Federal hükümet tarafından yapılan açıklamada yasağa gerekçe olarak "Yabancı bir hükümetin yargı kararı olmadan direktiflerine maruz kalması muhtemel" bir şirketin ağa katılımının çok fazla risk taşıması gösterildi.

Avustralyalı müşterilerinin bilgilerini Çin istihbaratı ile paylaşmayacağını açıklayan Huawei'nin güvencesini yeterli bulmayan hükümet yetkilileri, söz konusu riskleri azaltacak bir güvenlik kombinasyonunun bulunmadığını düşünüyor.

Avustralya'nın 5G ağlarını korumaya kararlı olduğunu belirten İçişleri Bakan Vekili Scott Morrison, "Hükümetin önceliği her zaman Avustralyalıların emniyet ve güvenliğini sağlamak olacak." dedi.

Öte yandan Çin'in 2017'de çıkardığı ulusal istihbarat yasasının, "Herhangi bir organizasyon veya vatandaşın devlet istihbaratına destek, yardım ve iş birliği yapmasını" öngördüğünü belirten Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü'nün Uluslararası Siber Politika Merkezi analisti Danielle Cave, hükümetin doğru karar aldığını söyledi.

Cave, Çin'in dünya çapında gelişen internet teknolojileri ve telekomünikasyon şirketlerinin, batı hükümetlerinin ihtiyatlı davranmalarını zorlaştırdığını dile getirdi.

"HAYAL KIRIKLIĞI YARATAN BİR SONUÇ"

Yasağa karşı Avustralya Huawei'nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda ise "Huawei ve ZTE'nin Avustralya'ya 5G teknolojisi vermekten men edildiği bildirildi. Bu, tüketiciler açışından hayal kırıklığı yaratan bir sonuçtur. Huawei 5G'de bir dünya lideridir. Avustralya'da yaklaşık 15 yıldır kablosuz teknolojiyi hızlı ve güvenli bir şekilde sağlamıştır." ifadesi kullanıldı.

Gelecek yıl 5G teknolojisini kullanmaya başlayacak Avustralya, Huawei'nin 2011'de başlayan Ulusal Geniş Bant Ağı (NBN) projesine teklif vermesini de kabul etmemişti.

Huawei, dünyanın en büyük telekomünikasyon ekipmanları sağlayıcısı ve dünyanın üçüncü büyük akıllı telefon üreticisi konumunda.