|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
Yakışıklı diye sevdik, güzel diye sevdik, zengin diye sevdik. Hepsini denedik.
Piyango bileti satıcısının yelpaze yapıp yoldan geçen herkese uzattığı biletlerden birini seçti kadın. "Büyük ikramiye bana çıkarsa kocamı boşayacağım!" dedi şakayla karışık gülerek. Bilet satıcısı "Erkekler de farklı düşünmüyor!" diye karşılık verdi, mimiklerine sinsi bir gülümsemeyi de eklemeyi ihmal etmedi...
Eşler arasında sevgi bağının çok zayıfladığı bir zamanda yaşıyoruz. Erkeğin de kadının da sadece kendi tercihlerini önemsediği, sevgi bağının gereği olan hoşgörü ve empatinin yok olmaya yüz tuttuğu zamanlar... Elinde imkan olsa birbirlerinin kahrını(!) bir saniye çekmeyecek durumda çok eş var... "Ah okusaydım bir maaşım olsaydı!" "Ah çocuklarım elimi kolumu bağlıyor!" "Ah arada annem babam olmasa!" Bu ve benzeri cümleler kulaklarımla duyduklarım. Bir de içten içe kahredenler var. Ya maddi kaygılar, ya sahip olunan konfor, ya ayıplanma korkusu evlilikleri mecburen devam ettiren hususlar haline gelmiş durumda. Evlilik kimisi için sadece bir vazifeye dönüşürken, kimisi için yazılı olmayan ama erkeğin de kadının da ezbere bildiği maddeleri olan, uyulduğu sürece devam edebilen, kimsenin birbirinin sınırlarını aşmadığı bir anlaşmadan ibaret! Mânâ açlığı, doyumsuzluk, sonu gelmez istekler, beklentiler, uzak durulan küsülen aileler ve her geçen gün zayıflayan sevgi bağı, ziyan olan hayatlar ve çocuklar... Erkek, zihninde kurguladığı o kusursuz(!) eşin hayalinde, gözü dışarıda, yuvasına bin emek veren eşine hak ettiği kıymeti vermiyor. İlgi göstermiyor. Zannediyor ki, başka bir seçenekle bütün sorunları(!) bitecek... Kadın da kıyaslarla ve yıllanmış ama eskimemiş soğumamış hesaplarla, çekişmelerle, inatlarla bugünü solduruyor, erkeği kendinden soğutuyor... Kime dokunsak bin ah işitilecek bir mevzu!.. Yakışıklı diye sevdik, güzel diye sevdik, zengin diye sevdik. Hepsini denedik. Sevgimize mihenk yaptığımız, şart koştuğumuz, olmazsa olmaz dediğimiz her kriter en nihayetinde bize imtihan olarak geri döndü... Birbirimizi kendimiz için değil de Allah için sevmeyi denemeliyiz galiba! |
#2
|
|||
|
|||
kimimiz...eşiyle, kimimiz çocuklarıyla, kimimiz anne babasıyla her birimiz aslında etrafında bulunan gerek maddi. gerekse manevi. herşeyle imtihan oluyoruz....bunlarin. en güzel ilacı sabır, tahammül bir de ahiret inancımız kuvvetli olursa..imtihan olduğumuz her şeyin ahiret hayatımızda karşılığını en güzel bir şekilde alacağımızı düşünürsek...bu dünyada çektiğimiz cefa ve üzüntünün ömrünün çok kısa gelip geçici olduğu biliriz..
|
#3
|
|||
|
|||
Ahiret bu çağın insanının en az iman ettiği şey. Görme ve gösterme tanrısının tapınaklarıyla sunaklarıyla, kurbanlarıyla doluyken dört yanımız, gayba iman etmek çok uzakta sisler ardında az bahsedilen bir dağ gibi...
. |
#4
|
|||
|
|||
Maalesef.
Daha eklenecek o kadar çok şey var ki. İnsanların hayatına giren şeyler arttıkça dikkatler dağılıyor, hazlar, sevinçler,duyumlar, duygular dışarıya ve başka alternayiflere doğru evriliyor. Ailenin çekirdeği soğuyor.Bağlar zayıflıyor.Ve en nihayetinde kopuyor. |
#5
|
|||
|
|||
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dediğiniz gibi eklenecek ve bu konuda söylenecek çok şey var. Oyuncaklar arttıkça insanlar gerçek olan şeylerden yüz çeviriyorlar. Sevmek emek ister ya, emek harcamaya kimse yanaşmıyor...
|
#6
|
|||
|
|||
İnsan bazen yakışıklılığına ya da zenginliğine değil de gâliba çilesine aşık oluyor...Önce her işte yapmamız gerektiği gibi niyetimizi düzeltelim, sonra her şeyi yerli yerinde yapan mevlâdan, akıbeti hayırla bekleyelim..
Yani; niyet hayır âkıbet hayır ! |
#7
|
|||
|
|||
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
"çilesine aşık olmak." Alemimizde hiç karşılığı olmayan bir şey sanki!.. |
#8
|
|||
|
|||
Kişi, aile, toplum, millet ve hatta ülke ve ülkeler, ALLAHIN nizamına yakın olduğu ölçüde mutlu ve huzurlu, uzak olduğu ölçüde mutsuz ve huzursuz olur.
Huzurlu bir aile isteyen insan, hayatını islâm nizamına uygun hale getirmeli. Eş tercihini bu yönde yapmalı. B şıkkı yok. |
#9
|
|||
|
|||
Beyler hanımlarını dininin yarısını tamamlayan can yoldaşı değil de arkasını toplayan bedava hizmetçi, çocuk bakıcısı gördüğü müddetçe; hanımlar da kocalarını atm, kredi kartı, sosyal medyada ele güne ben evlendim diye hava atma aracı olarak gördüğü müddetçe evlilikler ibadet değil eziyet olmaya devam edecek. Günü işte geçirip akşam eve gelince zorunlu haller dışında tv başından kalkmayan çocuklarına dinini öğretmek, onlarla oyun oynamak gibi bir uğraşı olmayan, doyurmayı babalık zanneden erkek sadece "biyolojik baba"dır. Çocuk yetiştirmeyi karnını doyur altını temizle eline oyuncak ver den ibaret zanneden doğurmayı analık addeden kadın sadece "biyolojik anne" dir. Ve bu ikisi ölmüş olan anne babadan daha fazla elem verir insana. Böyle bir yaşantının oldugu evler de "yuva" değil hapishaneden ibaret ve ne yazık ki ülkemizde azımsanamatacak kadar çok var bu hapishanelerden...
|
#10
|
|||
|
|||
Bu çarasizliği bilip zulmeden erkeği niye boşanasın ki kadın ?
Adam da ikramiyenin yarısını alır. Kanunen hakkı. Güle oynaya boşanır . |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Celcelutiye diye bir dua var mı? | Beyaz Savaşçı | Sorularınız | 31 | 11.06.23 05:26 |
Tuheymefyail gelsin diye | Beyaz Savaşçı | Sorularınız | 26 | 28.03.22 23:17 |
Sahi biz diye bir şey gerçekten de var mı? | BeyazMor | Sizden Gelenler | 0 | 02.09.21 18:52 |
Ben yol olur diye kızıyorum.. | Snipper | Derin Konular & Beyin Fırtınası | 0 | 14.01.20 11:43 |
Kan dökülmesin diye | Snipper | Tarih | 0 | 30.07.19 10:28 |