Kalp, ayna topu gibi çalışırken yansıyanı, üzerine aldığı istisnasız her şeyin halini, ahvalini alıp suretini giyinir.
Bukalemun gibi, bulunduğu ortamın, karşılaştığı hadiselerin yapısına göre renk alır. Bu kararsızlık yüzünden din-i islam üzere sabit kalabilmek kolay değildir.

Kalp, yönelim yaptığı yerden, gelen verileri niyetledikten sonra karakter ve seciye gelişir. Güzele meyledersin, iyiliğini arttırır; olumlu hadise ve olaylarla eşleşme söz konusu olur. Kötüye bakarsın, olumsuzu büyütür.

Kalp, mukallib halden hale geçen bir özdür. Kararsız, fikir ve düşüncelerinde sabit duramayanların; vehim vesvese tasallutu altında kaldıklarını düşünebiliriz. Beyin faaliyeti beta, karışık ve düzensiz çalışanların; hadiseler karşısında güçlü bir irade koyabilmeleri bu sebeple zor olur. Kalp, vehim vesvesenin esiri olmuşsa şayet öz yurdunuzda, evinizde kiracı konumunda yaşıyorsunuz demektir. Tapulu, iskanları olan evlerimizi elimizden almışlar haberimiz yok, ne garip değil mi?

Kalp, bir beldenin kalesi, bir şehrin seyirlik tepesi gibidir. Buradan her yeri görebilir, hakim olabilirsiniz. Stratejik konumu olan bir beldeyi, vesvesenin eline verdiyseniz şayet geçmiş olsun.

Kalp; bilgiyi, duyguyu ve de düşünceyi darp eder. Darphane gibi; değerli, değersiz önüne gelen her şeyi çoğaltırken dikkatli olmakta fayda vardır. Kalbimizle neyi büyütüyor, hangi hadiseleri çoğaltıyoruz? Düşüncenin başkenti sanıldığı gibi beyin değil; gönüldür.

Kalp ilmi büyük bir ilimdir.Tasavvuf, hal ilmidir; söz ilmi değil. Sadırdan okur, gönülden yazarlar.

Kalp Esma-i ilahiyenin tecelli ettiği merkezi bir konumdadır. Kalbe inen mana yüklü bilgiler, kalp nöronları yardımıyla beynimize ulaştığında, davranışlar peyda olur. Niyet kalbe ait bir unsur, eylem ve faaliyetin dış dünyaya açılımı ise zihin ile olur.

Manyetik sahamızdan dışa doğru yayılan düşük frekanslı dalga boyları göklerden inen rahmeti sınırlı bir algıyla işleyerek, süzgecinden geçirdiklerini kalp bölgesine indirirken; bilinçli bir kişinin göklerden inen rahmeti olduğu gibi kalbe boşaltması çok yüksek bir bilinç halidir.

Manevi kalbi tanımadan ona tahakküm etmek zordur.Bu yüksek bir biliş halidir. Vehim, vesvese; düşünceleri ifsada uğratırken güzele meyletme, iyilik yapmaya olan meylimiz azalabiliyor.

Kalp, temiz olsa, suretleri temiz tutsa düşünce ve duygu faaliyeti düzelir. Beynimizin ön lobunda verdiğimiz mücadelede elimiz güçlü olur.

Kalb NÖRONLARI tıpkı beynimizde yer alan nöronlar gibi işlevseldir, kötü duygular kalbin üzerini zift, katran gibi örterek olumsuz yönde gelişmeler olur ve kalb katılığı meydana gelir.

Kalbi hayatı uyandırmak için günlük 100 defa İnşirah suresi okunabilir.

Kalbin anlamı.

Allah'ın Sevgili Kulu Olmak Zor Değil.

Kalp, sadr, fuad ve lüb.

Aralarında ince farkların olduğu bu "iç güçler" ya da kalbin 4 makamı Tirmizi'ye göre Allah'ın nurlarından birisiyle ilgili ve irtibatlı. Din nuruyla, iman nuruyla, marifet nuruyla ya da tevhit (birleme) nuruyla.

Yani insan sadece kalbiyle Müslüman,mümin,arif ve muvahit (birleyen) olabiliyor. Ancak kalp aynamızı gerektiği gibi parlatmadığımızda aynı "iç güçler" kötülüğü emreden ya da kendini kınayan nefsle de irtibat geçebiliyor. Hakim Tirmizi.

Yine harika anlamışsınız şimdi kalbin nasıl ayna olduğunu çok iyi anladım.. Birde göklerden inen rahmetten nedem hepimiz faydalanmıyoruz.. Allah razı olsun. Her yazınızı merakla okuyorum

Nefsi tezkiye kalbi tasviye ile tevhid ve Lafza-i Celal ile dir

Nefsi tezkiye açıklanmasını nerede bulabiliirm.
teşekkürler

Ikinci merhalede ise kalb iman ederek aklın görevini devralır