Diğer iki dersimizden sonra yeni bir ders konusu ile sizlere yardımcı olmaya devam ediyoruz. Derslerimizi takip eden arkadaşlara nacizane önerilerimiz ders konularında anlatılanları sırasıyla uygulamak olucaktır. Yoksa istediğiniz başarıya ulaşmakta sıkıntılar çekebilirsiniz. Zira ikinci ders konumuz olan doğru olanı seçmek ile bu konuya kısaca değinmiştik. Parça parça değil adım adım ilerlemeyi ve bunun faydalarına, örneklerine yer vermiştik. Üçüncü ders konumuzun teması ise kendimizi hazır hissetmek ve ilk adım üzerine olucak. Bir çoğumuz bazı konularda kendimizi hazır hissetmemekteyiz. Kendini hazır hissetmeme duygusu insanda olumsuz sonuçlara yol açıyor genellikle. Bu duygunun sebebide bilgisizlikten kaynaklanmakta şöyleki bir kişi yapmak istediği bir işi hazır hissetmemesi nedeniyle erteleyebiliyor. Peki kendisini neden hazır hissedemiyor dersiniz ? Bunun cevabı sanırım yeterli birikimi'nin, bilgisi'nin yada cesareti'nin olmaması diğebilirmiyiz ?

Evet sanırım diğebiliriz. Gerçi cesaret duygusu başka bir konu ama şimdilik örneklerimize onuda eklemekte bir sakınca olmaz sanırım. Parapsikolojik olgular ile ilgilenmeye başlayan çoğu kişinin ilk yaptığı şeylerden birisi hemen bu olguları test etmesidir. Ve çoğunlukla hüsrana uğrar. Bunun nedeni ise test ettiği şeyi yeteri kadar tanıyamamasından kaynaklanmaktadır. Şöyleki siz bir cismi düşünce gücünüz ile hareket ettirmeye çalışıyorsunuz. Ama bunu nasıl yapacağınızı bilmiyorsunuz. Doğal olarak bu girişimiz sonuçsuz kalıyor. Ama bu testi yapmadan önce biraz araştırma yaparsanız ilk düşünceleriniz ile araştırma yaptıktan sonraki düşünceleriniz arasında dağlar kadar fark olduğunu göreceksiniz. İşte kendini hazır hissetmek olayıda burada devreye giriyor denebilir. Kişi bir nevi olaya kendini adabte edemiyor.

Yani konstreyi tam olarak sağlıyamıyor. Bunun sonucundada başarız oluyor. Artı olarak kendini hazır hissetmeme olayı sadece bilgi bakımından ele almak tabikide saçma olacaktır. Bunların içine sağlık sorunları, psikolojik etkenleride katmak gerekecektir. Beli yada vucudundaki herhangi bir yeri ağrıyan bir kişi astral seyehate çıkma denemesi yaptığında başarı yüzdesi genellikle %15'lerin altında kalıyor. Çünki kişi kendini tamamen olaya veremiyor. Aynı şekilde ailesi ile kavgalı veya sevgilisi ile arası bozuk olan bir bireyde psişik olgular üzerinde yaptığı çalışmalarda genellikle verimli sonuç alamıyor. Çünki psikolojik sorunları onu rahat bırakmıyor ve hem günlük yaşantısında hemde parapsikoloji yaşantısında aksaklıklara sebeb oluyor. Düşünsenize sevgiliniz size bir mesaj gönderiyor ve sizi artık sevmediğini başka birisiyle birlikte olduğunu belirtiyor. Ve siz ertesi gün bir sınava gireceksiniz. Bu sınavtan yüksek başarı sağlama oranınız ne kadar az ise psişik çalışmalarınızdada aynı oranda azdır ki bu etkenler günlük hayatımı allah bullah edebiliyor psişik hayatımızı nasıl etmesin = )

Sanırım kendini hazır hissetme durumunu anlatabildim. Evvela önce araştırma, bilgi birikimi sonra sağlık ve dinç bir vucud daha sonra psikolojik etkenler ve en son olarakta gerekli cesareti bir araya olumlu bir şekilde getirdiğinizde uygulamarınızın başarılar ile sonuçlanmaması için hiç bir neden kalmıyor.



Meditasyon



Hayatımızda büyük bir yere sahip olmasına karşın bir çoğumuzun farkına varamadığımız yada varmakta zorlandığımız altın anahtar.



Meditasyon bir şeyin üstüne derin ve kapsamlı bir şekilde düşmek, düşünmek anlamına gelmekte. Bu sayede kişi zihninde var olan milyonlarca düşünce selinden kurtulup gerçek soruya cevap bulma tekniğine verilen ad. Başka bir yorumlada meditasyon insanın asıl ruhsal benliği ile irtibata geçme olayına denir. Ancak bu başarı herzaman işe yaramaz. Nedeni ise sürekliliktir. Çünki meditasyon sürekli ve tekrarı sonsuz olan bir uygulama işlemidir. Bunu en basit örneği dinine bağlı bir müslüman'ın aksatmadan ibadetini yapması olarakda gösterebiliriz. Meditasyon'un faydalarını saymakla bitiremeyeceğimiz gibi bize en faydalı olacağı alan psişik olgular üzerinde konsatrasyonumuzun hat safada olacağı gerçeğidir. Tabi bunun için sürekli olarak uygulamamız lazımdır.

Soran: Bütün üstatlar meditasyon yapmayı öğütlerler. meditasyonun amacı nedir?

Maharaj: Biz duyuların ve eylemlerin dış dünyasını biliyoruz, fakat duyguların ve düşüncelerin iç dünyası hakkında bildiklerimiz çok az. Meditasyonun başta
gelen amacı içsel yaşamımızın farkına varıp, onunla yakınlık kurmamızdır.
Nihai amaç, hayatın ve bilincin kaynağına ulaşmaktır. Sırası gelmişken, meditasyon uygulaması karakterinizi derin biçimde etkiler. Bizler
bilmediklerimizin esiriyiz; bildiklerimizin ise efendisi. İçimizde her ne kusur ya
da zayıflık keşfedersek ve onun nedenlerini ve işleyiş biçimini anlarsak, sadece bu bilme onu yenmemiz demektir; bilinçaltında olan, bilinç düzeyine çıkarıldığı
zaman eriyip gider. Bilinçaltının çözülüşü enerjiyi serbest bırakır; zihin kendini yeterli hisseder ve sakinleşir.