Kabalanın Verilişi - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Havas ilmi & Gizli ilimler > Simya ve diğer ilimler > Kabala

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 13.06.19, 10:47
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 29.04.18
Bulunduğu yer: İzmir
Mesajlar: 901
Etiketlendiği Mesaj: 10 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Kabalanın Verilişi

KABALA’NIN VERİLİŞİ
Büyük bilge Rav Akiva, (1.yüzyıl-Milattan Sonra) şöyle dedi: “Komşunu kendin gibi
sevmek, tüm manevi yasaların en geniş kapsamlı kuralıdır.”
Bildiğimiz gibi, “geniş kapsamlı” kelimesi ögelerinin toplamına dikkat çeker. Dolayısıyla
Rav Akiva komşu sevgisinden (birçok manevi yasadan biri), topluma karşı ve hatta
Yaratan’a karşı görevlerimizden geniş kapsamlı yasa olarak bahsederken, tüm diğer
yasaların bu kuralın sadece ögeleri olduğunu ima eder.
Ancak, biz buna bir açıklama bulmaya çalıştığımızda, bilge Hilal tarafından söylenmiş
daha da alışılmamış bir ifade ile karşılaşıyoruz. Öğrencilerinden biri ona Kabala ilminin
tamamını öğretmesini istediğinde, Hilal tek ayaküstünde durarak şöyle cevap verdi:
“Kendine yapılmasını istemediğini başkalarına yapma!”
Hilal’in cevabı bize tüm gayeyi öğretiyor, gerçekten de Kabala’nın varlığının sebebi, tek
bir yasayı aydınlatıp, onu yerine getirmektir: “Komşunu kendin gibi sev.” Peki, bir
başkasını nasıl kendim gibi sevebilirim? Başkalarını kendim gibi sevmek, daha ben
kendi arzularımı yerine getiremezken tüm o insanların bütün arzularını devamlı olarak
yerine getirmeyi gerektirir! Dahası, bilgeler başkalarının arzularını kendimizinkinden
önce karşılamamız gerektiğini açıklarlar.
Örneğin, şöyle yazılmıştır (Tosfot, Masehet Kiduşin), eğer sadece bir yastığın varsa,
onu dostuna vermelisin, ya da bir sandalyen varsa, başkası onu almalı ve sen ya
ayakta kalmalı ya da yere oturmalısın. Aksi takdirde komşunu sevme öğretisini yerine
getirmemiş olursun. Peki, bu makul bir talep midir? “Komşunu kendin gibi sev”,
Kabala’nın geniş kapsamlı bir yasası olduğuna göre, önce Kabala’nın ne olduğunu
öğrenelim.
Kabala, dünyanın ve bizim, yani üzerinde yaşayanların, insanlığın maddesel
dünyamızın ötesinde manevi gelişimini amaçlayan yasaların gerçekleştirilmesi için
yaratıldığımızı öğretir. Bu yolla, Yaratan’la benzerlik ve bütünlük edinebiliriz.

Peki, Yaratan bizi neden bu kadar bozulmuş yaratıp, düzeltilmemiz için de bize
Kabala’yı vermeye gerek duydu? Zohar Kitabı bunu şöyle açıklar: “Bir başkasının
ekmeğini yiyen, onu verenin gözlerine bakmaya utanır.”
Dolayısıyla, dünya bizi bu utançtan kurtarmak için yaratıldı. Kendi egoizmimizle ve onu
düzeltmekle uğraşarak gelecekteki dünyamızı kazanacağız.
Bunu açıklamak için şöyle bir durumu hayal edelim: Zengin bir adam uzun süredir
görmediği fakir bir arkadaşına rastlar. Onu evine getirir ve gün be gün yiyecek, içecek
ve giysiler verir. Bir gün, zengin adam arkadaşını memnun etmek için daha ne
yapabileceğini sorar. Fakir adamın cevabı şöyledir: “Sadece tek bir şey isterim: bana
verdiğin her şeyi merhametinden değil, emeğimin karşılığı olarak almak. Bu hariç tüm
arzularımı yerine getirebilirsin!”
Verenin, alanı nasıl utançtan kurtaramadığını görüyoruz. Tam tersine, fakir adam ne
kadar çok iyilik alırsa utancı o kadar büyük olacak. Evren, bizim küçük dünyamız ve
insan topluluğu (bizim çalışma alanımız) bizi bu histen kurtarmak için yaratıldılar.
İşimiz Yaratan’a düzeltilmiş arzularla dönmek ve iyi kazanılmış bir ödül almaktır,
ebediyetin devasa hazzı, mükemmellik ve Yaratan’la birleşmektir.
Fakat neden birinden bir şey aldığımız zaman mahcup olup, utanıyoruz? Bilim adamları
sebep sonuç yasasını bilirler. Şöyle der; her sonuç özellik olarak sebebine ya da
kaynağına yakındır ve kaynakta etkili olan tüm yasalar sonucuna da geçer.
Bu yasanın etkisi doğanın tüm seviyelerinde görülür: cansız, bitkisel, canlı (hayvansal)
ve insan. Her hangi bir mineralin durumu bile onu kontrol eden yasalarca belirlenir.
Büyürken yaşadıklarımıza alışığız ve tercih de ediyoruz. Aynı şekilde, bütünün
sonucunu oluşturan her parçacık köküne çekilir ve kökte eksik olan her şey sevilmez
ve sonucu tarafından reddedilir.

Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 13.06.19, 10:48
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 29.04.18
Bulunduğu yer: İzmir
Mesajlar: 901
Etiketlendiği Mesaj: 10 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Benzer şekilde, doğanın Yaratan’ı, Kök ve tüm yaratılanın Kaynağı olduğuna göre,
O’nun içinde etkin olan tüm yasaları hoş ve O’nun içinde eksik olan her şeyi de
tamamıyla ters ve sevimsiz olarak algılarız. Mesela, dinlenmeyi sevip hareketten öyle hoşlanmayız ki sadece dinlenmeye ulaşma amacıyla hareket ederiz. Bunun sebebi,
hepimizin kaynaklandığı Kök’ün (Yaratan’ın) kesinlikle hareketsiz olmasıdır. Dolayısıyla
her tür hareket doğamıza terstir.
Tamamıyla sadece kendini düşünen egoistler olarak doğduk ve öyle de büyüyoruz.
Egoist olmamız bizi, tüm doğayı yaşamsal yapan Yaratan’a zıt yapar. Fakat toplumun
etkisinde kalmaya başladığımızda, her ne kadar ölçüsü ve yönü toplumun gelişmişlik
seviyesine bağlı olsa da, karşılıklı yardımlaşma ihtiyacını anlamaya başlarız.
Kötü arzumuzu yaratarak ve bize Kabala’yı bir dengeleyici olarak vererek, Yaratan
bizim egoizmi ortaya çıkarmaktan kurtulup utanma olmaksızın haz almamızı sağladı.
Kabala’da iki tür yasa vardır – başka insanlarla ilgili olanlar ve Yaratan’la ilgili olanlar.
Ancak her ikisi de bizi Yaratan’a benzer yapmak için tasarlanmışlardır. Yaratan’ın
uğruna mı yoksa başka insanlar için mi hareket ettiğimiz bizim için tamamıyla
önemsizdir. Çünkü kişisel ilgimizin sınırlarını aşan her şey tamamen algılanmaz olarak
kalır.
Başkası için yaptığımız her hareket, sonunda, kendi çıkarımız içindir. Biraz da olsa bir
fayda elde etmek için önceden planlanmış bir niyeti olmayan her hangi bir fiziksel ya
da zihinsel hareket yapmak kesinlikle mümkün değildir. Doğanın bu kanunu “mutlak
egoizm” olarak bilinir. Yalnızca manevi yasaları yerine getirerek kişi başkalarını sevme
özgecil durumunu başarabilir.
Kabala kurallarını takip etmeyenlerin “mutlak egoizm” sınırlarını geçme yolu yoktur.
Kabala’ya göre, sosyal ilişkileri düzenleyen yasalar, Yaratan’la ilişkiyi düzenleyen
yasalardan daha önemlidir. Çünkü ancak değişen sosyal koşullar altında bu yasaları
izlediğimiz zaman kendimizi sonuçlandırıcı ve doğru yönde düzeltebiliriz.
Şimdi Hilal’in öğrencisine cevabını anlayabiliyoruz: asıl olan komşunuzu sevmektir,
gerisi sadece ikincil yasalardır, hatta Yaratan’la ilişkilerimize ait olanlar bile. Aslında, kişi diğerlerine karşı sevgiyi edinmeden Onunla birleşemez. Dolayısıyla, antik çağ
bilgesi “komşunu sev” ilkesi ile Kabala’yı öğrenmenin en kolay ve hızlı yoluna işaret
etti.
Şimdi, her üyesinin sevgiyle ve ayırmadan toplumun her bir üyesine yardım etmek ve
her ihtiyacını karşılamak istediği milyonlarca nüfusu olan bir millet hayal edin. Açıkçası,
o toplumun hiçbir üyesinin kendini düşünmesi ya da gelecekten korkması gerekmez.
Gerçekten de, milyonlarca seven insan sürekli onların çıkarlarını korur ve ilgilenirdi.
Buna rağmen o millet, üyelerine ihtiyaç duyduğundan, yükümlülüğe uymama bir
boşluk yaratır ve toplumda bir kişi yardımsız kalır. Bozguncuların sayısı ne kadar çok
olursa, toplumun her bir üyesinin riayet etmesi gereken kuralların daha da çoğu ihlal
edilecektir. Herkes yasalara uymakta ve bozmakta bir birinden sorumludur.
Başka bir antik çağ bilgesi olan Elazar’ın, Raşbi’nin oğlu (Rav Şimon Bar-Yoha, Zohar’ın
yazarı), bizim için daha büyük bir sürprizi var. Şöyle der; “Sadece her millet değil tüm
insanlık, her yaşayan varlık, bir birinden sorumludur.” Elazar, tüm milletlerin bu kuralı
uygulaması gerektiğini belirtir ve bunu yaparak tüm dünya düzeltilecektir. Her birey
evrenin bu kapsamlı yasasını kucaklamadan dünya tamamen düzeltilip yükseltilemez.

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Adem Aleyhisselam'a Ruh Verilişi Skoda Peygamberler 0 14.02.22 16:06
Kabalanın özü ve amacı Naim Kabala 2 21.08.21 20:00
Kabalanın Amacı Naim Kabala 4 20.05.20 21:24
Kabalanın konusu nedir? Naim Kabala 4 15.06.19 08:33
Kabalanın Dili Naim Kabala 1 13.06.19 11:10


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:43.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147