Kemalat sahipleri ne kendilerinin kâmil olduğunu dile getirirler ne kendilerine böyle payeler verirler ne de karşılarına gelenleri kendi etrafında toplanmaları için teşvik ederler. Kıyafetleri dahi diğer insanlardan ayırt edilemez. Dinle alakalı sembolleri öne çıkarıp kimseye şov yapmazlar. Bu yolda yanına gelenleri sürekli yanında isteyen, onlar üzerinde psikolojik baskı kuran korku yükleyen, kimi güçleri öne sürüp onları etkisi altına alan ve sonra da darlanıp oradan uzaklaşmak isteyenlere okumadığı beddua kalmayan ham ve sözde mürşitler vardır. Bu hallere sahip olanlar, kâmil olmak bir yana, tıbbi desteğe ihtiyaç duyan, psikolojik sorunları olan, nefs patlaması yaşayan ancak çevresinde toplananlar nedeniyle gelenleri kolayca farklı bir şeye inandırabilen nefs sahipleridir. Nice insanı bu yoldan soğutur, nicesinde telafisi zor psikolojik sorunlara yol açar, nicesinin de vaktini boşa harcatır. Daha Hac ritüelinde taşlanan en büyük şeytanın sembolik anlamda kendilerinden açığa çıkan o niteliği anlattığından habersizdirler: yani “insanların ruhuna hükmetme hırsı”. Bu yolda Kemalat; ne maneviyat adı altında nefsinin esiri olmuş olanlarda ne gelenler üzerinde baskı kuran ve onları darlığa sokanlarda ne de kendi benliğini öne çıkarmaya çalışanlarda bulunur. Bu yolda Kemalat; gelenin düğümlerini çözmekten başka niyeti olmayan, temiz ahlaklı, gelenlerin yüklerini alan, onları kendi özlerine yönlendiren ve talep olmadan tek kelime dahi etmeyenlerde bulunur. Bu yolda şekle-şemaile, kıyafete-görünüşe, saça-sakala, sembollere, kalıplara ve gözlerinin alışık olduğu görüntülere düşkün olan nefisler, bu şekilcilikleriyle kendilerini bizzat tuzağa düşmeye hazır hale getirerek yollarını kapatırlar. Onların bu şekilciliklerinden (zafiyetlerinden) faydalanacak olanlar çoktur. Şeytanın en kolay yaptığı şey, dini kıyafetler ve görüntüler altında insanları sömürmektir. Şekilperestlikten geçip öze, ruha ve insanların içlerine nazar edebilecek temizliğe ve anlayışa gelenler ise, yanlışlıkla bu yollara düşseler bile, kısa sürede uyanıp yol yakın ve zarar azken bu yanlıştan dönmeyi başarırlar. Ve arayışlarına devam ederek bir gün o dostluğu bulurlar...
__________________
Yunusça sevgimizden anlamayana cevabımız Yavuzca olacaktır...
|