Abdülhamid Hakkında Yanlış Bildiğimiz 10 şey - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Serbest Bölüm > Off Topic > Sizden Gelenler

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 04.07.16, 09:25
Sin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
💫 Güvenilir 💫
 
Üyelik tarihi: 19.08.14
Bulunduğu yer: Irak
Mesajlar: 2,211
Etiketlendiği Mesaj: 1518 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Abdülhamid Hakkında Yanlış Bildiğimiz 10 şey


Abdülhamid Hakkında Yanlış Bildiğimiz 10 şey


Abdülhamid hakkında yıllarca bol bol karalama kampanyaları yapılmıştır bunlara el atılmış buyrun cevaplar.

1. Kızıl Sultandı


Bu iddia, Albert Vandal adlı bir Fransız yazar tarafından ortaya atılmıştı. Atılış sebebi de, Abdülhamid’in Ermeni isyanlarını bastırtmış olmasıdır. Başta İngiltere ve Fransa olmak üzere Avrupa kamuoyunda Abdülhamid’in kan dökücü bir padişah olduğu propagandası başlatıldı. İşte “Kızıl”, yani kan döken Sultan lakabı bu sırada asıldı boynuna. Hadi Ermenilerin böyle demesini anladık; iyi ama bir tekini bile idam ettirmemiş olan Abdülhamid’e Jön Türkler neden “Kızıl Sultan” dediler? 1915’te yüzbinlerce Ermeni’yi tehcir ettirecek olanlar, 25 yıl önce Ermeni propaganda ordusunun neferleri olmakta sakınca görmemişlerdi.

2. Meşrutiyet düşmanıydı

93 Harbi’nde Osmanlı topraklarının üçte biri kaybedilmişti. Bu çapta bir toprak kaybı karşısında meclisteki farklı milliyetlere mensup üyeler paniğe kapılmış, her biri kendi milletinin topraklarını kurtarma telaşına düşmüştü. Birleştirici olacağı ümidiyle kurulan meclis, tam tersine bölücü bir meclis olmuştu. İki seçenek vardı: Ya parçalanmaya seyirci kalmak ama meşrutiyetten taviz vermemek ya da meşrutiyeti askıya almak ama ülkeyi parçalanmaktan kurtarmak. Abdülhamid ikincisini seçti ki, aynı durumda devlet refleksi zaten başkasını yapmasına müsaade etmezdi.

3.Milleti cahil bıraktı

3. Bilinenin aksine, Osmanlı tarihinin en canlı eğitim hamlesi, Abdülhamid dönemine rastlar. Sevan Nişanyan’ın hesaplamalarına göre Türkiye, Abdülhamid dönemiyle kıyaslanabilecek bir okullaşma düzeyine yeniden ancak 1950’li yıllarda ulaşabilmiştir. Mesela 1895’te TC sınırlarına tekabül eden bölgede bine yakın (835) ortaokul ve lise bulunuyorken 1923’te bu sayı 95’e düşmüştür. 1895’teki yüz bine yakın öğrenci sayısı (97.837), 1950-51 sezonunda aşağı yukarı aynı seviyede seyretmektedir (90.356). Öncesiyle kıyasladığımızda Abdülhamid dönemindeki eğitim patlaması daha görünür hale gelir. Tahta geçtiği yıl 250 olan rüşdiye sayısı 1909’da 900’e, 6 olan idadi sayısı 109’a çıkmıştır. 1877’de İstanbul’da sadece 200 tane modern ilkokul varken 1905’te 9 bine çıkmıştı. Her yıl ortalama 400 ilkokul açılmıştır ki, bu, Cumhuriyet döneminde bile kırılamamış bir rekordur.

4. Denizciliğe düşmandı


4. Abdülaziz döneminde dünyanın 3. büyük deniz gücü olmuştuk ama bu donanmanın sadece yıllık boya parası bile Denizcilik Bakanlığı’nın bütçesini aşıyordu! Abdülhamid “karacı” idi, kabul. Ama Atatürk de, İnönü de karacı idi. Demek ki, Türkiye’nin etrafı denizlerle çevrili bile olsa böylesine büyük bir deniz gücünü besleyebilecek ekonomik altyapısı mevcut değildi. Savaş gemisi alıp yeniden dışarıya bağımlı kalmaktansa Abdülhamid tercihini kara ve demiryollarından yana kullandı. İttihatçılar da, Atatürk de, İnönü de demiryoluna öncelik vermediler mi?

5. Keyfî sansür uyguladı


5. Sansürün elbette savunulacak tarafı yok. Ancak PKK ile mücadele döneminde basının nasıl ağır bir sansür altında çalıştığını unutmadık. Sansür vardı, evet. Fakat siyasi konulara girilmemesi aynı zamanda edebiyatımızın görkemli eserlerinin ortaya çıkması gibi hayırlı bir sonuç da vermemiş midir? Hem Takrir-i Sükûn döneminde uygulanan “cellat sansürü”yle hiç mi hiç kıyaslanamaz Abdülhamid’inki.

6.Hafiye teşkilatı zararlıydı

6. Hafiye teşkilatının topluma nefes aldırmadığını iddia edenler, aksi halde ne yapılması gerektiğini de söylemelidirler. Meydanı İngiliz, Rus, Fransız ajanlarına mı bırakmalıydı? Hafiyesiz, ajansız, casussuz bir devlet olur mu? Unutmayalım ki, Fransa’nın İstanbul büyükelçisi, Abdülhamid’in tahta geçtiği yıl sokaklarda Fransız Kralı’nın posterlerinin Ermeni hamalları tarafından satıldığını yazıyordu. Devlet Londra, Paris ve Petersburg’dan yönetiliyor, “Hasta Adam”ın kimin kucağında öleceği tartışılıyordu. Abdülhamid, iktidarın dizginlerine asılabilmek için hafiye teşkilatını kurmak zorundaydı. Elbette suistimaller olmuştur ama yakınlarından biliyoruz ki, Sultan her jurnali okuyor ama mutlaka yazanın adam olma niteliğine göre değerlendirmeye tabi tutuyordu.

7. Despottu

7. ‘İstibdad’ kelimesini ‘despotizm’ diye çevirmek yanlıştır. Hele totalitarizm hiç değil. Kaldı ki, İslam siyaset düşüncesinde “istibdâd” meşru yönetim şekillerindendi. Mesela İbn Haldun ‘istibdâd’ı tek adam yönetimi, yani otokrasi anlamında kullanır ve meşru yönetim şekillerinden biri kabul eder. Kaldı ki, önüne gelen idam cezalarını sürekli affeden birinin istibdâdın yetkilerini hangi yönde kullandığını da pekala görmüş oluyoruz.

8. 31 Mart’ı tertiplemişti

8. 31 Mart isyanında en ufak bir katkısının olmadığı kesin olarak ortaya çıktığı halde asırlık İttihatçı propagandanın etkisi hâlâ sürüyor. İsyanı araştırma komisyonu başkanı Yusuf Kemal [Tengirşenk], 31 Mart’ın Abdülhamid’in eseri olmayıp İttihatçılara karşı yabancı casus şebekeleri ile mürtecilerin teşebbüsleri olduğunu yazmıştır. Rıza Tevfik ise mahkemede şunları söylemiştir: 31 Mart uydurma ihtilali hazırlandığı zaman ben Talat Bey’e beyhude yere kardeş kanı dökülmesinin büyük bir cinayet olduğunu anlattım. Aldığım cevap şu oldu: “Ne yapalım, Cemiyetin paraya ihtiyacı var, bunu da ancak Yıldız Sarayı’nın hazinesi karşılayabilir.”

9. Hamidiye Alayları gereksizdi

9. Hamidiye Alayları şunlara yaramıştı: 1. Askerlik yapmayan Kürtlerle kolluk kuvveti eksikliği giderildi. 2. Rus istilasına karşı caydırıcı oldu. 3. Kürtler ve konar göçerlerin dış güçlerce kullanılmasına engel oldu. 4. Aşiretlerin yerleşik hayata geçmelerini hızlandırdı. 5. Çocuklar İstanbul’daki Aşiret Mektebi’nde eğitilerek Osmanlılık bilinci edindiler. 6. Aşiret kavgalarının önüne geçildi. 7. Sükûnet sağlanınca Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun imarına çalışıldı…

10. Korkaktı


10. Namık Kemal’in oğlu Ali Ekrem Bey’in dediği gibi “Abdülhamid’in korkak olduğunu sananlar yanılırlar. Korkak olmak şöyle dursun, tam tersine cesurdu.” Dolmabahçe Sarayı’ndaki bir bayramlaşma sırasında deprem olmuş ve tavana asılı 1,5 tonluk bir avize yere düşmüştü. O kargaşalıkta salonda kılı kıpırdamayan tek kişi, Abdülhamid’di. Keza yanı başında bomba patlarken bile metanetini yitirmemiş, öğleden sonra elçilerle mutad görüşmelerini dahi aksatmamıştı. Kızı Ayşe Sultan’a söyledikleri karakterini iyi özetler: “Kalbimde yalnız Allah korkusu vardır. Bir hadise olmadan evvel onu önlemek için telaş ederim. Ama tehlikenin içinde bulunduğumu hissedersem icabında ateşe atılmaktan bile çekinmem.”

Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 04.07.16, 12:08
 
Üyelik tarihi: 06.05.16
Mesajlar: 253
Etiketlendiği Mesaj: 27 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

çok güzel emeği geçenlere teşekkürler allah razı olsun

Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 04.07.16, 17:55
 
Üyelik tarihi: 15.04.16
Mesajlar: 1,109
Etiketlendiği Mesaj: 280 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

çok güzel paylaşım allah razı olsun

.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 10.09.16, 07:44
PARADOX - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 02.03.16
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 756
Etiketlendiği Mesaj: 26 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

çogunu bilmiyordum teşk....

Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 16.03.17, 15:50
Hovardas - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Özel Üye
 
Üyelik tarihi: 22.09.14
Mesajlar: 95
Etiketlendiği Mesaj: 29 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

ALLAH Razı olsun

Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 21.04.17, 15:58
RvP RvP isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Manevi
 
Üyelik tarihi: 08.07.15
Mesajlar: 3,099
Etiketlendiği Mesaj: 147 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Allah razı olsun bu güzel paylaşım için.

__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.”
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 21.04.17, 19:36
Güvenilir
 
Üyelik tarihi: 07.01.15
Bulunduğu yer: Adana
Mesajlar: 4,687
Etiketlendiği Mesaj: 131 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

ALLah Razı OLsun PayLaşım İçin..

Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 14.02.18, 06:49
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 28.04.15
Bulunduğu yer: Nefes Aldığım Yerde
Mesajlar: 14,906
Etiketlendiği Mesaj: 900 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Sayın Sin, konu paylaşımınız için teşekkür ederiz.

__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan,
Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren..

Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
abdulhamid, bildiimiz, hakkinda, sey, yanlis


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Hz. Muhammed (s.a.v.) kimdir? Hz. Muhammed’in (s.a.v.) hayatı ugi Hadisler 1 06.11.24 14:22
Rüya tabiri ilmi hakkında merak ettiğiniz konular rüyalar ne zaman gerçekleşir EvlduGavsulAzam Rüya ve Rüya Tabirleri 15 13.06.24 14:30
Rabbimiz hakkında en son ne zaman bir soru sorduk? Gercek ALLAH (c.c) 2 07.09.22 17:39
Cin hakkında geniş bilgi. Evliyanın ruhları Adalet Cin & Şeytan & Melek & Ruh 5 06.05.20 04:44
Hz. ibrahim-in hayatı (as) KaLpSiz Peygamberler 3 06.09.17 09:53


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:22.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147