Olen birinin arkasindan neler yapilir ve neler okunur? - Sayfa 3 - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > HavasOkulu Genel Bölüm > Sorularınız

Sorularınız her türlü soruyu buradan sorabilirsiniz.

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #21  
Alt 12.04.20, 12:56
 
Üyelik tarihi: 04.04.20
Bulunduğu yer: Dunya
Mesajlar: 288
Etiketlendiği Mesaj: 7 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Swordsfish Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Yoktur değil demiyorum 1 elin parmağı gibi düşün azdır.2 sene evveli tv de haber vardı kadın doğu kökenli 8 çocuk doğurmuşta kaçı kız kaçı erkek neyse haberde dediği soruyor evladların sana bakmıyormu kadın dediki kimse evine almıyor.

İnan o vaziyette olan çok oturduğum apartmanda var kocası öldü kadının çocuğu yok işte yeğenini yanında büyüttü onun halası 40 senedir tanırım ve yeğende aynı apartmanda kiracı neyse işte kadın bazen yukarıdan bağırıyor 85 yaşında hala yeğenini çağırıyor bana bakın yardım edin diye ben 3 kattayım duyuyorum yeğen 4 katta oturuyor bağıran 5 katta düşün.

ben 3 ten duyduğum halde 4 te oturan duyan yeğen duyamazdan kızmak geliyor bazen namaz kılarken oluyor bu olay ey Allahım diyorum görüyorsun.
Kısa ve öz oturduğu dairede kocasından kaldı bir arada başka yeğenleri ile 10 sene evveli kavga ettiler bu ölürse daire kime kalacak diye.

Benim tek gördüğüm çoğunun derdi para olmuş bunu anlatmak isterim.yoksa bakmayan yok değil var varda işte sayısı az 2-3 bakan varsa 8-10 bakmayan var .Ama rabbim görüyor ve kayıt altına aldırıyor ahirette sorgu sualde soracak oynat uğurcum der gibi eski video kayıtlarını oynattrııp buyeğene sormazmı bak halan seni çağırırken neden duymazdan geldin diye.
Ne ekersen onu biçersin derler işte işin sonu kötüde anlayan yok.........

Usenmeden uzun uzun yazip yardimci olmaya calistin kardesim Allah senden de yazan ve yardimci olmaya calisan diger kardeslerimden de Allah razi olsun. Rabbim ne muradiniz ne dileginiz varsa en guzelini nasip etsin hepinize insAllah.

Alıntı ile Cevapla
  #22  
Alt 12.04.20, 13:11
Swordsfish - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 24.10.19
Bulunduğu yer: TR
Mesajlar: 2,490
Etiketlendiği Mesaj: 78 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
KunFeYekunnn Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Usenmeden uzun uzun yazip yardimci olmaya calistin kardesim Allah senden de yazan ve yardimci olmaya calisan diger kardeslerimden de Allah razi olsun. Rabbim ne muradiniz ne dileginiz varsa en guzelini nasip etsin hepinize insAllah.
Allah sendende razı olsun Ölmüşlerine rahmet etsin mekanları cennet olsun kardeşim.

__________________
-Eğer duanız olmasa RABBİMİN katında ne ehemmiyetiniz var.
-Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir;kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.
Alıntı ile Cevapla
  #23  
Alt 12.04.20, 15:58
 
Üyelik tarihi: 11.04.20
Bulunduğu yer: Değişiyor
Mesajlar: 288
Etiketlendiği Mesaj: 8 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Swordsfish Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Hayatta iken yaptıklarının, vefatından sonra kişinin kendisine ulaşacağını ifade ve hayatta iken hayır yapmaya teşvik eden pek çok hadis-i şerif vardır.(1) Peygamber Efendimiz (s.a.v)

"İnsan ölünce (salih) ameli kesilir. Ancak üç amel (in sevabı) kesilmez: Sadaka-i câriye (kamuya yararlı sadaka), faydalanılan bir ilim ve arkasında kendisine dua edecek hayırlı bir çocuk bırakmak."(2)

buyurarak buna işaret etmiştir. Ebû Hureyre'den rivâyet edilen hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz (s.a.v) amellerin sayısını (sadaka-i cariyeyi tafsil etmek suretiyle) çoğaltarak:

"Mü'min'e ölümünden sonra amel ve hasenatından ulaşacak şey: Öğretip yaydığı ilim, bıraktığı salih evlat, miras bıraktığı Mushaf, yaptığı mescit, yolcu için yaptığı ev, akıttığı ırmak ve sağlığında malından verdiği sadakadır."(3)

buyurmuşlardır. Başka bir hadisin ifadesiyle;

"Ölüyü (mezara kadar) üç şey takip eder: Ailesi, malı ve ameli. Bunlardan ikisi geri döner, biri bâki kalır. Ailesi ve malı geri döner, ameli kendisiyle bâki kalır."(4)

Bu ve benzeri(5) hadis-i şeriflerden de anlaşılacağı üzere insan, dünyada iken kendisinin yaptığı veya başkalarının yapmasına vesile olduğu amellerden istifade edecektir. Zaten bunda alimler de ittifak etmişlerdir.(6) Fakat kişinin ölümünden sonra başkalarının kendisi için yapacakları iyi işlerin sevabının veya bunlardan hangisinin ulaşıp ulaşmayacağı konusunda ihtilaf edilmiştir.


Ehl-i Sünnet alimlerinin hepsi, hangi amelin fayda verip, hangisinin fayda vermeyeceği meselesinde ihtilaf etmişler ise de, ölüye başkalarının yapacağı amellerin fayda vereceği hususunda ittifak etmişlerdir. Çünkü bu konuda, bazı amel ve iyiliklerin fayda vereceğine dair, apaçık ayet ve hadisler vardır. Mesela, dua ve istiğfarın faydalı olacağına

"Onlardan, sonra gelenler şöyle derler: Ey Rabbimiz, bizi ve bizden önce imanla geçmiş olan kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde iman edenlere karşı bir kin bırakma."(11)

ayet-i kerimesi delalet etmektedir. Bu ayet-i kerimede Cenab-ı Hak, daha önce iman edip de göçmüş olan kardeşleri için istiğfar eden mü'minleri övmüştür. Eğer istiğfarın ölülere bir faydası olmasaydı, Allah Teâlâ onları övmezdi.(12)

Peygamber Efendimiz de

"Ölüye namaz kıldığınız zaman ona gönülden dua edin."(13)

buyurmuş ve kendisi de kıldığı cenaze namazlarında ölü için dua etmiştir. Şayet bu namaz ve duanın ölüye bir faydası olmasaydı, Rasulullah (s.a.v) bunu ne kendi yapardı ne de başkalarına emrederdi.(14) Halbûki O, kendisi de birinin cenaze namazını kıldırırken

"Allah'ım, filan oğlu filan senin güvencende, senin koruman altındadır. Onu kabir fitnesinden ve cehennem azabından koru. Sen vefa ve övgü sahibisin. Allah'ım onu bağışla, ona acı! Muhakkak ki sen çok bağışlayan, çok acıyansın."(15)

diye dua etmiştir. Kaldı ki Cenâze namazının kendisi de ölü için bir duadır. Allah için namaza, meyyit/meyyite için duaya... diye niyet edilir. Eğer ölünün ruhuna yararı yoksa bunun bir anlamı kalmaz.

Kendisi zaman zaman Bakî kabristanını ziyaret ederek kabirdekilere selam vererek dua ederdi.(16) Eğer selamı onlara ulaşmasa ve duası fayda etmeseydi, bunu yapması abesle iştigâl olurdu ki O, bundan münezzehtir.

Geride kalanların, ölüleri için yaptığı ibadet ve hayırların faydasını iki bakımdan ele almak gerekir:

Birincisi: Müteveffânın borçtan kurtulup kurtulmaması. Bir kimse üzerinde namaz, oruç, hac, zekat, adak, kul borcu gibi borçlar bulunarak ahirete intikal etmiş ise geride kalanların -ölünün vasiyeti olsun veya olmasın- bunları eda etmeleriyle borçtan kurtulur mu?

İkincisi: Başkasının yaptığı ibadetin sevabının ölüye ulaşıp ulaşmaması. Fukahâ ibadetleri üçe ayırmışlardır:

a) Namaz ve oruç gibi bedenî ibadetler: Başkalarının yapmalarıyla bu borçlar düşmez, sorumluluk devam eder.

b) Zekat, nezir ve mâlî keffaret gibi mâlî ibadet ve borçlar: Bunlar, başkalarının ödemesiyle ödenmiş olur, borç kalkar.

c) Hac gibi hem mâlî, hem de bedenî ibadetler: Birisi ölü namına bunu yaparsa o borçtan kurtulmuş olur. Fakat mirasçılar bunu yapmaya mecbur değildir. Ancak İmam Şafiî'ye göre vasiyet etmiş ise mecbur olurlar.

Ahmed b. Hanbel, Evzaî, Ebû Sevr, Nevevî gibi müçtehidler ile muhaddislerin çoğuna göre, ölünün yakınlarının, onun borçlu olduğu oruç, hac gibi ibadetleri de kaza etmesi caiz ve sahihtir.

İslam ulemasının ekseriyeti, sevabını ölüye bağışlamak niyetiyle yapılan ibadetlerin sahih olduğuna ve dünyadan göçmüş olanların bundan istifade edeceklerine kani olmuş ve bu hükmü benimsemişlerdir.(17)

Konumuzun daha iyi anlaşılabilmesi için başkalarının ölünün yararına yapabilecekleri işleri maddeler halinde açıklamaya çalışalım:

1. Ölünün Borcunun Ödenmesi:

Bir kişi öldüğünde başkalarının onun hakkında yapabilecekleri, hatta yapmaları gereken en önemli işlerden birisi, varsa o kişinin borçlarını ödemek ve böylece onun üzerinden kul haklarının kalkmasını temin etmektir. Çünkü hadisteki ifadesiyle

"Mü'minin ruhu, borcu ödeninceye kadar ona bağlı kalır."(18)

Bundan dolayı, borçlu olarak ölen kişi, şayet miras olarak bir şeyler bırakmışsa ondan borçları ödenir.(19) Böylelikle ölünün borcunun ödenmesi kendine fayda verip, borçtan kurtulmasına sebep olur. Burada mâlî borçlarının ödenmesinde borcu ödeyen kişinin, ölünün bir yakını olması şart değildir. Kim öderse ödesin, ölen kişi kurtulmuş olur.(20)

2. Dua ve İstiğfar:

Ölmüş birisi için yapılabilecek en büyük iyiliklerden birisi onun için dua etmek ve istiğfarda bulunmaktadır. Nitekim;

"Ey Allah'ın Resulü, anne ve babamın vefatlarından sonra da onlara iyilik yapma imkanı var mı, ne ile onlara iyilik yapabilirim?" diye soran Ebû Ubeyd Mâlik İbn Rabîa es-Sâidî (r.a)'ye Peygamber Efendimiz (s.a.v):

"Evet vardır. Onlara dua, onlar için Allah'tan istiğfar (günahlarının affedilmesini) talep etmek, onlardan sonra -vasiyetlerini yerine getirmek, anne ve babasının akrabalarına karşı da sıla-i rahmi ifa etmek, anne ve babasının dostlarına ikramda bulunmak."(21) cevabını vermiştir.

Yine,

"Onlardan sonra gelenler şöyle derler: Rabbimiz, bizi ve bizden önce iman eden kardeşlerimizi bağışla..."(22)

gibi ayetler, cenaze namazı, dua ve istiğfarın ölülere fayda vereceğini ispat etmektedir.(23)

Bu mevzudaki ayet ve hadis-i şerifleri(24) göz önünde bulunduran ilim adamları, ölü için yapılan dua ve istiğfarın ölüye fayda vereceğinde. Ancak kendisi için dua edilen kimsenin mü'min olması şarttır.(25) Zira imanı olmayanlara hiçbir şey fayda vermez. Zaten onlar için dua etmek de meşru değildir.(26) İmam Eş'ari'ye göre, "Hadisçiler ile Ehl-i Sünnet'in çoğunluğu, dua ile sadakanın, Müslümanlar için ölümlerinden sonra fayda vereceğini kabul ederler.(27) Öyleyse dua meşru ve faydalıdır.(28)

Bu mevzuda bilinen en meşhur hadis-i şeriflerden biri olarak Müslim'de Ebu Hüreyre (r.a)'den rivayet edilen bir hadis-i şerifte:

"İnsan ölünce bütün amelleri kesilir. Ancak üç şey (bunları yapan üç kişi) müstesna: Sadaka-i cariye (bırakan) veya istifade edilen bir ilim (bırakan) veya kendine dua edecek salih evlat (bırakan)."(29) buyurulmaktadır.

Bu hadis-i şeriften anladığımıza göre:

a. Sadaka-i cariye denilen, insanların istifade edebileceği yol, köprü, cami, çeşme, mescit ve vakıf müesseseleri ile bunları en verimli ve hayırlı şekilde kullanacak nesillerin yetişmesi içinde okul ve öğrencilerin barınabilecekleri yurt gibi müesseseler yapmak gibi salih amellerde bulunmaktır ki, arkada bırakılan bu türden bir müessese hayatta kaldığı müddetçe, -Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) beyanları çerçevesinde- iyi bir çığıra vesile olunduğu için kıyamete kadar orada yetişenlerin kazandıkları sevapların bir misli de bu müesseseleri kuranların amel defterlerine kaydedilecektir.

b. İlim erbabının bıraktığı eserler de sadaka-i câriyedendir. Alim, kapasitesine göre bunlardan mükafatını alır. Ayrıca ilim erbabına sahip çıkma ve onların kitap, defter, yiyecek ve giyeceğini temin etme şeklinde yapılan çalışmalar da, hayır cihetinde kapanmaz birer sadaka-i cariye sayılmaktadır.

c. Ölen kişi giden ruh, ardından hayırlarda bulunacak ve hayırlı nesiller yetiştirecek hayırlı bir evlat ister. Ancak bıraktıkları böyle bir nesildir ki, ahiret hesabına onlara yararlı olacaktır. Yoksa ölü ne helva, lokma yemek; ne yedinci, kırkıncı ve elli ikinci gece, ne mevlit, ne paralı hatim, ne telkin, ne devir, ne de duvara asılacak eski bir resim bekler.

3. Sadaka Vermek:

Sadakanın da ölen kişiye faydası olduğu mevzuunda Ehl-i Sünnet âlimleri ittifak etmişlerdir. Peygamber (s.a.v)'in buna delalet eden hadisleri(30) vardır.(31)

İbn Abbas (r.a)'ın rivayet ettiği bir hadis-i şerifte ise şöyle buyurulmaktadır:

"Bir adam gelerek:

"Ey Allah'ın Resulü! Annem vefat etti. Ben onun için tasaddukta bulunsam ona faydası olur mu?" diye sordu. Peygamberimiz:

"Evet." deyince, adam;

"Benim bir meyveliğim var. Sizi şâhid kılıyorum, onu annem için tasadduk ediyorum." dedi.(32)

Verilen sadaka ister kişinin evladı gibi birinci derecede bir yakını isterse başkaları tarafından verilsin, sadakanın sevabının ölüye ulaşacağında ittifak olduğu bildirilmektedir.(33)

Sa'd İbn Ubâde hadisinde ise, ölünün arkasından yapılacak sadakanın hangisinin daha efdal olduğu beyan edilmektedir. Sa'd (r.a) şöyle anlatır:

"Ey Allah'ın Resulü dedim, annem vefat etti, (onun adına) yapacağım sadakanın hangisi efdaldir?" Peygamber Efendimiz (s.a.v),

"Su!.." buyurdular. Bu cevap üzerine Sa'd bir kuyu kazdı ve:

"Bu kuyu Sa'd'ın annesi için dedi."(34)

Bu hadis-i şerif de, ölü adına hayır yapılabileceğini gösteren delillerdendir. Nesâî'nin rivayetinde Sa'd, önce vefat eden annesi adına sadaka verip veremeyeceğini sorar. Cevap müspet olunca hangi sadakanın efdal olduğunu sorar. Bunun üzerine, "su" cevabını alır.(35)

Nafile olarak sadaka vermek isteyenlerin bütün inananlara (mü'min ve mü'minelere) niyet etmesi en faziletlisidir. Çünkü bunun sevabı onlara ulaşır, kendisinin sevabından da herhangi bir şey eksilmez.(36)
------------------------------------
İşte vakit namaz kılıp namazda bitince dua ederken peygambere ehli beytine evliya enbiyaya gelmiş geçmiş tüm peygamberlere namazn sevabını hediye edilse sevap eksilmezde deniyor.Ayrıca işte ölen anne-baba-dede-nene gibi lerede hediye edilebilir.Hal böyle olunca en iyisini Allah bilir ama ben genelde yukarıdaki gibi ne var ne yoksa hediye ediyorumki belki bu sebeplede biizmde ameller kabul edilir.Birde imkan dahlinde özellikle vardan yokdan olsada arasıra 5-10 TL gibi sadaka vermek fakire olmazdı bir kuran kursuna bağış gibi ölen kişi adınada makbuldur diyorlar.
Güzel bilgi👍

Alıntı ile Cevapla
  #24  
Alt 12.04.20, 18:48
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 01.01.20
Bulunduğu yer: Evimde
Mesajlar: 244
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Allâhümme bi haqqi seyyidinâ Muhammedin
ve âli Muhammedin sallallâhu aleyhi
ve selleme lâ tüazzib hâzel meyyit.


Ey Allah’ım! Efendimiz Muhammed’in
ve Efendimiz Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in
ehli beytinin hürmetine bu ölüye azab etme.

İmam-ı Sühaymi (Rahimehullah)’ın el-Cevhere üzerine yaptığı şerhte zikredilen bir hadis-i şerifte:
1. Herhangi bir kul (kabir azabına duçar olmuş bir) ölüsünün kabrinin yanında
(3 kere) (yukarıdaki duayı) derse:
Sur’a üfürülünceye kadar ondan azab kaldırılır, buyrulmuştur.

Alıntı ile Cevapla
  #25  
Alt 12.04.20, 18:51
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 01.01.20
Bulunduğu yer: Evimde
Mesajlar: 244
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

ayrıca mezarda ölmüş kişiye 12 kere salavayı azimiyye okunursa :

Şeyh Muhammed Zahir er-Raşidi el-Ahmedi (Kuddise Sirruhu) şöyle demiştir:

Salat-ı Azimiyye (12 kere) okunup sevabı günahkar olarak ölmüş bir kişiye bağışlanırsa Allah-u Te'ala bu salatın bereketiyle o günahkar kulunu yüce mertebelere nakleder ve kendisini lütfuna mazhar kılmış olduğu nebiler, sıddıklar, şehitler ve salihler zümresine ilhak eder.
Bu husus Allah-u Te'ala'nın dostlarından ehl-i keşif nezdinde müşahede ve ayan ile (göz görüşüyle) sabit olmuştur.

Alıntı ile Cevapla
  #26  
Alt 12.04.20, 19:30
 
Üyelik tarihi: 04.04.20
Bulunduğu yer: Dunya
Mesajlar: 288
Etiketlendiği Mesaj: 7 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
zorzamanlarr Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Allâhümme bi haqqi seyyidinâ Muhammedin
ve âli Muhammedin sallallâhu aleyhi
ve selleme lâ tüazzib hâzel meyyit.


Ey Allah’ım! Efendimiz Muhammed’in
ve Efendimiz Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in
ehli beytinin hürmetine bu ölüye azab etme.

İmam-ı Sühaymi (Rahimehullah)’ın el-Cevhere üzerine yaptığı şerhte zikredilen bir hadis-i şerifte:
1. Herhangi bir kul (kabir azabına duçar olmuş bir) ölüsünün kabrinin yanında
(3 kere) (yukarıdaki duayı) derse:
Sur’a üfürülünceye kadar ondan azab kaldırılır, buyrulmuştur.
Okumustuk. Allah razi olsun.

Alıntı ile Cevapla
  #27  
Alt 12.04.20, 19:34
 
Üyelik tarihi: 04.04.20
Bulunduğu yer: Dunya
Mesajlar: 288
Etiketlendiği Mesaj: 7 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
zorzamanlarr Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
ayrıca mezarda ölmüş kişiye 12 kere salavayı azimiyye okunursa :

Şeyh Muhammed Zahir er-Raşidi el-Ahmedi (Kuddise Sirruhu) şöyle demiştir:

Salat-ı Azimiyye (12 kere) okunup sevabı günahkar olarak ölmüş bir kişiye bağışlanırsa Allah-u Te'ala bu salatın bereketiyle o günahkar kulunu yüce mertebelere nakleder ve kendisini lütfuna mazhar kılmış olduğu nebiler, sıddıklar, şehitler ve salihler zümresine ilhak eder.
Bu husus Allah-u Te'ala'nın dostlarından ehl-i keşif nezdinde müşahede ve ayan ile (göz görüşüyle) sabit olmuştur.

Bunu bilmiyordum guzel bilgi. Allah razi olsun kardesim. Gunahkar kimseler denilmis karincayi incitmekten korkardi ama okumak guzel olur cok tesekkur ederim.

Alıntı ile Cevapla
  #28  
Alt 12.04.20, 20:07
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 01.01.20
Bulunduğu yer: Evimde
Mesajlar: 244
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Esselâmu alâ ehli lâ ilâhe illallâh,
min ehli lâ ilâhe illallâh,
yâ ehle lâ ilâhe illallâh,
keyfe vecedtüm qavle lâ ilâhe illallâh,
yâ lâ ilâhe illallâh!
bi haqqi lâ ilâhe illallâh, iğfir limen qâle lâ ilâhe illallâh,
vahşurnâ fî zümrati men qâle lâ ilâhe illallâh. (Amin)



Ali ibni Ebi Talib (Radıyallahu Anh)’den rivayetle:
Rasulüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
Her kim kabristanlara uğradığında bu sözleri derse:
1. Kendisi için (50 senelik) günahları bağışlanır.
2. Bir kimsenin (50 senelik) günahı yoksa, Anne-babası, akrabası ve umumi Müslümanlar için (günahlarını bağışlatır).

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Arama yaptım çıkmadı Riyazette neler yenir neler yenmez Simitci Huddam ilmi 10 01.01.24 14:51
Kan grubuna göre beslenme - Neler yemeli, neler yememeli Sin Tıbbı Nebi 5 26.10.21 16:47
Bakın 2010 yılında neler söylendi ve neler oldu (Şeyh Nazım el Kıbrısi) Torlak Derin Konular & Beyin Fırtınası 8 13.08.21 20:13
Bu İstiğfarı 10 Kere ya da 100 Kere Okuyan Neler Kazanıyor Neler HavasHoca Dualar & Dua Kardeşliği 4 28.05.17 19:35
Gen Haritası Neler Söylüyor? aşk Sağlık 1 06.05.17 11:59


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 00:09.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com
Havasokulu.com appears to be a website focused on "Havas ilmi," which involves various metaphysical and spiritual practices such as vefk (amulets), tılsım (talismans), bağlama (binding spells), celb (attraction spells), nazar (evil eye protection), rukye (healing through prayer), and other related topics like hadim, hüddam, and tasavvuf (Sufism). The site offers content related to personal development, metaphysical studies, and secretive or esoteric knowledge.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147