Kapı gibi mecelle orda duruyor.Anayasa Kanunlar da eksiklik varsa düzenlemeler yapılır Devletin dini adalettir denilir
Devlet manevi bir yapıdır T.C.Devleti gibi.Bu devlet Türk Milleti ve topluluklardan oluşan aynı coğrafyada yaşayan aynı bayrak altında toplanmış %90 ı Müslüman farklı din mezheb lere tabi insanların yaşadığı bir yerdir.Halkı mùsluman olan ancak devletin dini laik.Yani her vatandaş dini yaşamını serbestce uygulayabilir.Kimse dini yaşantısından dolayı kınanmaz engellenemez Anayasal hak böyledir ancak her iktidar bunu istediği şekilde yorumlar Kimi dinsizlik olarak yorumlar kimin yukardaki gibi demek ki asıl mesele Müslüman önce kendi dinî yaşamına bakmalı ve uygulamalı
Yalan yalancı şahitlik iftira faiz zina içki kumar gıybet dedikodu
Haksızlık zulüm bütün bunları uygulamak bizim yapacagımız kısmı ve Devletin uygulayacagı kısımları vardır.Vs.Vs.

Gündemde olan eşcinselliğe önlemek için önlem alınamadığı her herhangi bir müeyyide uygulanmadığı hatta serbest bırakıldığı bile bahsettiğiniz bir ayet veya sünnetin olamayışından.Gelip çocuklarımızın bildiği halde yapsalar yan evde yaşasalar bile sesimizi çıkartamadığımız müdahale etsek suçlu biz olacağımız o bir eksiklikten.Bu gün yok komşumuz ama yarın 3-5 ayetin anayasada olmayışından sizinde bizimde böyle bir komşumuz olacağı kesin

Fıkıh kaidesidir: Mefsedeti def etme, menafii celbetbeden evladır. Yani önce kötülük durdurulacak...

Tasavvuf ve ahlak kaidesidir:
Önce Tahliye (تخلية) sonra tehliye( تحلية)

Bu noktada bireyi ilgilendiren ve toplumu (yönetici ve yönetimi) ilgilendiren sorumluluklar vardır. İkiside birbirinin tamamlayıcısıdır, imkan dahilinde görevlerini yerine getirmeleri gerekir. Biri eksik olursa diğeri kemale ermez... Kapak, tencere misali...
İnancımızda, biri görevini yapmadı diye diğerinin bende yapmam deme lüksü yoktur.

Demem o ki, sizin gibi değerli hocalarımız müslümanları eksik olana razı etme mesajını vermeme konusunda daha hassas olmaları ve müslümanları güçleri nisbetinde kemale odaklanarak onları teşvik ve motive etme görev ve sorumluluğuyla haraket etmek daha doğru olur.

İslami sistemde eğitim almayan Allah ın kanunlarının içinde büyümeyen bizlerin Allame - i cihanda olsa maalesef sonuç bu.
Sayın hocam yazılarınızı fikirlerinizi çok benimsiyor ve seviyorum ama bunu da söylemek zorunda kaldım.Bende sizin bir kardeşinizim

Biz müslüman olarak Kur'an ı ve sünneti yaşasak zaten anayasa olarak Kur'an hayatımıza geçmiş olacak.Ama maalesef dünyalık için her zorluğu başarmanın yarışına geçeriz. Söz konusu ahiret oldumu teravihte ezan sonunda camiye girip 5dakka daha erken çıkmak için hocaya ya 10 rekatta selam ver deriz yada 30dk sonra 33rekat bitmezse başka camiye giderim diyip adeta hocayı tehdit ederiz.Kuran anayasaya geçse deseki teravih tadili erkan üzere kılınıp 45 dk altına dusmiycek acaba tepki ne olur.

O eksiklikten dolayı eşcinselliği yaşayanlar için suç duyurusunda bulunulanamıyor ancak karşı çıkan hakkında suç duyurusunda bulunuluyor.
Siz de en onurlu suç duyurusu diye yazı yazarak kendinizi ve bizi avutuyorsunuz.

Kiymetli hocam genelikle yazılarınızı takip ediyorum çoğunlukla olumlu buluyorum ama bu olmamış diyorum.
Nedeni sorarsan; zaten o dediğiniz 20-30 ayetin anayasasıyla yönetilmediğimiz için ahlaki çüküntü yaşamaktayız.
Kısacası bu yazınız hangi sistemi korumaya yüneliktir?
Bunu doğru bulmadım degerli hocam bence bu olmamış...

Bu paylaşım zannımca çelişki içeriyor. Bu yazıda katıldığımız yerler olmakla beraber anlam veremediğim yerlerde var. Güzel ahlak bize düşen bir görev ama bu vb ferdi görevleri yapmak için ortam şart değilmi? Sizce içki, kumar, zina vb günahlar sadece ferdi bir tavır mı gerektiriyor? Devlet bunları serbest bıraksın ama insanlar yaklaşmasın öylemi? Peygamberimizin metodu bumuydu? Ben şahsen ne Kuranda ne Sünnette genel bir ortam sunulmadan fertten istenilen bir duruş pek görmedim. Peygamberimiz Medinede ilk iş olarak bir anayasa oluşturmadı mı? Bugün faiz belası iliklerimize kadar işlemiş benmi-senmi bunu durduracağız yoksa devlet mi? Faizde bir sürü günahı zincirleme getirmiyor mu? Sizin öneriniz bana çok yüzeysel geldi. Tabiki her hal ve şartta biz üzerimize düşen sorumlulukları yerine getireceğiz. Fakat hükümleri genel anlamda cemî sigasıyla gelen bir dini, emredildiği üzere yaşamanın bir alt yapısı olmalı diye düşünüyorum. Bütün Peygamberlerde bu uğraşı vermişlerdir (uğraştıkları insanlardan belli). Belkide ben sizi yanlış anladım ama özellikle yazının üst kısmı düşündürdü beni. Bazen maruz kalınan bir ortam 6 binden fazla dediğiniz bireysel uygulamayı karmakarışık edebilir. Son olarak; Tekrar ediyorum biz her şartta islamı yaşamaya memuruz. Ama..... Gencim dışarı çıktığı zaman, Gencim! Meyhaneye gitme kumarhaneye bilmem ne haneye gitme şuna-buna bakma felan-filan... Gençler gülüyor bana. Emir çok, ortam bozuk!