DÖRT MELEĞİN ALNINDA YAZILI OLAN DUÂ.. (HER DERDE DERMAN DUÂ)

Ebû Hureyye (ra)'dan rivayet olunmuştur. Allah Resûlü (s.a.v) âshâbı ile oturuyorlardı.Bu esnada Beni Süleyman kabilesinden biri ağlayarak Resûlüllah'ın huzuruna geldi. Resûlü Ekrem(s.a.v)ona: '
''Ey kardeşim seni ağlatan nedir?''diye sordu. Adam: ''Ey Allahın Resûlü namaza kalktığım zaman beni korku ve hezeyan sarıyor.Uyuduğumda kötü rüyalar görüyorum.Çok defa vesveseye kapılıyorum.İbadetim fesada giriyor.''dedi. Bunun üzerine Resûlü Ekrem (s.a.v): ''Ey kardeşim senin anlattıkların melun şeytanın sana yaptığı işlerdir.Şimdi ben sana miraca çıktığımda Rabbim'in bana öğrettiği 19 ismi öğreteyim mi?Bu isimlerin dördü İsrâfil (a.s)alnında,dördü Mikâil (a.s) alnında ,dördü Cebrâil (a.s) alnında,dördü Azrâil (a.s)'ın alnında üçü de arşı azamı taşıyan çok büyük meleklerden biri olan Namusu Ekber2in alnında yazılıdır.
Bu melek o kadar büyüktür ki eğer Allah Teâlâ emir buyurursa gökleri ve içindekileri bir lokmada yutar.''buyurdular. Adam:''Evet Ey Allahın Resûlü bana o isimleri öğretirmisin?''dedi. Resûlü Ekrem(s.a.v):''Ey kardeşim kim bu 19 ismi okursa Allah sıkıntısını giderir.Gamlı kederli okursa Allah gam ve kederini giderir.Kaybolan için okursa geri döner. Hastaya okunursa şifa bulur.Borçlu okursa borcunu öder.Bir eve okunursa Allah o evden şeytanı ve yardımcılarını uzaklaştırır.Sen bunu akşamladığında oku,buyurdular.''
(Kitâbü muhadaratil ebrar,2\414)

''Allâhümme innî es'elüke ya rahmânü ya rahîmü ve ya cârel müste'cirîne ve ya emânel hâifîne ve ya ımâde men lâımâ delehû ve ya senede menlâ senede lehû ve ya zuhra men lâ zuhra lehu ve ya hırzed duafâi ve ya azîmer racâi ve ya münkızel helkâ münciyel garkâ ve ya muhsinü ve ya mücemmilü ve ya mun'ımü ve ya müfaddılü ve ya azîzü entellezi secede leke sevâdül leyli ve dâv'ün nehâri ve şüâüş şemsi ve hefifüş şeceri ve deviyyün nahli ve nûrul kameri ya Allahü ya Allahü ya Allahü lâ şerîke leh!Es'elüke en tusalliye alâ muhammedin ve alâ âli Muhammed.''

Bir de Arapcasi olsa harflerin nasıl söylenmesi gerektiğini de anlar Öyle okurduk. Allah razı olsun

Duanın iki farklı arapça yazımını buldum ama kelimenin biri iki yazıda da farklı. ya cârel müste'cirîne kısmı birinde müstecârîne şeklinde yazıyor diğerinde müstecirîne diye yazıyor. Burayı çözemediğim için başka yerde farklılık var mı bilmiyorum. Böyle olunca yanlış okuma korkusu yüzünden hiç okuyamıyorum 😔 Keşke arapça bilseydim 😔

Arapça metni:
بسم الله الرحمن الرحيم اللهم؛ إني أسألك يا ألله، يا رحمن، يا رحيم، يا جار المستجيرين، يا مأمن الخائفين، يا عماد من لا عماد له، يا سند من لا سند له، يا ذخر من لا ذخر له، يا حرز الضعفاء، يا كنز الفقراء، يا عظيم الرجاء، يا منقذ الهلكى، يا منجي الغرقى، يا محسن، يا مجمل، يا منعم، يا مفضل، يا عزيز، يا جبار، يا منير، أنت الذي سجد لك سواد الليل، وضوء النهار، وشعاع الشمس، وحفيف الشجر، ودويّ الماء، ونور القمر يا ألله، أنت الله لا شريك لك..
أسألك أن تصلّي على محمد عبدك ورسولك

Sorduğunuz kelime Carel müstecirine diye okunacak

Teşekkür ederim Allah razı olsun

Türkçe anlamı da varmıdır saygılarımla

Tesekkurler

Emegine saglik

Çevşen den de alıntılar var içerisinde...

6 aydır mülakat sonucu bekliyordum. 2 ay önce yanında yaşadığım ve öz babam gibi sevdiğim insan öldü. Ben daha çok dua etmeye başladım. Bu sitede ne bulduysam okudum. Namazla sabırla istedim. İşim olmazsa beş parasız işsiz evsiz kalacaktım. Aileme dönemem. Onlar çok kötüler. Ve sonuç açıklandı. 2 kat yedek belirlemişler. Yedeğin sonundayım. Yıllardır memur olmak için uğraşıyorum. Yıllardır Allah'a yalvarıyorum. Hep çok azıcık puanla kaybettiriyor. Daha ocak 2024 tercihlerinde gidecekken kaldım. 1250 kişi alınacaktı. 250 kişi evrak teslim etmemiş. Oysa ben muhtaçtım o işe. O zaman şöyle düşündüm "Allah'ım sana günlerce ağlayarak yalvararak köpek gibi yalvardım. Şimdi sen olduğun tahtında bana bakıp alay edip gülüyorsundur. Hiç mi acımadın? Sevmediğin kullarına verirmişsin her şeyi. Beni de sevme o zaman. Yeter ki dileğimi ver. Daha öncekilerde de dileğimi vermedin. Ben galvarırken sen gülüyorsun halime. Bir daha senden bir şey istemem." dedim. Sonra tövbe ettim tabii isyanıma. Sonra bu kurum mülakatı denk geldi. Mülakata girmeye hak kazandım. Mülakatta bana etmedikleri kalmadı, sustum. Rabbimin layık gördüğü sonunculuk oldu. Bana sıra gelmeyecek. Halbuki müjdeci rüyalar gördüm. Dileğim olacaktı. Rüyamda bana kazandığımı söyleyen bebek ve kadın gördüm. Rabbim manevi babamı aniden yanınaaldığında kahroldum. "Babamı aldı, memurluğu verecek" dedim.
Kötü bir niyetim yoktu. Tek dileğim memur olup taşınıp tertemiz bir hayat kurmaktı. Bu dünyamın geçimi için, ahiretim için, Rabbimin rızasını kazanmak için istiyordum. Ben bu kadar büyük ne günah işledim de Rabbim dileğimi vermiyor? Ya da hangi duam engel oluyor bilmiyorum. Rabbimden istedim vermedi demiyorum. Dileğimi vermedi diyorum. O işe çok ihtiyacım vardı. Abilerim ablalarım kardeşlerim sonuncu yedek olmama ve sıranın bana gelmeyeceğini bile bile ben hâlâ inatla dua ediyorum. 100'den fazla Yasin okumuştum. Şimdi de dini bütün bir teyzemin tavsiyesiyle 4444 salatı tefriciyeye başladım. Daha önce sayısız okumuştum.
En çok da neyden korkutorum biliyor musunuz? Zamanında anneme babama büyü yapmışlar halalarım akrabalarım. Yetmemiş. Bana yapmışlar. Hâlâ da yapıyorlar sanırım. Hayatımı kurtaramıyorum. Allah rızası için bana yardım edin. Ne yaparsam yapayım işim olmuyor. Neyi çok istesem ulaşamıyorum.
Allahtan başkasına el açıp iş dilenmek istemiyorum. Anneme babama muhtaç kalmak istemiyorum. Napacağımı bilmiyorum. Bu arada manevi babamın tek çocuğu var ve cenazesine gelmedi. O da öyle biri işte...