|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
Ruhsal Şifacılık Liyakat İşidir
Ruhsal şifayı harekete geçiren itici güç sevgi ve şefkattir. Elbette ki gerçek bir ruhsal şifacının doğuştan böyle bir liyakate sahip olması gerekir. Belki de onlar üç beş hayat boyunca şifacı olmak için hazırlık yapmışlardır. Böyle bir liyakatle doğsalar bile bu hayatlarında gösterecekleri çaba ile şifacılık gücünü ortaya çıkarıp geliştirmeleri gerekebilir.
Örneğin Barbara Brennan, çocukken sahip olduğu durugörü yeteneğini gençlik yıllarında önemsememiş, yıllar sonra bu yeteneğini tekrar aktive edip geliştirmek ve bir şifacı olabilmek için 15 yıldan fazla çalışmıştır. Hiroshi Motoyama psişik yeteneklerinin 4 yaşında farkına varmış, yıllarca süren disiplinli çalışmaları ve yoga eğitimi sonunda her bir şakrasını tek tek uyandırmıştır. İşin özü çabaya dayanır. Potansiyel varsa bile o; sevgi, istek ve çabayla güçlenir. Bu süreç aynı zamanda şifacının kendi bilincinin derinlikleriyle yüzleşme, geçmişten getirdiği olumsuz inanç ve negatif duygularını fark etme ve bunların oluşturduğu enerjetik blokajları çözme sürecidir. Yani kendini iyileştirme ve yükseltme sürecidir. Istırap çekenler karşısında içtenlikle duygulanan herkes şifa potansiyeline sahiptir. Bu duygulanmanın nedeni acı çeken varlık kardeşlerine yardım etme isteğidir. Yalnızca dua etmek bile bir hastanın iyileşmesini hızlandırabilir. Nitekim hem Harry Edwards, hem Edgar Cayce hem de Hiroshi Motoyama gibi ruhsal şifacılar pek çok vakayı sadece dua ederek iyileştirmişlerdir. Vaka 1 “Tapınağımızın mensuplarından birinin o zamanlar üç yaşında olan torunu, yapılan bir iğneden sonra alerjik reaksiyon göstermiş. Durumu çok ciddiydi ve doktor umutsuz olduğunu söyledi. Büyük annesi akşam saat 10 civarında beni telefonla aradı ve dua ederek onu kurtarmamı rica etti. Annemle birlikte hemen içtenlikle dua etmeye başladım. Kısa bir süre sonra torunun görüntüsü ikimizin önünde belirdi. İçten dualarımıza devam ettik, ona enerji verdik ve vücuduna geri dönmesini telkin ettik. Yaklaşık bir saat sonra görüntüsü birden yok oldu. Biz onun vücuduna geri döndüğünü ve iyileşeceğini hissettik. İyileşeceğini söylemek için büyük annesine telefon ettim. Tam o sırada hastanede, çocuğun kalbi yavaş ama düzenli olarak atmaya başlamış ve nefes alıp vermesi normale dönmüş. Bundan sonra sağlık durumu giderek düzeldi ve iki veya üç gün sonra tamamen iyileşti. “ Hiroshi Motoyama, Ruh ve Madde Yayınları, Şakra Teorileri sayfa 277. Rehber Varlıklar Kendilerini Takdim Edebilir Bazı psişik şifacılar da aynı zamanda medyonomik yeteneklere sahiptir demiştik. Şifa seansları sırasında zaman zaman bedensiz varlıklar devreye girer. Bu varlıklar şifacının ruhsal rehberidir. Örneğin Barbara Brennan’ın iyi bir şifacı olmasında rehberlik eden ve aynı zamanda şifa uygulamalarında ona yardım eden bedensiz varlık kendini Heyoan (çağlar boyunca hakikati fısıldayan rüzgar) olarak tanıtmış. Tony Agpaoa ise, çok küçük yaşlarda algılamaya başladığı ruhsal gücü, kendi bedenini yönlendirebilen etkiyi önceleri “Comforter” teselli edici, sonraları ise “Rehber” olarak adlandırmış. Ruhsal şifada da bazen tek bir seans yeter. Bazen birden fazla seans ve dua etmek gerekebilir. Varlıkların ihtiyacına göre şifa seansı sayısı ve iyileşme süreci değişir. Düşünce ve Şuur İçin Zaman ve Mekan Sınırı Yoktur Özetle şifacı kendi enerji bedenleriyle hastanın enerji bedenlerini şarj eder. Bu sırada kendi alanından enerji aktarabilir. Prana denilen hayat enerjisini nakledebilir. Ruhsal rehberlerin aktardığı ruhi enerjiyi aktarabilir. Yakınındaki veya uzağındaki hastaya şifa verebilir. Saf bir niyetle şifa yapmaya başlayan her insana görünmeyen alemdeki rehber varlıklar yardım amacıyla gelebilir. Şifa yapmaya başlamadan önce rehber varlıklardan yardım ve korunma talep edildiğinde şifaya niyetlenen kişiden yayılan düşünce dalgaları rehber varlıklar tarafından algılanır. Düşünce ve şuur için zaman ve mekan sınırlaması yoktur. Her düşünce tüm evrene dağılan bir titreşimdir ve o titreşimle rezonansa girebilecek varlık grupları vardır. Kuantum fizikçilerine göre de şuur için zaman ve mekan sınırlaması yoktur. Düşünce ve istek yoğunlaşması ile bir insan zaman ve mekan ötesine geçip çeşitli enerjileri aktarabilir. Bu aktarımın olabilmesi için daha önce de söylediğimiz gibi ruhsal şifacının en azından bir veya birkaç şakrasının daha aktif veya uyanmış olması gerekir. Bildiğiniz gibi şakralar zaman ve mekan ötesi enerjilerin giriş kapıları olarak iş görür. Hiroshi Motoyama, Şakra Teorileri adlı kitabının 277. sayfasında bu duruma çok güzel bir örnek vaka anlatır. “Kalp şakramın uyanmasından sonra hem psişik enerji yayma, hem de psişik şifa yeteneklerimin farkına varıp bunları kontrol etmeyi öğrendim. Solar pleksus şakramın uyanmasından sonraki durumun tersine, kalp şakramın uyanmasından sonra kendi ruhsal enerjim ve astral bedenim, başka birinin bedenine girmeye ve onun bedeninde iyileştirici etkiler sağlamaya muktedir hale geldi. Ayrıca varlığımı, tedavi etmek istediğim insanları da içine dahil edecek şekilde genişletebiliyordum. Diğer insanlar da benim genişlemiş olan varlığıma girebiliyor ve benim içinde yaşayabiliyorlardı. Kalp şakrasının uyanmış olduğunu düşündüğüm annem de sık sık psişik şifa yöntemini uygulardı. Örneğin bir keresinde, doğuştan kör bir kıza bağırarak enerji göndermişti. Kızın gözlerinden birdenbire kan ve irin geldi, derken gözleri açıldığında ışığı algılayabilir hale geldi; yaklaşık bir hafta sonra da nesneleri görmeye başladı. Başka bir sefer de annem, on yıldan uzun bir süredir yatalak olan felçli, yaşlı bir çiftçi için dua etti. Duadan sonra ona ayağı kalkmasını emretti ve hasta hemen ayağa kalktı.” Vaka 2 1938’in Mart ayında bir anne ve Cayce’nin şaklaban olduğunu iddia eden hasta kızı okuma için gelir. Edgar Cayce ipnotik transa geçer. Transta kızın akciğerlerinde sorun olduğunu söyler ve şöyle devam eder. Hastalığa yabancı bir nesnenin, tozun veya benzer bir şeylerin içeri çekilmesi neden olmuştur. Daha sonra da omurgada bir örselenme ile oluşan basınç akciğerlerdeki sorunu körüklemiştir. Ana, kızın ağzı açık kalır. Çünkü kız 15 yıl önce ağaçtan düşmüştür ve sırtından tam da Cayce’nin belirttiği bölgeden yaralanmıştır. Diğer neden ise kızın çocukluğunu geçirdiği banliyöde benzin buharı solumuş olmasıdır. Kızın iyileşmesi için önerilen şudur: Beş litre civarında içi kireçleştirilmiş bir meşe fıçısı hazırlayın. Yarısını elma likörü ile doldurun. Ağzını iyice tıkayın ve onu buharlaşmanın yapılacağı yere koyun. Günde 3–4 kez elma likörü buharını teneffüs edin. Çiğ süt, et, yumurta yemeyin (kıza litrelerce çiğ süt içirilmiş). Fıçıyı bulup hazırlamak ve buğulara başlamak 3 haftayı aşar. 3 ay sonra genç kız yeni bir okuma için gelir. Göğüsteki ve yüzündeki şişlik kaybolmuş, yanakları renklenmiştir. Genç kız tamamen iyileşir, evlenir ve bir daha da enfeksiyon tekrarlamaz. Edgar Cayce’nin okumalarından örnekler “Beden, zihin ve ruh birdir; beden gerçekte içimizde yaşayan Tanrı’nın tapınağıdır. Her bir varlıkta, bu Evrensel Güç’ün parçası olan bir bölüm mevcuttur. Her şey, herkes birlikte çalışmalı ve düzeni sağlamalıdır.” “Kendimizle sürekli olarak karşı karşıya” olduğumuz ve ektiklerimizi biçtiğimizden dolayı; davranışlarımız, zihinsel ve ruhsal karışıklıklarımız fiziksel rahatsızlıklarımızı oluşturur. Bu okumalardan da anlaşılacağı gibi yalnızca beden olmadığımız, fizik, zihin ve ruhsal olarak bir bütünlüğümüzün olduğu ortaya konmaktadır. Tavır, davranış ve tutumlarımızın bu bütünlüğü bozmasıyla hastalıkların ortaya çıktığı işaret edilmektedir. Türk metapsişiğinin değerli ismi Ergün Arıkdal şöyle söyler: “Ruhsal şifacı, hastanın astral bedeniyle olan bağlantısını bizzat kendisi her zaman yapamaz. Bağlantıyı ruhsal rehberi yapar. Şifacının buradaki avantajı budur. Kendi rehberi vasıtasıyla doğrudan doğruya o insanın iç bünyesine, yani onun esiri varlığına direkt bir yardımda bulunabilir. Esiri beden üzerindeki birtakım enerji merkezleri harekete geçirilerek şifa verilir.” Kaynak: Ruhsal şifa (Saygılar) (Alıntıdır) (Sevgimle kalın)
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim.. |
#2
|
||||
|
||||
Allah razı olsun bu güzel paylaşım için.
__________________
Hiç kimse vazgeçilmez değildir. Ve kimse kendini vazgeçilmez sanan biri kadar aptal değildir. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Ruh Fotoğrafçılığı-1 | madlen | Gizemli Olaylar ve Mekanlar | 3 | 30.05.24 18:45 |
Ruhsal Güçler, Kaynağı ve Yaşanan Sorunlar | Och | Parapsikoloji & Spiritüalizm | 1 | 18.08.20 16:26 |
Ruhsal Gelişimde Yalnızlık Etkisi ve Yapılması Gerekenler | Och | Parapsikoloji & Spiritüalizm | 0 | 18.08.20 12:37 |
Ruhsal enerjiler | SiLence | Parapsikoloji & Spiritüalizm | 3 | 07.07.20 18:42 |
Ruh fotoğrafçılığı-2 | madlen | Gizemli Olaylar ve Mekanlar | 3 | 30.05.18 10:43 |