#1
|
|||
|
|||
Antimadde Silahı nerede?
Bir gece deniz Atlantis’i yutuverdi. Sulara bir gecede gömülen Atlantisliler oldukça bilgiliydi, ama daha çok bilgilenerek Dünyaya ve hatta galaksinin bu köşesine egemen olmak gibi bir hırsları vardı.
İnsan ve hayvan genleri arasında korkunç ve canavarca mütasyonlar ortaya çıkardılar. Sadece genetik değil, klon yöntemini geliştirmek için de deneyler yaptılar. Bu deneylerde kullanılan insanların çocukları genetik mutasyona uğramış olarak doğdular. Böylece kontrol edilemeyen salgın hastalıklar türetmiş oldular. O zamanlarının büyük astronomi bilginleri, Güneş sistemindeki her cismin hareketini tam olarak biliyorlardı. Antimadde silahını da kusursuz hale getirdiklerinde bu silah yardımıyla uzayda herşeyin konumlarını hatta yörüngelerini değiştirebilecek bir yol da keşfettiler. Yıldızların güç kaynaklarını uzay gemileri için kullandılar. Atlantisliler elde ettikleri bunca güce karşın, bununla da yetinmeyerek hırsla insanın hatta her varlığın ruhuna hükmetmek istediler. Geliştirdikleri bir silah, bir antinükleer reaktöre ve anti enerjiye sahipti. Böylece aynı zamanda hem molekül parçalayıcı, hem manyetik denge bozucu, hem de güç nötralleştirici ve her çeşit enerjiye karşı alıcı gibi kullanılabiliyordu. Onunla yaşamı ve hareketleri kontrol edebiliyorlardı. Bu silaha antimadde yıkıcı diye bir ad takmışlardı. Antimadde silahıyla canlının psişik varlığını da darmadağın edebiliyorlardı. Konfederasyon kararıyla diğer gezegenlere verdikleri zarardan sonra bu silahın ve Atlantis’in yokedilmesine karar verildi. Bir gece Atlantis’e yönelttikleri güçlü bir ışın ile kıtayı ikiye böldüler. O gece Atlantis sulara gömülmüştü. Gezegenin çeşitli yerlerinde büyük su baskınları, tufanlar görüldü. Dünyanın manyetik kutbu kayboldu, o zamandan beri de olması gereken yerde değildir. Yekpare olan o kara kütlesi parçalara ayrılarak iki büyük parça halinde iki yana (doğuya ve batıya) doğru hareket etmeye başladı. Bugün bile karalar hareketlerini sürdürüyor. Bu hareketlilik, o gece sulara gömülmüş bazı kara parçalarının yeniden su yüzüne çıkmasına neden olacak. Atlantisliler’in o silahına ne oldu peki? O korkunç silah da Atlantis’le birlikte sulara gömüldü ve halen Florida açıklarında, Bimini denen adacıklar arasına rastlayan bölgede, denizin dibine gömülmüş büyük piramidin içinde duruyor. Artık zayıflamış olmasına rağmen, eğer güneş ışınları tarafından aktive edilirse, Dünya’da manyetik değişikliklere ve molekül bozulmalarına neden olabilir. Zaten, halen durduğu yerde de bu korkuç silah korkunç etkilerini değişik şekillerde, hem de sık sık sergiliyor. O bölgede pusulalar bozuluyor, kaybolmalar devam ediyor. Silah, okyanusun derinliklerinde ve dev bir piramidin içinde bulunmasına rağmen hala güneş enerjisi tarafından uyarılıp, aktive edildiği zaman, yaşam enerjisi algıladığında, enerji vorteksini harekete geçiriyor. Ayrıca, çevresinde tepkime ile çalışan herhangi bir alet algıladığında, antimolekül alanının uyarıldığı kesindir. Kısacası hala kullanılır durumda ve çok tehlikeli. Sizin ona erişmeniz olanaksızdır. Çünkü gücü karşısında hemen yok olursunuz. Aslında onu ele geçirmek isteyen birçok Dünyadışı kavim var. Ancak, Satürn karantinası buna izin vermez ve Matriks kurucuların koruması altındadır. Ne onlar, ne de insanlar antienerjiyi ve antimaddeyi kontrol altında tutacak ve onu etkisizleştirebilecek bilgiye sahipler. Bu bilgi sadece üst boyut Evrensel Yasaların koruyucularında var ve Karantina Kıyam yani Hasada kadar buna izin vermeyecek. |
#2
|
|||
|
|||
Dede bu şekil değişik yazıtlar hepsende var. Mesaj kotami doldurmuş olsaydım seni yakından tanımak isterdim.
|
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Sahabeden Ebu Ma'Lek'in Duası | Skoda | Allah Dostları & Evliyalar | 0 | 22.02.24 02:13 |