Deprem şehir şehir gezebilir. Her şehrin başına da gelebilir.. Ama bir avuç nasipsiz insan "gavur İzmir hakketti" diyebiliyormuş... Vay ki ne vayyyy... Bu ne kısır, özürlü ve merhametsiz bir sözdür... Zaten Bir şehre "gavur İzmir" demek, o şehirde yaşayan 4.000.000 dan fazla insana yapılan bir sui zandır.. Su-i Zanda dinimizde yasaklanmıştır!!! Hani efendimiz "kalbini mi açıp baktın!!!" diyor ya... Peki biz 4.000.000 insanın kalbini mi açıp baktık? Kimin ne olduğu belli olmadığı bir zamanda izmirlilere yapılan bu iftira nedir yaaa? Herkes kendi kalbindeki ışığı yaksın ve yanık kalmasına dikkat etsin.. Bu sözü söyleyenler de acilen tevbe etsin.. Zira tevbe etmeden ölürlerse ahirette 4.000.000 dan fazla insanla hesaplamaları gerekecek.. Allah bir hiristiyana bile gavur dedirtmezken, siz Müslüman olan kardeşlerinize söylediğinizde hesabın ne kadar çetin olacağını siz düşünün... Bir de şu var ki.. Orda ciğerleri yanan, acı içinde sokakta uyumuş insanlar sosyal medyayi açıp, bu densiz insanların yazdığı yorumları okuyup üzülüyor.. Üzülmeyin Izmir'liler Allah sizinle.. Hem dünya da hem ahirette, hem hesap gününde ❤️❤️❤️
Öylesine konuşmaz bir Müslüman, ölçer tartar öyle konuşur!!

Bunu diyen zaten münafıktır kardeşim Gerçek mümin odur ki dil din ırk mezhep gözetmeksizin darda kalana yardım eder değil insan bütün mahlukata sevgi ve merhamet ile davranır. Rabbim darda kalanlara yardım eylesin inşaallah

Yüreğine sağlık @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kardeşim.
Sevgi ve merhamet dilinin yerini artık kin ve nefret aldı. İnsanlık önyargısız konuşamaz oldu. Kabuğa bakıp içini çürük diye yaftalamak toplumsal algıya evrildi. Nihayetinde hepimiz aynı çiçeğin tozuyuz. Ancak insanlar konuşan dilinin gören gözünün işiten kulağının ve tüm bedeninin birgün toprak olacağını unutuyor. Ne yazık. Kibir, egoizm, hodgamlık toplumun büyük bir kısmını ele geçirmiş.

Müslümanların başına gelen felakete sadece münafıklar sevinir.

Başınıza bir kötülük gelse, ona sevinirler.
Âli İmrân Sûresi 120

Allah Teâlâ vefat edenlere merhamet eylesin! Kalanlara sağlık sıhhat, şifa ve afiyet versin!

Deprem, sel ya da bir felaket olunca "geçmiş olsun! Rabbim beterinden korusun! Allah korusun!" demek yerine; siz zina ettiniz de Allah belanızı verdi diyen ahmaklar türedikçe türüyor...

Bizim dinimiz komşunun ağlayıp sızladığı vakitte düğün yapıp eğlenmemedir.

Ben de diyorum ki:

Deprem ilahi ikazdır, tamam da bu ikaz sadece içki içenlere, fuhuş yapanlara, orasını burasını açanlara mı yapıldı?

Bunlar günahkar da şunlar çok mu masum?

Deprem:

Namaz kılıp faiz alanlara ikaz değil mi?
Hacca gidip ihaleyi rüşvetle, baskıyla, alavere ile satın alanlara ikaz değil mi?
Her tarafını örtüp de fitne, dedikodu, huzursuzluk yapanlara da bir ikaz değil mi?
Milleti, elma ile kefen ile tılsım ile muska ile kandıranlara bir ikaz değil mi?

Eğer ortada bir günahtan dolayı umumi bela gelmişse hepimizin müşterek günahları yüzündendir.

Önemli not: Allah A şehrinin günahlarının cezasını B şehrini yıkmakla vermez.

Victor Hugo'nun Sefiller romanında müfettiş Javert'i tasvir ederken kullandığı sözü hatırladım: "Eğer ruhlar gözle görülebilseydi, insanlar içinde her türlü hayvanın benzeri görülürdü. Hatta bazı insanlarda birkaç hayvanın huyu birlikte bulunurdu."
Victor Hugo'ya katılmakla beraber hayvan dostlarımıza saygısızlık etmek de istemiyorum ve bu mahlukları tarif edecek kelime bulamıyorum

Hayır hayır Victor Hugo'ya katılmıyorum. Bence artık dilimizden hayvan benzetmelerinin tamamını kaldırmalıyız. Bu türleri "insansı" gibi betimlemelerle ifade edebiliriz.

Kesinlikle haklısınız ya zaten bölünmeye hazır bir milletiz böyle paylaşımlar tuzu biberi oluyor

"Bir felaket bölgesine bakıp, insanların dinleri imanları hakkında fikir beyan edip, felaketi buna bağlamak “kibir”dir. Bakın bize olmadı ama size oldu biz sizden daha imanlıyız demenin farklı bir yoludur. Hatırlatmak isterim ki kibir en büyük günahlardandır; ki şeytanın cennetten kovulmasına sebep “kibridir”.

Eğer yaradan kendisine iman etmeyeni ya da isyan edeni anında cezalandırıp, mümin kullarına dokunmasaydı inanın dünyada tek bir gayrimüslim kalmazdı. Herkes iman etmese bile sırf o felaketlere maruz kalmamak için iman etmiş gibi görünürdü.
Ama yaradanın düzeni böyle işlemiyor. Bu yüzden hani klavye başına geçip iman ölçüp ona göre felaketin hak edilip edilmediğine karar veren kimseler var ya, heh onlara sesleniyorum: “müslüman olmak böyle bir şey değil.”

Bir deprem görüntüsüne bakıp vicdanımız sızlamıyorsa, vicdanımız sızlamak için enkaz altında yatan kişinin imanının seviyesini sorguluyorsa vay o müslümanlığın haline!..."

Bu şekilde konuşanlari herbir İzmir'liden teker teker helallik alması gerekir diye düşünüyorum?

Bilmiyorum bilgin büyüklerimiz ne derler acaba bu yorumuma?

Kendi heybesinde kokuşmasin diye günahlarını iç içe saranlar , başkalarına dil uzatıyor.
Allah ıslah etsin.
Günahın ve zulmün olduğu her yer yıkılsa idi dunyada tas üstünde taş kalmazdı.