Düşünce ve duygularımızın takıntıya, obsesyona uğraması oldukça berbat bir his olarak karşımıza çıkar.

İç alemimizde bir şeyleri aşamadığımız zamanlarda bilinçli düşüncenin merkezi olan ön korteks faaliyetini kısıtlar, duygu ve düşüncelerin arasında yaşanan kaos “Aklı” örter diyebiliriz.

Hatırlayın, basiretimiz kapandı deriz bir takım basit hatalar yaptığımız durumlarda, yaptığımız hatayı belki çocuk yapmaz..!

Kişinin iç dünyasında yaşadığı bu karışık durum sadece kendi “ben''iyle sınırlı kalmaz, etrafında iletişim içinde olduğu bir çok kişinin de aklını yaydığı manyetik vibrasyonlarlada kısıtlayabilir.

Dar kapsamlı küçük zekalı insanların yanında kendimizi sınırlı ve de budala gibi hissettiğimiz mutlaka olmuştur.Bu tarz bir olumsuz indirgeme İnsanların bizden uzaklaşmasını, hali hazırda güzel giden İşlerimizin tepe taklak olması bizatihi bizim düşünce yapımızdan kaynaklandığını unutmayalım.

Bununla ilgili bir ipucu vereyim, düşüncelerinizde “mentol” bir ferahlama his ediyor musunuz ? Düşünce ve de duygularınız suhulet ve de sakin bir akışla devam ediyor mu? Eğer cevabınız hayır ise karşılaşacağınız olayların karışık, takıntılı ve de olumlu ihtimalleri boşa çıkartacak bir eylem içinde olduğunuzu söyleyebilirim. Bir de üstüne namaz kılmıyor, helal be de harama dikkat etmiyorsanız hadiseyi “10” çarpabilirsiniz.

Amacım sizi ürkütmek değil, farkındalık kazandırmak, bu hadiseyi dile getirmesem dahi bu anlattıklarımı her birimiz tecrübe etmişiz dir. Benim bu varoluş tecrübemden anladığım şu “ Her şey düşüncenizi izler” Allah herkesin kalbine göre verir.

bu yazıyı siz mi yazdınız yoksa alıntı mı?