Kanserin ölümü - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Havas ilmi & Gizli ilimler > Havas ilmi Genel Bilgiler > Rukye ve Tedavi

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 11.04.16, 20:34
Manevi
 
Üyelik tarihi: 31.05.15
Mesajlar: 2,183
Etiketlendiği Mesaj: 84 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Kanserin ölümü

Kanserin Ölümü


Buğday çimi ekin, Buğday şırası için, Kanseri engelleyen besinlerin başında
atalarımızın Orta Asya'da içtikleri Buğday şırası geliyor.
Klasik tedavi yöntemlerini reddeden tüm doktorların ortak iddiası, buğday
çimi yenilmesi ve buğday şırası içilmesi Pakistan'daki Hunzakut
Prensliği'nde kanserden ölüm yok. Ayrıca Hunzakutlular, acı badem ve kayısı
çekirdeğini yiyorlar ve kansere yakalanmıyorlar. Türkiye'de acı badem ve
kayısı tüketilen bölgelerde kanser vakalarının azlığı dikkat çekiyor.



Ödemiş'le Salihli arasında, binbir efsaneye konu olmuş Bozdağ'ın eteklerinde
cennet gölcük kıyısında kanseri yenen, bu zaferi kazandıktan sonra
mücadelesi herkese örnek olsun diyerek bir de kitap yazan Doktor İlhami
Güneral ile sohbetimiz sürüyor.
Önemli olan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesidir.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek çok da zor bir şey değildir.

Buğday müthiş bir kanser ilacıdır.
Buğday şırası kanseri önler ve bu önemli bir bitkisel tedavi aracıdır.
Buğday çimi, bol klorofil maddesi dışında 100 kadar vitamin, mineral ve
besin maddesi içerir.
Taze olarak kullanılan Buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan 60 kez
daha fazla C vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan 8 kat fazla demir
bulunmaktadır.
Buğdayın bir başka özelliği ise kandaki toksinleri nötralize eden maddeler
içermesidir.
Sıvı oksijenle dopdolu olan buğday çimi doğanın en güçlü anti kanseri olan
'laetril' içermektedir.

Izgara etler ve füme besinlerin kanserojen maddeler taşıdığı kanıtlanmıştır.
(Japon Bilim Adamı Nagivara)
Japon Bilim Adamı Nagivara, taze buğday çiminde bu maddeyi etkisiz hale
getiren enzimler ve amino asitler bulmuştur.
- Buğday çimini evde üretebilir miyiz?
- Evde de üretilebilir, küçük bir saksıda bile üretilebilir ve olduğu gibi
yenebilir, evde üretemeyenlere tavsiyemiz ise buğday şırası üretmeleri....
- Buğday şırasını herkes üretebilir mi?
- Evet herkes üretebilir.

- İsterseniz tarif edeyim.
Bir bardak aşurelik buğday, önce tertemiz yıkanarak bir litrelik cam
kavanoza konur.
Üzerine 3 bardak su klorlu olmamak şartıyla ilave edilir.

Kavanozun ağzı bir tülbentle kapatılarak serin bir yerde 24 saat bekletilir.
Bu ilk su kullanılmaz, dökülür.

Kavanoza yeniden 3 bardak su ilave edilir.
24 saat bekletildikten sonra oluşan yarı gazozlu su içilmek üzere bir kaba
aktarılır.

Böylece bir bardak aşurelik buğdaydan kış aylarında günde 5 kez, yazın ise
günde 3 kez şıra alınır.
Buğday şırasının lezzeti bazılarına itici gelebilir.

O takdirde her şıra bardağına bir C vitamini tableti eklenirse, nefis bir
içecek ortaya çıkar.
- Az önce sözünü ettiğimiz 'laetril' buğday çiminden başka nelerde bulunur?
Çünkü anlaşılıyor ki, 'laetril' kanserin tedavisinde en etkin maddelerden
biri...

Elmanın çekirdeğini de yiyin!
- Evet, Türkiye'de en kolay laetril'e ulaşabileceğimiz yer acı badem ve
kayısı çekirdeğidir.

Ayrıca laetril elma çekirdeğinde de vardır. Elmanın çekirdeği yenilirse çok
da iyi olur. Amerika'daki ilaç sanayinin maşaları bu 'laetril' adlı ilacı
yasaklatmayı başarmışlardır ama Meksika'da satılan 'laetril' bu ülkeden
alınıp kaçak olarak ABD'ye sokulmaktadır.
Laetril, vitamin ve minerallerle verildiğinde çok daha iyi sonuçlar
alınmaktadır.
'Kanserin Ölümü' adlı kitabında Manner, laetril ile yüzde 90 başarı
kazandığını söylemişti.
- Acı badem ve kayısı çekirdeği de laetril içeriyor öyle mi?
- Evet öyle. Türkiye'de acı badem ve kayısı çekirdeğinin sıkça tüketildiği
yerlerde resmi bir istatistik yok ama kanser vakalarının az olduğuna
inanılıyor. Resmi istatistik yapılan bir ülke var...
Pakistan'a komşu küçük bir prenslik olan Hunzakut'ta şimdiye kadar hiç
kanser olayına rastlanmadı.
Hanzakut'un özelliği temel besinleri kayısı ve kayısı çekirdeği...

- Dünyada bugün kullanılmakta olan kemoterapi ve radyoterapi bağışıklık
sistemini bozduğunu iddia ediyorsunuz alternatif tedavilerin bir
sıralamasını yapsak en öne hangisini koyarsınız?
- Önceliği bağışıklık sistemini güçlendiren tedavilere veririm, daha sonra
biyolojik tedaviler ve bitkisel tedaviler gelir.
Bağışıklık sistemi konusunda Alman doktor Issel'in tüm beden tedavisi bugün
bu ülkedeki 60/70 klinikte başarı ile uygulanmaktadır.

Başarılı bir yöntem: Tüm beden tedavisi
- Tüm beden tedavisi nedir?
- Joseph Issel de bizim gibi kanseri lokal bir hastalık olarak değil, tüm
vücudu ilgilendiren sistemik bir hastalık olarak ele alıyordu.

Ona göre vücutta sürekli olarak kanser hücreleri ürüyor fakat sağlıklı bir
bağışıklık sistemi bu hücreleri hemen tahrip ediyordu.
Issel'in bir diğer tedavi yöntemide, ayda bir olmak üzere, özel olarak
muamele görmüş bir kolibasil aşısı olan Pyrifer ile ateş şoku tedavisi idi.

Bu yöntemle hastadan bir miktar kan alınıyor, bunu ozon oksijen birleşim ile
karıştırarak yeniden hastanın damarından enjekte ediyordu.

Binlerce kanser hastası bu yöntemle iyileşmişti.

Eski Sovyetler'de, şimdiki Rusya'da bu yöntemle iyileşti



Buğday Çimi ve Buğday Şırasının 40 değişik faydalarından biri de kanseri yok etmesi.

Ayrıca gençlik iksiri!

Kanseri engelleyen besinlerin başında atalarımızın Orta Asya'da içtikleri buğday şırası geliyor. Klasik tedavi yöntemlerini reddeden tüm doktorların ortak iddiası, buğday çimi yenilmesi ve buğday şırası içilmesi Pakistan'daki Hunzakut Prensliği'nde kanserden ölüm yok. Hunzakutlular, acıbadem ve kayısı çekirdeğini yiyorlar ve kansere yakalanmıyorlar.
Türkiye'de de acıbadem ve kayısı tüketilen bölgelerde kanser vakalarının azlığı dikkat çekiyor. Ödemiş'le Salihli arasında, bin bir efsaneye konu olmuş, Bozdağ'ın eteklerinde cennet Gölcük kıyısında kanseri yenen, bu zaferi kazandıktan sonra mücadelesi herkese örnek olsun diyerek bir de kitap yazan Doktor İlhami Güneral ile sohbetimiz sürüyor.
Önemli olan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesidir. Bağışıklık sistemini güçlendirmek çok da zor bir şey değildir. Buğday müthiş bir kanser ilacıdır. Buğday şırası kanseri önler ve bu önemli bir bitkisel tedavi aracıdır. Buğday çimi, bol klorofil maddesi dışında 100 kadar vitamin, mineral ve besin maddesi içerir. Taze olarak kullanılan buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan 60 kez daha fazla C vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan 8 kat Fazla demir bulunmaktadır.
Buğdayın bir başka özelliği ise kandaki toksinleri nötralize eden maddeler içermesidir. Sıvı oksijenle dopdolu olan buğday çimi doğanın en güçlü anti kanseri olan 'laetril' (Vitamin b17) içermektedir. Izgara etler ve füme besinlerin kanserojen maddeler taşıdığı kanıtlanmıştır. Japon bilim adamı Nagivara,taze buğday çiminde bu maddeyi etkisiz hale getiren enzimler ve aminoasitler bulmuştur.

Soru: Buğday çimini evde üretebilir miyiz?

Cevap: Evde de üretilebilir, küçük bir saksıda bile üretilebilir ve olduğu gibi yenebilir. Evde üretemeyenlere tavsiyemiz ise buğday şırası üretmeleri....
Soru: Buğday şırasını herkes yapabilir mi?
Cevap: Evet elbette mutlaka üretilebilir. İsterseniz tarif edeyim. Bir bardak aşurelik buğday, önce tertemiz yıkanarak bir litrelik cam kavanoza konur. Üzerine 3 bardak su klorlu olmamak şartıyla ilave edilir. Kavanozun ağzı bir tülbentle kapatılarak serin bir yerde 24 saat bekletilir. Bu ilk su kullanılmaz, dökülür. Kavanoza yeniden 3 bardak su ilave edilir. 24 saat bekletildikten sonra oluşan yarı gazozlu su içilmek üzere bir kaba aktarılır. Böylece bir bardak aşurelik buğdaydan kış aylarında günde 5 kez, yazın ise günde 3 kez şıra alınır. Buğday şırasının lezzeti bazılarına itici gelebilir. O takdirde her şıra bardağına bir C vitamini tableti eklenirse, nefis bir içecek ortaya çıkar

Soru: Az önce sözünü ettiğimiz 'laetril' buğday çiminden başka nelerde bulunur? Çünkü anlaşılıyor ki, 'laetril' kanserin tedavisinde en etkin maddelerden biri...

Cevap: Evet, Türkiye'de en kolay laetrile ulaşabileceğimiz yer acı badem ve kayısı çekirdeğidir. Ayrıca elma çekirdeğinde de vardır. Elmanın çekirdeği yenilirse çok da iyi olur.Amerika'daki ilaç sanayinin maşaları bu 'laetril' adlı ilacı yasaklatmayı başarmışlardır ama Meksika'da satılan 'laetril' bu ülkeden alınıp kaçak olarak ABD'ye sokulmaktadır. Laetril, vitamin ve minerallerle verildiğinde çok daha iyi sonuçlar alınmaktadır. "Kanserin Ölümü" adlı kitabında Manner, bu madde ile yüzde 90 başarı kazandığını söylemişti.
Soru: Acıbadem ve kayısı çekirdeği de laetril içeriyor öyle mi?
Cevap: Evet öyle. Türkiye'de acıbadem ve kayısı çekirdeğinin sıkça tüketildiği yerlerde resmi bir istatistik yok ama kanser vakalarının az olduğuna inanılıyor. Resmi istatistik yapılan bir ülke var... Pakistan'a komşu küçük bir prenslik olan Hunzakut'ta şimdiye kadar hiç kanser olayına rastlanmadı. Hanzakut'un özelliği temel besinleri kayısı ve kayısı çekirdeği...
Soru: Dünyada bugün kullanılmakta olan kemoterapi ve radyoterapi bağışıklık sistemini bozduğunu iddia ediyorsunuz. Alternatif tedavilerin bir sıralamasını yapsak en öne hangisini koyarsınız ?
Cevap: Önceliği bağışıklık sistemini güçlendiren tedavilere veririm, daha sonra biyolojik tedaviler ve bitkisel tedaviler gelir. Bağışıklık sistemi konusunda Alman doktor Issel'in tüm beden tedavisi bugün bu ülkedeki 60/70 klinikte başarı ile uygulanmaktadır. Başarılı bir yöntem: Tüm beden tedavisi...

Soru: Tüm beden tedavisi nedir?

Cevap: Joseph Issel de bizim gibi kanseri lokal bir hastalık olarak değil, tüm vücudu ilgilendiren sistemik bir hastalık olarak ele alıyordu. Ona göre vücutta sürekli olarak kanser hücreleri ürüyor fakat sağlıklı bir bağışıklık sistemi bu hücreleri hemen tahrip ediyor. Issel'in bir diğer tedavi yöntemi de, ayda bir olmak üzere, özel olarak muamele görmüş bir kolibasil aşısı olan Pyrifer ile ateş şoku tedavisi idi. Bu yöntemle hastadan bir miktar kan alınıyor, bunu ozon oksijen birleşim ile karıştırarak yeniden hastanın damarından enjekte ediyordu. Binlerce kanser hastası bu yöntemle iyileşmişti.
Soru: Biyolojik tedavilerden de söz edelim biraz...
Cevap: Memnuniyetle efendim. Kanserde belli başlı ölüm sebebi ya tümörün hayati organları sararak yok etmesi,. Ya da glikojenezis denen bir kısır döngü sonucu oluşan savunma gücünü yok eder ve hasta basit bir enfeksiyonla bile ölebilir. Boston'daki Beth Israel Hastanesi şef patoloğu Dr. Harold Dvorak, 'Gerçekte hiç kimse kanserden ölmez' diyor. Çok başka sebeplerle, mesela organların iflası sonucu ölür. Kanser hücresinin glikoza olan açlığı, hızla çoğalmasından ötürü normal hücrelerden 10/15 kat fazladır. Üstelik glikozu da tam olarak yakmaz, fermantasyon yoluyla kullanır ve geriye atık olarak laktik asit bırakır. Bu atık karaciğere ulaştığında, bir enzim vasıtasıyla enerji birikimi de harcayarak yeniden glikoza dönüşürdü. Böylece karaciğerle tümör arasında hastayı tüketen bir alışveriş sürer gider.
Soru: Bu durumda karaciğer ve kanser arasında yakın ilişki ortaya çıkıyor...
Cevap: Evet efendim . Karaciğer ile kanser kitlesi arasındaki bu kısır döngüyü durdurabilirsek kanserin de ilerlemesini durdurabiliriz.
Soru: Peki bunun ilacı bulunabildi mi?
Cevap: Elbette bulundu. 1970 yılından beri de kullanılıyor. ilacın içindeki aktif madde Hydrazine Sulphate... Bu madde laktik asidi, glikoza dönüştürüyor ve hem glikojenizisi durduruyor, hem de tümörlerin büyümesini. Eski Sovyetlerde, şimdiki Rusya'da halen kullanılıyor.

Buğday çimi ve suyu neredeyse her derde deva! 1955 yılından bu yana başta A.B.D. olmak üzere birçok ülkede sunduğu mucizeler sebebiyle insan sağlığını desteklemek amacıyla kullanılmakta. .. Çünkü bedenimiz buğday çimi suyunu seviyor, o kadar faydalı ki sevmemesi mümkün değil!
Geçtiğimiz günlerde basında yer aldığı gibi, anti-aging araştırmalarının yeni gözdesi buğday çimlerinin ya da filizlerinin suyu! Hiç dikkat ettiniz mi... Tamamen etobur olan kedi ve köpekler bile zaman zaman çim yerler. Çünkü doğadaki tüm canlılar gibi onlar da kendilerine neyin yararlı olduğunu içgüdüleri sayesinde çok iyi bilirler. Buğday çiminin önemi öncelikle yaprakların, yeşil görünmesini sağlayan klorofil içeriğinden gelir. Klorofil birçok bitkide bulunur. Buğday çimi yenilebilir canlı klorofil için bildiğimiz en uygun ve en zengin doğal kaynaktır. İçeriğindeki klorofil oranı yüzde 70'i bulur.
Kanı Temizler
* Klorofil neden bu kadar önemlidir? Klorofil güneşin yaşam veren gücünün bir başka formudur. Bu madde bitki yaşamının temelidir. Biliyorsunuz ki bitkiler şu güzel dünyamızı, akıl almaz mükemmellikteki sistemi ayakta tutan en önemli etkendir. Yağmur ormanlarının azalmasıyla başımıza neler gelebilir, düşünmek bile istemiyorum... Klorofilin besin olarak önemi, 1911 yılından bu yana inceleniyor. Klorofilin en önemli özelliklerinden birisi, insan kanında oksijen taşıyan kırmızı kan hücreleri olan hemoglobinle hemen hemen aynı kimyasal yapıya sahip olmasıdır. Klorofil ağızdan alındığında, kırmızı kan hücrelerine hemen karışır ve kanımızı temizler. Klorofil dokuların iyileşme hızını arttırır. Bu nedenle uzun yıllardır kanserli hastaların tedavisinde kullanılıyor.
* Buğday çimi ile mükemmel detox! Araştırmalara göre, buğday çiminde 20 çeşit amino asit, diğer gıdalarda bulunmayan yüzlerce farklı enzim bulunmaktadır. Organik toprakta yetişen buğday filizleri, 102 doğal mineralin 90 tanesini içinde barındırır. Bu gerçekten istisna sayılacak bir zenginliktir. Buğday çimi taze olarak tüketilirse; metabolizmayı uyarır, tiroid bezlerinin sağlıklı çalışmasını sağlar, lenf sistemini temizler, kalbin fonksiyonlarını arttırır, kan basıncını normalleştirir, kolesterolü düşürür, iç organlarımızı özellikle rahmi, akciğerleri, karaciğeri, böbrekleri ve bağırsakları temizler. Sindirim sisteminde kötü koku yaratan bakterileri yok eder. Buğday çimi bir sağlık ve gençlik iksiridir. Bir bardak buğday çiminde, 5000 mg klorofil ve 92 mineral dışında hiç küçümsenmeyecek oranda vitaminler bulunur. Bunların başlıcaları 2000 mg ile C vitamini, 360 mg. E vitamini, F, K ve B grubu vitaminleridir. Buğday çimeni suyu; havuç suyu, sebze suları ve diğer meyve suları ile karşılaştırıldığında, onlardan daha güçlü detox etkisi olan bir maddedir.
* Buğday çimi ve cildimiz: Buğday çimi suyu; başta sedef ve egzema olmak üzere, yara, yanık, kaşıntılar, güneş yanıkları, böcek sokmaları ve her türlü cilt tahrişine iyi gelir. Az miktarda kullanıldığında diş çürümelerini ve diş eti hastalıklarını önler. Gargara yapılırsa boğaz enfeksiyonlarını iyileştirir. Saçlı deriye sürerseniz, saçlarınızın kalitesini yükseltir.,

PİŞİRMEDEN TÜKETİN

Başucunuza buğday çimi ektiğiniz bir saksı koyarsanız, gece boyunca havası temizlenmiş, bol oksijenli bir odada güzel güzel uyursunuz.
* Önerilen doz: Buğday çimi tazeyken yararlıdır. Pişirecek olursanız tüm değerini kaybeder. Sağlığınızı korumak için günde 2–8 yemek kaşığı kadar içmeniz yeterlidir. Tedavi amacıyla kullanılacaksa günlük doz 8-16 yemek kaşığına kadar çıkarılabilir. Tabii hepsi birden içilmez. Bu dozlar gün içinde bölünerek alınmalıdır.
En iyisi taze sıkılmışı
Buğday çimi suyu, yurtdışında tablet ve toz olarak satılsa da en iyisi taze sıkılmış olarak kullanmaktır. En pratik çözüm, evinizde yetiştirmektir. Bu amaçla;
* İstediğiniz büyüklükte bir saksıyı organik toprakla doldurun. Buğdayları ekmeden önce 1 gece suda bekletin. Güzelce sulanmış toprağa buğdayları ekin. Üzerini ince bir toprak tabakası ile örtün. Toprağın üzerine 4–8 parça iyice ıslatılmış gazete kâğıdı yerleştirin. Bunun üzerine de gazete kâğıdının kurumaması için ince bir naylon örtü koyun. Ama kenarlarını saksının içine sıkıştırmayın. Çünkü tohumların hava alması gerekir. Dört gün sonra örtüyü açarak yeşilliği sulayın.
* Saksınız gölge bir yerde olmalı, direkt güneş ışığı ile temas etmemelidir. Günde 1 kere sulamanız yeterlidir. Buğday çimleri yerini severse, 7. günde iyice büyümüş olurlar. Yeşillik 12–15 cm kadar uzadığında, ihtiyacınız kadarını, olabildiği kadar dibinden kesin. Vitamin ve minerallerin çoğu bitkinin dibine yakın yerdedir. Sonra isterseniz salatanın üzerine doğrayın ya da en iyisi suyunu çıkarıp taze iken için. İsterseniz diğer meyve suları ile karıştırabilirsiniz.
Protein
Buğday çimeni gerekli amino asitlerin hepsini bünyesinde barındırdığı için bütünsel bir proteindir. Filizlendirme işlemi sayesinde buğday çimeninde bulunan tüm amino asitler bedenimiz tarafından minimum sindirim işlemi ile emilme ve asimile olma becerisini gösterirler. Bu sayede bedenimize giriş yolu bulan amino asitler kolayca hücrelerimize ulaşır ve onları tamir etme işlemine başlarlar. İlk okunduğunda kulağa çok teknik gelen tüm bu anlatılanların özeti, bütünsel bir protein olan buğday çiminin şifa ve onarım kaynağı olduğudur.
Mineraller
Buğday çimi tohumu olumsuz anlamda etkileyen glüten ve diğer elementleri içermez. Organik topraklarda yetişen buğday çimi işte bu sebepten dolayı bünyesinde mükemmel sağlık için gerekli olan tüm mineralleri barındırır.
Vitaminler
Buğday çimi suyu A, D, E, k vitamini ve B vitaminleri açısından zengindir. Aynı zamanda folik asit ve C vitamini deposu olan buğday çimi filizlendirildiği zaman kolayca kan akışına ve hücrelere dahil olur ve hiçbir bozulmaya uğramadan sindirilebilir.
Klorofil
Buğday çimi % 70 oranında klorofil içerir. Bu, herhangi bir bitkide rastlayabileceğiniz en yüksek orandır. Bitkilerin kanı olarak kabul edilen klorofil insan kanında bulunan hemoglobin ile aynı moleküler özellikleri sergiler. Klorofil sayesinde kanımızda bulunan hemoglobin miktarı artar ve oksijenin transferi kolaylaşır, daha alkalize ve daha sağlıklı oluruz. Beyin ve diğer önemli tüm dokularımız kaliteli oksijene ihtiyaç duyarlar ve klorofil oksijen üretimine destek olur.
Detoks
Buğday çiminde bulunan klorofil, kanın toksinlerden arınmasına, toksinlere maruz kalmaktan dolayı oluşan mukoza tabakasının kırılmasına ve toksinlerin nötralize edilmesine yardımcı olur.
Buğday çimi suyunda bulunan klorofil ve enzimler sayesinde bedeninizi ilaç artıklarından ve ağır metallerden arındırabilirsiniz. Kolon temizliğinde de kullanabileceğiniz buğday çimi suyu kolonların temizlenmesine ve iyileşmesine yardımcı olur, içerdiği magnezyum sayesinde kabızlığı giderir.
Bağışıklık Sistemi
Buğday çiminin bünyesinde bulunan yüksek miktarda klorofil, besinsel değerler ve enzimler bağışıklık sisteminizi güçlendirir. Anti bakteriyel özellikleri sayesinde iyi olmayan bakterilerle etkili biçimde savaşan buğday çimi suyu bedenimize ihtiyaç duyduğu oksijenize ortamı sağlar ve kanser hücrelerinin oluşmasını engeller.

BUĞDAY ÇİMİNİN MADDELERLE 40 ÖNEMLİ FAYDASI:

1. Buğday çimi suyu %70 klorofil içerir.
2. İsviçre'deki ünlü Bircher-Benner Clinic’in kurucusu, "müsli"yi icat eden, araştırmacı bilimadamı Dr. Max Bircher, klorofili "Konsantre Güneş Gücü" olarak isimlendirmiş tir.
3. Klorofil hücre ve dokulara nüfuz ederek onları temizler, canlandırır ve yeniden yapılanmalarına destek olur.
4. Klorofil vücuttaki ilaç artıklarını ve kimyasalları temizler.
5. Klorofil vücuttaki toksinleri nötralize eder "zararsız" hale getirir.
6. Klorofil karaciğeri temizler.
7. Buğday çimi, havuç suyu ve diğer meyve ve sebzelerle karşılaştırıldığında MUHTEŞEM bir toksin attırıcıdır. Dr. Earp Thomas yaklaşık 6,8 kg buğday çiminin toksin attırıcı etkisinin yaklaşık 158,8 kg havuç, marul, kereviz vb. sebzeye eşit güçte olduğunu belirtmektedir.
8. Dr. Max Bircher'e göre "Klorofil; kalp ve damar sistemini güçlendirir, bağırsakları, rahmi ve akciğerleri olumlu etkiler... Bu nedenle de, canlandırıcı etkileri dikkate alındığında, başka hiçbir gıda ile karşılaştırılamayacak kadar güçlü bir toniktir."
9. Dr. Ann Wigmore buğday çimini 30 yıl boyunca hastalarının kronik rahatsızlıkları nın tedavisine destek amaçlı besin olarak kullanmıştır.
10. Klorofil kan şekeri problemlerinin tedavisinde etkilidir.
11. Klorofil ışığın oluşturduğu ilk üründür ve herhangi bir elementin içerdiğinden daha fazla ışık enerjisi içerir.
12. Dr. Bircher'e göre, doğa klorofili (buğday çimini) vücudu temizleyen, zehirli maddelerin nötralize edilmesini -zararsız hale getirilmesini sağlayan- ve canlandırarak yeniden yapılanmasına -yenilenmesine- destek olan bir madde olarak kullanmaktadı r.
13. 1940 yılında Dr.Benjamin Cruskin American Journal of Surgery’de klorofili;
* Kötü kokuların giderilmesi
* Bakteri enfeksiyonları nın giderilmesi
* Yaraların iyileşmesi
* Cilt naklinde doku adaptasyonunun hızlandırılması
* Kronik sinüzit tedavisi
* Kronik iç kulak iltihaplanma ve/veya yangı tedavisi
* Varis damarlarının tedavisi
* Bacak ülserlerinin tedavisi
* İltihaplı isilik tedavisi
* Kabuklu cilt kabarıklıklarını n tedavisi
* Rektum (anal) yaraların tedavisi
* Rahim boynu yangılarının tedavisi,
* Vajinal parazit enfeksiyonları nın tedavisi
* Tifo, karahumma ateşini düşürme ve
* İrin akma durumlarının birçoğunun tedavisi için önermiştir.
14. Bilimsel çalışmalar klorofilin, zararlı bakterilerin büyüme ve yayılımını engellediğini ispatlamıştır.
15. Klorofil aynı zamanda antibakteriyel olduğu için gerektiğinde vücudun hem içten hem de dıştan tedavisine/iyileş mesine ve sağlıklı kalmasına destek olur.
16. Klorofil pek çok bitkiden elde edilebilir, ancak buğday çimi en çok tavsiye edilen gıdadır, çünkü insanın ihtiyacı olan 100 den fazla besin içerir. Eğer organik toprakta yetiştirilirse toprakta var olan 102 mineralden 92'sini emerek kendi bünyesine alır.
17. Buğday çimi klorofil içeren tüm yeşil bitkiler gibi yüksek miktarda oksijen içerir. Beyin ve tüm vücut dokularının işlevlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri bol oksijenli bir ortamda mümkündür.
18. Buğday çimi suyu aknelerin iyileşmesini sağlar ve hatta 7-8 ay düzenli tüketim sonrasında yara izlerinin kaybolmasına bile destek olur. Tabii bunun için aynı zamanda sağlıklı beslenme de şarttır.
19. Klorofil tüm bitkilerin hayatı için temel olan maddedir.
20. Tanınmış Beslenme Uzmanı Dr. Bernard Jensen vücudun buğday çimi suyunu sadece birkaç dakika içinde ve oldukça düşük miktarda enerji harcayarak sindirebildiğ ini belirtmektedir.
21. Buğday çimindeki klorofil kan akışını yeniden düzenler. Değişik hayvanlarla yapılan testler klorofilin hiçbir toksik yan etkisi olmadığını ispatlamıştır. Kandaki kırmızı hücrelerin sayısı 4-5 günlük klorofil tüketiminden sonra normal seviyelerine yükselir ki bu ileri düzeyde anemi hastası veya kan sayımı düşük olan hayvanlarda yapılan testlerle de ispatlanmıştır.
22. Doğurganlığı düşük inek ve boğalara sahip olan Amerikalı çiftçiler hayvanların doğurganlığını artırmak amacıyla hayvanları buğday çimi ile beslerler, çünkü klorofilin içerdiği yüksek miktardaki magnezyum seks hormonlarını onaran enzimleri yapılandırır.
23. Buğday çimi "çim suyu faktörü" içerir ki bu madde otobur hayvanların hayatını sürdürebilmesi açısından gereken önemli maddelerden biridir.
24. Buğday çimi suyu vücudu temizleyen bir deterjan gibi hareket eder ve deodorant olarak da kullanılır, en önemlisi arkasında zararlı kalıntı bırakmaz.
25. Ham -işlenmemiş- saf klorofil içeren buğday çimi suyu, hiçbir toksik yan etkisi olmaksızın vücuttaki toksinlerin atımı açısından da çok faydalıdır.
26. Günlük beslenmeye ilave edilen küçük bir miktar çim suyu diş çürümelerini önler.
27. Ağızda 5 dakika tutulan buğday çimi suyu diş ağrılarını hafifletir ve diş etlerindeki zehirli maddelerin atılmasını sağlar.
28. Buğday çimi ile gargara yapmak iltihaplı boğaz ağrılarını hafifletir, iyileşmeyi hızlandırır.
29. Ağız apselerinde -iltihaplı durumlarda- buğday çimi suyuna batırılmış buğday çimi posasını iltihaplı bölgeye koyun veya buğday çimi çiğneyin. Posayı bir süre sonra tükürerek atın.
30. Buğday çimi suyu zengin bir enzim deposudur.
31. Buğday çimi suyu kabızlık tedavisinde ve bağırsakların açık tutulmasında çok etkilidir.
32. Sedef ve egzema gibi cilt hastalıkları için düzenli buğday çimi suyu için.
33. Düzenli buğday çimi suyu içmek saçların beyazlamasını önler.
34. Buğday çimi suyu her tür kan probleminin -rahatsızlığının- tedavisinde faydalıdır.
35. Buğday çimi suyu mükemmel bir cilt temzileyicidir ve cilt tarafından besin olarak emilebilir. Yeşil buğday çimi suyunu ılık suyla dolu küvete dökün ve 15-20 dakika küvette yatın, sonrasında soğuk suyla duş alarak durulanın -sabun kullanmayın-.
36. Buğday çimi suyu hazmı kolaylaştırır.
37. Buğday çimi suyu kolon duvarlarının temizlenmesi ve tedavisi için çok etkilidir.
38. Buğday çimi suyu akciğerlerde asidik gazları solumak nedeniyle oluşan yaraları iyileştirebilir. Klorofille artan hemoglobin üretimi sonucu hücrelere kanla daha fazla oksijen taşınabildiği için vücuttaki karbonmonoksidin vücuda zararlı etkileri minimize edilir.
39. Buğday çimi suyu kılcal damarları güçlendirdiği için yüksek tansiyonu düşürücü etkiye sahiptir.
40. Buğday çimi suyu kurşun gibi ağır metallerin vücuttan atılımını kolaylaştırır.
Özetle;
Düzenli* buğday çimi suyu içen kişi kendini daha güçlü, dayanıklı, sağlıklı, hafif, özetle oldukça farklı bir şekilde iyi hisseder.
* Düzenli içilmesi önerilen buğday çimi suyu miktarı; sağlığı korumak amacıyla içildiğinde günde 30 ml, tedaviye destek amaçlı içildiğinde günde 60 ml'dir.






KANSERİN ÖLÜMÜ--MUTLAKA OKUYUN

Arkadaşlar. Yeniköy Mimarlar Sitesinde komşum ve meslekdaşıma 30 yıl evvel doktorlar 6 ay ömrü kaldığını söylediler. Ailesini bu sonuca alıştırdı; evin tüm ihtiyaçlarını gördü, temin etti; kendini ölüme hazırladı. Buğday çimlenmesinin hastalığa iyi geldiğini bir yerde okumuş. Evin bir odasına toprak döşedi; orada buğday yetiştirdi; buğday çimini mikserde öğüterek her gün ve devamlı içti. 30 yıldır yaşıyor. Artık çime de gereksinimi kalmadı. Sağlıklı günler dileğiyle...
Yılmaz Ergüvenç
Kesinlikle zararı yok, sınırlı yararı olabileceği, destek amaçlı kullanılmalarında sakınca olmadığı kanaati bildirildi. Saygılarımla arz ederim. Dr.Vehbi Alpman.KANSERİN ÖLÜMÜ MUTLAKA OKUYUN!
ASRIMIZIN EN KÖTÜ HASTALIĞI İÇİN HER BİLGİNİN ÖNEMİNE İNANDIĞIMDAN ELİME GELEN BU MAİLİ HERKESE GÖNDERİYORUM.
Buğday çimi ekiniz ve yiyiniz, Buğday şırası yapınız ve içiniz.
Kanseri engelleyen besinlerin başında atalarımızın Orta Asya'da içtikleri Buğday şırası geliyor.
Klasik tedavi yöntemlerini reddeden tüm doktorların ortak iddiası, buğday çimi yenilmesi ve buğday şırası içilmesi Pakistan'daki Hunzakut Prensliği'nde kanserden ölüm yok. Ayrıca Hunzakutlular, acı badem ve kayısı çekirdeğini yiyorlar ve kansere yakalanmıyorlar. Türkiye'de acı badem ve kayısı tüketilen bölgelerde kanser vakalarının azlığı dikkat çekiyor.
Ödemiş'le Salihli arasında, binbir efsaneye konu olmuş Bozdağ'ın eteklerinde cennet gölcük kıyısında kanseri yenen, bu zaferi kazandıktan sonra mücadelesi herkese örnek olsun diyerek bir de kitap yazan Doktor İlhami Güneral ile sohbetimiz sürüyor.
Önemli olan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesidir.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek çok da zor bir şey değildir.
Buğday müthiş bir kanser ilacıdır.
Buğday şırası kanseri önler ve bu önemli bir bitkisel tedavi aracıdır.
Buğday çimi, bol klorofil maddesi dışında 100 kadar vitamin, mineral ve besin maddesi içerir.
Taze olarak kullanılan Buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan 60 kez daha fazla C vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan 8 kat fazla demir bulunmaktadır.
Buğdayın bir başka özelliği ise kandaki toksinleri nötralize eden maddeler içermesidir.
Sıvı oksijenle dopdolu olan buğday çimi doğanın en güçlü anti kanseri olan 'laetril' içermektedir.
Izgara etler ve füme besinlerin kanserojen maddeler taşıdığı kanıtlanmıştır. (Japon Bilim Adamı Nagivara)
Japon Bilim Adamı Nagivara, taze buğday çiminde bu maddeyi etkisiz hale getiren enzimler ve amino asitler bulmuştur.
- Buğday çimini evde üretebilir miyiz?
- Evde de üretilebilir, küçük bir saksıda bile üretilebilir ve olduğu gibi yenebilir, evde üretemeyenlere tavsiyemiz ise buğday şırası üretmeleri....
- Buğday şırasını herkes üretebilir mi?
- Evet herkes üretebilir.
- İsterseniz tarif edeyim.
Bir bardak aşurelik buğday, önce tertemiz yıkanarak bir litrelik cam kavanoza konur.
Üzerine 3 bardak su klorlu olmamak şartıyla ilave edilir.
Kavanozun ağzı bir tülbentle kapatılarak serin bir yerde 24 saat bekletilir.
Bu ilk su kullanılmaz, dökülür.
Kavanoza yeniden 3 bardak su ilave edilir.
24 saat bekletildikten sonra oluşan yarı gazozlu su içilmek üzere bir kaba aktarılır.
Böylece bir bardak aşurelik buğdaydan kış aylarında günde 5 kez, yazın ise günde 3 kez şıra alınır.
Buğday şırasının lezzeti bazılarına itici gelebilir.
O takdirde her şıra bardağına bir C vitamini tableti eklenirse, nefis bir içecek ortaya çıkar.
- Az önce sözünü ettiğimiz 'laetril' buğday çiminden başka nelerde bulunur?
Çünkü anlaşılıyor ki, 'laetril' kanserin tedavisinde en etkin maddelerden biri...
Elmanın çekirdeğini de yiyin!
- Evet, Türkiye'de en kolay laetril'e ulaşabileceğimiz yer acı badem ve kayısı çekirdeğidir.
Ayrıca laetril elma çekirdeğinde de vardır. Elmanın çekirdeği yenilirse çok da iyi olur. Amerika'daki ilaç sanayinin maşaları bu 'laetril' adlı ilacı yasaklatmayı başarmışlardır ama Meksika'da satılan 'laetril' bu ülkeden alınıp kaçak olarak ABD'ye sokulmaktadır.
Laetril, vitamin ve minerallerle verildiğinde çok daha iyi sonuçlar alınmaktadır.
'Kanserin Ölümü' adlı kitabında Manner, laetril ile yüzde 90 başarı kazandığını söylemişti.
- Acı badem ve kayısı çekirdeği de laetril içeriyor öyle mi?
- Evet öyle. Türkiye'de acı badem ve kayısı çekirdeğinin sıkça tüketildiği yerlerde resmi bir istatistik yok ama kanser vakalarının az olduğuna inanılıyor. Resmi istatistik yapılan bir ülke var...
Pakistan'a komşu küçük bir prenslik olan Hunzakut'ta şimdiye kadar hiç kanser olayına rastlanmadı.

Hanzakut'un özelliği temel besinleri kayısı ve kayısı çekirdeği...
- Dünyada bugün kullanılmakta olan kemoterapi ve radyoterapi bağışıklık sistemini bozduğunu iddia ediyorsunuz alternatif tedavilerin bir sıralamasını yapsak en öne hangisini koyarsınız?
- Önceliği bağışıklık sistemini güçlendiren tedavilere veririm, daha sonra biyolojik tedaviler ve bitkisel tedaviler gelir.
Bağışıklık sistemi konusunda Alman doktor Issel'in tüm beden tedavisi bugün bu ülkedeki 60/70 klinikte başarı ile uygulanmaktadır.
Başarılı bir yöntem: Tüm beden tedavisi
- Tüm beden tedavisi nedir?
- Joseph Issel de bizim gibi kanseri lokal bir hastalık olarak değil, tüm vücudu ilgilendiren sistemik bir hastalık olarak ele alıyordu.
Ona göre vücutta sürekli olarak kanser hücreleri ürüyor fakat sağlıklı bir bağışıklık sistemi bu hücreleri hemen tahrip ediyordu.
Issel'in bir diğer tedavi yöntemide, ayda bir olmak üzere, özel olarak muamele görmüş bir kolibasil aşısı olan Pyrifer ile ateş şoku tedavisi idi.
Bu yöntemle hastadan bir miktar kan alınıyor, bunu ozon oksijen birleşim ile karıştırarak yeniden hastanın damarından enjekte ediyordu.
Binlerce kanser hastası bu yöntemle iyileşmişti.
Eski Sovyetler'de, şimdiki Rusya'da bu yöntem halen kullanılıyor.

Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 12.03.17, 11:35
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 26.12.16
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 2,259
Etiketlendiği Mesaj: 64 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Emeğine sağlık, Paylaşım için teşekkürler..

Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 07.06.17, 16:47
 
Üyelik tarihi: 16.11.15
Mesajlar: 1,485
Etiketlendiği Mesaj: 2 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

1. YAHUDİ TUZAĞI, DÖNER SERMAYE, KANSER VE KEMOTERAPİ..

Son 10 senedir kanser neden çığ gibi büyümüştür.
Devletler arasında en çok kanser niçin TÜRKİYE'dedir?

Hayır!
Kanser sandığınız kadar çoğalmamıştır,
yağ bezeleri, herhangi bir yara kanser olarak gösterilmektedir.

2. Neden mi?
YAHUDİ kemoterapi kürlerinden para kazansın diye...

Bana gelen en az 100 DOKTORUN İTİRAFLARINI aktarayım;

Diyorlar ki;
Gerçek kansere yakalanmış bir kişi ortalama 7 sene daha yaşar ama bize gelince en fazla 7 ay yaşar.

3. Çünkü kemoterapi ve ışın tedavi etmez daha da kötüleştirir ve vücudun bağışıklık sistemini çökertir.
Bu söze karşın ben de sordum;
"Eee niçin uyguluyorsunuz o zaman?"

Cevap;
"Prosedür gereği böyledir, biz de orda çalışıyoruz yoksa işten atılırız."

4. DOKTORLARIN ŞU İTİRAFI İSE ÇOK KORKUNÇ;

Sapasağlam bir genci ilaçlı tomografiye al muhakkak bir yerine ilaç tutunur yağ bezelerine tutunur geçici yaralara tutunur biz bunların hepsine kanser deyip hemen kemoterapiye alırız, kanser değilse bile bizim kürlerimizle kanser olurlar.

5. Evet! Kardeşlerim ufak bir yeriniz ağrıdığında hemen doktora başvurmayın.
Başvursanız da katiyen kanser tedavisi olmayın, yabancı ülkelerin çoğunda ışın ve kemoterapi uygulaması yoktur.

Bana 30 sene önce bağırsak kanseri teşhisi konuldu.

6. Beş sene öncede boğazda kitle, rahimde ur, hiç bir tedavi uygulamadım.

30 senedir yaşıyorum nereye gitti kanser, özel hastanalerin çoğu yahudilerin elindedir, ameliyat ve kemoterapi yarışına girmişlerdir, şimdi yeni yeni Devlet Hastaneleri de bozulmaya başlamıştır.

7. Çünkü özel hastaneler parayı götürmektedir.
15 sene öncesine kadar döner sermaye müzik üzerindendi,illuminati'ye üye olanı meşhur yaparlardı, şimdi ise döner sermayenin çoğu hastalar üzerinden sağlanmaktadır.

8. "Bu kapitalist doktorlar var mı bu kapitalist doktorlar, sapa sağlam adamı para için çıtır çıtır keserler." Vesselâm!

.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 01.05.18, 23:44
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 28.04.15
Bulunduğu yer: Nefes Aldığım Yerde
Mesajlar: 14,873
Etiketlendiği Mesaj: 900 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Allah-u Zülcelal razı olsun.

__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan,
Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren..

Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 11.02.19, 11:42
 
Üyelik tarihi: 18.01.19
Bulunduğu yer: trabzon
Mesajlar: 203
Etiketlendiği Mesaj: 10 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

ALLAH razı olsun paylaşım için

Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 16.02.19, 11:17
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 11.10.17
Bulunduğu yer: kayseri
Mesajlar: 624
Etiketlendiği Mesaj: 17 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

gerçekten mükemmel ötesi bir konu allah razı olsun .tesekkur ederim

Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 16.02.19, 12:23
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 07.01.19
Bulunduğu yer: Tr
Mesajlar: 355
Etiketlendiği Mesaj: 22 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Allah razı olsun herkesin uygulaması gereken önemli bir uygulama

Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 24.02.19, 23:10
Üye
 
Üyelik tarihi: 14.02.19
Bulunduğu yer: antalya
Mesajlar: 60
Etiketlendiği Mesaj: 4 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Çok güzel bir paylaşım Allah razı olsun

Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 10.09.20, 19:29
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 02.09.20
Bulunduğu yer: Kendi Halinde
Mesajlar: 102
Etiketlendiği Mesaj: 7 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Zamanında buğdayları suda çimlendirip yiyordum. Faydası var diyorlardı. Ama en doğrusunu Allah bilir.

Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 05.10.20, 11:14
Üye
 
Üyelik tarihi: 04.07.20
Bulunduğu yer: Osmaniye
Mesajlar: 94
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Güzel paylaşım elinize sağlık

Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
kanserin, olumu


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Beyin ölümü şirktir !! (Organ Nakli - Organ Bağışı) Torlak Derin Konular & Beyin Fırtınası 16 16.10.24 11:53
insanlar ölümü düşünmekten neden kaçınır? Skoda Ölüm & Kabir & Kıyamet 4 03.07.24 19:42
Ölümü istemek, temenni etmek, ölmek için dua etmek caiz midir? RvP islam & islami Konular 4 29.01.23 20:16
Ölümü Hatırlamak Swordsfish Ölüm & Kabir & Kıyamet 1 10.07.22 22:08
Beyin Ölümü SiLence Sağlık 1 16.04.17 14:33


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:51.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com
Havasokulu.com appears to be a website focused on "Havas ilmi," which involves various metaphysical and spiritual practices such as vefk (amulets), tılsım (talismans), bağlama (binding spells), celb (attraction spells), nazar (evil eye protection), rukye (healing through prayer), and other related topics like hadim, hüddam, and tasavvuf (Sufism). The site offers content related to personal development, metaphysical studies, and secretive or esoteric knowledge.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147