|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
|||
|
|||
Klinik Hipnoz Ve Hipnotik Olgulara Giriş
Klinik Hipnoz Kitabı, Psikoterapi ve Hipnoz Derneği Yayını
Bu cilt, kronik zayıflatıcı durumların hafiflemesinde, çeşitli hipnoz uygulamaları konusundaki uzmanların yazdığı, kısa bir monografiler koleksiyonu sunmaktadır. Hipnozun tedavi edici mesleklere ek olarak kurulmuş bir rolü vardır. Dünya çapındaki birçok hipnoz uygulayıcısının oluşturduğu dernek ve cemiyetler, resmen tanınma ve bilgilendirme noktasında, eğitimin standartlarını belirlemekte ve sağlıkla ilgili mesuliyet arayan bireylerin, hipnozla müdahale eden uzmanlara karşı kamu güvenini sağlamaktadır. Kitabın bölümleri genel eğitim konuları ve danışanın tercihlerinden, hafızanın teorik incelenmesine; hipnozun nörofiz¬yolojisinden, psikoterapiler gibi konulara kadar çeşitlilik arz eder. Kitapta konu aralarında bol miktarda ilave klinik vaka öykülerine yer verilmiştir. Hipnoz tekniklerinin uygulanmasına yönelik kendine özgü yönergeler ve uzun yılların klinik deneyimi sırasında rastlanan problemlere karşı uyarıları içerir. Temel bir düzeyde, araştırmacılar hipnotik olguların nöro¬fizyolojik temelini daha iyi anlama noktasında, son on yıldaki beyin görüntülenmesindeki gelişmelerin avantajını kullanıyorlar. Klinik düzeyde ise, daha önce üstü örtülmüş bazı problemleri çözmeye yönelik toplumun şu anki açık tutumu, bazı problemleri çözerken, bazen de bir o kadar yeni problemler üretmektedir. Bastırılmış anılarla ilgili pek çok ateşli tartışma süregelmiştir, ancak uzun vadede insan beyninin karmaşıklığı hakkındaki bilgiye ek olarak, bu tür ilim içindeki münazaralardan kazançlı çıkmışızdır. KLİNİK PROBLEMLERİN TEDAVİSİNDE KULLANIMININ TARİHÇESİ Başka isimler adı altında, hipnozun klinik problemleri tedavi etmede kullanımı uzun bir tarihe sahip olup, bu durum dini ve ayin törenlerini tasvir eden eski metinlerde de kayıtlıdır. Hipnozla ortaya çıkan olgular, mucizevî tedavileri açıklamakta kullanılmıştır ki bunlar, Orta Çağ’da kutsal heykellere, şifalı pınarlara ve üstün seviyedeki kişilere veya dini güçlerce yapılan "daha yüksek bir güç karşısında teslim olma " olgusuna bağlanmaktaydı. Hipnozun daha modern kullanımı, vücut içindeki görünmez “manyetik sıvının†uygun dağılımına atfettiği gösterişli tedavileri başaran, Viyanalı Doktor Mesmer’in çalışmalarıyla başlamıştır. 1784’te XVI.Louis’in kurdurduğu bir komisyon, hayvan manyetizması hakkında bir kanıt bulamamış ve Mesmer’in başarısını telkine bağlamışlardır. Mesmer, Kraliyet Komisyonu’nun raporu sonucunda popülerliğini yitirmesine rağmen, hipnozun klinik uygulamasına olan ilgi ondokuzuncu yüzyıl boyunca hızla gelişmiştir. Hipnoz terimi, gözlemlenen olguların, uykuya benzer bir psikolojik durum sebebiyle ortaya çıktığına inanan, Manchester’lı hekim James Braid tarafından, 1841’de bulunmuştur. 1880’lerde hipnozun Fransız nörolog Charcot ile Breuer ve Freud tarafından kullanımı geniş anlamıyla ‘histeri’ denilen nevrotik bozuklukların tedavisinde kullanımına kadar genişlemiştir. Freud daha sonra hipnozun kullanımını, psikanaliz tekniklerin lehine bırakmıştır. (Sulloway, 1979). Yirminci yüzyılın başlarında, psikolojide davranışçı yaklaşımın gelişmesi, hipnoz gibi içsel psikolojik süreçlere olan ilginin geçici bir süre için azalmasına yol açmıştır. Buna rağmen, anksiyetenin davranışçı terapisinde, gevşemeyi sağlamak için hipnoz kullanımı çoğunlukla tanımlanmıştır.(Beck & Emery, 1985; Clarke & Jackson, 1983; Marks, Gelder & Edwards, 1968; Rubin, 1972; Rossi, 1986). Hipnozla ortaya çıkan olgular, davranış değişiklikleri meydana getirmek için de kullanılmıştır (Hussain, 1964; Wolpe, 1958, 1973; Kroger& Fezler, 1976) ancak hipnoz bileşeninin doğası her zaman tartışılmamıştır. Hastanın bilişsel ve algısal süreçlerini değiştirmeye odaklanmış olan bilişsel terapilerin (Brewin, 1988) daha sonraki yıllardaki gelişimi, hipnotik duruma bilişsel olguların eşlik etmesine rağmen, hipnoz kullanımını tümüyle ihmal etmiştir. HİPNOZ OLGUSU Terapistin talimatları veya süjenin kendi kendine telkinleriyle ortaya çıkan hipnoz durumuna, çeşitli olgular eşlik eder. Hipnotik olguların süjeler tarafından deneyimlenme ve terapistler tarafından gözlemlenme derecesi, hipnozun derinliğine bağlıdır ki; hipnozun derinleşebilmesi de süjenin özelliğidir. Bu özelliğe de genel olarak hipnoza yatkınlık veya hipnotik duyarlılık denir. Hipnoz sırasında, dikkat odağı daraltılır ve içsel bilişsel bir odağa doğru kaydırılır. Bu da, cevap gerektiren duyu girdisinin farkındalığında bir azalmaya sebep olur. Merkezi sinir sisteminin duyu ve tepki sistemlerinin uyanıklığında bir azalma meydana gelir, bu duruma ters olarak da, muhtemel veya hayali tehlikelere karşı etrafı tarayan endişeli hastalarda meydana gelen dikkatin hareketli bir şekilde yer değiştirmesidir. ELEŞTİREL DÜŞÜNME, GERÇEKLİĞİ SINAMA VE GERÇEKLİĞİ ÇARPITMA TOLERANSINDA AZALMA Shor (1969), normal bilgi işleme süreçlerinin özelliğini taşıyan, işleme süreçlerini tasvir etmiştir. ‘Genellenmiş gerçeklik yönelimi’, referans çerçevesi kavramını gündeme getirir ki; süje deneyimlerine bu çerçeveyle anlam yükler ve yaşantısını onunla yorumlar. Hipnoz durumunda ise bu yönelim belirgin bir şekilde askıya alınır ve böylece, somut, eleştirel olmayan düşünce süreci ortaya çıkar. Clarke ve Jackson (1983) süjelerinde, [hipnoz sırasında] karşıt şahsi yargı ve inançları harekete geçiren yeteneğin düşük olduğunu belirtmiştir (s.242). İkna edici karşılıklı konuşmalar, etkili terapi müdahalelerinin bir parçasıdır. Hipnoz ve hipnoza yatkınlık üzerindeki araştırmalar, eleştirel düşünmede benzer bir azalma ortaya çıktığını gözlemlemiştir. Malott, Bourg & Crawford (1989) hipnoza girmiş süjelerin ikna edici konuşmalara karşı daha az karşıt görüş ürettiklerini ve ayrıca hipnozda olsun ya da olmasın hipnoza yatkınlığı yüksek süjelerin mesajlara karşı daha kabullenici düşünceler ve olumlu tavır takındıklarını deney yoluyla kanıtlamışlardır. Eleştirel düşünmenin ve ‘genellenmiş gerçeklik yöneliminin’ askıya alınması ile birlikte, terapist tarafından telkin edilmiş algıdaki ve bilişteki gerçeklik değişimini kabul etmeye karşı, hazır olma durumu ortaya çıkmaktadır. Hipnoz durumundayken süjeler, daralmış dikkat odaklarıyla, gelecek hareket ve olaylarla ilgili düşüncelerini askıya aldılar. Hipnoz durumunun günümüzdeki odağı bu süreci teşvik etti. YÜKSELTİLEN İMAJİNASYON CANLILIĞI YA DA GERÇEKLİĞİ İmgeleme gücünün ve fantezi üretiminin arttırılmasının hipnoz prosedürünün bir etkisi ve ayrıca hipnoz ve hipnoza yatkınlığın temel bir özelliği olduğu öne sürülmektedir (Sheehan, 1979; Lynn & Rhue, 1987), ama yine de imgelemede canlılık ve hipnoza yatkınlık arasındaki ilintiler makuldür. Daha önceki, dikkatin içsel bilişsel odaklanması ve eleştirel yargının askıya alınması, muhtemelen daha yüksek bir algı canlılığından ziyade, daha yüksek bir gerçekliğe sahipmiş gibi kabul edilir ve tepki verilir. İRADİ DEĞİŞİM VE İRADİ KAS HAREKETLERİNDEKİ DEĞİŞİMLER Hipnoz altına giren süjeler, sık sık davranışlarının kendi olağan kontrolleri altında olduğunu bildirirler. Weitzenhoffer (1978) bunu, hipnozun temel bir özelliği olan “klasik telkin etkisi†olarak değerlendirdi. Bu telkin etkisi iki bileşen kritere sahiptir; (a)Telkine karşı ortada bir cevap olmalı (b) ve bu cevap gayri iradi yapılmalıdır. Gevşeme, felç, otomatik hareketler ve sert katalepsi, hipnoz telkinine karşı irade dışı değişiklikler olarak deneyimlenebilir. Güçlendirilmiş kas performansları da bildirilebilir, ancak bu durum gerçekten güçlenmiş performanstan ziyade kas yorgunluğundan kaynaklanıyor da olabilir. İSTEMDIŞI KAS, ORGAN VE BEZELERDEKİ DEĞİŞİMLER Gelişmiş deneyler ve klinik bilgiler, bilinçli kontrolün dışında olduğu varsayılan birçok fizyolojik süreç ve işlemin, hipnoz telkinlerine cevap olarak değişiklik gösterebileceğini kanıtlamıştır (Kiernan, Dane, Phillips & Price, 1995). (Bu değişimin yalnızca hipnozla müdahaleye mi yoksa hipnoza yatkınlığa göre mi değişikliğe uğradığı konusu ayrıca kanıtlanmaya muhtaçtır.) Yakın zamanda Kiernal ve meslektaşları (1995) tarafından yapılan bir deney, hipnoza bu tarz bir fizyolojik cevabın olduğunu göstermektedir. ALGILARDA DEĞİŞİMLER Hipnozla birlikte bulunan pek çok olgu, soyut ve hemen göze çarpmayan olgular olup, bunların az bir kısmı yalnızca hipnoz durumuna mahsustur. Duyudaki ve özellikle acı duyumundaki değişimler, uygun süjeler ve hipnoz teknikleri kullanıldığı ve süje hipnoz altına alınmadığı zamanlarda aynı oranda gözlenmemiştir. Yalnızca hipnoz yoluyla anestezi yapılarak gerçekleştiren büyük ve küçük birçok cerrahi ameliyatın tasviri yapılmaktadır. Bu yaklaşım, kimyasal anestezinin mevcut elverişliliği yanında alternatif bir müdahale yolu teklif etmemekle birlikte, betimlenen süreç ve prosedürler hipnoz durumunun etkisini desteklemektedir. HAFIZANIN ÇARPITMALARI Telkine bağlı olarak ya da kendiliğinden meydana gelen ‘hipnoz sonrası hafıza kaybı’ hipnoz sürecinin olası bir bileşenidir. Daha önceki, bilişsel görevdeki farklılıkların, bu olgunun hipnoz durumunda, hafızaya kodlamadaki değişikliklerden kaynaklandığını ileri sürüyor gibi olsa da; hafıza bozulması ve güçlenmesi üzerine yapılmış araştırmalar, bu farklılıkların hafıza kayıtlarının geri çağrılmasından ziyade, onları kodlamadan kaynaklandığını ileri sürer (Barnier & McConkey, 1992; MeConkey, 1997). BEKLENTİLERİN VE MOTİVASYONUN YÜKSELTİLMESİ Genel olarak halk inanışlarında ve beklentilerinde bulunan hipnozdaki ‘sihir’ dikkate alındığında, klinisyen bu beklentileri ustaca kullanarak hastanın motivasyonunu mümkün olan en üst düzeye yükseltebilir ve tedaviye olan direnci azaltabilir. Hipnotik telkine verilen cevapların istemdışı doğasının deneyimlenmesi ve klinik alanda kullanımının başarısı, motivasyonu daha da güçlendirir. ALINTI
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim.. |
#2
|
||||
|
||||
Allah razı olsun bu güzel paylaşım için.
__________________
Hiç kimse vazgeçilmez değildir. Ve kimse kendini vazgeçilmez sanan biri kadar aptal değildir. |
#3
|
|||
|
|||
PayLaşım İçin TeşekküRLeR..
. |
#4
|
|||
|
|||
Faydalı bilgiler ihşallah istifade edelim arkadaşlar.
|
#5
|
|||
|
|||
teşekkürler
|
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Hipnoz Hakkında Sorular | SiLence | Hipnoz & Bilinçaltı | 3 | 04.12.21 02:39 |
Hipnoz Hakkında | SiLence | Hipnoz & Bilinçaltı | 4 | 26.04.17 20:25 |
Hipnoz ve Özellikleri | SiLence | Hipnoz & Bilinçaltı | 4 | 26.04.17 20:24 |
Hipnoz Nedir, Nasıl Yapılır? | Tuana | Hipnoz & Bilinçaltı | 1 | 21.04.17 11:39 |
Hipnoz Ortamında Yaşamak | SiLence | Hipnoz & Bilinçaltı | 1 | 20.03.17 15:44 |