|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
ilim ve Din Arasında Herhangi Bir Çatışma Söz Konusu mu?
İlim ve Din Arasında Herhangi Bir Çatışma Söz Konusu mu?
İlim, madde âleminin, hayatın ve özellikle insanın nasıl vâr olduğunu inceler,bu âlemde cereyan eden İlâhî kanunları bulup çıkarır. Bu kanunlar sâyesindeinsanlığın teknik ve medeniyette daha fazla ilerlemesine imkân hazırlar. Dinise, kâinatın ve madde âleminin niçin yaratıldığını ve yaratıcısının kim olduğunuortaya koyar. Özellikle insanın varlıklar içindeki müstesna mevkiini, yaratılış gayesini ve bu dünyadaki vazifesinin mahiyetini belirtir. Şu halde ilim ile din için: Varlık âleminin sır ve muamma kutularını açan ikianahtardır denebilir. Biri, varlıkların yaratılış şeklini, maddî mahiyetiniortaya koyarken; diğeri de yaratılış sebebini ve gayesini açıklamaktadır. Bubakımdan ortada birbirleri ile çatışan bir durum yoktur. Bil'akis birbirlerinitamamlama söz konusudur. İlim ilerledikçe dinî görüşlerin iflâs edeceğini sananlar, bu noktada yanılmışlardır.Bil'akis, ilmin ileriye doğru attığı her adım, her yeni buluş, düşünen insanlığı dinî akîdelere biraz daha yaklaştırmış ve Allah'ın büyüklüğünü biraz daha yakındangöstermiştir. Şöyle ki: "Kâinatta mevcut kusursuz bir nizamın dayandığı kanunların keşfinden vebu kanunlardan istifade yollarının araştırılmasından ibaret olan ilimler",bu muhteşem nizamı kuran ve işleten Allah'ın varlığına en kuvvetli bürhan ve şahidlerdir. O yüce Yaratanın varlığını, eşsiz kudretini inkâr etmek; ancakgözle görülen mevcut nizamı inkâr etmekle mümkün olur. Nizamın inkârı hâlindeise, ortada ilim kalmaz. Diğer taraftan ilimler, Allah'ın yarattığı varlıklar âlemini incelediklerinden,yaratılıştaki hârikaları, ince hesap ve ölçüleri ortaya koymakta ve varlıklarüzerinde tecelli eden İlâhî isim ve sıfatları meydana çıkarmaktadırlar. Bu bakımdan,ilimlerin Allah'ın isimlerine ayna olduklarını ve herbir ilmin Allah'ın birismine dayandığını ve hakikatını o isimden aldığını söyleyebiliriz. Bu hususuBediüzzaman şöyle izah etmektedir: "Her bir kemâlin, herbir ilmin, herbir terakkiyatın, herbir fennin birhakikat-ı âliyyesi [yüce bir hakikatı] var ki, o hakikat bir ism-i İlâhîye dayanıyor.Pek çok perdeleri ve mütenevvi tecelliyatı [çeşitli tecellileri] ve muhtelifdaireleri bulunan o isme dayanmakla o fen, o kemâlât, o san'at kemâlini bulur,hakikat olur. Yoksa yarım yamalak bir surette nâkıs bir gölgedir. Meselâ: Hendese [geometri] bir fendir. Onun hakikati ve nokta-i müntehası [ulaşabileceğien son nokta], Cenâb-ı Hakk'ın ism-i Adl ve Mukaddir'ine yetişip hendese âyinesindeo ismin hakîmane cilvelerini müşahede etmektir. Meselâ: Tıb bir fendir. Hem bir san'attır. Onun da nihayeti ve hakikatı, Hakîm-iMutlak'ın Şâfî ismine dayanıp, eczahane-i kübrâsı olan rûy-i zeminde [yeryüzünde]Rahimâne cilvelerini, edviyelerde [devâlarda] görmekle tıb kemâlâtını bulur,hakikat olur. Meselâ: Hakikat-ı mevcûdattan bahseden hikmetü'l-Eşyâ, Cenâb-ı Hakk'ın (CelleCelâlühû) ism-i Hakîminin tecelliyat-ı kübrâsını müdebbirâne, mürebbiyâne eşyada,menfaatlerinde ve maslahatlarında görmekle ve o isme ve ona dayanmakla şu hikmetolabilir. Yoksa, ya hurafâta inkılâb eder ve mâlâyâniyât olur veya felsefe-itabiiye misillû dalâlete [sapıklığa] yol açar. İşte sana üç misâl! Sair kemâlât ve fünûnu [fenleri] bu üç misâle kıyâs et."(Sözler) Gerçekten de Bediüzzaman'ın işaret ettiği gibi, ilim ve fenlerin hakikatının İlâhî bir isme istinad ettiği görülmez veya görmezlikten gelinirse, ilmin yainançsızlğa yol açacağı, veya faydasız birer meşguliyet mahiyeti alacağı, günümüzdepek çok misalleriyle ortaya çıkmıştır. * İlim - Din İlişkisini Açıklayan Bazı Güzel Sözler: "İlim, insanlığa, telgrafı, elektriği, teşhisi ve bir takım hastalıkları tedavi çarelerini verdi. Din de ferdlerde ruhî sükûneti ve ahlâkî muvazeneyite'min eder. İlim ve din, kâinatın hazinelerini açmak için kullandığımız hakikî iki anahtardır. İnsan ilimden istifade eder, fakat din ile yaşar." (William James) "Bir tabiat kanununu ifade eden her formül, Allah'ı öven bir İlâhîdir." (Maria Mitchell) "Hangi sahada olursa olsun, ilimle ciddî şekilde meşgul olan herkes, ilimmâbedinin kapısındaki şu yazıyı okuyacaktır: "İmân et!" İman, ilimadamının vazgeçemiyeceği bir vasıftır." (Max Planck) "Kâinatın Yaratıcısına olan inanç, ilmi araştırmanın en kuvvetli ve enasîl muharrik gücüdür." (Albert Einstein) "Vicdanın ziyası ulûm-u diniyyedir [dinî ilimlerdir]. Aklın nuru fünû*-umedeniyyedir [modern fenlerdir]. İkisinin imtizacı ile hakikat tecelli eder.O iki cenah ile talebenin himmeti pervâz eder [uçar]. İftirak ettikleri [ayrıldıkları] vakit, birincisinde taassub; ikincisinde hîle, şübhe tevellüd eder." (Bediüzzaman) "Dinsiz ilim kör, ilimsiz din topaldır." (Albert Einstein) "İlim ile din, birbirini nefyetmez (inkâr etmez), bil'akis tamamlar. Çünkübunlardan biri aklın, diğeri gönlün (kalbin) ışığıdır. Ve insan ne yalnız akıldan,ne de gönülden ibarettir. Fakat hem akıl, hem de gönül sahibi bir varlıktır.Dinsiz ilim belki aklı tatmîn eder, fakat muhakkak ki gönlü karartır. Nitekimilimsiz din de ruhu ve gönlü ışıtır, fakat aklı karanlıkta bırakır. Binaenaleyh, insanlığın hayrı ve faydası, ne bugün olduğu gibi yalnız ilme bağlanmaktır,ne de orta zamanlarda olduğu gibi yalnız dine sarılmaktır. Fakat her ikisinebirden sahip olmaktır." (Ali Fuad Başgil) "Allahu Teâlâ'nın mahlûklarını inceleyen fen adamları, O'nun büyüklüğünüherkesten iyi anlarlar." (Fahreddin-i Razî) |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
ilim dersleri desteği | Talebe2021 | Sorularınız | 9 | 14.11.24 14:40 |
ilim ve hal | Anka58 | Güzel Sözler & aŞka Dair | 2 | 10.04.22 10:54 |
Çatışma ve Korku Enerjisi | BeyazMor | Tekamül & Kozmik EnerJi | 2 | 14.05.21 17:01 |
Musallat alma konusu | Beyazkartal | Sorularınız | 3 | 28.02.19 07:53 |
Her insanın cin ikizi konusu... | life_is_fun | Sorularınız | 12 | 24.11.18 16:24 |