|
|
LinkBack | Seçenekler | Stil |
#1
|
||||
|
||||
Kaş yaparken göz çıkartmış olma ihtimali
Zihinler bulanıkken doğruyu algılamakta güçlük çeker.Kıyas yapmak şöyle dursun belki de o an ağzımızdan çıkan tek kelimeye odaklanır muhattabımız.Doğrusu bu tür zamanlarda zihni bulanık, danışan kişinin algıda seçicilik durumu kaçınılmaz olur genelde. Birey uyarıcılardan, olaylardan ya da nesnelerden bir ya da birkaçına dikkati yöneltmektedir o an. Ve insan psikolojisinin dışavurduğu doğal bir tepkidir bu.Son zamanlarda kendim dahi bunu yaşadım üstelik her gün " farkındalığımı nasıl arttırabilirim" dye buna kafa yoran bir birey olarak.Düşünün ki siz iyi niyetiniz ,sağ duyunuz ve iyi kalbinizden gelen yardımcı olma çabası ile forumda danışan bir insana bir şeyler yazarsınız ,içinizden geldiği gibi ki bizim milletimiz hem duygusal hem de samimidir.Çoğu defa aklımıza geleni canhıraş şekilde pat pat söyleriz. Lakin belki o anlık edindiğimiz kötü tecrübeleri ,olumsuz deneyimleri yaşadığımız duygu durumundan dolayı köpürterek anlatırız...
Sonuç mu ? Ne yazık ki o, an köşeye sıkıştığını düşünen bir insan yazdıklarımız karşısında kıyas yapma konusunda çok yüzeyel düşünür.Ve algıda seçicilik devreye girer.Tam da burada sözlerimizle belki kaş yapalım derken göz çıkartırız .Misal sırf zikir çekiyor diye ki altta yatan psiko-sosyal sorunları bilip bilmeden yaşadığı bir takım olumsuz deneyimleri çekilen zikre bağlayıp ki bu da kişinin kendi yorumu olabilir kime veya neye göre olumlu ya da olumsuz bilemeyiz muamma yada yaşadığımız herhangi bir deneyimle fobiler oluştururuz.Bu domino taşı etkisi yapar o kişi gider bir arkadaş ortamında bir kişinin olumsuz sandığı deneyimini genelleyerek yayar ve belki de hiç farkında olmadan Allaha giden yollara korku döşeriz.. ?Özetle havvas konusunda yok denecek kadar bilgi ve deneyimi olan ve önceliği iman noktasında ilerlemek olan bir birey olarak kendim dahi bunu ne yazık ki yaşadım forumda.Çünkü herkesin farklı deneyim ve birbirine zıt söylemleri sonucunda kafanızda kümülatif bir bilgi oluşuyor ,bu önce bilinçaltınıza sonra sözlerinize sonra yaşantı ve inancınızda şekil alıyor ve nihayetinde bir takım sarsılmalar yaşadığımı itiraf etmek isterim.Amacım asla suçlamak değil aksine havvas vs hususlarda cahil bi kardeşiniz olarak ufak bir hatırlatma.Sonra bu hususta da örnek alınacak o güzel insanlardan birini,Hz. Ebu Bekir (r.a.) efendimizi hatırlatmak isterim elbette önce kendi nefsime ... Hz ebubekir efendimiz (r.a) yerli yersiz konuşmamak için ağzına küçük bir taş alırmış. Bir söz söyleyeceği zaman iyice düşünür, ölçer, tartar, ondan sonra taşı mübarek ağzından çıkarır ve sözünü söylerdi. Sonra taşı tekrar ağzına alıp tesbih ve zikir ile meşgul olurdu. * |
#2
|
|||
|
|||
Mutlu olduğu için, mutsuz olan insanlar var. Bolluk ve bereketin getirdiği genişlikten korkan, sağlıklı ve de turp gibi yaşam sürdüğü için huzursuz olanlar var.
Ego kimlik varlığını, tanıdık, bildik duygu ve düşünceler üzerinden ifade ederken; bilmediği daha önce tatmadığı bakış açılarına ise mesafeli yaklaşır. Tanımadığı bir varlık algısı içinde nasıl davranış geliştireceğini bilemediği için, bildik olan acıların frekansına tutunur insan. Babası alkolik ve de kavgacı; evde devamlı sorun çıkartan babanın kızı, düzgün bir eşe, huzurlu bir yuvaya sahip olmak istediğini düşünürsünüz değil mi? Değil maalesef... Alışkın olduğu, babası gibi birisidir. Tanıdık olanı çeker hayatına. Enerji konuştuğu an, hiç bir akıl ya da üst düzey bir zeka, kravat ya da gömlek susturamaz bu saçmalığı. Hissiyat derin, kabul neyse onu yaşarız. 'Hayat mantıksız şahane, uyumsuz muhteşemdir" derken bu absürt, çelişkili bakış açılarını ifade etmek istiyorum. Bizimki başlıyor, oflayıp puflamaya... Ne yapsam da hasta olsam, ne yapsam da bağışıklık sistemini çökertsem... Hastalık hastası kişilikler, psikolojik olarak ilgi ve alakayı üzerlerine çekerek odak noktası haline gelmek istiyor; hastalıktan besleniyorlar. Parasızlıktan, kıtlıktan beslenen mi dersiniz, dert babası olup insanların kahrını çekmek isteyen mi? Güzin abla olup etrafa yetişmeye çalışan mı dersiniz, tüm yükün altına girip omurgayı zorlayan mı? Tüm bu tuhaf davranışların altında KOCAMAN bir saçmalık vardır. İnsanlar kendi evrenlerinde kaybolabiliyor. Uçsuz bucaksız iç alem boyutlarında kontrolü kaybettiğimiz an, seyreyleyin cümbüşü. Hayat mantıklı şahane, hayat düzenli muhteşem değildir. Sağı sağda değil, solu solda değil Düzü tersinde, tersi düzünde... Giderken gelmeye, gelirken gitmeye çalışıyor. Bulmaca gibi değil mi? Huzuru, huzursuzluğunda… Hastalığı, sağlığında… Sevgisi, ümitsizliğinde... |
#3
|
||||
|
||||
Alıntı:
. |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
istihare yaparken uyuyamamak | Burakop | Sorularınız | 24 | 08.04.21 18:25 |
annemde büyü olma ihtimali | cxjoqo | Sorularınız | 0 | 09.11.20 14:50 |
Kapı üstünde bulunmuş büyü olma ihtimali var mı? | birdua36 | Sorularınız | 15 | 27.10.20 09:14 |
Define ihtimali | Taytahubin | Define Uygulamaları | 11 | 05.12.19 20:01 |
Zikir yaparken halsizlik | Çınar | Sorularınız | 1 | 31.03.17 14:18 |