tarihi kitabı okumadınız? İsrailiyat'a tabii ki bizde karşıyız, hint mitolojisi ve taoizm gibi yoldan çıkmış öğretilere bizde karşıyız. Ancak bunlardaki çoğu yöntemin Nuh A.s. döneminden geldiğini bilmiyor musunuz? TRT'de çıkan bir profesör Nuh (a.s.) oğluyla cep telefonuyla konuşuyordu dedi. Tövbe haşa Nuh (A.S.) herhalde ahiretcell kullanacak hali yok. Rabıta ve telepati yoluyla konuşmak o dönemden beridir vardır. Minel kalbi ilel kalbi sebila boşuna denmiş birşey değildir. Nasıl ki Hz.Ömer "Ya sariyye dağ" diyerek minberde konuştuğu anda, paganlarla savaşa giden Müslüman ordusunun komutanı sariyyenin dağa sığınması gibi. Meditasyon vs. dediğimiz tüm olaylar zaten eski hak dinlerden alınmıştır. Ama farkı şudur; O uygulamalar da tevhid yani Allah'ın birliği yoktur. Alt tanrı veya ast tanrıçalar vardır. Mekkeli paganların putlara tapmaları bile "Onlar bizi Allah'a yakınlaştırsınlar tapıyoruz" demeleri doğrultusunda tevhidden çıkmalarının neticesidir. Tevhid'den uygulama veya rabıta ile çıkmazsınız. Rabıtayı, Allah dostlarına veya tevhid ehline yapmadığınız zaman çıkarsınız ki ŞİRK denilen mesele de budur. Alkolik bir sarhoşun bile rabıtası vardır. Çünkü o sarhoş, sevdiği bir sarhoşu gördüğü ve ona sevgi celp ettiği için meyhaneye gider. Peygamberimiz (S.A.V.) kişi sevdiği ile beraberdir ne demek istedi? Hiç düşündünüz mü? Lütfen beyler, hassas olan bu konularda en az 5-10 kitap bitirmeden konuşmayın. İsmini vermeyeceğim bir sözde Müslüman vardı, internette tarikat ve tasavvuf ehline ağız dolusu laf eden onları şirk ve küfür ile suçlayan. Bu vatandaş; Önce evliyalara dil uzattı sonra tasavvufa dil uzattı sonra hadisleri inkar etmeye başladı En son gördüğümde ayetleri inkar edip, kafir diye bilinenleri övmeye başlamıştı. Biz bu hale gelmek istiyoruz diyorsanız, buyrun kapı açık ama bu duruma düşmemek için hakikati iyi bilmelisiniz. Vesselam. |
#34
|
|||
|
|||
Alıntı:
|
#35
|
||||
|
||||
Alıntı:
Ortaya batınılar inancını da katdınız pes yani, ona kalsa 72 mezhep var o zaman İslammı sıkıntılı ? Halbuki İrfana aşina olan birisi iyi bilir ki, batıncılık islam irfanına ters. İşte tam da bu yüzden diyorum ki, konu hakkında bilginiz derin degil. Bu noktadan sonra tartışmayı sonlandıralım. Selametle.
__________________
Sufiye göre, ölü köpeğin dişleri güzeldir. Bardağın yarısı doludur. Hak şerleri hayr eyler. |
#36
|
|||
|
|||
Alıntı:
Duvara yaslanıp konuşunca mesele çözülüyor elbet. Şimdi bu öfkenizi anlayamıyorum ve takılmayacam da fakat bunlara delil göstermezseniz havada kalır.. Seneti sağlam olmayan konuşmalar yanlıştır. Seçip şunlar şunlar yanlıştır diye yazmak istediğim çok ama o kadar zaman da yok. Fakat... Hz. Nuh nebidir. Evliya değil. Müşrikler putlara meleklerin isimlerini vermiş Allah'a aracı koymuşlardı. Ve cinlere de inananlar vardı. Allah inancı ve melek inancı da vardı. Üç beş kitap bitirmediysekde kuran hangi ortamda indirildi biliyoruz. Bilgi kirliliği yapmayın. Ashabı suffa'dan Birtane senedi sağlam bir hadis ile rabıtaya örnek gösterirmisiniz? Kuran Azimüşşan'da geçen kıssa lara dpğru sorular sorulursa doğru cvplar alınır. Senedi delili olan meseleleri biz esas alırız.. |
#37
|
|||
|
|||
Alıntı:
Ashab-ı Suffa ile ilgili ayet dahi vardır. Bakara Suresi 7.Ayet der ki; "Sadakalar, kendilerini Allah yolunda hizmete adamış fakirler içindir ki, onlar yeryüzünde dolaşıp hayatlarını kazanmaya fırsat bulamazlar. Onların hallerini bilmeyen kimse, istemekten çekindikleri için, onları zengin sanır. Ey Habibim, sen onları yüzlerinden tanırsın. Yoksa onlar insanlardan ısrarla bir şey istemezler. Ve siz her ne bağışta bulunursanız, şüphesiz Allah onu hakkıyla bilir." Hadi diyelim ki bu da sizi kesmedi; Sahih Buhari ve Sahih Tirmizi'de sabit olan bir hadis-i şerif; "Açlıktan yüzü koyun yatıyordum. Bazen de karnıma taş bağlıyordum. Bir gün halkın gelip geçtiği bir yol üzerinde oturdum. O sırada oradan Resûlullah geçiyordu. Vaziyetimi anladı ve 'Ey Ebû Hüreyre,' diye seslendi. 'Buyur, yâ Resûlâllah,' dedim. 'Haydi gel,' buyurdu. "Beraber gittik. Eve girdi. Ben de girmek için izin istedim. Müsaade ettiler. Ben de girdim. Bir kapta süt buldu. 'Bu süt nereden geldi?' diye sordu. 'Falâncalar hediye olarak getirdiler' diye cevap verdiler. Sonra da, 'Ey Ebû Hüreyre, Ehl-i Suffaya git, onları bana çağır!' diye emretti. "Ehl-i Suffa, İslâm'ın misafirleriydi. Ne âileleri ne de mal mülkleri vardı. Resûlullah'a bir hediye geldiği zaman hem kendisine ayırır hem de onlara gönderirdi. Kendisine, ehline verilmesi için gönderilen sadakaların tamamını onlara gönderir, katiyen kendisine bir pay ayırmazdı." "Resûlullahın Ehl-i Suffayı daveti beni üzdü. Ben, bu kaptaki sütü tek başıma içer de, bununla epeyce bir müddet idare ederim, diye umuyordum. Kendi kendime, 'Ben elçiyim. Suffa ehli gelince onlara sütü ben taksim ederim' dedim. Bu durumda sütten bana hiçbir şey kalmayacağını biliyordum. Fakat, Allah Resûlunün emrini yerine getirmekten başka çare de yoktu. "Gidip, onları çağırdım. Geldiler. Müsâade isteyip oturdular. PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.) 'Ebû Hüreyre, kabı al ve onlara süt ikrâm et' buyurdular. "Süt kabını alıp, dağıtmaya başladım. Herbiri kabı alıyor, doyuncaya kadar içiyor, sonra arkadaşına veriyordu. Suffa ehlinin sonuncusu da içtikten sonra, kabı Resûlullaha verdim. Aldı. İçinde sadece azıcık süt kalmıştı. Başını kaldırarak bana bakıp gülümsedi ve 'Ebû Hüreyre,' dedi. 'Buyur, yâ Resûlallah,' dedim. 'Süt içmeyen ikimiz kaldık,' buyurdu. 'Evet, yâ Resûlallah' dedim. 'Otur sen de iç' buyurdular. Oturup içtim. 'Biraz daha iç', dedi. İçtim. Yine içmem için ısrar etti. 'Daha daha,' diyordu. Nihayet, 'Seni hak din ile gönderen Allah'a yemin olsun ki, içecek yerim kalmadı' dedim. 'O halde bardağı bana ver' buyurdu. Verdim. Allah'a hamdü senalar etti. Sonra Besmele çekerek geri kalanını da kendisi içti." Benim daha ilgincime giden, hadis ve ayetler konusunda hassas olduğunuzu söylediğiniz halde hadisleri bilmemeniz. Bu hadis, buhari ve tirmizi teyidi ile sahihtir. Kesinlikle sek ve şüphe yoktur. Eğer inkar etmek isterseniz siz bilirsiniz, ama bu hadisi inkar ettiğinizde ne olacağınızı varın siz düşünün. Size de benden küçük bir tavsiye; Halis bayuncuk ve ebu haris gibi sapıkları pek fazla dinlemeyin. Onların, kemalist sapıklardan bir farkı olmadığını bilin. |
#38
|
|||
|
|||
Alıntı:
Onların bu tarz tasavvufi çalışmalarına bir delil sunun dedik -) Okuduğunuz kitaplar size tek atımlık mermi vermiş demek ki -) Ben çok güldüm Allah da sizi güldürsün. Ama bu kadarsınız işte... |
#39
|
|||
|
|||
Alıntı:
Kur'an ve sünneti herkes farklı algılayıp yorumlayabilir. Bu doğru olabilir. Fakat hakikat budur diye ölçüsü, delili seneti olmayan mesnetsiz söylemleri dikte etmeye başlarsa biri sorun burdan başlar... Batınilik ve kollarını bi tık incelerseniz sadece kavramların değiştirilip tamamen tasavvuf adı altında İslama monte edildiğini görürsünüz. Vicdan sahibiyseniz bu mesleyi Bi mukayese ediniz. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Karib ismi şerifi zikri ike Allah'a yakınlık | yenihavasci | Tecrübe Ettikleriniz | 1 | 01.04.24 09:47 |
El Karib - Ya Mubdie'l Beraya Ve Muide Ma Ba'de Fenaiha Bikudretihi | HeartLess | Evradiyeler & Azametler | 9 | 11.02.23 23:49 |
El Karib | aşk | Esmaül Hüsna | 9 | 20.02.19 17:05 |
Karib - Ya Garibe'l Muteali Fevka Kulli Şey'in Uluvvu irtifa'ihi | HeartLess | Evradiyeler & Azametler | 5 | 20.06.18 16:28 |