HAYVANLARIN DRAMI
İnsanların çıkar güç kavgasına, zavallı hayvanlar alet edilmiş milyonlarca hayvan bu uğurda can vermiştir.İnsan sırf spor olsun diye her hangi bir canlıyı öldüren çevreyi çıkarı için bilinçli olarak mahveden tek türdür.
Hayvanlar çok eskiden beri savaşlarda değişik amaçla kullanılmıştır.Örneğin arı kovanlarını mancınıklara koyup düşman fırlatan eski Yunanlılar,düşman saflarında büyük gedikler açmayı başarmıştır.Kartaca ve Hind orduları savaş filleri yetiştirip O zamanın zırhlı birlikleri olarak etkili bir biçimde kullanmıştır.Düşmanda tebdir olarak domuzların üstüne ateş salıp fillerin üstüne yollamış,domuzlar feci şekilde yanarken,filler de panik içinde dağılıp kendi piyadesini ezmiştir.
Daha düne kadar Nato üslerinde köpeklerden daha etkin olarak kazlar kullanılmış en ufak tehdidi sezip tıslayarak,nöbet
çileri uyarmıştır. Şehirlerini kurtaran kazlar Romada bu yüzden kutsal sayılmıştır.
Yunuslar günümüzde Ruslar ve Abd tarafından eğitilip,su altı mayınlarının tespitinde ve üzerine kamera yerleştirilip düşmanı gözlemek için kullanılmaktadır.
İngilizler ikinci dünya savaşında ölü farelerin içine patlayıcı koyup dikerek casusları aracılığıyla,alman madenlerine göndermiş,kazana atılıp yakılan fareler patlayarak can ve mal kaybına neden olmuştur.
Savaşta en çok acıyı, ordunun yükünü çeken atlar çekmişse
de en ilginç görevi köpekler üstlenmiştir.Abd ve Almanlar keskin nişancıların yerini tespit için özel savaş köpekleri eğitmiş ve başarı ile kullanmıştır.Asıl ilginç olayı Ruslar başarmış,ünlü İvan Pavlovun şartlanmış köpek teorisini başarıyla gerçekleştirmişlerdir.
Savaş dönemleri insanların her türlü etik ve ahlaki değerlerinin askıya alındığı dönemler olmuştur. Nitekim Sovyetler Birliği’nin kullandığı bu “silah” da aynı değerlerle taban tabana zıt özellikler taşıyor.
Temelde bir köpeğin hedefe patlayıcı taşıyıp ve ağzını kullanarak patlayıcıyı üzerinden söküp bırakarak geri dönmek üzere eğitilmesine dayanan bu teknoloji, elbette hiçbir köpek bu şekilde eğitilemediğinden köpeğin kendisini patlatması olarak pratikleştirilmiş bir sistemdi.
Tankların altında yiyecek olduğu konusunda eğitilen ve çarpışmadan önce aç bırakılarak üzerlerinde taşıdıkları 12 kilogram patlayıcı ile tankların altına gönderilen köpekler, savaş alanının en korkulan yaratıkları haline gelmiş. Öyle ki; Almanlar bir süre sonra gördükleri her köpeğe ateş açmaya başlamış.
Sovyetler Birliği, kayıtlara göre savaş boyunca farklı amaçlarla 40 bin köpek kullanmış ve anti-tank köpekleri 300 civarında Alman tankını etkisiz hale getirmiş,Ruslar kısmen de olsa
amaçlarına ulaşmıştır.

Arkadaşlarım size Antalya'daki sıcağı şöyle tarif edeyim. Evdeki tül perdeyi bile tutamiyorsunuz diğer ev eşyaları gibi.Cunku onlar bile yanıyor. Zaten o sıcağı bilenler bilir.Tabi bunları niye yazıyorum buradan hava raporu vermek için değil. Biliyorsunuz Adalarda olduğu gibi burada da maalesef bir fayton durumu var asla kaldirtamadigimiz... Ondan vazgeçtik de çünkü bu konuda bir duvara tosluyoruz Hiç olmazsa bu hayvanlar gölgede beklesinler.Su an en az 50 derece ve bu sıcakta meydanda güneşin altında saatlerce müşteri bekliyorlar.
Sahipleri golgede yan gelip yatıyor.