RÜYALAR ÜZERİNE BİRKAÇ DERLEME BİLGİ

1- Kâinatın Efendisi de şöyle buyurmuşlardır: "Sâlih rüyaya inanmayan kimse Allah’a ve ahiret gününe iman etmemiştir." Rivayet edilir ki, bir gün Allah'ın Resulü, Hazret-Î Ebu Bekir (r.a.)'e hitaben dediler ki: - Yâ Ebâ Bekir, öyle bir rüya gördüm ki, güya ikimiz bir merdivenden çıkıyor muşuz, ancak ben seni iki basamak geçmişim!.. Hazret-i Ebu Bekir (r.a.) ılık gözlerini Allah Resulünün mübarek cemaline dikip: - Ey Allah'ın Resulü, dedi. Allah sizin ruhunuzu alıp rahmetine kavuşturduktan sonra ben iki buçuk sene daha yaşarım!.. (Hz. Ebu Bekir'in bu tâbiri aynen gerçekleşmiştir...)

2- Ebû Cehil rüyasında İslâm dinine girip Allah'ın Resulüne biat ettiğini gördü. Bu rüya onun kendi hakkında değil, oğlu hakkında tecelli etti; Hazret-i îkrime İslâm'a can atarak ebedî kurtuluşa erdi. Ebu Cehil ise küfür üzere azab diyarına göçtü.

3- Bir gün Ümmü'l-Fazl, Allah Resulünün huzuruna geldi: - Ey Allah Resulü! Korkunç bir rüya gördüm! dedi. Kâinatın Fahri: -Gördüğün hayırdır, buyurdular. Ümmü 'l-Fazl çırpına çırpına anlatmaya devam etti: - Ey Allah'ın Resulü, mübarek vücudunuzdan bir parça kesilip benim kucağıma bırakılmıştı. O anlattıkça Allah 'in Resulü tebessüm ediyorlardı: - Ey Ümmü 'l-Fazl! Yakında Fâtıma bir çocuk doğurur da sen onu kucağına alırsın, buyurdu. Nitekim Peygamber kızı Hazret-i Fâtıma (r.anha) az zaman sonra Hazret-i Hasanı dünyaya getirdi ve Ümmü'l-Fazl o güzellik cihanını kucağına aldı...

4- Hazret-i Aişe (r.a) validemiz demiştir ki: - Rüyada Sûre-i Bakarayı tamamen veya bir kısmını okuduğunu gören, bir yerden diğer bir yere gider ve nasibi gittiği yerden olur. (Ayetel kürsi de amenerrasulü de Bakara süresindedir.)

5- Bir gün, bir adam, İbn-i Sîrîn hazretlerinin huzuruna geldi: - Ey gün görmüş üstad, dedi. Rüyamda incileri domuzların boynuna astığımı müşahede ettim. Bu nice bir şeydir? İbn-i Sîrîn (rh.a.) derhal şu karşılığı verdi: - Ey kardeş! Sen ehil olmayan kimselere hikmet öğretiyorsun, gördüğün rüya buna alâmettir! O kişi, hemen talebelerini araştırdı, gerçekten hikmete ehil olmadıklarını gördü ve bir daha onlara ders vermedi.

6- İmam Nablûsî demiştir ki: -Bir kimsenin rüyada Kur'ân-ı Kerim sahifesi üzerine sidik ettiğini görmesi, hafız olacak bir çocuğunun dünyaya gelmesine delâlet eder.
· Ve yine rüyada cami mihrabına sidik ettiğini görmek, rüya sahibinin oğullarının imam olmalarına delâlet eder. Görüldüğü gibi, dış yüzüyle bu iki rüya fena ve kötü, hatta insanı ürperten cinsten. Ama işaret ettiği mânâ ne kadar hoş ve güzel. Nasıl görülürse görülsün, rüyalar kötüye yorumlanmamalıdır. Çünkü, çoğu zaman rüya, yorumuna göre çıkar. Ve düşler herkese de anlatılmamalı. Ehli bulununca söylenmelidir

7- Abdullah b. Afv diyor ki: “Gece rüyamda kıyametin koptuğunu ve beni götürüp rahat bir şekilde hesaba çektiklerini gördüm. Beni cennete götürdüler ve bana çok sayıda saraylar gösterdiler ve bana şöyle dediler: ‘Bu sarayın kapılarını say” kapıları saydığımda 50 kapsının olduğunu gördüm.” Sonra benden evleri saymamı istediler. Baktım ki 175 tane ev var. Bana dediler ki bu evler senindir. O kadar çok sevindim ki uykudan uyandım ve Allah’a şükrettim. Sabah olduğunda İbn Sirin’in yanına giderek rüyamın tarifini sordum.
· O dedi ki: “Öyle anlaşılıyor ki sen Ayete’l Kürsi çok okuyorsun. Dedim ki: Evet, öyledir, ancak sen nereden anladın?
Dedi ki: Çünkü bu ayet 50 kelime ve 175 harften oluşmaktadır.” Ben onun hafıza ve dikkatine hayran kaldım. O sırada bana şöyle söyledi: “Her kim Ayete’l Kürsi’yi çok okursa ölüm zorlukları ona kolay gelecektir.”

8- Ramazan ayı bir vakit bir adam gelir Ben rüyamda tuhaf bir bir şey gördüm elimde bir mühürle hem erkeklerin hem kadınların ağızlarıyla mahrem yerlerini mühür vuruyordum deyince Alim ona: Sen yoksa müezzin misin diye sorar nasıl anladınız deyince Ramazan ayında oruç vakti ağızlarını ve mahrem yerlerine mühür vurarak oruca başlandığını göstermiş oluyorsun der.

9- Bir adam bu alime gelerek ikide bir rüyamda yumurtayı önce kabuklarını sonra içinin akını soyuyorum sarısını bırakıyorum bu neye işarettir der bu rüyayı sen mi görüyorsun der o kişi hayır arkadaşım görüyor deyip yalan söyler öyleyse arkadaşın gelsin rüyayı ona anlatmam lazım der adam bu defa o rüyayı gören bendim deyince dışarı çıkar ve burda bir nebbaş (kefen soyucu) var ey ahali yakalayın onu diye bağırır adam derhal tamam Ey Allah dostu tövbe bir daha yapmam vazgeçtim deyince adamı serbest bırakır.

Rüyalarımız, yaptığımız güzel veya çirkin amellerimizi bize şifreli bir şekilde göstermeye devam eder.

Geçen hafta Vefat Eden bir akrabam.. 15 gün önce rüyasında mahallenin evin önünde toplandığını görüp hanımına bu kısmını anlatıyor.. Gerisi acı DİYOR.. anlatmıyor..