#1
|
|||
|
|||
Sonu böyle bitmemeliydi
"Sonu böyle bitmemeliydi" dediğim bir çok film izledim bugüne kadar. Kimi filmler ilk dakikasından son dakikasına kadar aksiyonla geçiyor. Kötü adamlar kaybediyor, canavarlar ölüyor, ama son sahnede kötü adamın yerde yatan ölü bedenine kamera zum yapıyor ve parmağını kıpırdattığı, gözünü açtığı ve ölmediği gösteriliyor mesela. Ya da, tam kraliçe yaratık öldü ve dünya kurtuldu diye sevinirken, kamera başka bir yerde kozasında büyüyen daha korkunç bir canavara zum yapıyor. Sonu iyi bitti derken bir huzursuzlukla ve acaba sonrasında ne oldu merakıyla filmi bitiriyorum.
Mutlu sonla biten bir film izlemişsem, "keşke devamı gelse de mutluluklarına şahit olsam, çekilen bunca sıkıntıdan sonraki hallerini görsem" diyorum örneğin... Filmler hayatlarımıza ne kadar da çok benziyor. Bazı hayatların her dakikası koşuşturmayla geçer; sabah gün ışımadan kalkar, hazırlanır, işe gider, kurulmuş saat gibi gün boyu çalışıp çabalar, sonra yeniden eve döner, yorgunlukla uyuya kalır, bir kısır döngüye hapsolur. Silgiyle tam silinememiş ve silik de olsa zorla okunabilen bir yazıya dönüşür hayatın sayfalarında... Bazı hayatların her dakikası acıyla ve susmakla geçer; kocasından dayak yer, yediği tokatlarla yumruklarla gözleri görmez olur, çocukları bir köşede korkuyla titrer, kapılar çarpılır kalbinin odalarında, kanadı kırılmış bir kuş gibi kimsenin elinin yetişemediği yuvasında mahsur kalır, hırpalanır, kırılır, aşağılanır, kanar ve sessiz çığlıkları yankılanır arşın sınırlarında. Bütün çaresizliğiyle yığılıp kalır, uçup gidemez uzaklara. Yardımına koşacak tek ses olsun yoktur, bulamaz... Bazı hayatların her dakikası hak yemekle veballe geçer; "Resmi hizmete mahsus" ne varsa elinin altında, şahsî hizmete mahsuslaşır. Oturduğu koltuğun ona sağladığı hiç bir imkanı ıskalamaz. "Bal tutan parmağını yalar" sözü masum kalır, balı tutup son damlasına kadar yalayıp yutar. Göstermelik tasarrufların ve kağıt üzerinde kılıfına uydurulmuş başarılı(!) kurumların liyakatsiz müdürü, şefi, amiridir onlar... "Sonu böyle bitmemeliydi" diyerek kimi zaman eksik kalan adaletin, kimi zaman gözlenen umutların, kimi zaman da mutluluğun peşine düşer insan. Ve her birimiz böyle bir hayat filminin başrol oyuncusuyuz işte. Hayat filmimiz bittiğinde "Sonu böyle bitmemeliydi!" demeyeceğimiz fiiller ve dakikalar biriktirmekten başka çaremiz yok! |
#2
|
|||
|
|||
Sürekli Bir Hayalet Gibi Her Yerde Çıkan, İğneleyen, Acıdan, Hüzünlendiren, Kulakların Dibinde Soğuk Bir Nefes, Çıldırtan O Fısıltı "Sonu Böyle Bitmemeliydi" Benim Gibi Hayaletlerle Yaşayan Birinin Duyduğu Kaçamadığı Bu Söz, Tarifsiz Bir Diken Olup Hiç Ummadığım Yerde Hiç Ummadığım Zamanda Karşıma Çıkıyor; Hayaletlerin Bitip Tükenmeyen Şarkı Sözleri Bunlar " Sonu Böyle Bitmemeliydi...." Fakat Onların Fısıltısı Bitmiyor, Delirtmeyene , Pişmanlık-Galya Çukuruna Atmadan Durmayan Bir Şey...Ellerinde Böylesi Bir Koz Böylesi Bir Fısıltı Böylesi Bir Şarkı Varken Onlarla Mücadele İmkansızlaşıyor. Belki Buyüzden Hayaletlerle Girilen Hiçbir Savaş/Hesaplaşma Kazanılmıyor... Nerden Açtın Bu Meseleyi ... Hayaletleri Çağırdın Topladın Başıma..
|
#3
|
|||
|
|||
Kim kaçabilir ki bu sözden, belki yalnızca kaçtığını zanneder. Hele de kendi hayat filmimiz içinse bu cümle, "sonu böyle bitmemeliydi" cümlesi. İğnelemesi, acıtması, hüzünlendirmesi, çıldırtması, diken olup batması normal değil mi? En azından bir kalbi olan için! Bir kalbi olan için...
. |
#4
|
|||
|
|||
Hakikaten muhteşem bir tesbit.
Bazen düşünürüm. Ya ahiret olmasaydı? Ya burada yasadiklarimizla ölüp yok olup gitseydik? Ya burası, sadece hastalıkların çekildiği elem dolu bir yurt olsaydı da, ötesi olmasaydı? Ya burası fakr-ü zaruret içinde bitirilen bir ömre yurt olsaydı da, yamalı bir hırka ile ölüp gitseydik? Ya sürekli hakkı gaspedilen, sürekli zulmedilen biri olarak bu aleme gözümüzü kapasaydık da, hakkımızı alacağımız bir adalet yurdu olmasaydı? Ya çektiğimiz bunca zahmetin rahmetini hiç göremeseydik? Öylesine pisi pisine ölüp gitseydik? Gün boyunca sürekli tekrar ettiğim, ruhumu insiraha kavuşturan en mühim duygu ahiretin varlığıdır. Iyi ki ahiret var. Iyi Kİ burada sürekli hastalıkla inleyen gönüllerin huzur bulacağı bir yurt var. Iyi Kİ fakirlerin zenginlik içinde rahat edeceği ebedi bir yer var. Iyi Kİ zulme uğrayanların haklarının alınacağı bir adalet mülkü var. Iyi Kİ çekilen zahmetlerin semeresinin alınacağı bir mekan var. Ama tabii bir de bütün bunların tersi var. Burada hastalıklar içinde inleyip, sürekli şekva ile geçirdiği ömrün sonunda eli bomboş gitmek de var. Sürekli fakr-ü zaruret ile tüketilen bir ömrün sonunda, isyan çiçeklerinin nesvu nema bulduğu bir ebedi hasaret de var. Zulme uğrayan mazlum konumunda olup da, Hakkı tanımadan geçen bir ömrün sonunda cep delik cepken delik huzura gitmek de var. "Sonu böyle olmamalıydı" dedirtmesin Yaradan. Zaten dünyada yeterince hastalık çekmiştim. Burada rahat etmeliydim. Sonu böyle olmamalıydı. Zaten tek bir günüm tok geçmedi. Her günüm fakirlikle ağlamakla geçti. Burada hayal ettiğim her şeyi bulmalıydım. Sonu böyle olmamaliydi. Burada zulme uğradım. Hep hakkımı gasbettiler. Hep acı çektim. Itildim, kakıldım, dövüldüm, horlandım. Sonu böyle olmamaliydi. Cennette reftare gezip dolaşmalıydım. Ne kötü bir son değil mi? Allah bizi kötü sürprizlerden korusun. Hâlâ nefes alıp verebiliyorken bizi uyandırsın. |
#5
|
|||
|
|||
Üniversite yıllarında arkadaşlarla sinemaya "6. His" filmini izlemeye gittik ve bilet almak için sıra bekliyorken, izleyeceğimiz filmden çıkan başka bir arkadaş bizi görüp yanımıza geldi ve "Başroldeki adam aslında ölü" dedi ve gitti. Biz de filmi izlemekten vazgeçtik. Filmlerin belki de en can alıcı ve önemli kısmı sonu... Bu bizlet için de geçerli galiba. Camilerde hep "hüsnü hatime" için dua edilir ya... Bu dünyanın başka başka halleri ve insan sayısı kadar farklı beklentileri var. Ve bu dünyaya sığamayacak kadar çoklar. Başka bir alemde bir adalet, bir merhamet, bir ücret, bir ceza mutlaka olmalı ve var... Hamdolsun!
|
#6
|
|||
|
|||
Hadis-i şerifte bildirildiği üzere ahirette herkes pişman olacak. Salih daha fazla salih amel yapmadığına, şaki işlediği günahlara. Yani her insan "sonu böyle bitmemeliydi, keşke hakkıyla kulluk etseydim "diyecek.Bu olayın uhrevî boyutu. Dünyevî yönüyle ise sonu iyi bitmeyen pek çok hadise, arkadaşlık-dostluk, evlilik durumlarına şahit oluyoruz.Bazen kendi canibimizde,bazen de başka insanlarla ilgili. Hayat bu. Ne bekliyoruz ki?
|
#7
|
|||
|
|||
Sadece daha kotu adaletsizliğe dua edebiliyoruz bu elimizden geliyor.bazi insanlarin bile bile kotu sona gitmesine hayret ediyoduz.acaba basireti mi bağlandı görmüyor diyoruz
__________________
Önüne çıkan yanlışa ne kadar çabuk hayır dersen hayat karşına o kadar çabuk doğru çıkarır. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
NAMAZ kilmayanin SONU | Gölge | Hayat Dersleri & Hikayeler | 11 | 05.09.24 05:56 |
Böyle gelmiştir ve böyle gitmelidir | Modern Sofi | Kişisel Gelişim | 0 | 18.10.20 20:40 |
Tevbesini bozanın sonu | Swordsfish | Allah Dostları & Evliyalar | 1 | 27.05.20 12:44 |
Namaz sonu dua | Lokman | Namaz | 12 | 28.07.17 21:25 |
Muskacilarin Sonu | SiLence | Sizden Gelenler | 6 | 09.06.17 22:19 |