#1
|
|||
|
|||
Demir eksikliği anemisi
İngilizcesi ile mad cow disease olarak adlandırılan Deli Dana hastalığı (Bovine spongiform encephalopathy - BSE - olarak da tanımlanmakta), sığırlarda görülen beyin hastalığıdır.
Duruş, hareket, duyu bozuklukları ve beyindeki süngerimsi değişikliklerle kendini göstermektedir. Hastalığa yakalanan sığırların hareketlerinde anormallik olduğu için, bu hastalığa halk arasında "Deli Dana" hastalığı denildi. Deli Dana hastalığına çok benzeyen ve sadece koyunlarda görülen Scrapie hastalığının, yaklaşık 250 yıldır bilindiğini belirten uzmanlar bu hastalığın, diğer hayvan türlerine bulaşabildiğini açıkladılar. Scrapie hastalığından ölmüş bir koyun, sığırlar için hazırlanan yemlere katkı maddesi olarak kullanıldığında, hastalığın sığırlara da bulaştığı vurgulandı. Bilim dünyası, 1996 yılında, İngiltere'de 10 kişinin Creutzfeldt-Jakop hastalığı (Creutzfeldt-Jakop Disease=CJD) sonucu öldüğünü öğrendi. Bu ölümlerin nedeninin klasik CJD olmadığı ve sığırlardan insanlara hasta sığırların tüketilmesi ile geçen Deli Dana hastalığının insanlardaki şekli, yani yeni tip CJD (vCJD) olduğu bildirildi. Deli Dana Mustafa Sezgin İnsanoğlu son yıllardaki gelişen teknolojiyle adeta geleceğe meydan okurken doğa dakendi oyununu oynayarak kendini yeniliyor.. Atalarımızın ismini sıkça duymadığı birçok hastalık ,günümüzde insanoğlunun etrafını sarmış tehdit ediyor.Bunlardan biri olan Deli Dana hastalığı,.son günlerde gündemde olan, ingilizcesi ile mad cow disease olarak adlandırılan özellikle sığırlarda görülen birbeyin süngeri türü yada bilimsel adıyla‘Bowine Spongioform Encephalopathy’(BSE) hastalığıdır. Bu hastalık, duruş, haraket, duyu bozuklukları vesinirsel dokuların bozulmasıyla karakterize olan öldürücü ,bulaşıcı olabilen ve beyindeki süngerimsi değişikliklerle kendini gösteren bir tablo sergilemektedir.. Hastalık ilk kez 1986 yılında İngiltere'de tanımlanmıstır. Calışmalarda, 1985 yılında İngiltere'de cok az sayida Deli Dana vakası oluştuğu bildirilmiştir. Giderek artış gösteren sığır hastalığı İngiltere ve bazı Batı Avrupa ülkelerinde rastlanmakta olup, 1993 yılı ortalarına kadar İngiltere, İskocya ve Galler bölgesinde yaklaşık 100.000 vaka tespit edilmistir. Hastalığın etmeni tam olarak tanımlanamamış olup, kuluçka süresinin cok uzun olması, ısıya karşı cok yüksek dayanıklılığı ve vücutta etken immun sistemini uyarmadığından bağısıklık oluşumu ve antikor oluşumunun olmaması gibi bir cok biyolojik, fiziksel ve kimyasal karakterleri virus özelliğine uymamaktadır. Bu yüzden ‘Deli Dana’ ve aynı gruptaki diğer hastalıkların alışılmamış virusler olarak tanımlanmalarına neden olmuştur. Bugun bu gruptaki hastalar icin prion tanımlaması yapılmaktadır. Prion, vücuda girdikten sonra kendi türünde proteinler üretmektedir. Hastalığı da prion'un protein kısmının taşıdığı düşünülmektedir. Bu hastalıkta, Prion adı verilen özel bir cins protein oluşmakta veHasta hayvanlarınetinin yenmesi ya da bunların dokuların üretilmiş, serum ilaç vb, maddelerin kullanılmasıyla vücuda girmektedir. Vücuda girdikten sonra dokuların normal protein üretimini etkileyerek bozuk bir protein çeşidi ( Prion) üretilmesine neden olmaktadır. Bu anormal proteinler beyin dokusunda birikmeye başlayınca da 'Deli Dana Hastalığı' ortaya çıkıyor. Prion, beyin ve omurilik gibi sinir sistemi hücrelerini etkileyerek süngersi bir hale getirmekte ve bu sistemin görevlerini bozmaktadır Halk arasında hepsine aynı isim verilmekle beraber bilim dünyasında, farklı canlı gruplarında farklı isimlerle anılıyor. Hastalığın ana nedeni koyunlarda rastlanan scrapie hastalığının etmeninin sığırlara bulasmasıdır. Bulasma doğrudan hayvandan hayvana olmamakta, Scrapie hastalığı görülen koyunlardan elde edilen et-kemik unu, et unu ve kemik ununun sığır yemlerinde kullanılması sonucu bu yemle beslenen sığırlarda meydana geldiği anlaşılmıştır. Hasta koyunların iç organları ve kemiklerinin daha yoğun bulaşmakaynağı oldugu da belirlenmistir İngiltere dışında İrlanda, İsvicre, Fransa, Umman, Falkland Adalari, Portekiz, Italya, Almanya, Kanada ve Danimarkada az sayıda‘Deli Dana’ vakası bildirilmistir. Ancak bunların İngiltereden ithal edilen canlı hayvanlar veya hayvan yemlerinde kullanilan et-kemik unuyla iliskili olduğu görülmüştür. Hastalığın bulaşması hakkındaki veriler, hastalığın sığır ırklarına ve genetik faktorlerine bagli olmadığına, ayrıca sığır ithalati, spermanin kullanılması veya sürüler arası hayvan hareketleriyle ilişkili olmadığına dikkati cekmistir. İngiltere'de hastalığın çıkışı et-kemik unu üreten rendering tesislerinde 1980'den sonra yapılan üretim yöntemi değişikligine baglanmistir. Ekonomik sebepler nedeniyle, et-kemik unu yapılması sırasında uygulanan isinin düsürülmesi, Ingiltere koyunlarında yaklasik 200 yildir yaygın olarak görülen scrapie'nin (bir baska prion hastalığıdır) sıgırlara bulaşmasını sağlamıştır. Daha sonra hastalığa yakalanan sığırlardan üretilen et-kemik ununun diger sığırlara yedirilmesi sonucu büyük salgın patlak vermistir. Bir türün enfeksiyonunun, baska bir türün enfeksiyonunu getirmesi seklinde gelisen bu durum, Beyin sünger hastalığı olan hayvanların insanlar icinde enfeksiyon kaynağı olabileceğini düsündürmüstür. Deli Dana'nın ortaya çıkmasıyla birlikte insanlarda görulen Creutzfeldt-Jakob Sendromunda bir artış gözlenmis ve arasında bir ilişki olabileceği düsünülmüstür. Fakat Deli Dana'nın bir zoonoz (hayvandan insana gecen hastalik) olduğuna dair delil yoktur. Zoonoz karakter göstermesi olasılığına karsı önlem alınmaktadır.. İnsanlar da görülen bu hastalıkilk olarak Papua yerlileri arasında salgın yaptığı sırada tanınmış. Dünyanın son yamyamları olan bu yerliler insan eti yediklerinde prionu almış ve hastalanmışlar. Bilim adamlarının yoğun çabalarıyla insan eti yemekten vazgeçirilerek salgının önüne geçilmiştir. Bugün için, hasta hayvanların etlerinin yenilmesiyle insanlara bulaşabiliyor. Özellikle beyin ve omurilik dokusu gibi yerlerde daha yoğun olduğu için bu dokuların katıldığı yiyecekler çok daha tehlikeli olmaktadır. Özellikle bulaşıcı hastalıkların önlenmesi ve tedavisi konusunda yoğun araştırmalar yapan Amerika Milli Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü (NIAID) fareler üzerinde yaptığı araştırmalarda bu hastalığın tedavisi yolunda bazı gelişmeler elde etti. Bu merkezin uzmanlarından Dr Suzette Priola başkanlığındaki bir ekip, siklik tetrapiroller adı verilen bir ilaç denediler. Kanser tedavisinde de kullanılan bu ilacın zerkedildiği farelerde hastalığın ortaya çıkışı engellemekta ya da yüzde 300 oranında geciktirilmektedir. Bu ilaç şimdilik, hastalık belirtileri ortaya çıktıktan sonra etki etmiyor, hastalık etkeni bulaştığı sırada verildiğinde olumlu etkilerini gösteriyor. Dr Suzette Priola, 'hastalığın insanlarda görülen şekliancak hastalık belirtileri ortaya çıktıktan sonra teşhis edilebiliyor. Oysa ilaç şimdilik bu aşamada etki etmiyor. Şu andaki tüm çabamız bu ilacı belirtiler ortaya çıktıktan sonra da etki edebilecek hale getirmek' diyor. Bu ilaç normal dışı protein üretimini engellediği için Alzheimer ve Tip2 şeker hastalığı gibi,normal dışı bir protein üretimi ile bünyenin hasar gördüğü diğer hastalıkların tedavisinde kullanılabilecek. Tıpta yeni gelişmelere hep birlikte...
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim.. |
#2
|
||||
|
||||
Demir Eksikliği Anemisi
Vücutta yeterli miktarda demir olmaması, demir eksikliği anemi¬sine yol açabilir. Bu, aneminin en yaygın türüdür. Amerika Birleşik Devletleri’nde, adet gören kadınların yaklaşık olarak %10 ila %15′inde demir eksikliği anemisi bulunmaktadır.
Demirin en önemli rollerinden biri, vücuttaki dokulara oksijen taşıyan ve kırmızı kan hücrelerinde bulunan bir protein olan hemoglobinin bir parçası olmaktır. Demir eksikliği anemisi; kandaki demir aşırı kan kaybından dolayı tüketildiğinde, vücut besinlerden demir ememediğinde ya da beslenme demir açısından zengin yiyecekler içermediğinde meydana gelir. Kanamadan kaynaklanan demir eksikliği anemisine; gastrointestinal yolla (mide, ince bağırsaklar ve kalın bağırsaklarda) kanamaya neden olabilecek aspirin ya da ibuprofen gibi steroid yapıda olmayan iltihap önleyici (antienflamatuar) ilaçların düzenli kullanımı neden olabilir. Büyük kan kaybının yaşandığı şiddetli bir yaralanma da anemiye neden olabilir. Gelişen fetusun demir gereksinimlerini arttırdığı hamile kadınlar gibi menstrüyel (adet) dönemi ağır geçen kadınlar da £ıkça risk altındadırlar. Kan kaybına neden olabilecek hastalıklar; peptik ülser, hemoroid , gastroözofageal reflü, inflamatuar (iltihaplı) bağırsak hastalığı ve mide ya da bağırsak kanserini kapsar. Gastrointestinal yolun alt kısmındaki (kalın bağırsak ve rektum gibi) hızlı bir kanama, dışkıda ya da tuvalet kağıdında kendini parlak kırmızı olarak gösterir. Yavaş bir kanama belli olmayabilir. Örneğin, üst tarafta bulunan bağırsak ya da mide kanaması, genellikle, aşırı olmadığı sürece gözle görülebilir değildir. Böyle bir durumda büyük aptestiniz siyah ve katran gibi görünür. Doktorrunuzun fekal gizli kan testi yapmasının nedeni budur gastrointestinal yolunuzda gizli kan kaybı olup olmadığını kontrol etmek için. Daha ender olarak kanama, mesane ve böbrek kanseri de dahil olmak üzere idrar yolu rahatsızlıklarından kaynaklanabilir. İdrarınızda kan ya da kan pıhtılan görebilirsiniz ya da sadece idrarınızın rengi pembe olabilir. Ancak, kan kaybı genellikle bariz değildir.Bazı kişilerin, genellikle midelerinin bir kısmı bir ameliyatta alındığından ya da çölyak hastalığı veya inflamatuar (iltihaplı) bağırsak hastalığı gibi bağırsak iç zarlarını etkileyen bir hastalıktan dolayı demir emilim kabiliyetlerini engelleyen bazı tıbbi durumları mevcuttur. Gelişmemiş sindirim sistemleri olan bebekler (infantlar) ve küçük çocuklar da demir emilimi yapmakta zorlanabilirler ve bir demir takviyesine gerek duyabilirler. Demir açısından noksan olan bir beslenme, demir eksikliği anemisine neden olma olasılığı en düşük olan durumdur. Günlük bir genel vitamin ve mineral takviyesi alan kişiler, yeterli demir alırlar. Kahvaltılık gevrekler gibi demir açısından güçlendirilmiş yiyecekler de çoğu fasulye, sebze ve hububatın yaptığı gibi demir sağlar. Demir eksikliği; yoksullar ve yaşlılar (kötü beslenme olasılıkları daha yüksektir) ile infantlar (bebekler) arasında daha yaygındır. SEMPTOMLAR Demir eksikliği anemisi olan birçok kişide genellikle semptom görülmez. Bazı kişiler kendilerini yorgun hissettiklerini, nefes almakta zorlandıklarını ve daha seyrek olarak baş ağrısı çektiklerini, kulaklarında çınlama olduğunu, yiyeceklerin tadında anormallik (azalmış tat ya da hoş olmayan bir tat) hissettiklerini ve buz ya da sıra dışı yiyeceklere karşı bir arzu duyduklarını bildirmektedirler. Çok şiddetli, uzun süreli demir eksikliklerinde daha belirgin olan işaretler kaşık şeklini almış, kırılgan, düzleşmiş tırnaklan; dilin iltihaplanmasını yutma zorluğunu kapsar. TEDAVİ SEÇENEKLERİ Demir eksikliğiniz olduğundan şüphelenirseniz, doktorunuzu görünüz. Doktorunuz tam kan hücresi sayımı yapacaktır ve sonra kanınızdaki demir seviyesini ölçebilir. Demir seviyenizin niçin düşük olduğunu belirlemek son derece önemlidir. Doktorunuz, Anemi: Doktorunuzu Ziyaret Ettiğinizde kısmında anlatılan testlerden bir ya da daha fazlasını yaparak kan kaybının potansiyel kaynaklarını araştırabilir ve aynı zamanda bir kolonoskopi ya da üst endoskopi de yapabilir. Demir eksikliğini gidermede en kritik adım, demir eksikliğinin nedenini araştırıp tedavi etmektir. Altta yatan hastalığı tedavi ederken doktorunuz, tablet şeklinde bulunan ve yemeklerde önce alındığında etkisini en fazla gösteren demir takviyeleri reçete ederek vücudunuzun demir deposunu yeniden dolduracaktır. Mide bozukluğu, demir takviyelerinin yaygın bir yan etkisidir. Kaplanmış demir mideyi daha az yorar; kaplanmış haplardan demir emilimi yeterlidir fakat kaplanmamış haplardan demir eğilimi daha iyidir. Tablet formunu kullanamazsanız, doktorunuz size demir enjeksiyonları yapabilir. Demir sizi kabız yapabilir ama bu kolayca tedavi edilir. Doktorunuz, bir laksatif tavsiye edebilir. Antasidler kullanıyorsanız; çay içiyorsanız ya da proton pompası inhibitörleri ya da H2 reseptör antagonistleri gibi ilaçlar kullanıyorsanız, bunu doktorunuza söyleyiniz. Bunları tamamı demir emilimini önleyebilir. E vitamini ve çinko da demir emilimini düşürebilir. Demir eksikliğine eğilimli olduğunuzu biliyorsanız, çok fazla demir açısından zengin yiyecekler yiyiniz (bkz. Anemiyi Önleme: Demir Açısından Noksan Olan Kanı Güçlendirme, yukanda) ya da bir demir takviyesi kullanınız. Emzirme (anne sütüyle beslenme), infantlara (bebeklere) mama ya da inek sütünün sağladığından daha çok absorbe olmuş bir demir kaynağı sağlar. Demir açısından güçlendirilmiş infant (bebek) tahıllar elma suyu eklemek de demir emilimini artırmaya yardımcı olur. |
#3
|
|||
|
|||
Kan hücrelerinin azalarak anemi rahatsızlığının kişide ortaya çıkmasına sebep olabilmektedir.
Vücutta kansızlığın ilerlemesiyle birlikte kişide kabızlığa ve cilt bozukluklarına sebep olabilir. Kansızlığa vücudun ilk tepkilerinden olan çarpıntı, nefes darlığı ve mide bulantısı sorunlarının oluşmasına sebep olabilir. Mide ve sindirim sistemi rahatsızlıklarına sebep olabilir. Sinirsel sorunlar ile birlikte kişide gereksiz yere korku ve tedirginlik duygularının oluşmasına neden olabilir. Yorgunluk hissinin devamı olarak zamanla kişide, kilo kaybının oluşmasına sebep olabilir. Sinir sisteminin doğru çalışmasını engeller. Belirtilerinin kademeli olarak hissedilmesi sebebiyle; kişide öncelikle uykusuzluk, sersemlik ve ışığa hassasiyetin artması ile başlayıp; cildin çeşitli bölgelerinde kaşıntı, algılama güçlüğü, ağızda kuruluk ve migrene kadar varan baş ağrılarının oluşmasına sebep olabilmektedir. .
__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.” |
#4
|
|||
|
|||
Bilgilendirme için teşekkürler.
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim.. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Demir Eksikliğinin 10 sinyali | Cennet | Sağlık | 4 | 30.08.18 22:52 |
Demir eksikliği zeka geriliği sebebi | aşk | Sağlık | 2 | 18.07.18 10:17 |
En çok Demir bulunan besinler | HeartLess | Alternatif Tıp ve Bitkiler | 3 | 27.10.17 09:39 |
Demır eksıklıgı anemısı | SiLence | Sağlık | 1 | 20.04.17 20:38 |
Hastalıklar... Teşhis, Tanı, Tedavi.! | SiLence | Sağlık | 72 | 19.02.17 23:44 |