Duru görü nedir? - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Evrensel Enerjiler & Parapsikoloji > Parapsikoloji & Spiritüalizm

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 01.10.16, 16:08
Güvenilir
 
Üyelik tarihi: 07.01.15
Bulunduğu yer: Adana
Mesajlar: 4,671
Etiketlendiği Mesaj: 131 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Duru görü nedir?

Duru görü nedir?

Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 02.02.17, 03:03
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,467
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Duru Görü

Psikometri ile sadece eşyalarla temas etmiş kişiler hakkında değil, o cismin başından geçen her türlü olay hakkında da bilgi edinilebilir.

Ruhsal enerjinin en önemli niteliklerinden biri etki etmek, buna karşı madde enerjisinin en önemli niteliklerinden biri de etki almaktır. Bu temel prensip, çevremizdeki tüm nesnelerin kendilerine canlılardan gelen enerjileri emmesine ve saklamasına neden olur. Bu yüzden sahip olduğumuz tüm eşyalara biz bilmeden kendi enerjilerimizi yükleriz. Ve o eşya ile ne kadar uzun süre beraber olduysak, o da, o kadar çok bizimle ilgili enerjileri bünyesinde saklar.



Bu yöntemle tarihin çok eski dönemlerinde meydana gelen olaylar hakkında eski yapıtlara dokunarak bilgiler veren psikometri medyumları vardır. Tarihin karanlık kalan kısımlarına ışık tutması bakımından bu çalışmalara yurtdışında ayrı bir önem verilmiştir. Yine yurtdışında polislerle çalışan psikometri medyumları suçluların dokundukları eşyalar aracılığıyla onların yakalanmasında önemli bilgiler verebilmektedirler.



Bilgi edinilmek istenen eşyaya psikometri medyumları elle dokunur ya da onu ellerinin arasına alırlar. Ve o eşyanın başından geçenler ya da o eşyayla temas edenler hakkındaki bilgiler, durugörü tekniğindeki gibi çeşitli imajlarla gelir. Temeli tamamen durugörüye dayanan bir yetenektir. Durugörüsü olmayanların yapabileceği bir çalışma değildir. Bu yüzden de durugörü egzersizlerini sizlere aktardıktan sonra bu konuyu ele alıyoruz…

Eğer durugörü egzersizlerinde belirli bir ilerleme sağlayamadıysanız bile aşağıdaki son derece basit psikometri alıştırmasını kendi kendinize uygulayabilirsiniz… Bu aynı zamanda durugörü yeteneğinizin gelişmesi için de yararlı bir çalışmadır.



Basit Bir Deney

Dikkatinizi odadaki bir eşyaya odaklayın. Ve gidip ona dokunun. Eğer küçük bir eşya ise onu ellerinizin arasına alabilirsiniz… Bu deney için derin bir gevşemeye gerek yoktur. Sadece zihninizi boşaltıp, hafif bir gevşeme yeterlidir.



Kısa bir süre sonra o eşya hakkındaki fikirler şuurunuza üşüşüverir: O eşyanın ismi ya da etiketi, gördüğü iş, güzelliği ya da çirkinliği, onunla ilgili daha önceden edinmiş olduğunuz bir çok düşünce zihninize gelmeye başlayacaktır. Bunlar geçmiş tecrübelerden kaynaklanan önceden algılanmış fikirlerdir. Şimdi ise, bunlar o anki tecrübelerinize engel olan şeylerdir. Bu fikirleri fark ettiğiniz anda, bırakın uzaklaşıp gitsinler… Siz eşya hakkındaki meraklı tavrınızı canlı tutun. Kavramların önünü kesmeye çalışmayın. Kendi hızlarıyla gelip geçmelerine izin verin. O eşya hakkındaki fikirler bitip tükendiğinde, eşya hala orada olacaktır.



Şimdi artık onunla ilgili yeni bir görüş fırsatı doğabilir. O eşyayla ilgili olarak, önceden bilmiş olduklarınızın ötesinde, gerçekten neler algılıyorsunuz? Bu tecrübeyi birçok eşya üzerinde yapın. Özellikle size ait olmayan eşyalar üzerinde de bu deneyinizi sürdürün. Uygulama yapa yapa, sonunda eşya ile ilgili önceki kavramların geçip gitmesine izin vererek, yeni bir tecrübeye yer açma konusunda beceri kazanacaksınız.



Eşya hakkında önceden edinmiş olduğunuz tüm fikirler uzaklaştıktan sonra dikkatinizi tekrar eşyaya odaklamaya çalışın. O andan itibaren, o eşya ile ilgili zihninizde belirmeye başlayacak olan yeni düşünceler olup olmadığına dikkat edin. Kendinizi yeni düşüncelerin zihninize gelmesi için asla zorlamayın.



Bu alıştırmanın can alıcı yönü, zihninizi eşya hakkında önceden edinilmiş fikirlerden temizlemek ve zihninizi sükunete kavuşturmaktır. İşte böylece yeni algılar, eşya ya da kişiyi algılamada yeni yollar, varlığınızın başka seviyelerinden size gelebilir. Bu alıştırma aynı zamanda sezgi kanallarınızı açmanızda size büyük bir kolaylık sağlayacaktır. Sezgisel algılama nedir? Bunu telepati bölümümüzde ele alacağız…



Psikometri Egzersizleri

İlk denemelerinizde avuç içinize alabileceğiniz ya da rahatlıkla elinizi üstüne kapatacağınız küçük objelerle çalışabilirsiniz. Her objeyle ilgili iki ana “hatıra” vardır. Birincisi objenin kendi varlığının tabiatında bulunan “kişisel hatırası”, ikincisi ise insanlarla ilişkisi sonucu üzerine sinmiş olan “birikmiş hatırası”dır. Psikometri egzersizlerinin ilk aşamalarında fazla el değiştirmemiş objelerin kullanılması sizin algılamanızda karışıklıkları önleyecektir.

Denemelerinizde tecrübe kazandıkça, el değiştirmiş objeler üzerinde de ayrıntılı algılamalar yapabilirsiniz. O objenin kaç el değiştirdiği, eski sahibiyle ve son sahibiyle ilgili bilgileri çok kolaylıkla ayırdedebileceksiniz. Ama önce basit çalışmalarla başlamak daha iyidir. Durugörü yeteneğiniz eğer ortaya çıkmış durumdaysa, zihninize gelen düşünceler çeşitli imajlara dönüşecek ve her şeyi bir film şeridinde izlermişççesine takip edebileceksiniz.

Ancak bazı kişilerde durugörü kolay kolay su üstüne çıkacak durumda olmayabilir. Belki de o kişinin sezgisel ve telepatik yetenekleri daha etkin durumda olabilir. Herkesde tüm parapsişik yeteneklerin su üstüne çıkması zaten mümkün değildir. Ancak denemeden kimde hangi yeteneğin çıkacağı önceden tespit edilemez. Belki de sizde durugörü değil sezgisel algılama ve telepati yetenekleri daha kolay geliştirilebilecek durumda olabilir. Eğer siz de böyle bir durumdaysanız, psikometri deneylerini yaparken sezgisel olarak içinize doğanları mantık yürütmeden algılayabilir ve benzer başarıyı elde edebilirsiniz.



Şimdi yapacağınız pratik çalışma için bir arkadaşınızdan yardım istemeniz gerekecektir. O arkadaşınızdan, sizin de tanıdığınız ama kim olduklarını bilmediğiniz 5-6 kişiden kredi kartlarını toplayarak size getirmesini rica edin. Arkadaşınıza kredi kartlarına asla dokunmaması gerektiğini hatırlatın. Onları ayrı ayrı kağıt bir mendile sararak size teslim edebilir. Kredi kartlarını alın… Sessiz ve kimsenin bulunmadığı bir odaya giderek onları mendilden çıkartın… Üzerlerindeki isimleri görmemeye özen göstererek onları ters çevirin ve temiz bir bezin üzerine serin…



Zihninizi boşaltın… Oturduğunuz yerde gevşeyin… Çalışmaya konsantre olun… İyice gevşedikten sonra, kartlardan birini avucunuzun içine alın. Alnınıza dokundurun. Göğsünüzün üstüne koyun. Daha sonra avucunuzun içinde ya da masanızın üzerine bırakıp elinizi üstüne koyarak, derin gevşeme haline geçin… Kesinlikle mantık yürütmeyin… Bu kart acaba Ahmet’e mi, Mehmet’e mi ait diye asla düşünmeyin. Sadece içinize doğacaklara konsantre olun. Neler hissettiğinize dikkat edin. Karttan elinize sıcaklık duygusu mu geliyor yoksa soğukluk duygusu mu geliyor? Önce buna dikkat edin.



Bu kartın sahibinin genel karakteristik halleri size duygu olarak yansımaya başlayacaktır. İçinizde nasıl bir duygu hali canlanıyor? Sinirli, heyecanlı ve egoist bir hal mi içinizde hakim oluyor; yoksa sakin sessiz, sükunet içinde huzurlu bir hale mi bürünüyorsunuz?… Bunlara hep dikkat ediniz. Daha sonra bir adım daha atın ve bu kartın bir bayana mı yoksa erkeği mi ait olabileceğini hissetmeye çalışın. En sonunda bu kartın kime ait olduğunu bulacaksınız….



Bunu yaparken de mantık yürütmeyin… İçinize doğacak sezgiye kendinizi teslim edin… Eğer durugörü yeteneğiniz işler durumdaysa kartın sahibini imajinatif olarak gözlerinizin önünde canlanmasını bekleyin. Zihinsel ekranınızda onun görüntüsünü görün ve o kişi ile ilgili özel bazı bilgilerin sezgisel olarak ya da görüntüsel olarak size gelmesini bekleyin.

Bu egzersizi diğer tüm kartlar için tekrarlayın ve elde ettiğiniz tüm izlenimleri not edin. Daha sonra kredi kartlarının üzerindeki isimlerle notlarınızı karşılaşırın. Arkadaşlarınızı tanıdığınız için, not ettiğiniz bilgilerin ne kadar gerçeğe yaklaştığım hemen anlayabilirsiniz.



Ancak çalışmanız sırasında bazı arkadaşlarınızla ilgili çok özel ve sizin normal olarak bilmediğiniz özellikleriyle ilgili algılamalarınız olmuşsa, bunların doğruluğunu bizzat o kişilere sorarak kendinizi test edin. Bu çalışmalarınızın süresi de durugörü çalışmalarında olduğu gibi 30 dakikayı geçmemelidir. Bu süre içinde kartların tamamını bitiremezseniz, ara verip bir sonraki gün devam ediniz.

__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 02.02.17, 03:05
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,467
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Duru Görü Hakkında

İnsanın Evrene ve ruhsal planlara olan ilişkisi hakkında daha net bir fikir elde etmek için, On Sefirot ve Hayat Ağacındaki sembolik görünümlerinin, hem Makrokosmosa (evren), hem de Mikrokozmosa (insan) veya daha açık bir ifadeyle Semaya, Yıldızlara, Gezegenlere ve insana nasıl uyarlandığını anlamak gerekir. Bunun bir yönü de yakın zamanda size dünya küresinde gösterilmiş olup Kehanet şeması ile ilgilidir. Durugörünün esaslarını düşünürken bu fikri daha da genişletmeniz gerekir ve her yıldız, atom, İnsan ve İlkelerinde bir Sefirot düzenini tanımanız gerekir.



Yukarı gökyüzüne bakıp Yıldızları görüyoruz ve genelde onların maddi kürelerini, Malkutlarını gördüğümüz farz edilir, ancak onlar yapısal olarak karmaşıktırlar ve aslında Sefirot’un diğerlerini, vs. veya yansımalarını içeren sadece aura veya atmosferlerini görmekteyiz.



Sonrada kendimize gelince, kendi Sefirotik sembolizmi ve beslediğimiz ve giydirdiğimiz bedenlerimiz sadece en düşük planda Malkutumuzdur ve diğer dokuz Sefiranın etrafımızda auramızda durduğunu unutmamamız gerekir.



Yaşam içinde bize yakın bir şekilde saran bu akaşik zarflar aracılığıyla başkalarını etkiliyoruz ve etkilenmekle yaşamımızı sürdürüyoruz — böylece fiziksel ortama bedensel gözlerimizi ve diğer duyularımızı kapattığımız zaman içsel vizyonla kendi ve yakınlarımızın öz niteliklerini sezeriz. Bu çevresel algılayışımız Durugörü konusunda yeni başlayanlar için bir hata kaynağıdır. Zira uzaklaşarak başka yerleri gördüğünü sanabiliriz, oysa gördüklerimiz kendi aurasımızın kargaşalı imajlarından kaynaklanır.



Kadim el yazmalarımızda Durugörüye verilen eski bir terim ‘Ruh Vizyonunda Görü” (’Skrying in the Spirit Vision’), bir görücü (skryer) olmak sadece kontrolsüz vizyonların pasif alıcısı değil, ama aradığı yanıtı alabilen kişi anlamına gelmekteydi.



İnsan Malkut krallığında normal bir yaşam sürdüğünde algılamada pek yanılma olmaz, ancak kasıtlı olarak maddenin ölü seviyesini terk edip Yesod’a doğru Tau Yolundan geçtiğinde bir ışık kargaşalığı vardır. İnsana dünya üzerinde serili gökkuşağı Qesheth’in kesişen, yansıyan ve renkli ışınlarıyla karşı karşıya gelmektedir ve burada yanılsama ve hataya düşmemek için talim ve kılavuzluğa ihtiyacımız vardır. Ancak daha yükseklere varabilmek için bu seviyeden geçmek gerekir.



Yesod’un ötesinde gerçek ruhsal vizyonlara giden düz ve dar Samekh yoluna girersiniz. Bu da Planlarda Yükselme denilen süreçle mümkün olur.



Konumuz birbirine yakın ilişkisi olan üç başlık altına girer. Bunlar üç seviye içerir ve birbirine geçiş yaparlar.



1. Durugörü. Ruhsal Vizyonda Görü.

2.Astral seyahat. Ruhsal Vizyonda Seyahat Etmek.

3.Planlarda Yükselme.



Önce basit Durugörü ile başlanır ve sonra diğer hallere geçilir.



Pratik okültizmin bu şekli irdelenecek konuyla ilgili bir desen, şekil ve rengi olan bir resim veya sembol aracılıyla başlamakta yarar vardır. Basit ve karmaşık Tatva sembolleri buna uygundur. Bu amaç için arka fonları ‘parıldayan zıt renkler’ olmaması daha uygundur. Her ne kadar etkileri daha güçlü olsa dahi, aynı zamanda öğrenci için daha yorucudurlar. Semboller gözün bir bakışta kavrayabilmesi için uygun boyutta ve detaylarını algılamak için yeteri kadar büyük boyutta olmaları gerekir.



Değişik renk tabloları vardır, ancak amacımız için şimdilik sadece ikisine ihtiyacımız vardır. Bunların ilki Altın Şafak ve Adeptus Minör Kral renk tablolarıdır: Kırmızı Ateş, Sarı Hava, Mavi Su ve kirli renkler Toprak ve Beyaz Ruhtur. İkincisi ise, Tattva şemasıdır, bunlarda aynı zamanda Minutum Mundum Diyagramda uygulanan Sefirotik renkleri içeren Kraliçe tablosuyla hemen hemen aynıdır: Kırmızı Ateş, gri-beyaz Su, Altın Sarısı Toprak, Mavi (yeşilimsi) Havadır ve Mor-Siyah Akaşa veya Ruhtur.

---------- Post added 02.02.17 at 03:36 ----------

Tattvalar



Bir tablette belirli bir renk ile zıt rengi yana yana bulunduğunda, kontrasttan dolayı ortaya çıkan renklerin parlamasından dolayı, Tablet ve Telesmas (şarjlı obje veya tılsım) Parıldayan Zıt Renklerde hazırlandığı denilmektedir. Bu tür tabletlerde elemental güçler kolay tezahür eder ve çoğu öğrenci kısmen sübjektif ve kısmen objektif parıldamalarını algılayabilir. Onları sarmakta olan akaşik plandan ışınları çekip yansıtmaktadırlar.



Bu tabletler yüksek ruhsal edintili bir Üstat tarafından hazırlandığı zaman ondan manyetik nitelikli akaşik bir şarj almaktadırlar. Çizgi ve renk eklendikçe Telesmanın erdemi artmakta ve tamamlanmakta. Ancak yeni başlayanlar bu şekilde şarj etmeyi başaramamaktadır ve tamamlanmış Telesmasına bir konsakrasyon (kutsama) seremonisi gerekmektedir. Bundan sonra obje sadece kendisi tarafından dokunulmalıdır. Ancak bütün Telesmaların seremonyal bir şekilde şarj edilmeleri daha iyidir, çünkü bu şekilde şarj edilen gücü daha iyi muhafaza ederler ve dikkatli bir şekilde kirletici bir etkiden ve diğer Telesmalardan uzak korundukları zaman gücü süresiz muhafaza ederler. Özellikle yeni başlayanlar için, bunun gibi bütün güçlü okült çalışmalar kişisel enerjiyi tüketirler ve ilk başta akaşa kaybından bir yorgunluk hissedersiniz. Aslında akaşa kayıp değildir ama sembole aktarılmıştır ve orada muhafaza edilmiştir, oradan da yavaş yavaş uçarak enerji okyanusuna dönmektedir.



Durugörü için bir sembol kullanmak için bir masa üstüne önünüze koyunuz. Ellerinizi yanına koyunuz veya her iki elle tutunuz. Tüm dikkatinizle üstüne konsantre olunuz, onu idrak edip anlamına ve ilişkilerine ininiz. Aklı tamamen ona verilmişken gözlerinizi kapatınız ve tefekkürü devam ediniz ve kavramın önünüzde durmasına sağlayınız, dizayn, şekil ve rengi çıplak gözle gözükeceği kadar berrak bir şekilde akaşik aurada tutunuz. Çabayı gözdeki optik sinirden zihinsel algılamaya, veya gözle görü yerine düşünsel görüye transfer ediniz. Bir algılama sisteminin diğerine geçiş yapmasını sağlayınız — uyanık halde pozitif irade gücüyle rüya vizyonu realitesini gerçekleştiriniz. Bütün bunlar sadece aklın muntazam ve berrak, iradenin güçlü olduğunda mümkün olacaktır. Eğer sıkıntı, korku, kin, endişe veya beklenti gibi zihinsel huzuru bozucu haller yaşanıyorsa başarmak söz konusu olamaz. Huzur, yalnızlık ve rahatlık hallerini yaratıp huzur bozucu halleri bertaraf etmeniz gerekir.



Ama her şeyden önce hiç bir zaman aklınızda bir kin, öfke veya şer bir ihtiras varsa Majikal Sanatları uygulamayınız. Eğer yaparsanız kötülük katlanarak size dönecektir.



Şartlar uygun olduğunda çalışmaya ilgili en yüksek İlahi İsimleri şuura getirmek ve sesli zikrederek devam edebilirsiniz. Bu İnvokasyon amacınıza uyumlu ahenkli ruhsal güç akımlar yaratmaktadır. Bunun arkasından başmelek ve meleklerin kutsal isimlerini zikrederek onları zihinsel, imgesel ve sesli olarak canlandırınız.

.
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 02.02.17, 03:08
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,467
Etiketlendiği Mesaj: 1587 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Duru Görü Hakkında Bilgi

Durugörü nedir?

6. his adını da verirler. Ya da sezgi.



Durugörü, zaman ile sınırlı değildir. Geçmiş, şimdi ve gelecek görülebilir. Durugörü uzaklıkla da sınırlı değildir. Bir çanta içindekiler ya da Jüpiter gezegeni çevresinde ne olduğu görülebilir. Buradaki tek sorun, görülenlerin ya da algılananların, normal duyu organlarımızla alıştığımız tarzda net ve canlı olmamasıdır. Daha uçucu, daha soluk olabilmesidir.



Aslında her insanda bulunan doğal bir yetenektir. Ama, çoğu kişi bunun farkında değildir. Genellikle kendiliğinden ortaya çıkar ve ancak hazır bir beyin ona anlam verebilir. Gelişmemiş ve içimizde gizli kalmasının nedeni, unsurlarının bugüne kadar doğal durumlarda görülmemiş olmasıdır. Diğer yandan, duyu dışı algının varlığına inanan birinin yeteneği keşfetme şansı daha yüksektir. Buna "koyun" ve "keçi" örneği denir. Koyunlar, yani inananlar iyisonuçlar elde ederler! Ancak, herkesin kendi içinde yer alan bu yeteneği harekete geçirmesi, bazılarımızda çok kolay olurken, bazıalrımızda çok zor olacaktır.



telepati diye adlandırlan fenomenlerin bir karışımıdır. Bu süreçte hassas kişi uzakta bulunan (zamansal uzaklık-gelecek veya mekansal uzaklık-görüş alanı dışında kalan) bir yer veya olay hakkında bilgiler edinir, ayrıntısıyla tarif etmeye çalışır.



cinlerle ilişkisiz bir konudur. Tamamen bu sizin evrene sorduğunuz bir soruya karşılık, beynize ulaşan, kaynağı ve aracısının ne olduğu henüz anlaşılamayan bir yanıttan ibarettir.



Uzaysal çözünürlülüğü 1 mm kadar olabilir. Bazı nadir durumlarda atom altı tanımlamalar da yapılmıştır. Uzaklıktan bağımsızdır daha önce dediğimiz gibi.



Çoğu kişinin, hem de ne yazık ki bu işle iyi ilgilendiğini iddia ettiği gibi olayda elektromanyetik bir dalga işe karışmaz. Çünkü, elektromanyetik dalgaların geçişini engelleyen Faraday kafesinden, okyanusun 500 feet derinliğinde bu bilgi akışının işlediği gösterilmiştir. Bu 1978 yılında gösterilmiştir. başka bir aracı ile bilgi aktarılır ama neyle bilmiyoruz. Ama elektromanyetik bir dalga olmadığını biliyoruz.



Bu konu sadece bir merak ya da falcılık değil, ulusal bir güvenlik sorunudur da. Rusya 1960'llarda, Amerika 1970'lerde bu işe askeri çalışamlarla girmiş ve uzun yıllar gizli olarak çalışmaları sürdürmüşlerdir. Amerika bu işe 20 milyon dolar, Rusya 60 milyon ruble harcamıştır. Bu yöntemle anlaşılan "gizli" denilen şeyleri artık çok kalmadığıdır. 1996 yılınd Amerika, dosyayı kapattık desede, muhtemelen gizli olarak devam eden çalışmalar varıdr.



Hedef olasılıkları hakkındaki önceki bilgi, geri bildirim yokluğu ve zihinsel analiz kullanımı uzaktangörüyü engeller. Resimler ve duygular, rakamlar ve harflere göre daha iyi algılanırlar. Buna karşın;

Amacın ciddiye alınması
Geri bildirim
Kalp-kalbe inanma (ikili çalışmalarda duygusal güven)
Pratik yapmış olmak, egzersizler
Çizimler yapma (anlatmaktan ziyade)
Birden fazla görücünün ortak çalışması performansı arttırır.


Toplumun %80'i duyu dışı algılama yetneğine inanır. Akademisyenlerin ise %62'si böyle bir algılamanın var olabileceğini kabul eder. %20 akadamik topluluk ise daha fazla bilimsel kanıt gerektiğini öne sürer. Her ne kadar katı bilim insanlarınca hala şüpheli karşılanıyorsa da, günüzmüzde artık uzaktan görü bir "inanç/inanma sorunu" değil bir "bilgi sorunudur". Yani konu artık bir çok yönüyle ispatlanmış ve bu ispatlı bilgileri görmek yeterli inanmayı sağlamaktadır. Bu duruma inanmayan ve şiddetle reddeden kişilerde sadece konu hakkında "bilgi eksikliği" vardır. Kanıtlar ve bilgiler görüldüğünde inanmak için bir sebep olmadığı görülmektedir.

__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 02.08.18, 16:34
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 28.04.15
Bulunduğu yer: Nefes Aldığım Yerde
Mesajlar: 14,874
Etiketlendiği Mesaj: 900 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

__________________
Sözün kıymetini '' Lal'' olandan,
Ekmeğini kıymetini ''Aç '' olandan,
Aşkın kıymetini ''Hiç'' olandan öğren..

Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 11.12.23, 22:15
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 28.09.22
Bulunduğu yer: Mersin
Mesajlar: 661
Etiketlendiği Mesaj: 18 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Duru görü nedir?

Örnek vererek anlatırsanız

Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 17.08.24, 13:11
ideal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 26.11.23
Bulunduğu yer: İST
Mesajlar: 534
Etiketlendiği Mesaj: 14 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
Tuheymefyail33 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Örnek vererek anlatırsanız
Örneğin bı kere apaçık yaşadım.
Bir ağacı ben zarar vererek ziyan etmişim.
Yıllar sonra yine bir ağaç kütüğü görüyor ve o hatamı hesablarken telefon geliyor.
Telefonda bana biri der, hadi sen bir hadisi şerifi senden dinleyeyim anlat. Ben bilmem der ve, herkez kendi kütüğünü bulsun öyle konuşsun derim.
Tekrar yıllar sonra o şahıs bana bir hadis kitabı açarak hadisi şerif okuyup verir.
Hadisi şerifte ise aynen der,....
Resul demiş herkez kendi kütüğünü bulsun dua etsin....

Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
bilgi, duru, goru, hakkinda, nedir


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Duru görü - gelecek ve geçmişi gormenin yorumu? madlen Parapsikoloji & Spiritüalizm 4 08.06.18 23:26
Gezici Duru Görü ve Deneyimleri DiLara Psişik Yetenekler 2 01.06.18 09:20
( Basit ve etkili Duru görü Beşer) Tuana Parapsikoloji & Spiritüalizm 0 02.02.17 02:53
Duru görü özel metot Tuana Parapsikoloji & Spiritüalizm 0 02.02.17 02:52
Önemli ve Pratik bilgiler Adalet Pratik Bilgiler 4 26.01.17 21:37


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:42.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147