Namazlardan sonra camilerde müsafaha yapmak ve
"Allah kabul etsin" demek bid'attır.
(S. Ebediyye 316- İ. Abidin C.3 S.487- İ. Sok. Bid. ve
Hurafeler 376 - G. Meselelerine Fetvalar C.l S.161)
Günümüzde uygulanan bir diğer uygulamada namazdan
çıkan cemaatin kapı önünde bekleyip birbirlerini tebrik etmeleri
ve hatta daha camiden çıkmadan saftakilerin sağ ve
sollarındakilerin "Allah kabul etsin" diyerek ellerini sıkıp
tebrik etmeleridir. Musafaha sünnet ve çok sevap olan,
müs1ümanların birbirini sevmesine ve kaynaşmasına sebep
olan bir davranış ve güzel haslettir. Ancak her şeyin
yerini iyi tesbit etmek gerekir. Camilerde böyle bir uygu180
lama sonraları çıkmıştır. Peygamberimiz (s.a.v) ve sahabeler
döneminde böyle bir uygulama yoktur.
"Camide her namazdan sonra birbiri ile müsafaha etmek
bid'attır. Rafızıların adetidir." (S.Ebediyye 316)
"İki müslüman bir araya gelip karşılaştıklarında ister namazdan
evvelister namazdan sonra olsun müsafaha etmeleri
sünnettir. Ama birlikte olup aynı yerde namaz kıldıkları
halde namaz veya sohbet etmek münasebetiyle müsafaha
etmeleri sünnet değildir. İbni Abdisselam, ”namazdan
sonra yapılan ve adet haline getirilen müsafaha bid'attır”
diyor." (G. M. Fetvalar C.l. S.161)
"Rasulu1lah (s.a.v) ın işlediği şeklini bırakıp kendilerinin
ihdas ve icad ettikleri bid'atlardan birisi de beş vakit
namazlardan sonra cami içinde sıralanıp birbiri ile müsafahalaşmaktır.
Gerçi bazı bilginler bid’atı hasene kabul ederek
cevaz vermişlerdir. Fakat gerçek ve hakiki olan mek
ruh ve bid’attır.
• •
Fakat namazlardan sonra müsafahaya hususi olarak devam
edilirse bilhassa buralarda bu müsafahanın sünnet olduğu
cahillerce bir hükme varılabilir denilir. Böyle olunca
da diğer vakitlerde karşılaşınca yapılması gereken sünnete
ziyade olarak bir sünnetin var olduğu anlaşılabilir. Halbuki
buralarda namazlardan sonra musafalaşmak seleften hiç
bir kimse işlemediği kelamlarından açıkça anlaşılmaktadır.
• •
Her halükarda namazın edasından sonra musafalaşmak
kerahattır. Zira Sahabei Kiram (r.a) dan hiç birisi namazın
edasından sonra müsafalaşmamışlardır. Ve namazdan sonra
musafalaşmak Rafizilerin sünnetlerindendir.
181
Sonra Şafilerden İbni Hacer’den beyan edildiğine göre
namazın edasından sonra musafalaşmak, şer'i şerifde aslı
olmayan bir mekruh ve bid’attır. O bid'atı işleyen evvela
uyarılır, ikinci sefer tazir edilir.
• •
Yerinden başka yerde yapılırsa o müsafaha yasaklanır
ve namazlardan sonra müsafahayı işleyenler sünnete muhalif
olarak işlediklerinden men edilir. (İslama Sokulan
Bid'at ve Hurafeler C.3 S.378)
“Ülamamızdan bazıları ile daha başkaları namazlardan
sonra adet olan musafahanın da mekruh olduğunu söylemişlerdir.
Halbuki musafaha sünnettir. Burada mekruh olmasıburaya
mahsus olarak rivayet edilmediği içindir. Namazlardan
sonra müsafahaya devam, avam takımının sünnet
zannetmesinden ileri gelmektedir." (İbni Abidin C.3
S.487)