Seyyidlik kurumu, hiyerarşik düzende en üst makamı teşkil eder.

Seyyidlik kurumu, hiyeraşik olarak; Mürşid, Pir ve rehberden oluşur. Mürşid, Pir ve Rehber; Evlad-ı Resul, Ocakzade olarak adlandırılırlar. Dolayısiyle Seyyid-i Saadet Evlad- Resul’dürler yani Hz.Muhammed soyundan gelenlerdir.

Kur’an (Maide suresi ayet 35); “Ey inananlar! Allah’ın gazabından sakının. O’na ulaşmak için vesileye (mürşide) bağlanın ve onun yolunda gayret sarfedin ki kurtulasınız” yani; ona götürecek vesile (Mürşid) arayınız. Yani: beni bulmuş kullarım vardır. Bana varmak dilerseniz onları izleyiniz. Onlar size vesile olup bana ulaştırırlar. Öyleyse o zatlarla “Sırat-ı müstakim yolu” yani “dosdoğru giden yol” da birlikte oluruz.

Işte bu ayet hükmünce vesile Alevilikte Pirdir, Mürşidtir ve Rehberdir. Kişi bunlara bağlanırsa Hakk’a ulaşır.

Aleviler asimile olmamış öz be öz has TÜRK lerdir. Şaman kokenlidirler.

Bir kimse vesile (mürsid) edineyim diye giderde bir alevi dedesine tabi olursa, ahiretini mahveder. Allahin gazabini üzerine çeker.

Seyyidlerin hepsi sünnidir. Alevilkle hiç bir alakalari yoktur.

Alevi dergahlarinda kiliselere karsi muhabbeti olanlar olsun,
yahudi hiristiyanlari cennete koyanlar olsun..
her türlü, islama aykiri yollari bulabilirsiniz.

O yüzden arastirmacilar derki, aleviler, din düsmanlari tarafindan kullanilmaya çok müsait bir toplumdur. Dini alt yapilari olmadigi için..

Vesile nin mürşit olduğunu nereden çıkardınız ? Burada hakkın rızasını kazanmak için vesileler arayından kasıt ibadetler ve Salih Ameller olamaz mı ?

Tanrı râzî olsun.Doğru bilgiler vermişsiniz,kutlarım.

Hakk sizin ile olsun.