Nazarın Temeli Telekineziye Dayanır - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Evrensel Enerjiler & Parapsikoloji > Parapsikoloji & Spiritüalizm

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 02.02.17, 02:18
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,466
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Nazarın Temeli Telekineziye Dayanır

Anadolu’da binlerce yıldır halk geleneklerinde yaşatılar inançlardan biri de nazar inancıdır… Çok çeşitli kültürleri bünyesinde barındıran Anadolu, sadece coğrafi olarak doğu ile batıyı birbirine bağlamakla kalmaz, aynı zamanda doğu ile batı kültürleri arasında da tarihin her döneminde bir köprü olma fonksiyonunu sürdürmüştür.



Nazar inancına sadece Anadolu’da değil, hemen hemen dünyanın her yerinde rastlanmaktadır.



Çok eski devirlerden beri; bu zararlı kuvvete karşı çeşitli şekillerde insanlar kendilerini korumaya çalışmışlardır. Naza¬rın zararlı etkilerinden korunmanın ilk çaresi, “göze gözle”karşı koymak düşüncesi olmuştur. Nitekim en eski toplumlardan, günümüze kadar, rengi ve şekli gözü andıran bazı objelerin nazarlık olarak kullanıldığını görüyoruz.



Eski Horus’un Gözü” diye bilinen bazı ezoterik semboller aynı zamanda nazarlık olarak da kullanılmıştır. Bu şekilde sembollerin negatif tesirleri uzaklaştırdığına inanılırdı. Objelerin pozitif veya negatif bir enerjiyle yüklü bulunabileceği görüşü de, “nazarlıkların” ortaya çıkışını hazırlayan bir ikinci faktördür.



Nazarlık olarak kullanılan objenin içerdiği düşünülen kuv¬vet, sadece onun biçimsel formundaki özelliğinden kaynaklan¬mamaktadır. Aynı zamanda nazarlığın yapıldığı madde de he¬saba katılmaktaydı. Hatta birinci derecede nazarlığın yapıldığı madde üzerinde durulurdu. Zira bu maddenin özünde gizli kuvvet taşıyan bir nitelik olması gerekmekteydi. Eski devirlerde böyle maddelerin yeryüzünde mevcut olduğunu, ezoterik kaynaklardan biliyoruz. Bu tür maddelerin; kozmik bir takım enerjileri çekip bünyesinde toplayabilirle özellikleri vardı. O devirlerdeki nazarlıkların hem şekillerinin; hem de yapıldığı maddenin önemi büyüktü. Bu iki faktörün bir arada bulunmasına dikkat edilirdi.



Babil’de bu nazarlıklara oldukça sık rastlan¬mıştır. Anadolu’ya intikal eden nazarlıklardan el ve göz şeklindeki olanlar, çok yaygın olarak kullanılmıştır. Tabi zaman içinde bu nazarlıklar da bir takım değişimlere uğramışlardır. Örneğin nazarlığın yapıldığı o ilk zamanlardaki madde belli bir süre sonra kaybolup gitmiştir.



Günümüzde, mağazalarda satılan el yada göz şeklindeki; altından, gümüşten, pirinçten, ağaçtan, fildişinden ve mavi camdan yapılmış nazarlıklar eski özelliklerinden epeyce şeyler kaybetmiş olsalarda, yine de varlıklarını sürdürmektedirler.



Hatta, çoğu yerde süs eşyası haline dönüşmüşlerdir. Zaten bir çok araştırıcılar; süs eşyası olarak takıları öteberinin başlangıcını, sözünü ettiğimiz nazarlıklara bağlamakladırlar.



Modern insanın nazarlığı diyebileceğimiz uğurluklar; çeşitli yerlerde hala taşınmaktadır: Bugün en son model arabaların ön ve arka pencerelerine asılan, bürolarda, evlerde, çalışma odalarında, lüks apartmanların kapılarına iliştirilen, radyodan-televizyona, çamaşır makinasından, buzdolabına kadar her çeşit eşyanın şurasına burasına takılan yüzlerce çeşit nazarlık ve uğurluk da gösteriyor ki; çağımız insanı kendisini, bilinçli ya da bilinçsiz olarak çevresini saran negatif güçlere karşı hala sa¬vaşmak zorunda hissetmektedir. Her ne kadar kendisinin bu tür inançlarının olmadığını söylese de…



İnsanın sürekli olarak çevresine pozitif veya negatif enerjiler yayınlamakta olduğundan söz etmiştik. Yani insan çevreye hem etki ediyordu, hem de çevreden etki alıyordu… İşte tam burada çok önemli bir mekanizma karşımıza çıkar: Bizden çı¬kan enerjiler çevreye gidip orada kalmazlar. Tesirin çıktığı kaynağa geri dönme özelliği olduğu için, bizden çıkan tekrardan bize geri gelir. Böylelikle yaşamımız içinde negatif enerji yükü fazla enerjiler yaymışsak negatif enerji yükü daha fazla olan enerjilerde karşılaşmamız kaçınılmaz bir sonuç olarak karşımıza çıkacaktır.

Zira öyle bir kozmik yasa işlemektedir ki neşrolmuş olan her şey neşrolduğu kaynağa geri dönmektedir… Yani enerjiler ilk çıkmış olduğu kaynağa geri dönerler.



Bazı kimselerin bakışlarında bulunduğu kabul edilen ve insanlara, özellikle de çocuklara, evcil hayvanlara, çeşitli eşya¬lara zarar verdiğine inanılan kuvvete, nazar ismi verilmiştir. Bu kuvvetin zararlı etkisinin kıskançlık ve ve benzeri olumsuz duygulardan kaynaklanabileceği gibi, hayranlık duygularından da gelebileceğine dair yaygın bir inanç Anadolu’da binlerce yıldır halkın inançlarında yer almıştır.



Nazar temelde, az önce açıklamaya çalıştığınız; tesirin nakledilme prensibiyle bağlantılı bir olgudur… Düşünce dedi¬ğimiz şey, basit olarak bir takım fikirlerin peş peşe zihnimiz¬den geçmesi anlamına gelmez. Her düşüncemiz yoğun olarak bir enerji yayımına sebebiyet verir. Ne yaparsak yapalım, biz¬den çevremize yayılmakta olan bu enerji yayımı sürekli olarak devam eder.



Hayatımız boyunca, sürekli olarak etrafımıza, çevremize kerndi düşüncelerimizin sonucu ortaya çıkan bir takım enerji¬ler yollarız. Bizden yayılmakta olan bu enerjiler, bu tesirler çevremize sürekli olarak etkilerde bulunur. Buna karşılık biz de çevremizden sürekli etkiler alırız. Yani hem çevremize etki ederiz, hem de çevremizden etki alırız.

Bu karşılıklı enerji alışverişlerinin aslında hayatımızda çok önemli bir yeri vardır.



Örneğin: Hiç tanımadığımız bir kimse kapıdan içeri girdiğinde ona karşı duymuş olduğumuz sempati veya antipatinin ortaya çıkmasına bu enerji alış-verişleri sebebiyet vermektedir. Sempatinin ardından gelecek olan sevgi’nin oluşabilmesi, yeşerebilmesi yine bu enerjiler vasıtasıyla olmaktadır. Aslında; “Seviyorum” demek, farklı iki enerjinin birbirleriyle göstermiş olduğu uyum demektir.



Eğer bu enerjiler, birbirleriyle rezonansa giremiyorlar ve ortak titreşim alanları oluşturamıyorlarsa, o farklı iki insanın da birbirleriyle anlaşabilmesi mümkün değildir. Fiziken istedikleri kadar birbirlerini beğensinler, kısa bir süre sonra bu enerjiler birbirlerini itmeye başlayacaktır.

İşte sözünü etmeye çalıştığımız bu enerji alış verişyeriyle, nazarın gerçekte ne olduğunun açıklanması arasında büyük bir paralellik vardır.

Nazar dediğimiz şey: Negatif bir enerjiyle negetif bir tesirle muhatap olmak, karşılaşmak demektir. Nazar inancının orta¬ya çıkışının temelinde bu vardır. Yani negatif birenerji ile karşılaşmak.. Halk inançlarında kökeni unutulmuş olsa da Nazar inancının ilk ortaya çıkması, bu enerji alış-verişlerine dayanır.



Eski Ezoterik Öğretilerde ısrarla: “Düşüncelerinizden de sorumlusunuz… ” denmesinin sebeplerinden bir tanesi de işte budur.

__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 21.03.17, 15:01
Vefalı Üye
 
Üyelik tarihi: 19.08.14
Bulunduğu yer: United States
Mesajlar: 2,778
Etiketlendiği Mesaj: 64 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Allah razı olsun bu güzel paylaşım için.

Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 29.01.22, 00:10
 
Üyelik tarihi: 20.10.21
Bulunduğu yer: zonguldak
Mesajlar: 245
Etiketlendiği Mesaj: 0 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Evet nazar boncugu gibi objeler nazardan korunmak icin evlerde bulunduruyorlar.Tam aksine nazar boncugu nazardan seytanlardan korumazlar cinleri ceker cunku nazae boncugu babilden beri seytanin simgesidir o nazar boncugundaki goz seytanin gozudur Allah korusun insan farkinda olmadan seytandan yardim istemis oluyor bu durum insani neuzubillah şirke kadar getirir dinden çıkarttırır

.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 25.03.22, 18:23
La Tahzen12 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Vefalı Üye
 
Üyelik tarihi: 17.01.21
Bulunduğu yer: Yaradanın Rahmetinde
Mesajlar: 3,106
Etiketlendiği Mesaj: 109 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Herzaman bende bunu düsünüyordum nazar ve teleknezinin ilişkisini guzel bi paylaşim emeginize sağlik

__________________
Resulullah sav buyurduki 'herkim kendisine fayda veya zarar giderdigine inanarak muska takarsa Allah onun hayatta hiçbir işini tamamlamasın başka bi rivayette ise 'kim muska veya temime takarsa Allah'a şirk koşmuştur . (Ahmed. 17372 ,Ahmed 16781.Elbani 492.)
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
dayanir, nazarin, telekineziye, temeli


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Dualarımızın Temeli Telekineziye Dayanır Tuana Psişik Yetenekler 2 01.06.18 10:22


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:15.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com
Havasokulu.com appears to be a website focused on "Havas ilmi," which involves various metaphysical and spiritual practices such as vefk (amulets), tılsım (talismans), bağlama (binding spells), celb (attraction spells), nazar (evil eye protection), rukye (healing through prayer), and other related topics like hadim, hüddam, and tasavvuf (Sufism). The site offers content related to personal development, metaphysical studies, and secretive or esoteric knowledge.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147