El Yiğit Nickli Üyeden Alıntı

Hüddam nedir? Hüddam hizmet edebilir mi? Huddam sahibi nasil olunur. Bir Huddamin yetenekleri nelerdir?

Bazi cinlenmis kisiler huddam sahibi oldugunu idda eder. Bazi kisiler de hayatin da huddam olmadigini fark etmeden yasar , huddam o kisiyi ruya ile ve bazi yollar ile hazirlar.

hic bir cin adi veya unvani ne olursa olsun huddam makamini temsiz edemez. İnternette bunla ilgi cok yanlis bilgiler var.



Peki huddam nedir? Melek midir? Hayir degildir. Cin de degildir. Huddamlar sizin benim gibi insan olan ruhaniyetlerdir. Ermişlerin, şehitlerin, sıddıkların ariflerin ve ermis diye tabir ettigimiz muhterem zatlarin. Metafizik koridorlarin cesitli katmanlarin da yurt edindikleri ruhaniyetleridir. o ruhaniyetlerin sahibi insanlar dunyada ki hayatlarini yasarken sahib olduklari iman ve itikad ile gosterdikleri teslimiyet ile ahir hayatlarinin penceresi onunde surdurdukleri batini yasamlarin da, bir surenin bir esmanin yada bir ayetin tekilli yada coklugu ile derecelendirilirler artık o ayet o esma onlarin semavi yurtlarin da ahir hayatlari oncesinde ki makamin niteliklerini olusturur. Bir bakima o ruhaniyet o esma sure yada ayetin enerjisi ile birlesir. Onun tum tesiratı butun kudret ve hukmunu uzerine alir. Gunumuz de bu mertebeye erisecek insan sayisi neredeyse azdir. Kiyametin kopacagi gunde bu ruhani erginligin insan soyundan tamamen kalktigi gun olacaktir. Şu da önemli ki, sözünü ettigimiz bu insanlar illa adi şanı bilinen evliyalar olmak zorunda değil. Nice insanlar var ki rahmani hireyarşi de bir evliya, bir arif, bir sıddık oldugunu bilmeden veya çevresine bunu belli etmeden göçer giderler bu dünyadan.


Huddam ilminin bas aktoru sanildigi gibi bir cin degildir. Bir insanin artik edebi hayata intikal etmis olan ruhaniyetidir. Yaradinlanlardan en ustun olan insandir. Bir hadim huddam makamina sahip olmak cin gibi yalanci, sahtekar tetikci gorevi gibi goren bir varligin haddine degildir. Onlarin da muminleri var ama onlarin ruhani kimlikleri insanlara gore daha asagi ve sınırlıdır.

İnternette dolasan huddamlarin cinlerden oldugu safsatalari bu varliklar hakkin da oldugu kadar insan olan mahlukattan da yeteri kadar haberdar olmadıgimizdan zahirinden ayrilip batini yonune bakmayisimizdan kaynaklanmaktadir.

Ulvi bir insanin ruhaniyeti yurt edindigi boyutlarda ki makaminda bir surenin bir esmanin yada bir ayetin tecellisi ile butunlesebilir dunyevi idrakinizin disin da ahir hayat oncesi bir konaklama yapabilir demistik. Kendisine huddam ilmi caiz olan bu konuda gerekli ahlak, iman ve istirak kabiliyetine sahip kisi bir menfaate dayanmadan dunyevi bir amac tasarlamadan, sahih bir niyetle kendi kabiliyet ve ozelliklerine denk gelen bir calisma yaparak bunlarin karsiligi olan gelen bir esma yada bir ayetin ruhaniyetini yaren yoldas edinebilir. Muhyiddin arabi hz Hayal Alemleri kitabin da yazdiklarimizi tasdikler nitelikte bir hadiseden bahsetmektedir. Onun ilk talebelerinden olan bir mursidi fatma hanim var. Diyor ki Muhyiddin ibni arabi, Bu kadin fatiha suresi okudu ve fatiha suresi insan seklinde odada belirdi. Ve kadin ona bir gorev verdi. Fatiha suresi kiliginda ki adam da gitti onu yapti diye anlatiyor.

Burada bizim de anlattigimiz gibi her ayet, sure, harf, ozunde enerjidir. Onlar da Cenab'ı hakkin yarattigi ve nimetlerini anlatmak, dogru yolu anlatmak icin insanlara ve cinlere gonderdigi kelime formatinda ki kullaridir. Bura da o surenin ayetin yada esmanin zuhuru ancak ulvi bir insanin ruhaniyeti araciligi ile olabilir. Yapılan calismada mutlaka isin ehli bir Pir in kontrolu altinda yapilmalidir. Ve dedigim gibi calismayi yapan kisinin ruhani kapasitesi, yetenekleri ve terbiyesi ile hatasiz dogru ortanlili olmalidir, ebced ve cifir hesaplamalari ile kisinin gerek ruya gerekse bir goruntu bir ses yoluyla aldigi mesajlarla hangi esmanin hangi sure yada ayetin o kisiye uygun oldugu belirlenmelidir. Aksi takdirde bu tur uygulamalari bir heves bir macera bir ayricalik edinme ugruna tek basina yapmaya kalkan bir cok insanin bu enerjilerin bedensiz direk etkilerine maruz kalma suretiyle carpildigini felc oldugunu zahir hayatin da heba olup gittigini ve cok agir psikolojik tedaviler gordugunu biliyoruz.

Huddam ilmine yonelik bir calisma yapan sufinin yolu turlu turlu tuzaklarla doludur dostlar. Oncelikle sufli boyutlarin varliklari olan cin ve iblisler bu sufinin yoluna cikarak onu aldatmaya bunu basaramazlarsa da korkutarak yaptigi calismadan caydirmaya ugtasirlar. Bir Pir in denetimi altinda olan sufi karsisina cikan bu sufli haylazlarin ve avam takiminin turlu vaatlerine turlu kerametlerini kolaylikla bertaraf edebilir. Ama kontrol denetim altinda olmadan sirf merak ugruna boyke bir calismaya giren kisi onlarin yalanlarina ve sozkerine kolaylikla inanabilir ve yanilabilir.

Simdi sizlere internette dolasan bir huddam davetinde ki uygulamadan bahsetmek istiyorum. Burada ki iddaya gore bir kisi 17 gun riyazatli halde gunde 5 bin defa zikrederse o isinlerin muvekkelini elde ediyormus. Bahsi gecen zikirler, 'Temagıyşin, Bağdanin, Yesvadin, Vagdaşin vs' şimdi gerek tasavvufta gerek ortadogu mistik islami ogretiler de, sonu 'Sin' 'Şin' ile biten isimler cin isimlerini temsil eder. Ve telafuz da sesin girtlaktan ciktigi isimler de genellikle cinlerin ifrit denen tayfasinda ki iblislere aittir ki, bunlara bulastiniz mi bir daha kurtalamazsiniz. Onlarla yaptiginiz is birligi yuzunden eninde sonun da ulvi bir ruhaniyetin ofkrsine maruz kalip ya carpilirsiniz. Yada bunlar sizin beyninizi bir orumcek agi gibi sarip caniniza kiymaniza bile sebeb olurlar.

Bu ilimlerden bir haber olan kişi zaten avare olarak dolaşmaya basladigi icin o boyutlarda ki varliklarin dikkatini ister istemez ceker. Dusunun hic tanimadiginiz bir sehirde yol yordam bilmeden, birisini ariyorsunuz. Karsiniza birileri cikacak size yardimci olacagini elbette soyleyecek. Simdi dunyada bu caresizligi bazi vicdanlari yumusatabilir ama ruhani boyutlar da bu kurallar pek gecerli degildir. Sizi aradiginiz ruhaniyeti bulmaniza yardimci olacagini soyleyenler olur, ya da onun kendisi oldugunu idda eder ve gosterecegi bir kac ucuz kerametlerle gozunuzu boyar guveninizi kazanir ve tabiki suslu puslu vaadleri karsiligin da tevhid inancinizi zedeleyecek bir takim istekler de bulunur.

Huddam ilmin de calisma yapilan sahalar genellikle aynidir dostlar. 40 gun suren ve tamamen hayvani ve islenmis gidalarin terk edilmesi, yanliz kalinmasi, az uyunmasi, farz ibadetlerin yanin da nafile ibadetlere ve tefekkure zaman ayrilmasi ile bu 40 gun boyunca oruc tutulmasi boyle bir calismanin iskeletini olusturur. Ayni zaman da calismanin ruhuna uygun tutsuler yakilir. Cunku kokularin da dunya da maddi gozlerin duman olarak algiladigi hallerinden farkli olarak metafizik boyutlar da eterik bir enerjisi ve bu enerjiden hoslanan veya hoslanmayan onun cekim alanina giren de ondan kacan da baska enerjiler de vardir.

Sufli ayak takiminin boyle bir cagirisma yapan bir sufiye satasmalari ve taruzlari 14 veya 20. gun arasinda olur. Cunki bitkisel ve tamamen katkisiz bir beslenme ile sufinin bizim kalp gozu yada 3. goz dedigimiz epifiz bezi uykusundan uyanmaya, odasin da dolasan ruhani varliklarin ruhlarin goruntulerini ve seslerini algilamaya baslar.

20 ile 29. gunler arasin da sufinin kalp gozunun gorus alaninda ki genisleme ile artik ruhani boyutlari acilan davet kapilarindan seyretmeye baslar. Bu bir okyanusun kiyisindan bakip da, icinde ki alemi gormeyi calismak gibi birseydir bu surec icerisin de tasavvufta Seyrü sülük, modern anlatimlar da ise astral seyehat denilen denemeleri once ruya alemin de yasamaya baslar. Bu ruyalar sufinin benliginde ki hayvani gudulerin yikandigi temizlendigi ruhunun haset kin ofke gibi kiskanclik gibi zaaflardan arindirildigi kutsi ritueller icerir. Bu nokta da ozellikte bir Pir' in kontrolu cok onemlidir cun ki, sufi bilinc altinda ki kalintilarla yuzlesirken yanilmaya bu asamaya daha yatkindir. 35. gunden sonra calismasini yaptigi esmanin yada surenin artik ruhani boyutlar da ki saf tecellisini gorur hale gelir. 37 ve 40. gunde ise o enerjinin ulvi bir insan ruhaniyeti ile butunlesip sufi bilincli halde iken astral boyutta kendisine selam vermesi konusmasi ile ve anlasmasi ile son bulur.

Bazen de bu bulusma, yapilan rahmani calismanin niteligine bagli olarak çagrilar ruhaniyetin gorselinin bir alim ne yer, bir kabta ki suya veya bir cam agacinin kabuguna temessul etmesi yoluyla olur. Artik cagiran ve cagiriya cevap veren her iki ruhaniyetin arasin da gonul bagi vardir. Allah yolun da beraber calisacak ve yukumluluklerini yerine getireceklerdir. Bir huddam size illa sunu yapacaksin, misal her hafta 3 gun oruc tutacaksin, sukadar da zikir okuyacaksin diye bir dayatma da bulunmaz. Bu anlasma da kimse kimsenin kolesi yada inancinin ibadetinin bekcisi degildir. Bir huddam bunlari ancak size tavsiye edebilir. O da rahmani derecenizin, ruhani boyutlar da ki saygınliginin devami icin olabilir. Her iki taraf arasin da bir anlasma yapilir mesela Huddamlar Persembe gecesi ve Cuma gunleri size cevap vermezler. Ramazan ayi ve dini bayramlar da yaniniza temessul etmezler.

Siz artik kalp gozunuz acildi ve huddamla araniz da bir gonul bagi oldugu icin onu gorebilirsiniz. Ama yaniniz da olan, normal halktan kisiler goremezler. Ancak huddamin ortam da yarattigi etkiyi hissedebilirler. Bugun bir huddam sahibi oldugunu idda eden bir cok haci, hoca, medyum, sufli varliklarla is birligi yapmaktadir.

Cun ki huddam makaminda ki ulvi bir ruhaniyet asla buyu, muska islerine asla karismazlar. Istediginiz zaman da cevap alamazsiniz. Define nerdeymis ilgilenmezler, kiskanc yada azgin duygularin isteklerine ask islerine ragbet etmezler. Huddam sifacidir, Huddam ogreticidir, Huddam size zahiri ilimlerin batini yonlerini ogretir. Bitkiden, hayvandan, tastan, gunes den ve aydan ve nice mahlukattan nasil ilmi faydalar saglayacaginizi ogretir sirlar verir. Avam takiminin acayip hirslari pesinde kosmaz, onlarin ipe sapa gelmez cehennemin teminati islerine ortak olmaz. Bir huddam sizinle daha nice isler yapar ama ifade edilmez.

Bir huddamla da dost olabilir, bir kac yuz tanesi ile de olabilir, bir kac bin tanesi ile de dost olabilir. Bu tamamen manevi boyutta ki, derecenize baglidir.

Evet dostlar umarim anlamis ve idrak etmissinizdir

light Nickli Üyeden Alıntı

konuya ben de çakralar üzerinden yaklaşmak istiyorum. eminim ki bu forumda birçok forum yazarının da malumudur, vücudumuzda yedi tane çakra var. nitekim Tarık suresinde "biz insanın üzerinde yedi yol yarattık." ifadesinin de bununla ilgili olduğunu düşünüyorum. her bir çakra gerek cisim alemi gerek ruhsal alemle nispeten değişen oranlarda bir bağlantı noktası.

Right4Life Nickli Üyeden Alıntı

Hüddam edinmek için 40 gün riyazat şart mı benim bir tanıdığım Abim var Allah için yardım ediyor herkese ve orduları da bayağı sağlam illa 40 gün riyazat gerekmiyor sanırım

KR1PTEX Nickli Üyeden Alıntı

yazılanlarda bir yalnışlığı düzelmek isterim orda insan yaradılanların hepsinde üstün yarıtılmıştır ibaresini düzeltmenizi isterim insan yaradılanların birçoğundan üstün kılındı hepsinden üstün değildir üstünlük takva ile olur

fuumaster Nickli Üyeden Alıntı

bir ekleme daha yapacağım. kaynak aklıma gelmiyor şuan ancak bazı sure veya ayetlerin hadimleri paygamber effendimiz döneminde müslüman olmuş sahabeden şirinler ( üç harfliler ) olarak biliyorum. Örnek cin suresinin ( " Kul uhiye... ) hadimi sahabeden ebu yusuf R. A. olması lazım bildiğim kadarı ile, mübareğin ismin yanlış hatırlamıyorsam. kendisi peygamber efendimiz döneminde bizzat peygamber efendimizin huzurunda müslüman olan ilk şirinlerden dir. şirinler gurubunun reislerindendir. Hatta bir kısmı bende kalsın 3 gün süren riyazette oruç ve bazı iabadetlerden sonra ilgili duasını okursanız 4 kişi geliyormuş karşınıza. ortadaki bahsi geçen sahabe ebu yusuf, arkasındada 3 hadim daha. yapıp, mübareği görenler istediği sonuca ulaşanlar, yada korkup konuşamaynalar olmuş geçmişte. değişik kaynaklarda aktarılmış. esas ilk kaynak şeyh ahmed el benevi R.A. nın kitaplarından alındığı belirtilmiş. Hangi kitabı hatırlamıyorum.