İnsanlar İslam'dan beklentilerini neden bulamıyor?

Son yıllarda sıkça duyulan bir söz: İslam'da beklentilerimi karşılayacak bir şey bulamadım.

Bazıları İslam'ı sevdireyim derken İslam'da olmayan şeyleri İslam'da varmış gibi anlatmakta ve İslam'ın vaat etmediği şeyleri tebliğ adı altında vaat etmektedir. Bu bir sorun. Diğer sorun ise insanlar İslam'da beklentilerini neden bulamıyorlar? Peki bunların İslam'dan beklentileri nelerdir?

Bazıları İslam'ın, kendisini sihirli bir değnek gibi değiştirmesini istiyor. Kendisi bir çaba içinde değil. Ticaretinde hileyi, aldatmayı, tefeciliği; özel sektörde veya kamu görevinde rüşveti bırakmak istemiyor. Ama İslam'ın onu zengin, mutlu yapmasını, bol para kazandırmasını, geceleri rahat uyutmasını ve kaza beladan korumasını istiyor.

Sevgilisiyle pastane, restoran, lokanta, kafe, sokak, çarşı, pazar her yerde geziyor. Kimi zaman halvet bile yapıyor. Bunları terk etmiyor ama sevgilisiyle arasını düzeltmesi için İslam'ın Felak, Nas Sûrelerinden yardım istiyor.

Yalanı, gıybeti, iki yüzlülüğü, komşuya eziyeti, dostlarına ihaneti, her türlü ahlak dışı söz ve davranışı terk etmiyor ama İslam'dan, bozulan ilişkilerini düzeltmek için ayet, hadis, dua, tılsım, rukye bekliyor.
Akşama kadar ağzından bir tane temiz söz çıkmıyor ama İslam'ın sembollerinden medet istimdatta bulunuyor.

İslam bunların beklentilerini karşılamıyor. Karşılamayınca da İslam'a kızıyor. İslam'dan anladığı, sınavlarda, Allah şaşırtmasın diye dua etmekten başka bir şey değil. Sınavdan önce Yasin okur, sınavdan sonra Yasinlerin, Kevserlerin, Fatihlerin, Tarıkların, Nisaların canını okur. Sonra, İslam bana yardım etmedi, sınavım kötü geçti, der.

İslam'dan beklentisi olan kardeşlere hatırlatmak isterim: İslam'ın da senden beklentileri var. Platonik aşk değildir İslam. Sen onu seveceksin, o seni sevecek. Sen onu koruyacaksın, o seni koruyacak. Sen yetime, öksüze, fakire, hastaya, komşuya, akrabaya, yanı başındakine, memuruna, işçine iyi davranacaksın, o da sana iyi davranacak.

Zekâtını ver, sadakanı ver, haramlardan uzak dur, gözünü kem bakışlardan ve kalbini kem düşüncelerden koru, o da seni kem gözden korur, kem düşüncelerden korur, bed insanlardan korur.

İslamın bizden beklediklerini yapabilmek (korunmak) , sağlıktır mutluluktur huzurdur.

Tuhaf bir din algısı var zihnimizde namaz kılınca haramlardan sakınınca her derdimiz bitecek dünya hayatımız yoluna girecek zengin olacaz bolluğa kavuşacağız zannını taşıyoruz halbuki en ağır imtihan en takvalı müslümanın başına gelebilir

Millet demekki uçmalı kaçmalı din arıyor.

Suya sabuna dokunmadan kendilerini tertemiz yapan bir İslam arıyorlar.

Zahmetsiz rahmet,
Külfetsiz nimet peşindeler.

Dünyalık olan şeylerin en pahalısı, en kalitelidi neyse onu alırken, ucuz cennet arıyorlar.

Kendilerini ibadet ve itaata çağıran bir İslam'ı duymazdan gelirken, her güzelliği ayaklarına seren,
Dünyada cenneti veren,
Hizmette sınır tanımayan bir İslâm,
Emir eri (hâşâ) bir Allah bekliyorlar.

Sonra da küsüyorlar...

Yüce Rabbim İslamı hayatımıza hakim bizleri de İslama hadim eylesin. Gafletten kasetten ahirzaman fitnelerinin şerrinden körükörüne taklitçilikten cimrilikten israftan yaşlılığın şerrinden Peygamber efendimiz sav. Nelerin şerrinden sana sığındı ise bizleri o şerlerden muhafaza eyle Allahım. Peygamber Efendimiz sav. Hayır namına Senden neleri istedi ise bizlere o hayırları lutfeyle Allahım bizi bize nefsimize bırakma Allahım. Gayret bizden yardım Allah'tan.

İnsanlar kafalarına göre yaşadıkları gibi iman ile hayat istiyorlar tıpkı dinlerini tahrif eden kavimler gibi...

Çok teşekkürler özeleştiri yapabildiğin için hocam. Her şeyden önce İslamı siyasallaştırıyoruz. Cıkar uğruna kitlelere sahip olabilme adına, Saymakla bitermi bitmez dini kullanabileceğimiz her yerde Allah 'tan korkmadan kuldan utanmadan kullanıyoruz. Lafının üstüne fazla laf söylemek istemiyorum yüregine sağlık. Rabbim dosdoğru olanlarla olur inşallah.

Malesef çağımızın insanları ve din tüccarları bunun böyle olmasını bekliyor buda tam din anlayışı ve eğitim eksikliğinden ileri gelmektedir. Dinin camilere hapsedilmesi ailelerde yeterli din anlatılmadığından ileri gelmektedir.

İnsanlar, temelini maneviyat ile atmak istiyorlar. Sağlam bir maneviyat ve psikoloji üzerine ne inşa edersen et mükemmel durur.
Ama toplumda İslamı kullanarak, İslami terimleri satarak insanları dolandıran oldukça fazla.
Haliyle, bu kadar dolandırıcının çarpılmadığını görünce insan, sizin yukarıda bahsettiğiniz şekilde belki daha basit kusurlarıyla, ettiği duaların kabul olmaması kısmı da canını zorluyor.
Düşünsenize etrafınızda sizi dolandıran, canınızı burnunuza getiren adama bir şey olmuyor.
Yahut, dizi filimlerinde öpüşme sahnelerinde gördüğünüz artisti, bir maneviyat dercesine seçen insanların olduğunu görünce ağzınız bir karış açık kalıyor.
Eh, yürüyüp geçip, bunlarla ilgilenmeyeyim diyorsunuz. Bu seferde birisi size bağırıyor.
Başın açık! Ben senden daha Müslümanım!
X partiye oy vermiyorsun, sen Müslüman değilsin!
Hayvanları savunuyorsun, A derneğine bağışta buluyorsun. Sen bizim tarafta değilsin.
Ne çok ses var etrafta.
İnsanlar, İslam’a tam bir ahlak ve dürüstlük erdemleriyle teslim olduğunu başkasına ispat etmeye çalışmaktan yoruldu.
Yalnızca Allah C.C. ‘In sorması gereken soruları, bir insanın bir insana sormasından daha tuhaf olan, bu soruyu soranların, dini siyasete alet eden kesim olmaları…
Cahillik çok ama çok tehlikeli bir şey!