Ramazan Ayında Sıvı Kaybını Önlemenin Yolları - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Sağlık & Şifa > Sağlık

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 17.02.17, 23:10
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,484
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Ramazan Ayında Sıvı Kaybını Önlemenin Yolları

Ramazan ayında sıvı kaybını önlemenin yolları



Ramazan'ın sıcaklara denk gelmesi, vucutta sıvı kaybının artışına yol açacak. Böyle bir riskten korunmak için yapılması gerekenler şunlar...

Bildiğimiz şekli ile yaşam için en önemli molekül su, genç erkeklerde vücut ağırlığının %60'ını genç kadınlarda ise %50'sini su oluşturmakta. Çocuklarda ise bu oran biraz daha yüksek (%65-75) iken yaş ilerledikçe vücut su içeriği çeşitli nedenlerle azalmakta. KadıköyŞifa Ataşehir Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Levent Gürkan sıvı alımının önemini ve ramazanda sıvı kaybının zararlarını anlatıyor.



Tüm hayati fonksiyonların devamını sağlayan ve atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasında kilit rol oynayan su içeriğini korumak, yaşamı sürdürebilmek açısından kritik önem taşır. Su miktarı beyin ve böbreklerin ortak çalışması ile düzenlenir.

Normal şartlar altında vücudun idrar (yaklaşık 1.0-1.5 litre/gün) yanında görünmez kayıp olarak adlandırılan dışkı (0.1 litre/gün), ter (0.1 litre/gün) ve solunum (0.3 litre/gün) ile birlikte yaklaşık olarak günlük 1.5 - 2 litre sıvı kaybı vardır. Bu sıvı kaybı fizyolojik durumlarda ve bazı hastalıklar ile birlikte belirgin olarak artış gösterebilir. Bunların başında hava sıcaklığında artışa bağlı olarak terleme ve solunumla kayıplar ve egzersiz gibi doğal durumlar ile güneş yanıkları, ishal veya ateşli hastalıklar gibi olağandışı durumlar gelir.

Su kaybı geliştiğinde vücut tuz yoğunluğu artar ve beyindeki susama merkezi tetiklenir. Oluşan susama hissi sonucu su/sıvı içeriz ve vücut sıvımızdaki eksiği tamamlarız. Günlük sıvı ihtiyacı kişiye ve ortama bağlı olarak değişiklik göstermesine rağmen kabaca kişinin ağırlığından kilo başına 30 cc olarak hesaplanabilir. Bu sıvı ihtiyacının yarısı gıdalardan sağlanırken yarısının da içilmesi gerekir. Özellikle sıcaklığın 30 derece'nin üzerine çıktığı durumlarda her 2 derece artış için günlük su tüketimimize 2 bardak eklememiz gerekmektedir.





Dehidratasyon nedir? Hangi belirtilerle kendini gösterir? Nasıl korunabiliriz?





Vücutta oluşan su eksiğini tamamlamadığımız veya tamamlayamadığımız durumlarda 'kururuz'. Dehidratasyon olarak adlandırılan bu durum en basit hali ile susama ve huzursuzluk hissi, iştahta azalma ve ciltte kuruma ile kendini gösterirken sıvı kaybı ilerledikçe idrar miktarında azalma ve renginde koyulaşma, ağızda kuruluk, açıklanamaz yorgunluk ve performans kaybı, baş ağrısı, ayağa hızlı kalkıldığında baş dönmesi ve keyifsizlik baş gösterir. Sıvı açığı buna rağmen tamamlanmazsa ve %5-6'lara ulaşırsa kişide uykuya eğilim, bulantı ve bacaklarda karıncalanma başlar ve sıvı kaybı %10'lara ulaştığında kaslarda istemsiz kasılmalar, görüşte bozulma gerçekleşir. %15'in üzerinde sıvı kayıpları hayat ile bağdaşmaz.



Dehidratasyon, hastanın susama hissinin olmaması, susadığı halde suya ulaşamaması, yeterli hız veya miktarda içememesi veya su emilim ve atılımını bozan hastalıklar sonucu gelişir.

Susama hissinin olmaması en abartılı hali ile komada veya zihin fonksiyonları azalmış hastalarında görülürken çok daha sık rastlanan şekli yaşlılarda görülen şeklidir. Özellikle yaşlılarda susama hissi oldukça azalabileceğinden bu grubun sıvı alımı susuzluk duymasalar bile düzenli olarak desteklenmelidir. Kabaca bu gruptaki kişilerin yaklaşık 3 ila 5 saatte bir tuvalete gitme ihtiyaçlarının doğması ve idrar renklerinin şeffaf veya açık sarı renkte olması gerekmektedir.





Oruç, kuraklık veya tecrit gibi durumlarda kişi susamasına rağmen suya erişimi yoktur. Bu gibi durumlarda su açığını gidermek mümkün olmayacağından temel amaç kaybın en aza indirilmesi olmalıdır. Bunun için bu dönemde ağır fiziksel aktiviteden kaçınmak, vücut ısısını düşük tutacak serin ve nemli ortamlarda bulunmak, hafif giysileri tercih etmek akılcı olacaktır.

Çok sıcak havalarda egzersiz ve ishal gibi bazı durumlarda ise kişinin su alımından daha hızlı olarak su ve daha önemli olarak tuz kaybı gelişir. Bu gibi durumlarda kişinin daha susuzluk hissi oluşmadan su ve elektrolit (madensuyu veya izotonik şekersiz egzersiz sıvıları ile) alımına başlaması hayati önem kazanır.





Dehidratasyon böbrek açısından ne riskler içerir? Kalıcı hasar verebilir mi? Tedavisi nedir?





Hafif düzeyde olan dehidratasyon hiçbir organda kalıcı hasara yol açmaz ancak altta yatan bir kronik böbrek yetmezliğinin bulgu vermesine neden olabilir. Hafif düzeyde olan dehidratasyonun tedavisinde ağız yoluyla alınan sıvı ve elektrolitlerle eksikliğin giderilmesi yeterli olmaktadır.

Daha ağır dehidratasyonda ise ağızdan sıvı alımı yeterli olmayabilir ve kişinin bir sağlık kuruluşunda yatarak damardan sıvı tedavisi görmesi gerekebilir. Ağır dehidratasyon vakalarında esas sorun börek fonksiyonları ile ilgilidir. Akut böbrek yetmezliği gelişen hastalarda tüm destek tedavilerinin yanında vücuttan atıkların uzaklaştırılması için kısa süreli diyaliz ihtiyacı doğabilir. Bu kişilerde zamanında ve yeterli tedavi ile böbreklerin tekrar düzgün çalışmalarını sağlayacak sıvı ve kan basıncı sağlanamazsa gelişen akut böbrek yetmezliği kronikleşir ve hasta hayatı boyunca diyaliz hastası olabilir.





Ramazan'da oruç tutacak kişiler için önerileriniz var mı?





Ramazan'ın çok sıcak yaz günlerine isabet ettiği bu sene su dengesinin korunması oruç tutanlar açısından büyük önem taşımakta. Her kişi yukarıda belirttiğimiz formülü kullanarak günlük sıvı ihtiyacını kabaca belirlemeli ve bu miktarı tek seferde değil, iftar ile sahur arasına bölerek almalıdır. İçilecek sıvı seçilirken gazlı ve şekerli içeceklerden uzak durulması ve daha çok su, taze meyve suyu ve madensuyu tüketilmesi doğru olacaktır. Bunun yanında daha önce bahsettiğimiz gibi aldığımız sıvının önemli bir kısmı da yediğimiz katı gıdalardan geldiğinden bu dönemde aşırı tuzlu ve kızartma gıdalardan uzak durarak daha çok meyve ve sebze tüketmemiz gerekmekte. Gün içinde ise sıvı kaybımızı en aza indirmek için hafif giysiler giymeli, serin ve nemli ortamlarda bulunmalı ve fiziksel aktiviteden kaçınmalıyız.

__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 16.04.17, 15:41
Vefalı Üye
 
Üyelik tarihi: 19.08.14
Bulunduğu yer: United States
Mesajlar: 2,782
Etiketlendiği Mesaj: 64 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

bu güzel paylaşım için allah razı olsun

Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
ayinda, kaybini, onlemenin, ramazan, sivi, yollari


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Oruç ilmihali / II. Ramazan Ayının Değeri ve Önemi Kulefb Ramazan & Oruç 2 20.07.24 18:26
Ramazan Ayında En Sık Rastlanan Hastalıklar SiLence Sağlık 2 20.07.24 18:25
Ramazan Ayında Ağız Kokusu – Ağız ve Diş Temizliği Tuana Ağız ve Diş Sağlığı 5 13.04.23 00:02
Hastalığınıza göre bitkiler Sin Alternatif Tıp ve Bitkiler 15 20.06.21 02:05
Bakara Suresi Açıklamalı Tefsiri Havasokulu Kuran-ı Kerim Tefsiri 82 03.07.18 22:33


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 13:02.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147