Firavun ve israiloğullarından Melesi - Bakın dikkat edin - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Serbest Bölüm > Derin Konular & Beyin Fırtınası

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 08.01.20, 14:45
 
Üyelik tarihi: 11.06.19
Bulunduğu yer: kabir
Mesajlar: 270
Etiketlendiği Mesaj: 9 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Firavun ve israiloğullarından Melesi - Bakın dikkat edin

Firavun ve İsrailoğulları’ndan Mele’si

Rivayetlerde anlatılan firavun ve İsrailoğulları kıssası şu şekildedir; Hz. Yusuf zamanında Mısır’a yerleşen İsrailoğulları zaman içinde Firavunların kölesi durumuna düşmüşlerdir. Erkek çocuklarını öldürerek İsrailoğullarını bir soykırıma tabi tutan firavunun karşısına dikilen Hz. Musa uzun mücadeleleler sonucu kavmini Mısır’dan çıkarmıştır. Firavun ise ordusuyla beraber denizde boğulmuştur.

Bu temel üzerine oturtulan kıssada Firavun ve İsrailoğulları iki ayrı kutuba oturtulmuştur. Bir tarafta köleleştirilmiş, erkek çocukları öldürülen, öldürüresiye firavunun hizmetinde çalıştırılan mazlum israiloğulları, diğer tarafta her türlü sapkınlığı yaşam biçimi haline getirmiş zalim Firavun…

Rivayetlerin bu kıssada önümüze koyduğu boyut bu kadardır. Her şey bu temel üzerinden peşinen kabul edilince kimsenin aklına bu kıssanın başka boyutlarının olabileceği gelmemiştir. Hatta zaman zaman Kur’an’da anlatılan ilgili kıssalarda karşımıza çıkan çok önemli detayların bile üstünden geçilmiştir. Mesela hiçbir hakları olmayan israiloğulları arasından Karun gibi tarihin gördüğü en zengin insanın nasıl olupta çıkabildiğine ve beşikteki bebeleri bile öldüren firavunun nasıl olupta buna göz yumduğuna asla dikkat edilmemiştir.

Bir Mısırlıyı öldürdüğü için öldürülme korkusuyla Medyene kaçan Musa geri döndüğünde her türlü zülmüne rağmen nasıl olupta Firavun tarafından öldürememiş hatta bunun için etrafındaki Mele’den neden izin istemiştir.

Beşikteyken ölümden nasıl kurtulduğunu ayetlerin anlatımı ile bildiğimiz Musa’nın ana bir kardeşi Harun’un nasıl sağ kalabildiği ve yaşamını nasıl sürdürdüğü konusu hiç sorgulanmamıştır.

Rivayetler öylesine kalın bir perde oluşturmuştur ki, tarih boyunca kendilerini mazlum olarak göstermeyi beceren İsrailoğullarının aslında firavunla iş birliği içinde olabileceklerini kimse aklına dahi getirmemiştir.

Mele, bir görüş üzerine bir araya gelenler. Görüş ve duruşları itibariyle gözleri dolduran, heybet ve saygınlık yönünden kalplerde saygı oluşturan topluluk. Saygınlık, yücelik uyandıran topluluk. (El Müfredat. MLE maddesi)

Bilindiği gibi İsrailoğullarının Mısır’a gelmesi Hz. Yusuf zamanında olmuştur .Geçen zaman içinde (tevrata göre 430 yıl) İsrailoğulları Firavun ve onun önde gelen (mele’si) adamları tarafından bir soykırıma tabi tutulmuşlardır . Kendi halkını fırkalara bölen firavun ve adamları bu gruplardan bazısına ağır işkenceler uyguluyordu .

Musa’ya Mısır’ı ele geçirmek, oranın halkıyla savaşmak, oranın yerli halkını oradan çıkarmak ile alakalı bir görev verilmemiştir. Zaten Mısır yerlisi olmayan İsrailoğullarını Yusuf zamanında geldikleri Mısır’dan çıkarıp Mekke’ye getirmektir.

Firavunun etrafındaki mele israiloğullarından olduğu için “sizi ülkenizden çıkarmak istiyor” diyor. Firavunla iş birliği içinde olan ve Mısır’dan gitmek istemeyen İsrailoğullarından olan mele, Musa’yı durdurmak için tedbirler düşünüyor. Düşünebildikleri çözüm Musa’nın karşısına sihirbazları çıkarmayı Firavuna önermek oluyor.Sihirbazlarla karşılaşma Taha suresinde de anlatılıyor. Firavun İsrailoğullarından olan Mele’nin tavsiyesine uyarak yine İsrailoğullarından olan sihirbazları Musa’nın karşısına diker. Sihirbazlara vadettiği şey onların da yakın çevresine girip, diğer İsrailoğulları gibi Firavun’un Melesi olmalarıdır.

Firavunun etrafında bulunan Mele’nin İsrailoğullarından olduğunu daha açık bir şekilde ortaya koyan ayetler Mü’min suresindedir. Kıssanın bambaşka boyutlarının anlatıldığı ayetler sadece Mele’nin değil bizzat firavunun dahi İsrailoğlu olduğunu düşündürmektedir.

Firavun ve onun etrafında bulunanlara söylenen bu söz Yusuf’u bilmeyenler için bir şey ifade etmezdi. Ama Yusuf kıssasında O’nun elçiliğine benzer tavrı ilk olarak gösterenler Yusuf’un kardeşleridir. Yusufla beraber 12 kişi olduğu iddia edilen bu kardeşler, geleneğe göre lakabı İsrail olan Yakub’un oğullarıdır.

Ayetler ve ayetler arası bağlantıları araştırıldıkça ortaya konulabilecek yeni bulgular, şu gerçeği gözler önüne sermektedir. Tarihe, özellikle de dinler tarihine bakışımızda önemli bir eksiklik söz konusudur! Bu durum; Kur’an ayetlerinin, arkeolojik bulguların da üzerinde kesin bir bilgi olarak değerlendirilmemesidir.

Açık olarak şu ki İsrail oğulları Mısır da zulüm altında değildirler. Firavun ile işbirliği içinde olup, toplumun bir parçası haline gelmişler hatta onun yanında yüksek mevkilere yükselmişlerdir.

Musa'nın çağdaşı olan ve Kızıldeniz'in sularında boğulduğu iddia edilen firavun kimdir? Bir iddiaya göre o kişi II.Ramses'tir ancak bu iddianın doğru olmadığı iyi biliyoruz, kaldı ki Ramses'in mumyası tabutuyla birlikte mezarında bulunmuş, adamın gayet yaşlı başlı haliyle hastalıktan ve yaşlılıktan öldüğü bilinmektedir.

Merneptah'ın tabutu bulunmuş ve KV8 koduyla kayıt altına alınmıştır fakat mumyası ilk etapta bulunamamıştır. 1989 yılında Amenhotep'in mezarında 18 ayrı mumya ile birlikte bulunmuş ve Kahire müzesine alınmıştır. İlk başta mumyanın bulunamamış olması sizde ''acaba?'' sorusunun zihninizden geçmesine neden olduysa da üzgünüm. Bu iki kral da iddia edildiği gibi sular altında kalarak boğulmamıştır.

British Museum'da bulunan ve firavun ile akalası olmayan bir köylü cesedi..((M.Ö. 3500-3250 arası) bu ceset, Yukarı Mısır'daki Cebeleyn kasabasında yapılan resmî bir kazıda bulunmuştur.)

Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 08.01.20, 14:47
 
Üyelik tarihi: 06.05.19
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 213
Etiketlendiği Mesaj: 16 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Erkek çocuklarının öldürülmesi sadece Hz.Musa'nın doğduğu yıl uygulanmıştır.Kendinden küçük olan Hz.Harun'un öldürülmemiş olması söz konusu katliamdan sonraki dönemde doğmuş olmasındandır... Ayrıca arkeoloji müspet bir bilim değildir.Değişebilen bilgiler içerir... Buna rağmen Kur'an-ı Kerim'in bütün bilimler eşliğinde incelenmesi savunanlardanım... Malesef musbet bilimle uğraşanların Kur'an ile ilgilenmemeleri ve Kur'an alimi olanların musbet bilimle ilgilenmemeleri sayesinde bir çok sorunun cevabina hala ulaşılamamıştır...

Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 08.01.20, 14:48
Ezo Ezo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
 
Üyelik tarihi: 09.04.18
Bulunduğu yer: adana
Mesajlar: 142
Etiketlendiği Mesaj: 4 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Bugünkü dünya nüfusunun%0.2 si olan bir millet din kitaplarında neden bu kadar yer kaplıyor.Dünya medeniyeti düzen ve ahlakını bu azınlığa göre mi ayarlayacak.

.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 08.01.20, 14:53
Üye
 
Üyelik tarihi: 07.11.18
Bulunduğu yer: Angara
Mesajlar: 75
Etiketlendiği Mesaj: 2 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Böyle kıssalar çok dikkatımı çekiyor gerçekten allah razı olsun

Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 08.01.20, 15:22
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 03.12.18
Bulunduğu yer: H
Mesajlar: 1,100
Etiketlendiği Mesaj: 144 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
fatih1 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Erkek çocuklarının öldürülmesi sadece Hz.Musa'nın doğduğu yıl uygulanmıştır.Kendinden küçük olan Hz.Harun'un öldürülmemiş olması söz konusu katliamdan sonraki dönemde doğmuş olmasındandır... Ayrıca arkeoloji müspet bir bilim değildir.Değişebilen bilgiler içerir... Buna rağmen Kur'an-ı Kerim'in bütün bilimler eşliğinde incelenmesi savunanlardanım... Malesef musbet bilimle uğraşanların Kur'an ile ilgilenmemeleri ve Kur'an alimi olanların musbet bilimle ilgilenmemeleri sayesinde bir çok sorunun cevabina hala ulaşılamamıştır...
Çok doğru iki ilimde eşgüdümlü gitse insanlık epey yol alır.

Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 26.01.22, 14:08
 
Üyelik tarihi: 18.08.21
Bulunduğu yer: izmit
Mesajlar: 182
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Adamlar nerdeyse bütün ilimleri kendi kutsal kitaplarının ışığında yapıyorlar...
Hz. Nuh'un gemisinin Ağrı dağında aranması , piramitlerin eşelenmesi , Pompeinin kurcalanması vs. vs....
Yüce kitabımızdaki ayetlerde " Onlar dünyada gezip dolaşmazlar mı? Kendilerinden önceki kavimlere neler yaptığımızı görmezler mi? "AKLINI" kullanan toplumlar için bunda apaçık deliller vardır!" diye uyarıyor....
Fakat bizler hiç ders almıyoruz... Aklımızı kullanmıyor , Kuran ışığında arkeoloji yapmıyoruz... Halbuki apaçık emir var....

Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 26.01.22, 15:37
 
Üyelik tarihi: 18.08.21
Bulunduğu yer: izmit
Mesajlar: 182
Etiketlendiği Mesaj: 5 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
harun41 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Adamlar nerdeyse bütün ilimleri kendi kutsal kitaplarının ışığında yapıyorlar...
Hz. Nuh'un gemisinin Ağrı dağında aranması , piramitlerin eşelenmesi , Pompeinin kurcalanması vs. vs....
Yüce kitabımızdaki ayetlerde " Onlar dünyada gezip dolaşmazlar mı? Kendilerinden önceki kavimlere neler yaptığımızı görmezler mi? "AKLINI" kullanan toplumlar için bunda apaçık deliller vardır!" diye uyarıyor....
Fakat bizler hiç ders almıyoruz... Aklımızı kullanmıyor , Kuran ışığında arkeoloji yapmıyoruz... Halbuki apaçık emir var....
Fatır Suresi 44. ayet:

Hayrat Neşriyat Meali:

(Bunlar) yeryüzünde hiç dolaşmadılar mı ki, kendilerinden öncekilerin âkıbeti nasıl olmuş, baksınlar! Hâlbuki (onlar) kendilerinden kuvvetçe daha şiddetli idiler. Ne göklerde, ne de yerde hiçbir şeyin Allah'ı âciz bırakması mümkün değildir. Şübhesiz ki O, Alîm (herşeyi bilen)dir, Kadîr (herşeye gücü yeten)dir.

Rum Suresi 9. ayet:

Diyanet Vakfı Meali:

Onlar, yeryüzünde gezip de kendilerinden öncekilerin âkıbetlerinin nice olduğuna bakmadılar mı? Ki onlar, kendilerinden daha güçlü idiler; yeryüzünü kazıp alt-üst etmişler, onu bunların imar ettiklerinden daha çok imar etmişlerdi. Peygamberleri, onlara da nice açık deliller getirmişlerdi. Zaten Allah onlara zulmedecek değildi; fakat onlar kendi kendilerine zulmetmekteydiler.

Âl-i İmrân suresi, 137. ayet:

Diyanet Vakfı Meali :

Sizden önce nice (milletler hakkında) ilâhî kanunlar gelip geçmiştir. Onun için, yeryüzünde gezin dolaşın da (Allah'ın âyetlerini) yalan sayanların âkıbeti ne olmuş, görün!

Ankebût Suresi 35. ayet:

Diyanet İşleri Meali :

Andolsun biz, aklını kullanacak bir kavm için o memleketten ibret alınacak apaçık bir delil bıraktık.

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Firavun torunlarının taktiğine dikkat edelim! Devrimci Derin Konular & Beyin Fırtınası 8 24.01.22 19:11
Kiminle Oturduğunuza Dikkat Edin! Gercek Tasavvuf Sohbetleri 0 02.01.22 02:13
Alt çene seğirirse (Dikkat edin) Sin Seğirmeler 2 29.08.21 20:59
Bu 8 işarete Dikkat Edin ! Och Kişisel Gelişim 0 08.08.20 00:47
Güneş çarpmasına dikkat edin! SiLence Sağlık 1 18.04.17 14:14


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:56.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147