#1
|
|||
|
|||
Bid'adın hükmü
Bid'atlerin bazıları küfür, bazıları büyük günahtır.
Hadisi şerifte, (Her bid'at sapıklıktır) buyuruldu. Bid’at çıkaran, dinde noksanlık görüp bazı hükümleri değiştirmeye, yeni hükümler koymaya çalışır. Sahih hadisleri uydurma zanneder, İslam âlimlerini beğenmez. Bid’ at ehli kibirlidir. Büyüklük ancak Allahü teâlâya mahsus iken, kulun kibirlenmesi, bir kölenin hükümdarın tacını başına geçirerek onun tahtında oturup hükmetmesine benzer. Hükümdarın bir emrini yapmayarak suç işlemekle, hükümdarlığına sahip çıkmak, onun tahtına oturup emirler vermek arasında elbette büyük fark vardır. İşte kibirlenmek, Allah’ın emrini yapmamak gibi bir suç değil, bizzat ilahlık taslamak gibi büyük suç oluyor. Bid’atçıda Allahın Dininde noksanlık olduğunu ve bunun tamamlanması gerektiğini zannettiği için bid’at uydurmaktadır. Birçok bid’at çıkaran bir din görevlisi kardeşimize bunlar neden yapıyorsun? deyince “eğer ben bunları yapmazsam kimse camiye gelmez ve de bizi kimse sevmez” diye cevap verdi. Yani bid’atçının maksadı ya insanların yanında alim gözükmek ya da aklınca insanları dine yaklaştırmaktadır. Bid’atin de hırsızlık, katillik, fahişelik, içki içmek gibi haramlardan daha büyük olmasının sebebi budur. Günah işleyen kimse, Allah’ın emrine isyan etmiş olur, büyük günah işler. Fakat bid’at çıkaran kimse, Allah’ın, Rasulünün 35 ve Rasulullahın vârisleri olan âlimlerin bildirdiği hükümleri beğenmeyip yeni hükümler koymaya, bizzat dinin sahibi olmaya çalışıyor. Yani Allah adına, Rasulü adına hareket ediyor, hatta onları beğenmeyip kendi görüşünü din gibi ortaya koymaya çalışıyor. Bu bakımdan bid’at ehli, hırsızdan, eşkıyadan, katilden daha büyük günah işliyor. İşte bunun gibi sebeplerden dolayı Peygamber efendimiz (s.a.v)“Ben onlardan değilim, onlar da benden değildir. Onlara karşı cihad, kâfirlerle cihad gibi önemlidir.“ buyuruyor. (Deylemi) Bid’atın hiçbir faydası yoktur, faydalı olan ve bazılarının bid’atı hasene dedikleri şeylerde aslında bid’at değildir. Hz. Ömer (r.a) den Hz. Ömer, Übey b. Ka'b'in, (r.a.) sekiz rekât olan terâvih namazını yirmi rekât olarak kıldığını ve Rasûlüllah (s.a.s.) döneminde münferiden kılınan bu namazın cemaat halinde kılındığını gördüğünde: "Bu ne güzel bid’ât" demiştir. (Muhammed Revvâs Kal'acî, Mevsüatu Fıkhı Umar b. El Hattâb, Kuveyt 1984, s. 125). “Güzel bir bid’at oldu” diye anlatılan teravih namazının cemaatle kılınması bid’at değil sünnettir. Çünkü Efendimiz (sav) birkaç defa mescide çıkarak namaz kılmış Ashabı Kiramda arkasında birlikte yani cemaatle namaz kılmıştır. Yine medrese açmayı bazıları bid’atı hasene olarak görürler ki bu da sünnettir. Efendimiz (s.a.v) mescidinin bir kısmında medrese açmıştır. Ashab ı Suffe buna örnektir. Minarenin yapılması, höperlörle ezan okunması sünnetten esinlenerek yapılan şeylerdir. Bilal i Habeşi (r.a) mescidin yüksek duvarında ezan okur, namazda da müezzinler sesin daha iyi duyulması için tekbirleri tekrar ederlerdi. Bid'atler, faydalı görünseler de, hepsinden kaçınmak gerekir. Hiçbir bid'atte fayda yoktur. Bugün kalbler karar36 dığından bazı bid'atler güzel görünse de, kıyamette hepsinin zararlı olduğu anlaşılacaktır. İbadetlerde değişiklik yapmak, eklemeler ve çıkarmalar yapmak dine uygun değildir. Peygamber efendimiz (s.a.v) Ashabı kiram ve şimdiye kadar gelen İslam âlimleri, namazı nasıl kılmışlar, ibadetleri nasıl yapmışlarsa, aynen öyle yapmak gerekir. Eklemek ve çıkarmak, dini değiştirmek olur. İbadetlere bid'at sokmakla daha güzel ibadet edilmiş olmaz. “İbadetleri bizim gibi yapmayanlar, bizden değildir.” Hadisi Şerifini düşünerek, ibadetlere ilave ve çıkarma yaparak dini değiştirmekten çok sakınmalıdır. Rasulullah (s.a.v) ve Onun dört halifesinin zamanlarında dinde olmayan bir inanışı, bir işi, bir sözü ortaya çıkarmak ve böyle bir bozukluğu yaymak ve bundan sevap beklemek yasak edilen bid'at olur Bu yüzden ibadetlerde değişiklik yapanlara ehli bid’ad denir. Bid’at üç grupta incelenmektedir. 1- İslamiyet’in küfür alameti dediği şeyleri zaruret olmadan kullanmak, en kötü bid'attir. 2- Ehli sünnet âlimlerinin bildirdiklerine uymayan inanışlar da kötü bid'attir. 3- İbadet olarak yapılan yenilikler, reformlar, amelde bid'at olup büyük günahtır Bid’atkar alanları itibariyle de kısımlara ayrılırlar. İtikat ile ilgili olanlara “itikadi” iş ve hareketlerle ilgili olanlara da “amel i bid’atlar denir. Ayrıca hüküm itibariyle küfrü gerektiren ve gerektirmeyen bid’atlar vardır. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Hükmü Ruhani | Ateş | Huddam ilmi | 12 | 23.10.24 05:49 |
Stokçuluğun hükmü (ihtikar) | Skoda | Fıkıh Soru ve Cevaplar | 0 | 21.12.21 09:12 |
Adın ismail için israildi.. | fatih1 | Haber & Siyaset | 0 | 26.05.20 19:36 |
Yâr adın emir gibi (bana) Hak'tan | TMO | Güzel Sözler & aŞka Dair | 2 | 01.04.19 17:14 |
cinlerle.tanisanin hükmü | gunes | Cin & Şeytan & Melek & Ruh | 28 | 06.03.19 02:20 |