Pompei, İtalya'da Napoli'ye 30 km uzaklıkta bulunan antik bir şehirdir. Milattan önce 5000 yıllarında kurulduğu tahmin ediliyor. O dönemlerde Roma egemenliği altında olan, gösteriş ve şehvet merkezi olarak anılan yerlerindendi.

Pompei, Vezüv Yanardağı’nın eteğinde, Napoli körfezi yakınlarında, eski bir lav tabakasının üzerine kurulmuştu. Şehrin lavlar altında kalmasından yaklaşık 159 yıl kadar önce Roma İmparatorluğunun egemenliğine geçmişti.

Gece gündüz gelen tüccarlarla dolup taşan zengin Pompei şehrini sekiz kapılı büyük sur duvarları çevreliyordu. Mimari açıdan zamanın en örnek ve gelişmiş şehirlerinden biriydi, öyle ki her ana kapı iki kapı şeklinde inşa ediliyor, birinden tüccarlar ve diğer halk girerken diğerinden atlı arabalar girmekteydi. Şarap ve yağ başlıca ticaret ürünleriydi. Böylesine gelişmiş ileri bir seviyedeydi Pompei şehri ve halkı ta ki o tarihi doğal olaylar başlayana dek..

Romalıların egemenliği altına girdikten sonra şehir eşi benzeri görülmemiş bir eğlence merkezi haline getirilmişti. Günümüzde de bulunan duvar resimleri ve elde edilen yazılı belgelerden de anlaşıldığı gibi zamanının en sapkın yerleşim yeri haline gelmiş, burada yaşayan halk akla mantığa sığmayacak derecede fahiş ve sapkın bir yaşam sürmeye başlamıştı.

M.S 79 yıllının Ağustos ayında o gün gelip çatmış , Vezuv yanardağı meydana gelen depremler nedeni ile harekete geçmişti. Yükselen dumanlar, etrafa yayılan toz bulutu ve lavlar halkın paniğe kapılmasına neden olmuş ve limana doğru kaçmaya başlamışlardı. Gemilere binebilenler bir daha dönmemek üzere kentten uzaklaşmaya başladılar.

Gökten, düştükleri yerde patlama etkisi yaratan yağmur misali kızgın taş parçaları yağıyor, Vezuv'dan çıkan zehirli gazları soluyanlar ise anında boğuluyordu. Ve ardı ardına şehir üzerine kızgın küller yağmaya devam etmekteydi.

O ihtişamlı şehir bir anda çok uzun bir sessizlik dönemine girdi. Pompei’nin üzerine düşen kızgın küller, 3 gün siyah kar gibi yağmaya devam etmiş ve arkasından şehir, tamamı ile sessizliğe gömülmüştü. Kaçmaya fırsat bulamayan, ne olduğunu bile anlayamayan ve hatta bunun varkında bile olmayan çoğu insan taş kalıplar halinde çıkarıldıkları vakit, ölüm anında ne yapıyorlarsa o halde bulunmuşlardı.

Şimdi giderseniz göreceğiniz bu insan kalıpları o gün oldukları yerle bire bir aynı yerdedirler. Kazı çalışmaları ise halen devam etmektedir. Pompeii zengin Romalılar için cennetin de ötesindeydi ve kalıntılar da bu gerçeği gözler önüne sermektedir. Fresklerin birçoğu halen canlı gibi ve restore edilen mozaik yerler ise olağanüstü..

Hep ilgimi ceken br konu olmustur

pompeideki kalan kalıntılar aslında sonradan betonla doldurulup kalıbı çıkartılmış heykellerdir diye yazıyordu biyerde okumuştum yazayım dedim.

Bir şehrin ve insanların bir anda yok olması, doğanın ne kadar yıkıcı olabileceğini gösteriyor. Aynı zamanda, insanların zaafları ve ahlaksızlığı da bu trajedinin bir parçası.