Öfke mantıklı bir reaksiyondur - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Evrensel Enerjiler & Parapsikoloji > Evrensel Enerji Sistemleri > Farkındalık

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 21.02.20, 15:59
Manevi
 
Üyelik tarihi: 31.05.15
Mesajlar: 2,188
Etiketlendiği Mesaj: 84 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Öfke mantıklı bir reaksiyondur

Şimdi çevre tesirleri karşısında duyulan ve aniden insanı hükmü altına alarak pişman olacağı şekilde hareket etmesine ve konuşmasına sebep olan öfke hakkında konuşacağız. Aslında insanın yetişme tarzı dürüst duygularını bastırmasına sebep olmasa, bu tür kontrol edilemeyen reaksiyonların çoğu gayet doğal ve makul kabul edilebilirdi. Ama bazen bu hal, hesapçı bir zihnin soğukkanlılığıyla deneyimlediği olaylara dürüstçe tepki vermesini engelleyen cesaretten yoksunluk halidir. Böyle bir kişi öfkesini dışa vuracak cesaretten yoksundur, ama karşısındakine için için düşmanlık besler. Eğer insanlar bu gibilerin gerçek yüzlerini görebilseler dehşete düşerlerdi. Bu öyle bir çirkinliktir ki, çoğu zaman öfke nöbetine tutulmuş birinin kızarmış suratından daha kötüdür.

Bizler ruh aleminden içteki kişiliği, yani maskelerin ardında gizlenen şeyleri görebiliriz. Oysa dünyada yaşayan biri genellikle içten pazarlıklı soğukkanlılığa güvenmeyi tercih eder. Bu tür çirkinliğin, çoğu zaman öfke ve nefretin dürüstçe ifade edilmesinden daha tehlikeli olduğunu söylerken size yeni bir şey söylemiş olmuyorum. Gerçekle sahte olanı ayırt edebilmek için deneyimli bir görüşe ihtiyaç vardır. Dürüst bir insanı ayırt etmek kolaydır, çünkü hoşuna gitmeyen insanlara fazla dostluk gösterisinde bulunmaz, çoğu zaman da dünyanın en kibar ve görünüşte en hayırsever insanlarından daha fazla sempati toplar.
Ruh varlığının ışığı daima dışına vurur, bunu fark edip anlamak insanlarla ilişkilerimizin en önemli tarafıdır. Karar verirken kesin bir sonuca varmadan önce dikkat edin, bir insanın kişiliğini toplumun uyguladığı ölçülerden farklı bir ölçüyle değerlendirmeye çalışın. Övgüler sıralayan bir nezaketin, dürüstçe ifade edilmiş sempati veya nefretten daha üstün olduğunu söyleyerek çocuklarınızı yanlış yönlendirmeyin. Eğer samimiyetsizliği yücelten bir tarzda yetiştirilmişseniz, lütfen yeni bir düşünce tarzını benimseyerek dürüstlüğe aykırı olan her şeyden uzak durun. Deneyimsiz küçük bir çocuk gibi tepki verin. Aklınızdan geçen her şeyi söyleyin demiyorum, dürüst olmak için vicdanen nereye kadar gidebileceğinizi düşünmeniz yeterlidir.
Geleneksel nezaketiniz ruh aleminde takdir toplamaz. Dünyada haklarında pek iyi düşünülmeyen yontulmamış diyebileceğiniz pek çok genç, iyi öğrenim görmüş ikiyüzlü bir insandan çok daha değerli ışınlar yaymaktadır. Meselenin can alıcı noktası, günlük hayatın her yönünde içtenlik göstermektir. Zorlamalar, baskılar düşüncelerinizi saptırıp sizi vicdanınıza zıt bir şekilde hareket etmeye yönlendirdiği zaman kendi içinize dönün. Birçokları için bu gayet nahoş bir deneyim olacaktır, ama bu idrak kendinizi takdir etmenize değecek yeni bir kişiliğe atılan ilk adımdır.
Sinir nöbetleri, saplantıdan doğan çılgınlıklar, kontrolsüz taşkınlıklar, isteklerini hiçbir şekilde tatmin edemeyen ve olayları böyle zorlayabileceğini düşünen olgunlaşmamış varlıklardan gelen tesirlerin sonucudur. Bu noktada, her aşırı öfke nöbetinin bir çeşit obsesyon olmadığını söylemeliyim. İnsani özellikler dış etkiler olmaksızın da abartılabilir, bazı aşırı tepkiler o insanın içindeki halle doğrudan ilişkilidir.
Kendilerini aşağı ve sosyal düzenin sınırlarının ötesinde görenler ya da çevrenin gereksinmelerini karşılayamadığını düşünen zayıf kişiler bazen bir güç gösterisi içinde bu duygularını maskelemektedirler. Kendileri için kritik bir anda sakin kalmakta zorluk çeker, abartılı şekilde tepki verirler. Cahilin akıllı olduğunu ispatlamaya çalışması gibi, bazen bir korkağın da aşırı cesaret sergilemesi mümkündür. Öfke ve sinir nöbetleri çoğu zaman korkunun karşı ucunda yer alır, depresyon da abartılı kahkahalarla ve sahte neşe haliyle gizlenmeye çalışılır!

Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 21.02.20, 16:00
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 12.02.15
Mesajlar: 361
Etiketlendiği Mesaj: 11 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Üstat öfke de bir Arzu dur sen olumsuz un üzerin de durmussun insan beklenmedik bir şekilde gelişen şaşkınlık haksızlık vs tepki verir bu tepkiyi verenin illada bir sebebe veya bir kişilik türüne indirgemek olmaz mesala kızgınlıklik gibi..

__________________
Biraz üzgün ve Ömer öfkesinde biraz
öyle hisab katındayım ki katlim savcılardan sorulmaz..
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 21.02.20, 16:36
Manevi
 
Üyelik tarihi: 31.05.15
Mesajlar: 2,188
Etiketlendiği Mesaj: 84 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Zihninden geçen şeylerle ilgili hiçbir fikrinin olmaması gerekir. Düşüncelerini tıpkı gökyüzünden geçen bulutları izler gibi izlemelisin. Onları yargılama. Bu siyah bulut çok kötü, bu beyaz bulut bir bilge gibi görünüyor deme. Bulut buluttur, iyi ya da kötü değildir. Düşünceler de böyledir, onlar sadece zihninden geçen küçük dalgaboylarıdır.
Yargılamadan izlediğin zaman yeniden büyük bir sürprizle karşılaşacaksın. İzlemeye yoğunlaşabildiğin zaman düşüncelerin gitgide azalacak. Birbirleriyle tamamen aynı oranda azalacak ve artacaklar. Eğer yüzde elli oranında izleyebilirsen, düşüncelerinin yüzde ellisi kaybolacak. Eğer yüzde altmış oranında izleyebilirsen, düşüncelerinin sadece yüzde kırkı var olacak. Eğer yüzde doksan dokuz oranında izleyebilen saf bir tanık haline gelirsen, sadece arada bir tek düşüncen olacak: Yüzde bir. Yoldan geçen birisi dışında hiçbir trafik yok. Trafiğin sıkıştığı o saatler artık yok. Yüzde yüz yargısız hale geldiğin ve sadece tanık olduğun zaman ise artık bir aynaya dönüşeceksin. Çünkü ayna asla yargılamaz. Çirkin bir kadın aynaya bakar ama ayna asla yargılamaz. Güzel bir kadın aynaya bakar ama ayna için hiçbirşey farketmez. Hiçkimse aynaya bakmıyor olsa bile, ayna birilerini yansıtıyorken olduğu kadar saf ve temizdir. Yansımaların varlığı da, yokluğu da onu değiştirmez. Tanık olmak ayna haline dönüşmektir.
Bu, meditasyonla ulaşılabilecek harika bir başarıdır. Böylece kadar yolun yarısını aşmış olursun. Buraya kadar olan kısım en zor kısımdır. Artık sırrı bildiğin için şimdi aynı sırrı değişik konulara da uyarlayabilirsin.
Düşüncelerden yola çıkıp, daha da hafif deneyimlere doğru ilerlemelisin. Duygulara, hislere, ruh hallerine doğru… Zihinden kalbe doğru aynı şartlar altında ilerlemeye devam et. Yargı yok, sadece tanıklık var. Ve burada yaşayacağın sürpriz, şu anda seni ele geçirip duran birçok duygu, his ve ruh haliyle ilgili olacak. Şu anda eğer üzgün hissediyorsan üzgünleşirsin ve hüzün seni ele geçirir. Öfkeli hissediyorsan, öfkenin senin üzerindeki etkisi kısmi olmaz. Tamamen öfkeyle dolarsın ve varlığının her zerresi öfkeyle titrer. Kalbini izlemeye başladığında yaşayacağın deneyimler ise hiçbirşeyin seni ele geçirememesi olacaktır. O zamn hüzün gelir ve gider ama sen üzgün olmazsın. Mutluluk gelir ve gider ama sen mutlu olmazsın. Kalbinin derin katmanlarından geçmekte olan şeyler seni etkileyemez. İlk kez kendi efendin olmakla ilgili birşeyleri anlarsın. Artık oradan oraya itilip kakılan ve duygular, hisler ya da insanlar tarafından önemsiz şeyler için rahatsız edilen bir köle değilsindir.
Üçüncü aşamaya gelen bir tanık olduğun zaman gelince ilk kez kendinin efendisi olursun. Hiçbirşey seni rahatsız edemez, hiçbirşeyin gücü seni bastıramaz. Herşey uzakta ve derinlerde kalır ve en yukarıda sen var olursun.
Bedenini, zihnini ve kalbini kusursuz şekilde izlemeye başladığın zaman artık yapacak birşey kalmaz. Artık sadece beklemen gerekir. Bu üç aşamada kusursuzluğa ulaşıldığında dördüncü aşama bir ödül olarak kendiliğinden ortaya çıkar. O kalbinden varlığına doğru, varoluşunun merkezine doğru bir kuantum sıçrayıştır.

Konu senin düşüncelerinin yanlış olması değildir, konu senin düşüncelerinin bir güve gibi gerçek yaşamını yemesidir. Eğer onları görebilirsen; gerçek yaşamını yaşayabilir, yaşamdan faydalanabilirsin. Düşüncelerini izleme tekniğini öğrenebilirsin.
Düşünceler senin yaşamını nasıl etkiler?
Hangi düşüncenin zihnine geleceğine karar veren sen olmadığın için düşüncelerinin gerçekleşmesini engelleyemezsin. Sonuç olarak zihninde var olan düşüncelere hakimiyetin çok önemlidir. Senin tepkini belirleyen düşüncelerinle ilişkindir.
Bu çalışmada pratik ve teorik yollardan düşüncelerimizi derinlemesine tanırız ve onlara nasıl hakim olacağımızı öğreniriz. Gerçek yaşamımızı düşünceler rahatsız etmeden yaşayabiliriz.
Bu çalışma, Osho'nun modern insan için tasarladığı devrimsel meditasyon teknikleri ile desteklenmektedir.

Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 08.04.20, 00:20
Och Och isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 23.11.17
Bulunduğu yer: Tuna Boyunda
Mesajlar: 6,329
Etiketlendiği Mesaj: 411 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Öfke bana çok uğramaz ama samimi bir duygudur

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Öfke ve kontrol SiLence Parapsikoloji & Spiritüalizm 3 12.04.24 18:12
Gadab (öfke) Havasokulu Hadisler 3 10.04.21 08:11
Aşırı mantıklı olmak dahi bir put, bir sınırdır.. Torlak Kadim Bilgelik 4 09.12.20 20:44
Öfke Yönetimi Adalet Ruh Sağlığı 2 14.05.18 23:31
En Mantıklı ve En iyi 10 Diyet Tuana Beslenme & Diyet & Zayıflama 2 08.05.18 01:09


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 03:10.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147