Birçoğumuz geçmişi tecrübe ve önsezilerimiz nedeniyle bugün Erdoğan'ın yanında olmamız gerektiğinin bilincindeyiz.
Ancak bazen öyle algılar yapılıyor ki cevap verebilecek bilgi birikimine, konuların teknik ve iktisadi yönlerine hakim degiliz.

Özellikle dolar/altın/tl vb söz konusu olduğunda konuyu her boyutuyla değerlendirerek analizler yapan bir arkadaşımızın son dönemlerde yaptığı paylaşımlar hepimize yardımcı olacaktır. O nedenle buraya kendisinin birkaç yazısını derleyerek paylaşıyorum.
'İstemezük' cülerle tartışırken ihtiyacınız olabilir.

* * *

Ak parti dönemindeki 18 yılda dolar %450 artış gösterdi.

Ak parti öncesi 12 yılda ise %72900’lük bir artış söz konusu.

Üstelik Ak parti 2008 ve 2019’da dünyadaki büyük global krizle de karşı karşıya kaldı.

2002 öncesi bütün dünya ekonomileri büyürken ihracat rakamları 30 milyar dolar düzeyindeydi. Şu an daralan piyasada 200 milyar dolar düzeyinde.

Şu an, Amerika ekonomisi %32.9 daralma gösteriyor, ithalata vergi üstüne vergi koyuyor.

Matematiği inkar net gerizekalılıktır.

Dünyanın global krize girdiği bu günlerde, 2019 itibariyle 6₺ olan bir dolar kurunda başımızda Ecevit hükümetine benzer bir hükümet olsaydı biz şu an doların 100 lirayı aşıp aşmayacağını konuşuyor olurduk.

Dolardaki 8-9₺ lik rakamları gözünüzde büyütmeyin, bu ülke bir gecede 3 katına çıkan dolar kurunu yaşadı.

* * *

Bugün altın fiyatlarıyla ilgili ayrı bir analiz yapalım.

Altın / Asgari ücret hesabı gerçekten doğru mu, alım gücü Ak Parti döneminde düştü mü, yoksa hesap yanlış mı gelin birlikte tahlil edelim.

Ele alacağımız veriler herkese açık veriler. Dileyen Google'dan araştırıp geçmiş verilere ulaşabilir.

Ben 2001 yılı verilerini kullanacağım.

2001 yılında brüt asgari ücret 122 milyon 186 bin lira. Aynı yıl gram altın fiyatı 12 milyon 900 bin lira seviyesinde.

Yani 2001'de bir asgari ücretle 9,45 gram altın alınabiliyordu.

Ya da diğer bir ifadeyle fırında çalışan, benzin istasyonunda görev yapan bir asgari ücretli iseniz bugün brüt 4.492 TL geliriniz olacaktı.

Tabi fırın sahibi, benzin istasyonu sahibi ya da başka bir işveren, maaşlarınızı gram altın üzerinden ödediği için, verdiği hizmet ve sattığı ürünleri de gram altına endeksleyecekti.

Öyle yaprağına gelince kıpır kıpır, sapına gelince meee demek yok.

Madem altın hesabı yapıyoruz, adam gibi hesap yapacağız.

Asgari ücretlimizin cebine brüt 4.492 TL girecekti ama bakalım neler çıkacaktı? Hesaplayalım.

2001'de bir litre benzin 1 milyon 240 bin lira, yani 0,10 gram altını verip bir litre benzin alacaktınız.

Bugüne dönersek bir litre benzine 47 lira vermeniz gerekecekti.

2001'de bir ekmek 150 bin liradan satılıyordu. Yani eğer altın üzerinden maaş alıyorsanız bir ekmeğe 0,011 gram altın vermeniz gerekecekti.

Bugüne dönersek 1 ekmek için 5 Lira ödemeniz gerekiyor.

Şayet 2001'de kiraladığınız evde oturmaya devam ediyorsanız, kiranız 19 yılda 8,5 kat arttı.

Yani ailenizden birinin asgari ücretini 2001'de kiraya veriyorsanız bugün yaklaşık 1044 TL kira ödüyorsunuz.

Siz altın üzerinden maaş alacaksınız ya, hani uyanıksınız ya, ev sahibiniz de en az sizin kadar uyanık merak etmeyin.

Geçmişte altına endeksli maaş alıp bugün 1.044 lira kira veren birisi, ev sahibine de altına endeksli ödeme yapması gerekeceğinden, bugünkü kirasının 9.45 gram karşılığı olan 4.492 TL olması gerekirdi.

Son olarak, Ali Cengiz oyunu oynayacaksanız, önce Ali Cengiz olun.

Yok ben bu zekayla Ali Cengiz oyunu oynayacağım derseniz de, bu millet bize niye aptal muamelesi yapıyor diye ağlamayacaksınız o zaman.

* * *

2001’de

Suriye savaşı yoktu,
Pandemi yoktu,
ABD ekonomisi %34 küçülmemiş büyümüştü,
Almanya ekonomisi ralli yapıyordu,
Taş üretsen alıcısı vardı,

Savaş gemisi üretmiyordun,
İHA / SİHA için bütçe ayırmadın,
Milli helikopter yapmıyordun,
Kalekol yapmıyordun,
Yol, köprü, metro için para harcamıyordun,

Şehir hastaneleri yapmıyordun,
Ceset teslim ederken bile para alıyordun,
Bir tane bile havaalanı yapmamışsın,
Hızlı tren için yatırım yapmamışsın,

Libya’ya müdahale etmemiştin,
Akdeniz’de sondaj yapmıyordun,
Bir emirle İkiz sözleşmeleri kabul etmişsin,
İdamı kaldır demişler kaldırmışsın,

Bütün yalakalığı yapmışsın,

Ama dolar bir gecede %250 artmış, neden?

Özellikle bu soruyu dolar %5.9 arttı diye zırlayanlara sorun arkadaşlar.

Biz zaten cevabı biliyoruz, çünkü çaldılar.

* * *

Alım gücü hesabı, başta temel ihtiyaç ve gıda üzerinden yapılır.

Dolara karşı 7 kat değerlenmiş altın üzerinden asgari ücret hesabı yapanlar var.

Gören de bunlar 20 yıl önce, akşam yemeklerinde altın yiyip mazot içiyor, sabaha karşı da çeyrek altın yumurtluyorlardı sanacak.

* * *

Türkiye'nin finansal anlamda en büyük sorunu ekonomi yönetimi falan değil.

Bayram öncesine kadar aylarca sabit kalan ve bayrama 6.85 TL'den giren dolar bugün 7.26'dan kapandı.

Ülke gündemini bu denli meşgul eden, uğruna yaygaralar koparılan dolardaki toplam artış hepi topu yüzde 5.9

Bunun tüketiciye yansıması yüzde 2 seviyesinde bile olmayacak.

Bayram öncesi 1.5 TL'ye satılan ekmek bugün 1.60 TL olmadı, halen aynı fiyattan alıyorsunuz.

Öyle bir hava estiriliyor ki sanki ekmeğe çaya şekere bir günde %20 zam gelmiş.

Ortaya çıkartılmaya çalışılan tablo Ecevit'in meşhur videosunu hatırlatıyor.

Arkadaşlar 8 Mayıs'ta zaten 7.23 TL olan bir dolar kuru vardı. Bugün de 7.26 TL'lik bir dolar kuru var.

Şunu çok açık ve kesin bir şekilde aha da buraya yazıyorum; Erdoğan iktidarında 2. bir Ecevit krizi olmayacak.

Bir defa o dönem sabit kur sistemi vardı, şu an dalgalı kur sistemi var.

Evet, dönem dönem devülasyonist etkiler görülebilir, fakat hemen arkasından ihracatta sağlanan artış ile kur artışı etkisini yitirir.

Rakamlara takılı kalıyoruz, bunu kasıtlı olarak yapıyorlar.

Ekonomi ne zaman çöker biliyor musunuz?

Dolar arttığı zaman değil, piyasada güven bittiği zaman çöker.

Normalde İş Bankası batmaz, ama 10 tane gazetede "İş Bankası batacak" haberi çıktığı gün, İş Bankası batar.

Şu an ekonomi, pandemi ve dünyadaki diğer ülkelerin ekonomilerin daralmasının etkisiyle dalgalanıyor ama birileri ısrarla ekonominin kötü yönetildiği yönünde haberler yaparak piyasadaki güveni bitirmeye çalışıyor.

Gelin bir de ABD ekonomisine bakalım;

ABD ekonomisi 2. çeyrekte tamı tamına %33 daraldı.

Hadi Washington Post, NewYork Times "Battık, Bittik, Mahvolduk" manşetleri atsın da da görelim!

Dünyanın en borçlu ülkesi, sadece bu yıl 1 trilyon dolar bütçe açığı veren ülkesi, dünyanın en çok ekonomik daralma yaşayan ülkesinde ekonomi gayet iyi yönetiliyor, ama Türkiye'de kötü yönetiliyor öyle mi?

Devletinize güvenin. Kur bir miktar artacak, ama emin olun bunun sonucunda hayatınız alt üst edecek bir durum olmayacak.

Suriye'liye 40 milyar dolar harcayan, dünyanın dört bir yanına yardım gönderen bu devlet ne sizi ne beni aç bırakmaz merak etmeyin.

Ben izliyorum ekonomiyi piyasayı aynen yukarda anlatıldığı gibi durum. Sıkıntı yok. Ulke emin ellerde. Muhalefet iktidarda olsaydi bir 50 sene daha geri gitmiş ve bir daha kimsede kurtaramazdi.

Ekonmımı sıyasetmı bellı degıl hepsı bırbırınden kotu partıler arkadaşlar bu sitede siyasete meıl vetecek gonderıler konular paylasılmazsa ıyı olur herkesın görüsü kendıne.. .Lütfen bu sitede siyaset aracı seyler yapmayın.. .

bu hükümetten adalet beklemek!! vergiye çalışıyo halk o paralar da ciğeri beş para etmez yiyicilerin cebine akıyor bunu görmemek için kör oğlu kör olmak gerekir Allahın gazabı yakındır

İşte tam da bu nedenle Din ve Devlet işleri birbirinden ayrılmıştı.

konuyu açan arkadaş hangi hayal dünyasında yaşıyor acaba ?

1997,2002 krizini yaşayanlar nerede yaşadığını çok iyi biliyor. elin hansı anladı ama mehmet anlayamadı?
din devlet işlerini birbrinden ayırmak o günün siyonizminin istediği bir şeydi.amaç hilafeti müslümanları bir arada tutan siyasi bağı koparıp bir buçuk milyar islam alemin başsız bırakmak için uydrulmuş bir şeydi. agop anladı yakup anlayamadı.
islam hem bir din hemde bir devlet idare yinetimi olan bir dinin adıdır.
kur anı kerimde işte o havas diye pokuduğunuz ayetlerin pek çoğu ukubat ve muamelat kanunlarıyla ilgili ayetlerdir.( suçlar cezalar insanlar arasındaki kuralları düzenleyen hukuk kuralları)işte bununla ilgili islam alimlerinin görüşleri.( bazıları görüş deyince kendi görüşleriyle yada mahalle bakkalı hasan amcanın görüşleriyle karıştırıyor, islam alimlerinin içtihadları tespitleri demektir.)
Ahkâm âyetlerinin sayısı ve tasnifi konusunda âlimler farklı görüşler ortaya koymuşlardır. Zerkeşî’nin belirttiğine göre Gazzâlî ile Fahreddin er-Râzî Kur’an’daki ahkâm âyetlerinin sayısını 500 olarak tesbit etmişlerdir. Bu sayıyı 800’ün üzerine çıkaranlar olduğu gibi 200’e kadar indirenler de vardır. Herhalde bu 200 âyet, içinde ahkâm bulunduğu açıkça ifade edilen âyetler olmalıdır. Çünkü kıssa, emsâl vb. hususları ihtiva eden âyetlerden de dolaylı olarak hüküm çıkarmak mümkündür. Bu yönüyle ele alındığında ahkâm âyetleri ikiye ayrılır: 1. İçinde ahkâm bulunduğu tasrih edilmiş olan âyetler (el-Bakara, en-Nisâ, el-Mâide ve el-En‘âm sûrelerinde bu çeşit âyetler çoktur). 2. Doğrudan doğruya bir hüküm ifade etmeyen ve ancak istinbat yoluyla hüküm çıkarılabilen âyetler. Bunlar da kendi aralarında, başka bir âyete müracaat etmeye gerek kalmadan hüküm çıkarılabilenler ve ancak başka bir veya birkaç nas yardımıyla hüküm çıkarılabilenler olmak üzere ikiye ayrılır. Ahkâm âyetleri ayrıca, ihtiva ettikleri hükümler bakımından ibâdât, muâmelât ve ukūbât gruplarına ayrılabilirler. Bu grupların her birinde yer alan âyetlerin sayısı kesin olmamakla birlikte, son zamanlarda benimsenen bir tasnife göre, bunların 140’ı ibadetlere, yetmişi aile hukukuna, yetmişi medenî hukuka, otuzu ceza hukukuna, on üç veya yirmisi usûl-i muhâkemâta, yirmi ikisi harp ve sulh hukukuna, onu da malî ve iktisadî konulara dairdir.

Ahkâmü’l-Kur’ân’a dair ilk eserin İmam Şâfiî tarafından hazırlandığı kabul edilir. Onun ahkâm âyetlerinin tefsirine dair görüşlerini daha sonra Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakī müstakil bir eserde toplamış ve bu eser Zâhid Kevserî’nin mukaddimesiyle birlikte Kahire’de neşredilmiştir (1371/1952,

Allahtan korkun ezbere konuşmayın din ve devlet işleri ayrıldıda başımız göğe mi erdi ? Hayır hiçbir şey kazanmadık sadece millete dinsizlik pompaladınız o kadar.

Önce herkesin fikrine Saygılı ol !..

Vergilerin haram yollarla toplanması ve kullanılması eski sistemin kalıntılarından kaynaklı. Allahın izniyle islami kaideler uygulandığında tüm bu problemler kalkacak.

---------- Post added 17.08.20 at 23:27 ----------

Ben herkesin fikrine saygılıyım aynı saygıyıda aynen bekliyorum.